Kategori: Diyet

  • Steve Jobs diyeti kanser yapar mı?

    Steve Jobs diyeti kanser yapar mı?

    ‘Jobs’ adlı filmde pankreas kanserinden ölen Steve Jobs’u oynayan Asthon Kutcher’ın; Jobs’un da uyguladığı meyve diyetini yaptığı için pankreasının zarar gördüğü iddia edildi. Peki, meyve diyeti gerçekten kanser yapıyor mu?

    Apple’ın, pankreas kanseri nedeniyle hayatını kaybeden dahisi Steve Jobs’un uyguladığı meyve diyetini, ‘Jobs’ adlı filmde onun hayatını canlandıran Ashton Kutcher da uygulamış. Ancak bu diyetin ardından ünlü oyuncunun pankreasının alarm vermeye başladığı iddia ediliyor. İç Hastalıkları uzmanı Dr. Ayça Kaya; meyve diyeti ile ilgili bilgi verdi:

    Sadece meyve yiyerek beslenmek kesinlikle hiç sağlıklı değildir. Hiç yağ tüketilmediğinde; meyvelerin içindeki yağda eriyen vitaminler vücut tarafından kullanılamaz. Bu durum; görme bozuklukları, kemik erimesi, ciltte incelme ve saç dökülmesine neden olabilir. Protein tüketilmediğinde ise; kaslarda zayıflama, B 12 ve demir eksikliğine bağlı hafıza kusurları, unutkanlık ve kansızlık görülebilir.

    YAĞ DEĞİL, KAS KAYBI YAŞANIR
    Sadece meyve yiyerek zayıflamak mümkün olmayabilir. Meyve düşük kalorili olsa da; şeker içerir ve sınırsız tüketilirse, kilo artışına neden olabilir. Miktarı az tutulursa; vücut ağırlığı azalır ama kayıplar yağdan değil kastan olur. Normal beslenmeye geçildiğinde; kas kitlesi azaldığı için metabolizma hızı Steve Jobs yavaşlar ve iki kat daha fazla kilo alınır.
    Pankreas, vücutta protein ve yağların sindirimi için gerekli olan enzimleri salgılar. Kan şekerini dengeleyen hormonların da yapım yeridir. Pankreası sağlam olanlarda, bir müddet sadece meyve yemek bir harabiyet yaratmaz. Ama öncesinde çok alkol ve sigara kullanmış, çok yağlı ve şekerli beslenmiş, ailesinde şeker hastalığı öyküsü olan bir insanda tek yönlü beslenme, pankreası zorlayabilir ve bu durumda problemler ortaya çıkabilir. Ashton Kutcher’ın sadece meyve yediği için enzimlerinin yükseldiğine inanmıyorum. Kutcher, diğer risk faktörleri açısından da değerlendirilmeli.

    EN SAĞLIKLI MEYVE MOR ERİK

    Meyvelere rengini veren pigmentler, bağışıklık sistemimizi koruyan maddeler içerirler. Beş farklı renk grubundan (kırmızı, sarı, beyaz, yeşil ve mor) en fazla antioksidan içereni mor renktir. Ekşi meyvelerin de kan şekerini daha ılımlı yükselttiğini biliyoruz. Bu gözle baktığımızda; mor eriğin sağlık açısından değeri su götürmez bir gerçek. Bu meyve özellikle lif açısından da çok zengin olduğu için bağırsak dostudur. Mor erik çok sağlıklı bir meyve olsa da, yine de porsiyon kontrolü yapmak çok önemlidir.

    MEYVEYİ PROTEİNLE BİRLİKTE TÜKETİN

    Meyve şekerini dengelemek için; meyveyi mutlaka yanında protein değeri yüksek olan bir besinle birlikte yemek gerekiyor. Örneğin; meyveleri yoğurtla tüketmek iyi bir alternatif olabilir. Meyve ile birlikte 10 tane badem veya fındık da tüketilebilir.
    Ana öğününüzde doymadığınızda, ikinci tabak yerine bir tane meyve yemek; hem daha az kalori almanızı sağlar, hem de meyveyi yemekle birlikte yediğiniz için kan şekerinizi hızlı yükseltmez ve sizi daha uzun süre tok tutar. Aynı zamanda da tatlı ihtiyacınızı karşılar.

    ŞEKERİ DÜŞÜK LİF ORANI YÜKSEK OLMALI

    Şeker değeri yüksek meyveleri (kavun, karpuz, dut, incir, üzüm), çabuk acıktırdığı için tavsiye etmem. Çünkü bü meyvelerin içindeki şeker; kan şekerini çok hızlı yükseltir. Hızlı yükselen şeker, çabuk düşer. Bu durumda kişi daha çabuk acıkır ve daha çok yeme isteği duyar.
    Şeker oranı düşük, lif oranı daha yüksek olan meyveler; kişiyi daha uzun süre tok tutttuğu için, diyetlerde daha çok tercih edilmelidir. Rejim yaparken özellikle ayva, kivi, portakal, yeşil elma ve erik yiyebilirsiniz.

    TEK TİP GIDA DİYETLERİ ANİ ÖLÜM SEBEBİ

    İster meyve, ister protein, ister sebze diyeti olsun; tek tip gıda diyetleri, sağlık üzerinde geri dönüşü olmayan sorunlara sebep olabilir. Temel besin maddelerinin eksikliğine ve sıvıelektrolit kaybına bağlı olarak ani ölümler bile ortaya çıkabilir.

    Kısa sürede çok kilo vermek doğru bir yaklaşım değildir. Çünkü fazla kilolu olmak; bir günde ortaya çıkmaz, o nedenle de bir günde verilmez. Günümüzde ayda ortalama 2.5-3 kilo vermek, sağlıklı olarak kabul edilmektedir. Bu aralıkta kilo verilebilmesi için; tüm besin gruplarının, miktarı azaltılmış olarak vücuda alınması gerekir.

    Bununla birlikte hareketliliğin de artırılması ve kas kütlesinin korunması gerekiyor. Yani sadece rejim yaparak zayıflanmaz, hatta zayıflansa bile rejim bittiğinde kişi tekrar kilo artışı yaşar. O nedenle her türlü metabolik ve hormonal dengenin oturması için; beslenme şeklinin alışkanlık haline getirilmesi gerekiyor. Kalıcı kilo kaybı için; kısa süreli rejimlerden ziyade kişinin yaşam tarzını değiştirmesi gerekiyor.

  • Madonna’nın diyeti ile 6 haftada 10 kilo

    Madonna’nın diyeti ile 6 haftada 10 kilo

    Ünlülerin diyetlerini puanlayan Prof. Dr. Mocan: Protein ve sebzenin tüketildiği ve egzersizle desteklenen diyetler sağlıklıdır

    İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ziya Mocan; starların diyetlerini puanladı. Mocan; bu diyetlerin bazılarının iki-üç günden fazla yapılamayacak kadar tehlikeli olduğu konusunda da uyardı.

    TRACY ANDERSON DİYETİ (70 PUAN)
    Madonna ve Gwyneth Paltrow’un diyet hocası Tracy Anderson’un hazırladığı bu diyet; altı haftada 10 kilo verdirmeyi amaçlıyor. Tracey Anderson diyeti; tavuk, salata, balık ve hindi eti üzerine kurulu… Ancak bu diyet uygulanırken, sporun ihmal edilmemesi gerekiyor. Prof Dr. Ziya Mocan bu diyetle ilgili şunları söylüyor: “Buradaki temel problem; diyetin içinde kırmızı etin hiç olmaması. Bu nedenle bu uygulama bir aydan daha uzun süre yapılamaz çünkü demir ve B12 vitamini eksikliği ile kansızlığa yol açabilir. Tüm diyetlerde mutlaka egzersiz olmalıdır. Egzersize günde 45 dakika ayırılmalıdır.”

    PALEOTİK DİYET (80 PUAN)
    Et, tavuk, balık, yumurta, meyve ve sebzenin bol bol tüketildiği bir diyet. Jessica Biel, Megan Fox gibi ünlüler bu diyeti tercih ediyor. Mocan’a göre; Paleotik Diyet, pek çok rejime kıyasla daha uzun süre yapılabilecek bir uygulama. Ancak burada etin yağsız olması, yumurta sarısının birden fazla olmaması lazım çünkü aksi taktirde kolesterolü yükseltebilir. Tok tutucu bir diyettir. Öte yandan yanında sporla desteklenmelidir.

    DETOKS DİYETİ (80 PUAN)
    Jessica Alba ve Salma Hayek gibi dünyaca ünlü isimlerin uyguladığı detoks diyeti bol sıvı tüketmeye dayanıyor. Bu diyetin başrolünde ise; kereviz, lahana, salatalık ve limondan yapılan yeşil içecek var. Bu diyete 80 puan veren Prof. Dr. Mocan, “Uygun bir diyet ama en fazla 10 gün devam edilmelidir. 10 gün yaparsınız, 10 gün ara verirsiniz, sonra bir 10 gün daha yapabilirsiniz. Haftalık kürler halinde yapıldığında etkili olur. Ancak bu diyet kesinlikle başka diyetlerle desteklenmeli” diyor.

    HARLEY PASTERNAK DİYETİ (90 PUAN)
    Hollywood yıldızlarının antrenörü Harley Pasternak’ın diyetinin formülü; günde beş öğün, yemeklerde beş malzeme, günde beş dakikadan haftalık 25 dakika egzersize dayanıyor. Günde iki porsiyon düşük yağlı zengin protein, üç porsiyon karbonhidrat, dört porsiyon lif, bir porsiyon sağlıklı yağ tüketmek gerekiyor. Prof. Dr. Mocan “Kişi aç kalmıyor. Ara öğünlerde yağsız gıdalar yiyor. Vitaminlerini de alabiliyor. Benim verdiğim programa benziyor” diyor.

    VALERIE WATERS DİYETİ (90 PUAN)
    Jennifer Garner, Cindy Crawford, Bradley Cooper bu diyeti takip edenler arasında… Büyük kas gruplarını hedef alan bu diyet programında; sekiz değişik egzersizin, 20 tekrardan, 50-55 dakika içinde yapılması gerekiyor. Bu rejimde kesinlikle şeker, alkol ve nişasta yok! Bol bol sebze ve protein tüketmek gerekiyor. Prof. Dr. Mocan; bu diyetin, kişiye uygun şekilde düzenlendiği taktirde yapılabileceğini söylüyor: “Kaslara verilen yükün doğru ayarlanması, egzersizlerin yavaş yavaş artırılması gerekiyor. 55 dakika ilk gün için çok fazla. İlk başta 15 dakika ile başlayıp her gün beşer dakika artırılmalı.”

    HIZLI DİYET VE ARALIKLARLA EGZERSİZ (60 PUAN)
    Dr. Michael Mosley’nin bulduğu bu diyette; haftanın beş günü istenilen her şey yenir ama geri kalan iki gün boyunca sadece günde iki yumurta ya da buharda pişirilmiş balık yenebilir. Bu arada aralıklarla egzersizler yapılır. Ben Affleck ve Beyonce gibi ünlüler bu diyetle fazla kilolarından kurtulmuş. Bu diyetin sağlıklı olmadığını belirten Prof. Dr. Mocan, şöyle konuştu: “Her şeyin serbest olması çok yanlış; kişinin şekerini, ürik asidini ve kolesterol seviyesini artırabilir.”

    TEHLİKELİ DİYETLER
    BÜYÜK TEMİZLİK (50 PUAN)
    Bu diyet, size bütün gün limon suyundan, akça ağaç şurubundan ve biberden yapılmış bir içeceği yudumlamanızı emrediyor. Beyonce bu diyetle iki haftada beş kilo verdi. Ancak Prof. Dr. Mocan “Bu diyet beş günden uzun süre yapılamaz. Bir diyet yapılamıyorsa; kötü bir diyettir” diyor.

    KAVANOZ BEBEK MAMASI DİYETİ (50 PUAN)
    Heidi Slimane ve Lady Gaga bu diyeti yapıyor. Diyetin ana fikri; günde iki öğün ezilmiş meyve ve sebzeden oluşan bebek maması yemek üzerine kurulu. Prof. Dr. Mocan bu diyete 50 puan veriyor ve “İki-üç günden fazla yapılamaz. Geçerliliği olabilecek bir diyet değil” yorumunu yapıyor.

    Bebek Maması Diyeti için tıklayınız!

    Not : Doktorunuza Danışmadan Deneyemyiniz !

     

  • Genetik yapıya göre diyet

    Genetik yapıya göre diyet

    Medical Park Göztepe Hastane Kompleksi Beslenme ve Diyet Uzmanı Arzu Gökmen, beslenme ile genetik yapı arasındaki ilişkiyi ve genetiğin zayıflamadaki önemini anlattı.

    Yaptığınız tüm diyet denemelerinde kan ter içindeki spor aktivitelerine rağmen zayıflayamıyorsanız geninize baktırmanızda fayda var! Zira genetik şifrenize uygun bir diyet ve egzersiz programıyla 2.5 kat daha hızlı zayıflamanız mümkün. Basit bir kan ya da tükürük testi sonrasında genetik yapınıza göre planlanacak diyet programı sayesinde boşa kulaç atmaktan kurtulursunuz

    Günümüze kadar gelen klasik beslenme anlayışı, besin öğesi eksiklikleri ve bunların sağlık üzerindeki etkilerine odaklanmaktadır. Son yıllarda beslenmeyle ilgili gelişmelere baktığımızda ise özellikle diyette bulunan biyoaktif bileşenler ile bireylerin sağlık durumunu iyileştirmek, sonuçta toplumun genelindeki sağlık düzeyini geliştirmek ve hastalıkların önlenmesini sağlamak amaçlanmaktadır.

    *Nutrigenomik, besinlerin gen ifadelerindeki rolünü araştıran bir beslenme dalı olarak tanımlanır. Nutrigenomik, genotipe bağımlı kronik hastalıkları önleme ve yönetimlerini kolaylaştıracak ve sağlık durumlarını geliştirecek diyetler geliştirmede yardımcı olur. Nutrigenomik ve nutrigenetik; iki yeni bilimsel alan olup, beslenmeye ilişkin faktörlerle, genetik faktörlerin etkileşimi ve bunların sağlık üzerindeki etkilerini incelemektedir.

    GENETİK YAPIYA GÖRE BESLENME

    *Nutrigenetik, genetik yapımıza uygun beslenmeyi belirlerken, nutrigenomik besinlerin genetik yapımızın değişimi üzerindeki etkisini inceler. Nutrigenetik, insanların besinlere genetik yapıları nedeniyle verdikleri cevapları incelerken, nutrigenomik insan genomunun besin öğelerine verdiği yanıt ile genlerin ekspresyonunu incelemektedir.

    *Bazı bireylerde beslenmenin belirli hastalıklar açısından ciddi bir risk faktörü olabileceğinden hareketle nutrigenetik (beslenme genetiği), beslenme ile kişinin genetik yapısı arasındaki ilişkiyi moleküler seviyede araştıran ve ortaya koyan bir bilimdalıdır.

    *Nutrigenetik ve nutrigenomik bilim teknolojilerinde; bireylerde gözlenen hastalıklarda genetik varyasyonlar dikkate alınmakta, bunların doğası ve derecesi, orijini ve devamlılığı, aileler ve toplumdaki dağılımı, çevre ile etkileşimi, gelişme ve homeostaz üzerindeki etkilerinin sonuçları araştırılmaktadır. Bu iki teknolojiyi klasik beslenme yaklaşımlarından ayıran en önemli özellik; beslenmenin insan üzerindeki etkisini genotipi temel alarak açıklamasından kaynaklanmaktadır.

    GENETİK ŞİFRENİZİ ÇÖZÜN 2.5 KAT HIZLI ZAYIFLAYIN

    *Besinler ve hastalık arasındaki ilişkiyi çözmek için uzun yıllar boyunca çeşitli beslenme biçimleri ileri sürülmektedir. Aynı toplumdan, hatta aynı aileden bireyler aynı besinlerle beslenseler bile bireysel genetik farklılıklar nedeniyle bir kısmı sağlıklıyken, bazılarında aşırı zayıflık, obezite, kanser, kalp kalp hastalıkları ve diyabet hastalığı görülebilir. Bu da kişinin genetik özelliklerinden kaynaklanmaktadır.

    *Bu programda; basit bir tükürük ya da kan testiyle, bireylerin genetik özelliklerine bakılarak, bireye özel bir beslenme programı çıkarılmaktadır. Obeziteyi değerlendirdiğimizde, genetik şifrenize uygun bir diyet ve egzersiz programı ile 2.5 kat daha hızlı zayıflamanız mümkündür.

    Diyetinizdeki karbonhidrat, yağ ve protein oranı nasıl olmalı, yoğun bir egzersiz programımı size daha uygundur yoksa hafif egzersiz programımı zayıflamanız için yeterlidir sorularının cevabına göre bir beslenme ve egzersiz programınız planlanacaktır.

    *Kilo kontrol programında da; çocuk, ergen ve yetişkinlerde uygulanabilen, kişiye özel planlanan, herhangi bir besine yasak koymadan kendinizi daha yakından tanıyarak, hızlı, kolay ve kalıcı bir şekilde kilo vermek amaçlanmıştır.

    ÖNCE GENETİK UZMANI SONRA DİYETİSYEN

    *Gen dizilimlerindeki değişimleri sağlamak için hekim ve diyetisyen kontrolü mutlaka gerekli. Testin sonuçlarının elde edilmesinin ardından da bir hekimin hastayı ve sonuçlarını klinik açıdan değerlendirmesi gerekir. Diyetisyenin de bireye özgü bir beslenme programı planlaması gerekmektedir.

    Yeşil çay ve sarımsak fonksiyonel besinler

    Nütrigenetikte fonksiyonel besinler ve fonksiyonel besin bileşenleri oldukça önemli bir yer tutar. Fonksiyonel besinler; içerdikleri ya da içlerine eklenen fizyolojik aktif bileşenler ile sağlıklı beslenmemize katkıda bulunmanın yanı sıra, iyi hal ve sağlığı geliştirici, hastalık riskini azaltıcı potansiyel etkileri ile vücuttaki bir veya daha fazla hedef fonksiyonda yararlı etkiler oluşturduğu bilimsel olarak kanıtlanan besin bileşenleridir. Örneğin, yeşil çay veya sarımsak fonksiyonel besinlerdendir.

    HERKESiN diyeti kendine

    *Tüm insanların gen diziliminin yüzde 99,9’u birbirinin aynı olmakta ve gen dizilimindeki yüzde 0,1’lik farklılık, yani varyasyonlar, insanlar arasındaki çeşitliliğin genetik kökenini açıklamaktadır. Kişiye özgü gen farklılıklarına bağlı olarak her insanın diyet değişimine verdiği tepkiler farklılık gösterebilmektedir.

    *Örneğin; aynı diyeti aynı miktarda tüketen bireylerin bazılarında LDL kolesterol, trigliserit ya da ürik asit seviyeleri normal düzeyde tespit edilirken diğerlerinde oldukça yüksek bulunabilmektedir. Benzer gıdalar tüketip aynı işi yapan, aynı yaştaki iki kişiden biri ideal kilosunu korurken, diğeri sürekli kilo alabilmektedir. Bütün bunlar bireyin beslenmesi ile genetik yapısı arasındaki yakın ilişkisinden kaynaklanmaktadır.
    *Bireylerin genetik özellikleri, hastalıklara yatkınlıkları ve besinlere verdiği cevaplar değişken olurken, bu bireylerin hastalıklardan korunmak için izlemesi gereken beslenme ve yaşam tarzının da farklı olduğu bir gerçektir.

    Gen profilinize göre protein oranını belirleyin

    *Genler besin öğelerinin metabolizmasını değiştirir ve sağlık durumunu etkiler. Bu nedenle bu programla bireylerin genlerine ve bireysel özelliklerine göre planlanan “Kişiye Özel” bir beslenme programı ile daha hızlı ve kolay kilo vermek mümkün olacaktır.

    *Bu program ile kişinin gen profili çıkarılarak, hangi oranlarda karbonhidrat, yağ ve protein alması gerektiği ortaya konacaktır. Yani bireyin genetik şifresi çözülerek beklenenden 2.5 kat daha hızlı ve kolay kilo vermesi sağlanacaktır.

    *Örneğin, insanların yüzde 45’i karbonhidratlı beslenme ile daha kolay kilo alırken, yüzde 39’u ise daha yağlı beslendiği zaman kilo almaktadır. Bu oranlar toplumlara göre değişiklik göstermektedir.

    Kemikleriniz kahve içmekten erimesin

    *İleri yaşlarda meydana gelen hastalıkları nasıl önleriz sorusuna, genetik yapıyı araştırarak şeklinde bir cevap verilebilir. Örneğin, ilerleyen yaşlarda meydana gelen kalça kemiklerinde kırılmaların aslında genetik ve beslenmeyle ciddi ilişki içinde olduğu ortaya konuldu. VDR geninde polimorfizm( değişme) olan bir genç insanın osteoporoza normalden daha yatkın olacağı anlaşıldı. Dolayısıyla VDR geninde polimorfizm oluşan bir kişi kahveyi daha az tüketip, kalsiyum içeren besinleri daha fazla tüketirse osteoporoza yakalanma riski çok daha az olur.

    Antibiyotik ve aşı yerine nutrigenlik

    *Türkiye’deki tüm ölümlerin ilk sırasında koroner kalp hastalıkları bulunuyor. Kanser vakalarının kadınlarda yüzde 60’ı, erkeklerde yüzde 40’ı, beslenme alışkanlıklarına bağlı. Meme, kolon ve mide kanseri en fazla görülen kanser türleridir. Türkiye’de beslenmeye bağlı kronik hastalıklardan olan diyabet ve osteoporoz ise giderek artmaktadır.

    *Nütrigenetik, Türkiye’de beslenmeyle ilgili olan bu hastalıklardan kaynaklanan ölüm rakamlarına rağmen hâlâ çok fazla tanınan bir bilim değil. Ancak 19. yüzyılda aşıların ve antibiyotiklerin yaptığı işi 21. yüzyılda nütrigenetiğin yapacağı ortadadır.

    KALORİ DEĞİL GEN HESABI!

    *Nütrigenetik biliminde işin can alıcı noktasını “Kişiye Özel Diyet”ler oluşturmaktadır. Yani genel geçer diyet yoktur. Kişiye özel beslenme programları vardır. Ortak diyetler, size doktor tarafından verilen bir ilacı, bir yakınınıza al sen de kullan demeye benzer. Nütrigenetik genetik testi değil…

    Kalori hesaplaması yani zayıflama programı hiç değil… Nütrigenetikte amaç, metabolik bozuklukları beslenme ile önlemek, hayat kalitesini artırmak ve kişinin kendini tanımasını sağlamaktır. Kendinizi yakından tanıyacaksınız ve daha çok seveceksiniz…

  • Bu diyet hasta ediyor !

    Bu diyet hasta ediyor !

    Sağlık Bakanlığı, özellikle mankenlerin zayıflamak için başvurduğu “sıfır beden diyetleri” konusunda önemli uyarılarda bulundu.

    Bilinçsiz yapılan diyetlerin çok sayıda hastalığa yol açtığını belirten bakanlık, gençlerin doktor tavsiyesi olmadan diyetlere yöneldiğini açıkladı. Bilinçsiz yapılan diyetlerin yol açtığı sağlık sorunları ise şöyle sıralandı: “Baş ağrısı, konsantrasyon bozukluğu, yorgunluk, kalp ritminde bozukluk, tansiyon düşüklüğü, adet düzensizlikleri, kabızlık, kansızlık ve anoreksiya.” Bilinçsiz yapılan diyetlerin psikolojik ve fizyolojik olumsuz etkileri olduğuna dikkat çeken bakanlık ideal vücut ağırlığına ulaşmak ve bu kiloyu korumak için şu önemli uyarılarda bulundu:

    ‘KATI YAĞ KULLANMAYIN’

    – Haftada 1 kilo verin
    – Kısa sürede kilo kaybını sağladığı öne sürülen ilaçlar bilinçsizce kullanılmamalıdır.
    – Diyetisyen tarafından yaş, kilo, boy, fiziksel aktivite düzeyi ve beslenme alışkanlıklarınıza göre zayıflama diyetleri uygulanmalıdır.
    – Sağlıklı ve kalıcı ağırlık kaybının haftada en fazla 0.5-1.0 kg olması gerektiğini unutmayın.
    – Yemeklerde hayvansal yağlar yerine bitkisel sıvı yağları ve zeytin yağını tercih edin. Margarin, kuyruk yağı, gibi katı yağları kullanmayın.
    – Yemeklerinizi yerken iyice çiğneyin.
    – Haftada en az 3 kez ve 30 dakika süreyle düzenli fiziksel aktivite yapın.

  • Kiloluysanız beslenme davranışlarınız bozuk

    Kiloluysanız beslenme davranışlarınız bozuk

    Kiloluysanız beslenme davranışlarınız bozuk demektir. Öğün atlıyorsunuz, aşırı tatlı tüketiyorsunuz, egzersiz yapmıyorsunuz, hızlı ve çok yemek yiyorsunuz, az su içiyorsunuz! Bunlardan en önemlisi öğün atlamak. Bu aşamada doktorların önerileri şöyle sıralanıyor:

    * Yemeğe başlamadan önce 50’ye kadar sayın.

    * Öğün atlamayın. Sabah kalktığınızda görebileceğiniz bir yere “kahvaltı et” yazılı bir kağıt asın.

    * Kahvaltıyı akşamdan hazırlayın. Kahvaltı yapmadığınızda hissettiklerinizi bir kağıda yazın.

    * Tatlı yemek istediğinizde bir bardak su için veya 100’e kadar sayın. Tatlı yemeye başlarsanız 15 kez derin nefes alın.

    * Canınız yemek istediğinde kendinizi ince hayal edin.

    * Her lokmadan sonra çatalı elinizden bırakın ve bir yudum su için.

    * Yemek süresini uzatın. Çünkü tokluk duygusu en erken 10, ortalama 20 dakikada oluşur.

    Kendi diyetinizi kendiniz seçin!

    Bu diyetleri uygularsanız, her gün için bir kahvaltı, bir hafif öğün ve bir ana öğünle, bir ekstra seçebilirsiniz. Ekstralar ya öğünler arasında ya da öğünlerle birlikte yenmelidir.

    KAHVALTI ÖNERİLERİ

    SABAH – 1.ÖNERİ:

    İki kibrit kutusu büyüklüğünde yarım yağlı peynir, 2 dilim kepekli ekmek, 1-2 domates veya greyfurt ya da 1 portakal, şekersiz çay.

    2.ÖNERİ:

    1 haşlanmış yumurta, 2 – 3 tane zeytin, 1 kibrit kutusu büyüklüğünde yarım yağlı peynir, 1 – 2 domates, 2 dilim kepekli ekmek, şekersiz çay.

    3.ÖNERİ:

    1 fincan yarım yağlı veya yağsız sütle 3 – 4 kaşık yulaf gevreği, 1 portakal veya greyfurt.
    1 peynirli tost, 1 su bardağı taze portakal veya greyfurt suyu.

    ÖĞLE VE AKŞAM

    Aşağıdaki yemeklerden her birinin yanında, sınırsız sebze (patates hariç) veya yağsız salata tercih edebilirsiniz.

    1.ÖNERİ:

    2 dilim kepekli ekmek, 2 köfte kadar (60 gram) et (tavuk, hindi, balık, dana) veya peynir, 2 – 3 adet havuç veya domates, marul, ayran.

    2.ÖNERİ:

    1 simit, iki kibrit kutusu kadar peynir, 1 meyve, şekersiz çay.
    Tavuk ızgara, 4 kaşık zeytinyağlı sebze, salata, ayran.

    3.ÖNERİ:

    2 tane etli biber dolma, 4 kaşık zeytinyağlı barbunya, 1 dilim ekmek, yağsız salata, yarım kase yoğurt.

    4.ÖNERİ:

    8 yemek kaşığı kuru fasulye, 4 yemek kaşığı pilav, cacık, 1 meyve.
    2 küçük kepçe mantı, kase yoğurt, yağsız salata, 1 meyve.

    5.ÖNERİ:

    1 karnıyarık (fırında), 4 yemek kaşığı pilav, yağsız salata, yoğurt.EKSTRALAR

    * 2 cm kalınlığında bir dilim kek
    * Reçelli 1 dilim tost ekmeği
    * 3 sade bisküvi
    * 25 gram kuru meyve
    * 1 küçük kase yoğurt
    * 1/2 gofret
    * 1 küçük kadeh şarap

  • Düz ve sıkı bir karın için öneri

    Düz ve sıkı bir karın için öneri

    Düz ve sıkı bir karın kimin hayali değil ki? İşte hayallerinizdeki karna sahip olmak için Dr. Mehmet Öz’den 7 öneri…

    1. Sulu gıdalar yiyin
    Şişmeyle mücadelede diyetinize ıslak gıdaları katmak için aşağıdaki yemek planını kullanın:

    * Kahvaltı

    Acı biber salçası kahvaltınızı göbek eritici suyla birleştirin. Bir sürahi suya başlayın ve limon, kavun, nane ve böğürtlen ekleyin. Bu içecekten gün boyu yudumlayabilirsiniz

    * Öğle yemeği

    Doğranmış beyaz lahana ya da büyük marul yaprakları arasında salsa sosla hazırlanmış bir ıslak fasulye burrito yapın.

    * Atıştırma

    Kuru atıştırmalıkları unutun! Kereviz, mandalina ve kaju deneyin. Fazladan karın eritme için bir tutam kırmızıbiber ekleyin. Bu karışımı bir çantaya koyup şişmeyle mücadelenizdeki bu yararlı şeyleri gün boyunca atıştırabilirsiniz.

    * Akşam yemeği

    Sulu gıdalar yalnızca meyve ve sebzeler değil! Akşam yemeğinde bir hindi burger fena fikir değil. Tatlı olarak da portakalın tadını çıkartın.

    2. Yağ hücrelerinizi yeşil çayla küçültün

    Organlarınızı kaplayan yağa omentum denir. Bu en tehlikeli yağdır çünkü tüm bedeninizde yanma yaratabilir. Omentumu oluşturan yağ hücreleri bedeninize daha fazla yağ girdikçe çoğalmazlar, bunun yerine genişler ve büyürler. Bu hücrelerin içindeki yağı boşaltarak büyümeleriyle mücadele edebilir ve göbeğinizi küçültebilirsiniz. Catechin ve CLA bir arada çalışarak bu aşamayı tetikler. CLA, bileşik linoleik asit anlamına gelir. Yağı azalttığı ve ince vücut ağırlığını arttırdığı görülmüştür. CLA, hücrelerinizin yağ bırakma işlemini düzenleyerek çalışır. Ek olarak, catechinler bedeninizin yağ yakmasını sağlar. Birlikte çalıştıklarında bu kimyasallar göbeğinizdeki yağı hedef almaya yardımcı oluyor. Catechinler yeşil çaydan alınabilir. Azami fayda sağlamak için her sabah iki fincan yeterli. Çayın 20 dakika demlenmesini bekleyin ve ılık için. Acı tadını sevmiyorsanız doğal tatlandırıcı katabilirsiniz. CLA, yemeklere ilave edilebilecek şekilde bulunabilir. Günlük 3 bin 400 mg yeterli.

    3. Akasya tozuyla açlığınızı öldürün
    Bu, göbek eritici kimyasalsız bir diyet hapına benziyor! Toz, akasya ağacının kabuğunda bulunuyor ve aslında sallayıp dökebileceğiniz bir fiber. Yemeklerinizin üzerine serpin, sizi tok tutmaya yardımcı olacak ve siz de daha az yiyeceksiniz. Yemeğiniz yanında büyük bir bardak su içmeyi unutmayın.

    4. Sindirim yolunuzu turşuyla arındırın
    Bağırsaklarınızda birçok çeşit bakteri bulunur. Bazı tipleri iyi ve sindirimimize yardım ediyor. Bazılarıysa kötü tipli. İyi ve kötü bakteri miktarı yediklerinize bağlı. Yanlış çeşit yemekler yemek bağırsakta kötü bakterilerin fazla büyümesine izin vererek bağırsak duvarlarınızda yanma yapabilir ve şişmeye yol açar. Yeni araştırmalar bakterilerin karın yağlarını da etkilediğini gösteriyor. Salatalık turşusu atıştırarak kötü bakterilerle mücadele edebilirsiniz. Bu gıdada bağırsaktaki zararlı büyümeleri önleyen ve yanmaları azaltan probiyotikler var. Düşük-tuzlu seçtiğinizden emin olun. Salatalık turşusu sevmiyorsanız aynı yararları lahana turşusundan da sağlayabilirsiniz.

    5. Stresi azaltın
    Vücudunuzun strese tepkilerinden biri de ekstra kalori depolamak. Özellikle de karnınızda. Günde 110 gram kırmızı şarap içerek stres hormonu olan kortizolu azaltabilirsiniz. Araştırmalar günün sonunda içilen bir kadehin gevşemenize yardımcı olarak stres seviyelerinizi düşürdüğünü gösteriyor. Ayrıca, yanmayı azaltan antioksidanlarla dolu.

    6. Karın egzersizi yapın
    Karın egzersizi yaparken unutmamanız gereken bir şey var: Yüzünüz morarana kadar mekik yapabilir ama yine de istediğiniz sonuçları göremeyebilirsiniz. Karnınızı gerçekten sıkılaştırmanın tek yolu bu çabaları kardiyoyla birleştirmek.

    7. Acı biber salçasıyla metabolizmanızı yeniden canlandırın
    Göbek yağlarınızı yok etmenin ilk adımı metabolizmanızı yeniden canlandırmak. Bedeninizin yağ yakma motorlarını acı biber salçası yiyerek ateşleyebilirsiniz. Bu çeşni, biberlerin acısına sebep olan ve yedikten sonraki 30 dakika boyunca metabolizmayı yüzde 20 hızlandıran bir kimyasal olan capsaicin içeriyor. Her sabah iki yemek kaşığı acı biber salçası yiyerek bu etkiden siz de yararlanabilirsiniz.

     

  • Hızlı kilo verme önerileri

    Hızlı kilo verme önerileri

    Fazla kilolarınızdan kurtulabilmek için önünüzde 50 farklı yol var…

    Sürekli bir diyeti bırakıp başkasına mı başlıyorsunuz? Peki buna rağmen değil bir kilo 100 gram bile veremiyor musunuz? O halde size önerimiz diyet kelimesini kesinlikle unutup küçük ayrıntılara özen göstererek fazlalıklarınızdan kurtulmanız.

    “Bir dirhem et bin ayıp örter” anlayışının tarihte kaldığını hepimiz biliyoruz. Ama dirhem dirhem vererek mutluluk veren bir bedene sahip olmak çok zor değil. Kilo vermek için 50 farklı değişiklikle formda vücuda bir adım daha yaklaşabilir, sağlıklı ve zayıf olmanın tadına varabilirsiniz.

    İşte uygulaması kolay, oyun haline getirip zevkle deneyeceğiniz minik ipuçları:

    1-Tamamen unutun
    Sık yediğiniz, yağ oranı yüksek bir yiyeceği seçin ve onu 40 gün için tamamen unutun. Bu süre sonunda o yiyeceğin tadı ağzınızdan silinecektir.

    2- Aynı tadı verenler arasında her zaman daha düşük kalorilisini seçin
    Örnek: Portakal suyu (l fincan 110 kalori) yerine domates suyu (l fincan 45 kalori) için. Yarım bardak vişne suyunu yarım bardak soda ile karıştırdığınızda kalorisi yüzde 50 düşer.

    3-Su için
    Daha fazla su içmeye başlamalısınız. Günde en az 8 bardak su içerek işe başlayabilirsiniz. Eğer böyle bir alışkanlığınız yoksa yanınızdan küçük bir su şişesini ayırmayın, bu şişeyi her gördüğünüzde içmek aklınıza gelecektir.

    4-Sosları unutun
    Salatanıza bir miktar lezzet katmak için döktüğünüz soslar kilo almanıza neden olur. Bu nedenle salata sosu yerine biraz baharat ve bir tatlı kaşığı zeytinyağını salatanıza ekleyebilirsiniz.

    5-Yemeğin ardından yatağa girmeyin
    Kilo almamak için özellikle akşam yemeğinden hemen sonra yatma alışkanlığından kurtulun, mümkünse akşam altıdan sonra meyve dışında bir şey yemeyin. Gece atıştırmalarından da kurtulun.

    6-Sık yiyin
    Kilo vermek isteyenlerin düştüğü yanılgılardan biri de çok sık yemek yemenin kilo verdirmeyeceği inancıdır fakat bu yanlıştır. Çünkü beş altı saatte bir mideyi boş bırakmamak metabolizmanızın hızlı çalışmasına neden olur. Bu nedenle az az ve sık sık yemelisiniz.

    7-Süt için
    Günde üç ya da dört defa süt ve yoğurt ya da peynir gibi süt ürünlerini tüketen kadınlar, tüketmeyenlere oranla yüzde 70 daha fazla yağ yakarlar. Çünkü kalsiyum metabolizmayı hızlandırırken vücuda daha fazla yağ yakması için komut vermiş olur. Bu ürünlerin light olanları ile zayıflama hızınızı arttırabilirsiniz.

    8-İyi bir uyku
    Yapılan araştırmalara göre geceleri dört saatten az uyuyan kişiler daha çok uyuyanlara oranla kilo alırlar. Çünkü yorgun bir vücut, normal günde yakılan enerjiyi yakamaz ve metabolizması yavaşlar. Bunun için hergün uykunuzu düzenli almaya dikkat etmelisiniz.

    9-Stresi yenin
    Stresli bir yaşam kilo almanın nedenlerindendir çünkü stresli olduğunuz dönemlerde vücudunuz stres hormonları salgılar ve bu hormanlar karın bölgesindeki yağ depolanmasını sağlayan hücrelerin büyümesine neden olur. Stresi yenmek için sosyal aktivitelerde bulunmalı, kendinizi rahatlatmalısınız.

    10-Hazır yemekleri unutun
    Hızlı ve çabuk yemek yapmak için aldığınız dondurulmuş gıdalar ya da hazır yemekler içerdikleri katkı maddeleri nediyle kilo aldırır. Bu nedenle taze sebzeleri pişirmeyi tercih etmelisiniz.

    11-Lifli yiyecekleri tüketin
    Çok lifli besinler doyduğunuz hissini verir ve çabuk acıkmanıza engel olur. Beyaz ekmek yerine kepeklisini, beyaz pirinç yerine esmerini tüketin. Lif oranı yüksek mercimek, kuru fasulye, nohut gibi gıdalara öncelik verin. Elbette sebzeleri unutmayın.

    12- Atıştırmayı bırakın
    Arabanın içinda atıştırıyor musunuz? Telefonla konuşurken bir şeyler yiyor musunuz? Vazgeçin…

    13- Buzdolabınıza baskın yapın
    Bu baskın her zamanki gibi, birşeyler atıştırmak için olmasın. Buzdolabının kıyısında kösesinde kalmış bol kalorili yiyecekleri atın.Mutfak dolabınızdaki yağlı cipsleri, mısır gevreklerini ve kuru yemişleri atın. Mutfağınızda sizin için kötü olan bütün yiyecekleri, önümüzdeki 30 gün için, belki de ebediyyen yasaklayın.

    14- Daha çok su ve soda
    Alkolün yerine su ve soda içmeye özen gösterin. Vücudunuzdaki yağ parçacıklarının kaybolduğunu göreceksiniz.
    .
    15- Çikolata yeme isteğinizi bastırın
    Eğer adet öncesi dönemdeyseniz, çikolata yeme isteğinizi kesinlikle engelleyemiyorsanız, küçük mini barlardan alın veya şekersiz, sıcak kakao, yağsız puding kullanın.

    16- İşkolik olun
    Gelecek ay şirketin yemekhanesine girmeme kararı alın. Kahve ve çay içmek için ya da kendi getirdiğiniz sandviçi yemenin dışında… Şirketteki doğumgünü ve partilerde şerefe kaldırdığınız kadehin içinde soda olsun.

    17- Kremayı kesin
    Bir sinema yıldızı, içinde krema kelimesi olan hiç birşeyi yemediğini söylüyor. Kremalı pasta, kremalı çorba gibi. Çünkü o, krema demenin yağ demek olduğunu biliyor. Bunun tek istisnası, yağsız krem peynir demektir.

    18- Kalorileri azaltın
    Kalorileri azaltmayı bir oyun haline getirin. Bugün yediklerinizin kalori miktarını hesaplayın, yarın bundan 50 kalori düşün. Öbür gün bir 50 kalori daha düşün. Günde 1200 kalorinin altına düşmemeye dikkat edin.

    19- Kahvaltı edin
    Hiçbir zaman kahvaltıları atlamayın. Yağsız yoğurdun içine muzu dilimleyin. Pişmiş yulafın içine kuru üzüm koyup yemeyi deneyin.

    20- Dans edin
    Evde müzik dinleyin. Hareketli müzik tercih edin ve eşliğinde dans etmeyi ihmal etmeyin.

    21- Asansöre binmeyin
    Önünüze gelen her merdiveni egzersiz yapacağınız bir fırsat olarak düşünün, istediğiniz kiloya gelinceye kadar asansöre binmeyi aklınıza bile getirmeyin.

    22- diyet içecekler
    diyet içeceklerden uzak durmalısınız. Bu tür içeceklerin içlerinde yapay tatlandırıcı bulunur. Onlar yerine portakal, elma gibi sağlıklı meyve sularından içmelisiniz. Hem sağlığınız açısından hem de kilo açısından birçok uzman diyet içeceklerin içilmemesini tavsiye ediyor.

    23- Yavaş yemek yiyin
    Fazla kilolular, hızlı yemek yiyenlerdir. Arkadaşlarınızla veya ailenizle ne zaman yemek yerseniz yiyin, yemeği en son bitiren kişi siz olun.

    24- Sıkı gelen giysilerinizi deneyin
    Her sabah kalktığınızda ilk işiniz üzerinize dar gelen pantolon veya şortları denemek olsun. Bu yiyeceğinize dikkat etmekte, sizi gün boyu motive edecektir.

    25- Hayallerinizi kutulayın
    İstediğiniz kiloya indiğinizde yapmayı planladığınız herşeyi hatırlatacak bütün fotoğrafları, reklamları, yazıları kesip bir kutunun içine koyun. Birşeyler atıştırmak istediğinizde ya da jimnastik yapmaya hevesli olmadığınızda kutuyu açıp bakın.

    26- Yatak odasını yiyeceğe kapatın
    Eğer sizde pek çoğunuz gibi yatak odası dahil, evin her tarafında atıştırıyorsanız, bunu bir kere daha düşünün. Ne kadar çok yerde yemekyemek için kendinize izin veriyorsanız, o kadar çok yemek yiyorsunuz demektir. Bir süre için yemek saatlerinde, yemek odası dışında diğer yerlerde yemek yemeyi kendinize yasaklayın.

    27- Kendinizi ödüllendirin
    En çok sahip olmak istediğiniz 5 eşyanın listesini yapın. Her l kilo verdiğinizde ve bunu bir hafta koruduğunuzda,kendinize listedeki bir şeyi satın alın.

    28- Tasarruf yapın
    Gerçekten ihtiyacınız olmayan bir şeyi ne zaman yemek isterseniz, ona vereceğiniz parayı bir kavanozun içine atın. Birkaç hafta sonra paraların çokluğu size ne kadar çok şey yemediğinizi hatırlatacak ve bu para ile kendinize bir hediye alabileceksiniz.

    29- Aşka dair duygularınızı canlı tutun
    Tutku, kiloları eritir. İkiniz korkmadan restoranlara gitmeye başlayabilirsiniz. Çünkü, aşıkken kim yiyecekleri düşünebilir ki?

    30- Abur cubur yemeyin
    Verilecek 2-3 kilo bir yanda, kilolarınıza kilo katacak abur cuburlar diğer yanda ve siz bugüne kadar hiç aç kalmasanız da bunlardan bir türlü uzak kalamadınız. Bütün gün yapacaklarınızı planlayın. Sinemaya gidin, yürüyün, kendinizi bir romanın içine gömün ve şekerleme yapın. Ne yaparsanız yapın, yeter ki buzdolabından uzak durun.

    31- Mayonuzu giyin
    Yılın hangi mevsimi olursa olsun, özellikle yaza yaklaştığımız şu günlerde her gün birkaç kez mayonuzu giyerek boy aynasının karşısına geçin. Bu daha fazla egzersiz yapmanız ve hedefe kilitlenmeniz için size ivme kazandırır.

    32- Egzersiz yapın
    Egzersiz yapmaya vakit ayırmak size zor gelse de kilo vermek için mutkaka hareket etmeniz gerektiğini unutmamalısınız. Hiçbir şey yapamıyorsanız evdeki duvarlardan yardım alabilirsiniz. 5-10 dakika boyunca kalçanızla duvara çok sert olmadan vurun. Bu kolay ve basit bir egzersiz yöntemidir. Egzersiz yaptığınız sırada televizyon ya da CD’den evde spor yapmanıza yardımcı olacak programlarını izleyebilirsiniz. Böylece neyi, nasıl yapacağınızı bilirsiniz.

    33 -Ev işleri
    Ev işleriyle ne kadar meşgul olursanız o kadar çabuk kilo verirsiniz. Çamaşır, bulaşık, yemek, çocuklarla elinizden geldiğince çok uğraşmaya bakın. Böylece sürekli hareket halinde olursunuz.

    34- Porsiyonlarınızı küçültün
    Tabağınıza konulan yemeğin hepsini bitirmek kötü bir alışkanlığınızsa bundan kurtulmak için küçük tabaklarda yemek yiyerek işe başlamalısınız. Bu göz kandırmacasıyla büyük tabaklarda yediğinizden daha az yemek yer ve tabağınızdakilerin arkanızdan ağlamamasına da olanak tanırsınız. Ayrıca tabağınıza ne kadar az yemek koyarsanız o kadar az yersiniz.

    35- Kahvaltıyı atlamayın
    Kahvaltı günün en önemli öğünüdür çünkü uyuduğunuz zaman yavaşlayan metabolizmanız tekrar bir şeyler yiyene kadar eski haline dönemez. Güne kahvaltı ile başlayanlar kahvaltı yapmayanlara oranla çok daha fazla kalori yakarlar. Çünkü kahvaltı kasları çalıştırır ve çalışan kaslar kalori yakılmasını sağlar.

    36- Meyve yiyin
    yemek yedikten bir ya da iki saat sonra tekrar acıkıyorsanız atıştırmak için meyve yiyebilirsiniz. Meyve bir sonraki öğüne kadar sizin tok hissetmenizi sağlayacaktır.

    37- Etiketleri okuyun
    Etiketleri okuma alışkanlığı kazanmalısınız. Hangi ürünün içinde hangi yararlı ve hangi kilo aldırıcı madde var, bunların bilgilerini okursanız daha sağlıklı beslenirsiniz.

    38- Kola ve soda gibi asitli içecekleri tüketmekten vazgeçin.
    Bunun yerine taze sıkılmış meyve sularını içmeye gayret edin. Kırmızı etten uzak durun.

    39-Çok fazla kırmızı et tüketmek kilo vermenizi engeller bu nedenle tavuk, balık, hindi gibi beyaz et tüketmeye dikkat edin.

    40-Kızartma yerine haşlama
    Kızartarak yapılan yemekler yerine haşlanmış, ızgara yapılmış ya da fırında pişmiş yemekleri yemelisiniz.

    41- Fast food
    Modern çağın yiyeceği olarak kabul edilen hamburger, patates kızartması gibi fast food tarzı yiyecekleri yememelisiniz. Bunlardan uzak kalırsanız daha kolay kilo verirsiniz.

    42- Vücudunuzu tanıyın
    Hangi yiyeceklerin metabolizmanıza zarar verdiğini hangilerinin hızlandırdığını bilirseniz daha kolay kilo verebilirsiniz.

    43-yemek başlangıcı
    Yemeğe çorba ya da salata ile başlamanız açlığınızın bastırılmasını sağlar. Böylece ana yemekten daha az yersiniz. Özellikle sebze çorbaları (domates, brokoli vs.) tok hissetmenizi sağlar.

    44-Yemekten sonra
    Yemekten sonra tatlı yeme alışkanlığınızın önüne meyve yiyerek geçebilirsiniz böylece tatlı yeme isteğinizi de azaltmış olursunuz.

    45-Göz zevkine önem verin
    Salata yemeyi sevmiyorsanız kendinize şık bir salata tabağı alın ve salatalarınızı bu tabakta yiyin. Hem göz zevkiniz hem de kilolarınız için daha yararlı olacaktır.

    46-Şekeri unutun
    Şekerli besinler kan sekerinin kısa sürede artmasına ya da düşmesine neden olur. Bu nedenle tatlı yedikten sonra tekrar tatlı yeme ihtiyacı duyarız. Şekerin fazlası vücutta yağ olarak depolandığı için mümkün olduğunca az tüketilmelidir.

    47-Tuzu kesin
    Tuz, vücutta su tutulmasına neden olur ve şişkinlik hissi yaratır. Ayrıca tuzun iştah açıcı bir özelliği olduğundan, sofrada tuz kullanmamak ve pişmiş yemeklere fazladan tuz eklememek gerekir.

    48-Dışarıda yemeyin
    Restoranlarda ya da ev dışında yenilen yemekler kilo aldırıcı olabilir. Bu nedenle dışarıda yemek zorunda kaldığınız zamanlarda salata ya da ızgara yemekleri yiyin.

    49-Alışverişte kendinizi kaybetmeyin
    Market alışverişine çıktığınızda aç olmamaya dikkat edin çünkü aç olduğunuzda canınız her şeyi almak ister ve eve geldiğinizde dolabınızın zararlı yiyeceklerle dolduğunu görürsünüz. Böyle bir dolaba karşı koymak ise zordur. Bu nedenle tok bir şekilde sağlıklı yiyecekler almaya ve bir liste yapıp o listeden dışarı çıkmamaya dikkat edin.

    50-Sofraya oturun
    yemek vaktinde mutlaka sofraya oturun çünkü ayakta ya da televizyon karşısında yemek yediğinizde doyduğunuzu anlamaz ve daha çok yersiniz.

  • Zahmetsizce Kilo Vermenin Yolları

    Zahmetsizce Kilo Vermenin Yolları

    Her yolu denediniz ancak diyete başlasanız bile bir süre sonra yarım bırakıyorsunuz. Yoksunluk duygusu daha çok yemenizi tetikliyor ve yeniden kilo alıyorsunuz.

    Ancak diyetin kısa bir süre yaptıktan sonra eski yeme alışkanlıklarına dönerek fayda getirmeyeceğini anlamalısınız.

    Doğru yaşam biçimini seçmeden, doğru beslenme alışkanlıkları edinmeden, sağlıklı kilo vermeniz mümkün değildir. Bu yüzden önerilerimize göz atın ve köklü değişikliğe giderek, kilo sorunundan uzaklaşın.

    Sürekli tartılmak

    Her gün ve gün içinde sürekli tartılmak bir takıntı haline gelebilir. Sürekli tartıya çıkmaktan vazgeçin. Diyet yaparken haftada bir kere tartılmak yeterlidir. Onda da sabahları aç karnına olması gerekir.

    Güzellik uykusu

    Unutmayın hayatla başa çıkmak için bedeniniz siz farkında olmasanız bile yorulur ve yıpranır. Böyle durumlarda bağışıklık sistemi zarara uğrar.

    Her gün düzenli ve doğru bir uyku uyumayı alışkanlık haline getirin. Vücudunuzun ve zihninizin iyileşmesi için rem uykusuna ihtiyacınız var. Eğer sağlıklı uyku uyumazsanız, kilo vermeniz zorlaşır çünkü bedeninize hükmetmeniz zordur.

    Küçük tabaklar

    Kilo vermede en önemli kısmın zihinde olduğunu biliyor musunuz? Yani midenizden çok aklınızı kandırmanız gerekir.

    Porsiyon boyutlarını azaltarak kilo verebilirsiniz ancak bu sefer mideniz doymadığınızı düşünür çünkü gözünüz tabağın içindeki yemek miktarının az olduğunu söyler. Oysa tabağı küçük tutarsanız, tabağı dolduran yiyecekler, gözünüzden beyninize doygunluk sinyali göndererek, doymanızı sağlayacaktır.
    Masaya oturun

    Pek çok kişi tepsiye aldığı yemeğini televizyon izlerken bitirir, bunu yapmayın. Ayaküstü yemeyin ve başka şeylerle ilgilenmeyin.

    Eğer çok fazla yemek istemiyorsanız, masaya oturarak yemek yiyin. Bu sizin kilo vermenizi sağlar ve karnınızın doyduğunu hissederek kalkarsınız.

    Yavaş yiyin

    Yemek hızlı yapılan bir eylem olmamalıdır. Ne kadar yavaş yerseniz, o kadar avantajlısınız. Eğer bilinçli olarak yavaş yemek yerseniz, kilo vermeniz hızlanır. Uzun çiğnemeler, size tokluk sinyali yollar.

    Gerçekten mideniz dolduğunda beyninize sinyal gider ve doyduğunuzu hissedersiniz.

    Dışarıda yiyorsanız

    Eğer o gün dışarıda yemeğe karar verdiyseniz ve arkadaşlarınızla birlikte bir restorana giderseniz, ilk siparişi siz verin.

    Niyetiniz en masum olan yiyeceği söylemek olacaktır. Eğer ilk siz söylerseniz, avantajlı olursunuz. Onların sipariş ettikleri yemekler ise, kilo almanıza yardımcı olacak, bol kalorili şeyler olabilir. Onlardan sonra sipariş vermek, fikrinizi değiştirmenize neden olabilir.

    Özendiren yiyecekler

    Eğer karşısında zayıf kaldığınız yiyecekler varsa, ya hiç sipariş etmeyin veya yarısını koymalarını söyleyin.

    Yemek yerken sevdiğiniz ancak kalorili yiyeceklerden uzak durmanın yolu, onlarla karşılaşmamaktır. Bununla başa çıkmak aslında zor değil. Beyniniz bir süre sonra bunu sevdiğini unutur ve aramaz ancak sizin önce kendinize dur demeniz gerekir.

    Beyniniz bir süre sonra bunu sevdiğini unutur ve aramaz ancak sizin önce kendinize dur demeniz gerekir.

    Motivasyon ve olumlama

    Sizi motive eden grupların posta gönderilerine üye olun. Her sabah posta kutunuza baktığınızda, önünüze gelen motivasyon cümleleri olumlu etki yaratır.

    Olumlama meditasyonları, yoga gibi rahatlama araçlarında bu olumlamaları kullanabilirsiniz.

    Olumlu davranışlara odaklanın

    Sürekli olumsuzlukları düşünerek başarılı olamazsınız. Mesela makarna yememeniz gerektiğini düşünerek, diyeti başaramazsınız.

    Bunun tam tersine olumlu davranışlara odaklanın ve bunu eğlenceli hale getirin. Örneğin sağlıklı yaşam seven bir arkadaşınızı arayıp gün boyu kimin daha fazla su içeceğine iddiaya girebilirsiniz.

    Gizlice kalori yakın

    Sürekli egzersiz yapıyorsanız, vücudunuzu şaşırtın ve bu sefer değişik bir egzersiz yapın.

    Basit şeylerde hareket edin, asansör kullanmak yerine merdiven çıkmak gibi… telefonla konuşurken yürümek gibi…

     

  • Diyette olana çiğ köfte

    Diyette olana çiğ köfte

    Uzman Diyetisyen Ali Dereli, çiğ köftenin 3-4 tane tüketildiğinde iyibir ara öğün olabileceğini belirterek, “Etsiz yapılan ve içinde kullanılan baharatlar nedeniyle çiğ köfte, diyet yapanlar için iyi bir tercih olur” dedi.

    Dereli yaptığı açıklamada, yaz aylarının özellikle kadınlarda forma girme stresini de beraberinde getirdiğini belirterek, “Havalar günden güne ısınırken fazla kilolar adeta içimizi ürpertiyor.

    Çeşit çeşit diyet listeleri, sağlığımızı tehdit eden zayıflama hapları derken, aç kalınacak uzun günler ve sevdiğimiz yiyeceklerden uzak durma çabasının getirdiği mutsuzluk da cabası.

    Hem tok tutan, hem zayıflamamıza destek sağlayan ve çok severek yediğimiz çiğ köfte bu zor sürece adeta mükafat niteliğinde” diye konuştu.

    Son yıllarda kolay ulaşılabilir, lezzetli, pratik ve her keseye uygun olmasıyla tercih edilen çiğ köftenin diyet yapan kişilere de can simidi olduğunu anlatan Dereli, diyet yapanların hem sevdikleri çiğ köfteden uzak kalmayacağını hem de zayıflamak adına en büyük desteği çiğ köfteden göreceklerini söyledi.

    Dereli, çiğ köftenin 3-4 adet tüketildiğinde çok iyibir ara öğün alternatifi olabileceğine dikkat çekerek, şunları kaydetti:”Esmer bulgurun kan şekerinize, cevizin kolesterolünüze, limon, acı ve baharatların metabolizma hızınıza olumlu etkilerini düşünecek olursak eğer, çiğ köftenin iyi bir tercih olduğu kanaatine varabiliriz.

    Özellikle son yıllarda daha da yaygınlaşan fabrikasyon üretim ile et konulmadan yapılan çiğ köfteler sağlığı olumsuz etkileyebilecek bir takım olumsuzluklardan da uzaklaşmış durumda. Bu durumda, iyi kalite belgelerine sahip, sağlıklı olarak hazırlanmış, paketlenmiş ve saklama koşullarına dikkat edilmiş çiğ köfteye diyetinizde rahatlıkla yer verebilirsiniz.”

    Diyet listelerimiz için tıklayın !

  • Ofiste Kalori Nasıl Yakarsınız?

    Ofiste Kalori Nasıl Yakarsınız?

    İşiniz günde 6 saatten daha fazla masa başında oturmanızı mı gerektiriyor? İnce ayarlamalarla kiloları kendinden uzak tutabilirsiniz.

    Ofiste Nasıl Kalori Yakarsınız?
    Ofiste Nasıl Kalori Yakarsınız?

    * Servis ya da otomobille işe giderken kaslarınızı kasın.

    * Masa başında her 30 dakikada ayağa nkalkın ve gerinin. e-maillerine bakarken veya telefondayken oturmayın. Daha yüksel bir masada çalışmak istediğinizi söyleyin. Böylece arada ayakta durarak çalışabilirsin.

    * Yemekten sonra 10 dakikalığına enerjik bir yürüyüş yapın.

    * Öğleden sonra iş arkadaşlarınla ayakta sohbet edin, koridorda görüşün.

    * Akşam dinlenmeden önce 20 dakika yürüyüş yapın. Ev işleri yaparken sevdiğiniz şarkıları dinleyerek yapın.

    * İnternet ve televizyonun esiri olmayın. Egzersiz topunda otureun. Otururken egzersiz aletleriyle kollarınızı ve bacaklarınızı çalıştırın. Her yarım saatte bir ayağa kalkın ve merdivenlerde aşağı, yukarı inip çıkın.

    Kalori diyetleri için tıklayın !