Kategori: Diyet

  • Kilo vermek için hızlı çözümler

    Kilo vermek için hızlı çözümler

    Fazla kilolarınızdan bu zamana kadar kurtulamadıysanız, yazı formda geçirmek için hala bir şansınız var. Bahaneleri bir kenara bırakıp yanlış yeme davranışlarınızı ve alışkanlıklarınızı hemen değiştirebilirsiniz.

    “Yazın gelmesi ile birlikte hepimiz metabolizmalarımızı hızlandırma derdine düştük. Diyet listelerini ortaya çıkarttık ve filmi yine geri sarmaya karar verdik” diyor Acıbadem Maslak Hastanesi’nden Uzman Diyetisyen Aslı İçingür Güler ve soruyor: “Daha ne kadar kilo alıp vermeye devam edeceksiniz?” Doğru ve verimli bir zayıflama programı için gerekli malzemelerin; doğru bir hedef koymak, sağlam psikoloji ve motivasyon ile kullanılacak yöntemin doğru seçilmesi olduğunu belirten Uzman Diyetisyen Güler, “Elinizdeki malzemeleri hazırladıktan sonra ortaya güzel ve lezzetli bir mönü çıkarabilirsiniz. Ancak önce diyet uygularken sık düşülen hatalara göz atmak gerekiyor” diyor. Peki nerede hata yapıyoruz? Şimdi hatalarımızla yüzleşme vakti!

    Uykusuzluk

    Sidney’de düzenlenen ve konusu uyku olan bir sağlık konferansında konuşan diyet uzmanları, uyku süresi ile obez olma riski arasında güçlü bir bağlantı olduğunu belirtiyor. Konferansta konuşan bilim adamları, gecede dört saatten az uyuyanların yedi ile dokuz saat uyuyanlara göre daha yüksek bir risk altında olduğunu kaydetti. Konferansta beş saat uyuyanların obez olma riski yüzde 50 iken, altı saat uyuyanların riskinin yüzde 23 oranında olduğu bildirildi. Uzman Diyetisyen Güler, uyanıkken yemek yemenin daha çok düşünüldüğünü ve atıştırma riskinin daha fazla olduğunu belirterek şunları söylüyor: “Yani günlük yedi saat uyku uyumak iştahı dengelemek açısından da oldukça önemli. Uyku, iştahı bastıran ve vücut yeterli besini aldığında beyni etkilediği düşünülen kan proteini leptinin oranını düşürüyor. Bu da uyku sırasında ‘yemek ye’ sinyalinin zayıfladığını gösteriyor.”

    Kilo koruma programına katılmamak

    Kilo problemi yaşayan birçok insan çeşitli diyet programlarıyla hedefledikleri kiloyu verdikten sonra defteri kapatıp eski yaşam şekillerine geri dönüyor. Ancak bu oldukça yanlış bir yaklaşım… Asıl maraton sonradan başlıyor. Başarılı bir program için kilo verildikten sonra 6-12 ay boyunca verilen kiloyu koruma programıyla sabitlemek gerekiyor. Bunun için hastaya diyet dinamikleri anlatılarak besin değişimleri eğitimi verilmesi gerekiyor. Koruma yapılmayan hiçbir diyet başarılı sayılmıyor çünkü verilen kiloların aynı hızla geri alınması kaçınılmaz oluyor.

    Kusursuz olmaya çalışmak

    Uzman Diyetisyen Aslı İçingür Güler, “Diyet yaparken hiçbir koşulda kusursuz olmaya çalışmayın” diyor ve ekliyor: “Çünkü bunu yapmaya çalışırken motivasyonunuzu kaybedip diyetten uzaklaşma olasılığınız oldukça yüksek… Eğer listenizde olmayan kalorili bir şey yediyseniz ertesi gün bir ara öğünü eksilterek bunu dengeleyebilirsiniz. Her zaman bir B planınız olmalı. Bu konuda en önemli nokta sağlıklı yaşamayı hayat tarzı haline getirebilmeniz. Yaşamda elbet doğum günleri, partiler, açılışlar, yıldönümleri gibi özel ve yemeyi gerektiren günler olabiliyor; bu ne zayıflamanıza bir engel oluşturur ne de kilo almanızı sağlar, yalnızca dengelemek şart.”

    Uzman Diyetisyen Aslı İçingür Güler, kısa sürede dünya kadar kilo kaybı vadeden diyetleri “sihirli” olarak nitelendiriyor ve şunları söylüyor: “Greyfurtlu, maydanoz sulu, yoğurtlu, sadece proteinli veya sıvı diyetler bu gruba giriyor. Siz de gördüğünüz her diyeti uygulayanlardan mısınız? O zaman bundan hemen vazgeçin. Bu diyetlerde hızla kaybedeceğiniz kilo; su ve kastan gidiyor. Zayıflama programlarında yağ dokularının azalması hedeflenmeli. Yağlardan veremediğiniz her kilo bedeninize geri dönmeye mahkum. Kısa vadeli mutluluklar yaşamamak için sağlık konusunda maceraperest olmayın. Bu kiloları bir haftada almadığınızı düşünerek hedef kilonuzu zamana yayarak vermenizi öneriyorum.”

    Hızlı sonuç veren büyük girişimler

    Hatalarımızın birkaçına değindikten sonra, şimdi sıra önümüzdeki kısa zamanda kilo kaybı için uygulayabileceğimiz büyük girişimleri öğrenmeye geldi. Uzman Diyetisyen Aslı İçingür Güler, kısa sürede yapılacak büyük girişimler için öneriler sunuyor.

    1. Daha fazla fiziksel aktivite yapın

    Kilo vermenin basit bir matematiği var; aldığımızdan daha fazla enerji harcamak. Şu an sizin iki sorununuz olabilir; ya çok fazla enerji alıp bunu yakamıyorsunuz ve kilo artışı yaşıyorsunuz. Ya da aldığınız ve harcadığınız enerji eşit; ne kilo alıyorsunuz ne de kilo veriyorsunuz. Tabii bunun dışında hastalık durumlarında daha farklı mekanizmalar da devreye girmiş olabiliyor. Ancak normal şartlarda kısa sürede yaza sıkı ve daha zayıf bir şekilde girmek istiyorsanız spor yapmak için herhangi bir sağlık sorununuz yoksa haftada beş gün spor yapmanız öneriliyor. En fazla yağ yakımı için kardiyo en ideal spor ve bunun püf noktaları için mutlaka bir spor eğitmeninden danışmanlık almanız gerekiyor.

    2. Nişasta ve tuzu azaltın

    Bunlar vücutta su tutulmasına neden olabilen önemli ikili… Bildiğiniz gibi zayıflama programlarında en büyük şikayetlerden birisi de “Vücudumda ödem var kilo veremiyorum” oluyor. İşte bundan dolayı yemeklerinize ekstradan tuz ilave etmekten kaçının. Aynı zamanda karbonhidratları bir miktar azaltın çünkü aşırı karbonhidratlı beslenmek vücutta su tutulmasını artırıyor. Şişkinlik ve ödem problemi yaşamamak için işlenmiş gıdalardan, nişastalı gıdalardan ve tuzdan uzak durmak gerekiyor.

    3. Beslenme günlüğü tutun

    Birçoğumuz günlük koşturmada yediklerimizin miktarını kontrol edemeyebiliyoruz. Aslında farkında olmadan fazladan aldığımız küçük kaloriler bir süre sonra bizlere fazla kilo olarak geri dönmeye başlıyor. Yediklerimizi yazmaya başladığımızda fazla kalori kaçaklarının da önüne geçebiliyoruz. Farkındalığımızın artması için günde iki dakikamızı bu günlük için ayırmak oldukça önemli.

    4. Tabağınızı gözden geçirin

    Mönüde yapacağınız küçük değişiklikler size daha az kalori olarak geri dönüyor. Tabağınızdaki yiyecekte aramanız gereken en temel özellikler; besleyici olması, doyurucu olması ve vücuda kalori yükü getirmemesi olmalı.

    5. Tabağınızdakileri yavaş çiğneyin

    Uzun süreli açlık durumundan sonra yemeğe oturduğunuzda kontrolsüz şekilde yemek yiyebiliyorsunuz. Beyne tokluk sinyalinin 15 dakikada ulaştığı düşünüldüğünde hızlı yemek yemenin fazla kalori alımına da katkısı olduğu söylenebilir. İleride reflü, gastrit gibi mide sorunları yaşamamak hem de beynin vücuda gönderdiği sinyalleri duyabilmek için lokmaları iyi çiğneyerek yemek yiyin.

    6. Tok tutan yiyecekleri tercih edin

    Neleri mi? Yağlı tohumları bu listenin en başına koyabilirsiniz. Kulağa kalorili gibi gelebilir ancak vücudun tokluk merkezini uyarıp sizi uzun süre yemek masasından uzak tutabilirler. Örneğin; ceviz, fındık, badem ve yer fıstığı bunların en değerlileri… Bu besinler hem dışarıdan alamadığımız esansiyel yağlar içeriyor (Omega 3, Omega 6 gibi) hem de bizi uzun süre tok tutuyor. Ancak burada dikkat edilmesi gereken bir husus var; günlük olarak yemeklerden önce yenilecek 10 adet fındık veya iki adet ceviz veya 10 adet badem yeterli, fazlası kalori artışına neden oluyor. Listemizin bir diğer değerli besini ise sebzeler. Yemeklerde bol miktarda özellikle koyu yeşil yapraklı sebze tüketmeniz daha çabuk doygunluk sağlayarak kabızlık sorunu yaşamamanıza neden oluyor.

    7. Yiyecek alışverişine aç karnına çıkmayın

    Yemek yemeden alışverişe çıkmak her gördüğünüze saldırmanıza neden olabiliyor. Saldırdıklarınız içinde de genellikle bol kalorili ve karbonhidrat içeriği yüksek olan abur cubur yiyecekler yer alıyor. Daha sağlıklı bir yiyecek alışverişi için mutlaka tok olmaya dikkat edin. Yaza keyifli, formda ve sağlıklı girmek için bu önerilerden birkaçını bile hayatınıza entegre etmeniz, yaşam kalitenizde büyük bir değişim göstererek daha bilinçli beslenmenizi sağlayacak. Bu kısa zamanda tüm fazlalıklarınızdan kurtulamasanız da birkaç kilo vermeniz yaza motive girmenizi kolaylaştıracak.

    Sağlıklı, leziz ve düşük kalorili tarifler

    Aslı İçingür Güler’in sağlık veren Girit kabakları

    Malzemeler

    * 2 orta boy Girit kabağı

    * 4 çorba kaşığı yeşil mercimek, haşlanmış

    * 1 adet kırmızı biber, közlenmiş

    * 1 dilim light dil peyniri

    * Yeşil soğan

    * Maydanoz, fesleğen, kekik, pul biber, limon

    Girit kabaklarının içlerini çıkarttıktan sonra malzemeleri ufak ufak doğrayıp harç gibi kabağın içine koyun. Üzerine light dil peyniri ekleyip fırına verin.

    Çilekli kinoa salatası

    Malzemeler

    * Körpe ıspanak yaprakları

    * 4 çorba kaşığı kinoa, haşlanmış

    * 5 adet çilek

    * Roka

    * 2 dilim light peynir (70 gr)

    * 50 ml greyfurt suyu

    * Limon

    Tüm malzemeleri karıştırıp leziz bir salata yapabilirsiniz. Bu salata hem sizi tok tutacak hem de içeriğindeki zengin besin öğeleri sağlığınıza katkı sağlayacak.

    Formsanté

  • Detoks mu Diyet mi ?

    Detoks mu Diyet mi ?

    Uzmanlar bazen diyetten bazen detokstan yana olurken bizlerin kafası iyice karıştı. Doğru şeyi doğru zamanda uygulamak için ne yapılması gerektiğini sizin için araştırdık ve akıllardaki soruların cevaplarını bizzat bulduk. Diyet ve detoks hakkında merak edilen soruları işin uzmanı Beslenme ve Diyet Uzmanı Canan Aksoy’a sorduk.

    DETOKS NEDİR ?

    Detoks detoksifikasyon kelimesinin kısaltılmasıdır. Detoksifikasyon ise vücuttaki toksik maddelerin karaciğer, akciğer gibi organlar tarafından daha az toksik bir maddeye çevrilerek atılması süreci anlamına geliyor. Bu metabolik bir süreç. Ancak günümüzde detoks diyeti denildiğinde çoğunlukla çok düşük kalorili, çiğnenmeyen besinlerden oluşan, lavman veya bağırsakları boşaltmak için kullanılan birtakım bitki çaylarının kullanıldığı zayıflama diyetleri akla geliyor.

    Ne zaman detoks?

    Vücudunuzun temel detoksifikasyon işlemleri, sağlıklı olduğunuz zaman çalışıyor ve sizi koruyor. Piyasada detoks veya detoks diyeti şeklinde anılan pek çok beslenme şekli bulunuyor. Bu beslenme programlarına bakıldığında 1 gün, 3 gün, 5 gün, 7 gün gibi gün sınırlamaları oluyor, Neden zaman koyulduğunu hiç düşündünüz mü? Çünkü bunların çoğu çok düşük kalorili diyetler, hayatla bağdaşmıyorlar. Bu programla yeterli besin öğesini ve enerjiyi alamadığınız için gündelik hayatınızı yürütemezsiniz. Uzun sürdüğünde ise vücudunuzda bunun yan etkilerini hissedersiniz. Bu yüzden detoks diyetlerinin uzun süreli olmamasına dikkat edilmeli. Detoks diyetleri, enerjisi çok düşük olduğu için, düşük tansiyon, baş dönmesi, yorgunluk hissi ile kendini gösterebiliyor. Detoksu uzman kontrolünde yapmak, gelişi güzel yapmamak gerekiyor.

    Detoks deneyimlerimiz için tıklayın !

    DİYET NEDİR?

    Çeşitli hastalıkların önlenmesi, tedavisi, tanı konulması veya araştırılması için tüketilen besinler ve içeceklerin toplamına diyet deniyor. Bu terimi zayıflama amacıyla hazırlanan besinlerin tüketilmesi durumunda da kullanıyoruz.

    Ne zaman diyet?

    Obezite bir hastalık olmasının yanı sıra pek çok hastalığın (kanser, diyabet, kalp-damar hastalıkları) sebebi arasında yer alıyor. Bu yüzden sağlıklı bir diyet ne zaman yapılmalıdır sorusuna her zaman ve bir ömür boyu diyebiliriz. Sağlıklı ve dengeli bir diyet, obeziteden sizi uzak tutacağı gibi her tür sağlık sorunuyla ilgili olarak da vücudunuzu korumaya yardımcı oluyor. Sağlıklı beslenme bir alışkanlık ve hayat tarzı değişikliği olmalı. Bir dönem değil her zaman yapılmalı.

    Fayda-zarar oranı

    Sağlıklı ve dengeli bir diyet gündelik hayatınızı aksatmaz. Vücudunuzun normal bir şekilde çalışabilmesi için yeterli ve dengeli beslenme şart. Sağlıklı bir beslenme düzeni hastalıkların vücudunuza yerleşmesine de engel oluyor. Bağışıklık sisteminizi güçlü tutuyor. Hayatınıza uyumu kolay olduğu için uygulanabiliyor ve sürdürülebiliyor. Obezite bir ömür boyu mücadele edilmesi gereken bir durum, bu da ancak kalıcı ve dengeli beslenme içeren bir diyetle gerçekleşebiliyor.

    Formsanté Dergisi

  • Tatlıdan önce ya da sonra yoğurt yiyin

    Tatlıdan önce ya da sonra yoğurt yiyin

    Uzman Diyetisyen Işın Sayın, bayramda tatlı yemeden önce ya da sonra 1-2 kaşık yoğurt yenilmesini tavsiye etti.

    – Salatalara turşu, mısır, peynir, ceviz ve aşırı zeytinyağı koymayın. Zaten bayram tatlılarından yeterince yağ, un ve şeker alacaksınız. Yağ ve tuzda ekstra kaynaklara dikkat.

    – Kahvaltıda tam yağlı peyniri fazla kaçırmayın, et/salata/çorba v.b her şeyin üzerine peynir eklemeyin. Peynir sandığınızdan çok daha yağlıdır. Bayram tatlılarında da yeterince yağ olacaktır.

    – Her gittiğiniz yerde ve her gelen misafirle birlikte yemeyin. Önünüze konulanın hepsini bitirmeyin.

    – Siz şeker hastası veya diyet yapan misafirleriniz için biraz meyve ve üzerinde 1 top sade dondurma pratik ferah ve hafif olacaktır.

    – Arada sırada ikramları yönlendirin. Size neyin iyi geleceğini belirtin. Ev sahibine “Bir bardak ayran alabilirsem beni çok rahatlatacak” deyin.

    – Yürüyüş fırsatları yaratın.

    – Sütlü ve meyveli olanları tercih edin. Israrları bahane etmek, sonra da kilolardan şikayet etmek yerine arada sırada “Hayır” demeyi deneyin.

    – 2.5 litre su içtiğinize emin olun.

    – Önceliğiniz tatlı ise, ana yemeklerde pilav, makarna, patates, çorba tüketiminizi azaltın veya yemeyin. Çünkü bu besinler de tıpkı tatlılar gibi kan şekerine dönüşür. Öğle ve akşam yemeklerinde çok seviyor ve mutlaka yiyecek iseniz en çok 4 adet sarma veya 1 orta boy dolma yiyin.

  • Bir ayda yaklaşık 10 kilo verdiriyor

    Bir ayda yaklaşık 10 kilo verdiriyor

    Plastik Cerrahi Uzmanı Nikolas Chugay’ın, Amerika’da uyguladığı yeni bir zayıflama yöntemi ülkede tartışmalara yol açtı. Bir ayda yaklaşık 10 kilo verdiren bu metod, bazı doktorlar tarafından “barbarca” olarak nitelendirdi.

    Fıtık ameliyatlarında kullanılanlara benzeyen plastik bir yamanın dil üzerine yerleştirilmesiyle uygulanan yöntem, kısa sürede kilo vermek isteyen kadınlar arasında hızla yayılırken tıp çevrelerinde “barbarca” olarak niteleniyor.

    Chugay, 10 dakika süren ve 2 bin Amerikan dolarına mal olan cerrahi bir girişimle dil üzerine dikilen plastik yamanın katı gıda tüketimini son derece acı verici bir hale getirerek müşterilerinin hızla kilo vermesine yardımcı olduğunu ileri sürüyor.

    Bir ayda ortalama 10 kilo verdiriyor
    Yöntemi ilk kez 4 yıl önce deneyen ve şimdiye kadar 81 kadının dillerine yama diken Chugay, sadece meyve suları ve protein karışımları gibi sıvı gıda maddeleriyle beslenebilen müşterilerinin bir ay içinde ortalama 10 kilo verdiklerini söyledi.
    Chugay, kendisi gibi doktor olan oğluyla uyguladıkları yöntemin herhangi bir riski olmadığını ve şimdiye kadar yamayı yutan bir hastaya rastlamadıklarını belirtti.

    Uzmanlardan yönteme eleştiri
    Yöntem, Amerikan plastik cerrahi çevrelerinde ise büyük eleştiriyle karşılandı. Amerika Kozmetik Cerrahi Derneği, Chugay ve oğlunun yazdığı araştırmayı yayımlamayı reddederken kilo kaybın konusunda uzmanlaşan bazı doktorlar, yöntemi “barbarca” olarak niteledi.
    Doktorlar, dil yaması ya da diğer yöntemlerle hızla kilo kaybeden kişilerin aynı hızla ve çok daha fazla kilo aldıkları uyarısında bulundu.

    AA

  • Kavun mu Karpuz mu ?

    Kavun mu Karpuz mu ?

    Enerji değeri düşük, su oranı yüksek olan kavun ve karpuzdaki vitamin ve mineraller yaz beslenmesinin kalitesini arttırıyor.

    Yaz mevsiminin vazgeçilmezlerinden olan kavun ve karpuzun sağlığı geliştiren ve koruyan özellikleri bir hayli fazla. Beslenme ve Diyet Uzmanı Nil Şahin Gürhan, kavun ve karpuzun yüksek şekerli tatlarına rağmen karbonhidrat değerlerinin oldukça düşük olduğunu söylüyor. Gürhan, “Bal gibi diye tabir edeceğimiz en tatlı karpuzda bile %10 oranında karbonhidrat bulunuyor. Bu durum tatlı düşkünleri için büyük avantaj” diyor.

    Her iki meyvenin düşük enerji içerdiğini belirten Gürhan’a göre, 100 gr. karpuzla 22 kalori, 100 gr. kavunla ise 27 kalori alınıyor. Kavun ve karpuzdaki B1 vitamini, normal sinir sistemi aktivitesinin devamını sağlıyor, günü enerjik ve stressiz geçirmeye yardımcı oluyor. İçeriklerindeki B2 vitamini ise göz ve cilt sağlığı açısından önemli.

    Her iki meyve de iyi birer C vitamini kaynağı. Kavun ve karpuzda ortak bulunan bir başka vitaminin B6 olduğunu belirten Gürhan, “B6 vitamini metabolizmadaki protein ve mineral tepkimelerinde gereklidir. Ayrıca içeriğinde bulunan pantotenik asit, yağ ve kolesterol sisteminde pozitif etki yaratır” diye konuşuyor.

    KAVUN MU, KARPUZ MU?
    Beslenme ve Diyet Uzmanı Nil Şahin Gürhan, kavun ve karpuzun birbirlerine üstünlükleri hakkında ise şunları söylüyor: “Karpuza kırmızı rengi veren karotenoid başta olmak üzere antikansorejen fitokimyasallar metabolizmamızın temizlik ajanlarıdır. Ve karpuzda kavundan daha yüksek oranda bulunur. Kavunun karpuza göre üstünlüğü ise; niasin ve folik asit içermesidir. Niasin karbonhidrat, yağ ve protein metabolizmasında önemli görevleri olan, enerji sistemimizi ayakta tutan ve sağlığımızı koruyan bir vitamindir. Folik asit ise hücre yenilenmesinde görevlidir, metabolizmamızı korur ve genç tutar. ‘Kavun mu, karpuz mu?’ sorusunun cevabı ise hiç tereddüt etmeden ‘her ikisi de ‘ olmalıdır.”

  • Zayıflatan tarçın diyeti

    Zayıflatan tarçın diyeti

    Tarçın diyeti hakkında merak edilenleri, Diyetisyen Deniz Berksoy açıkladı.

    Diyet çılgınlıklarına eklenen yeni bir diyet seçeneği de “Tarçın Diyeti” oldu. Ünlü isimlerden Demet Akalın ve Gülben Ergen’in uyguladığı bu diyet, fit görünüme kavuşmak isteyenler için ideal olacağa benziyor. Tarçın diyeti hakkında merak edilenleri, Diyetisyen Deniz Berksoy’dan öğrendik.

    Tarçının en önemli özelliği kan şekerini ve kolesterolü düşürmesidir. Tarçının içeriğinde bulunan sinnamaldehit, bu özelliği göstermektedir. Tarçınla ilgili yapılan birçok araştırma vardır. Bu araştırmalar tarçının özellikle tip-2 diyabet hastalarında kan şekeri kontrolünü sağladığını, kan kolesterol ve trigliserid seviyelerinde düşme sağladığını, iyi huylu kolesterolü yükselttiğini ve kilo kontrolünü sağlamada etkili olduğunu göstermiştir.

    Örneğin; 15 normal kilolu ve 15 obez birey üzerinde yapılan araştırmada, bir gruba sade kahvaltılık gevrek verilmiş, diğer grubun gevreğine ise 6 gr (bir tatlı kaşığı kadar) tarçın ilave edilmiş. Kahvaltıdan önce ve sonra her iki grubun da kanındaki glikoz değeri ölçülmüş. Sonuçta tarçınlı gevrek yiyenlerin kan şekeri değeri, diğerlerine kıyasla %24 oranında düşüş göstermiş.

    Yapılan başka bir araştırmada da, her gün 1 gr tarçın kullanan kişilerin kan şekerinde %20 oranında düşüş ile birlikte kilo değerlerinin dengeli gittiği görülmüş.

    Tarçın suyu tüketin

    Tarçın 0,5-1 gr kabuk parçalandıktan sonra kaynatılmış sıcak su içerisinde 15 dakika demlenerek içilebilir. Günde 3-5 defa içilmesi yeterlidir. Su dahil tüm içeceklerinizde çubuk veya toz tarçını kullanabilirsiniz.

    Her bitkide olduğu gibi tarçınında fazlası zararlıdır. Fazla tüketildiğinde vücutta alerjik reaksiyonlar oluşturduğu görülmüştür.Tarçın, önerilen miktarlarda tüketildiğinde iştahınızı kontrol altına alır ve fazla kilolarınızdan kurtulmanıza yardımcı olur.

  • Kilo alma tüyoları

    Kilo alma tüyoları

    Günümüzde aşırı kilodan kaynaklanan şikayetler ve buna paralel diyet formülleri artsa da azımsanmayacak derecede de kilo almak isteyen insan var. Kilo almak isteyenlere önemli bilgiler veren Beslenme ve Diyet Uzmanı Şefika Aydın Selçuk, “Kilo almak kilo vermekten çok daha zor bir durumdur. Öncelikle bu süreç sabır ister. Kilo almak isteyen kişilerin kilo almak istemesi yeterli değildir, ayrıca buna inanmaları da gerekir.” dedi.

    Kilo almak isteyenler deneyimlerimiz için tıklasın !!

    Diyetle günlük alınan toplam enerjinin harcanan enerjiden daha az olması veya alınan besinlerin vücut tarafından kullanılmaması durumunda zayıf olma halinin ortaya çıkacağını belirten Dyt. Şefika Aydın Selçuk, “Bunun dışında zayıf olma nedenleri arasında sindirim sistemi bozuklukları, metabolizmayı hızlı çalıştıran hipertiroid gibi hormonal hastalıklar, bağırsak parazitleri ve emilim bozuklukları, kilo alma korkusu, psikolojik bozukluklar ve buna bağlı iştah kesilmesi, yeme bozukluğu, kullanılan ilaçlar ve bunların etkisi, fazla fiziksel aktivite yapanlar, kanser, tüberküloz, kronik diyare gibi zayıflatan hastalıklar ve düzensiz yemek yemek ve uzun açlık gibi sebepler gösterilebilir.” şeklinde konuştu.

    Gerekli tahliller yaptırılıp altta yatan geçerli bir hastalık ve durum yok ise diyetisyen kontrolünde takip ve iletişim ile ayda ortalama 2 kilo olacak şekilde hedef koyulabilir. Amaç vücutta gerekli dokuları oluşturmaktır. Kilo yağ ve yağsız dokuyu (kas dokusu, vücut suyu ve kemik dokusu) arttıracak şekilde alınır. Amaç daha çok kas dokuyu arttıracak şekilde olmalıdır.” ifadelerini kullandı.

    Selçuk, sağlıklı kilo almanın yollarını da şöyle sıraladı: “Günün en önemli öğünü olan kahvaltı muhakkak yapılmalıdır ve erken saatte yapılması kilo alımında çok önemlidir.

    Kilo almak isteyenler kesinlikle öğün atlamamalıdır. Düzenli beslenme ve kaliteli beslenme olmazsa kilo alımı gerçekleşmez.

    Kas dokusunun artırılması için protein ve karbonhidrat alımına dikkat etmek gerekir. Her öğüne muhakkak hem karbonhidratlı bir gıda hem yağlı hem de proteinli bir besin koymak gerekmektedir.

    Ara öğünlerde kalori değeri ve protein değeri yüksek gıdalar tercih edilmelidir. Özellikle fındık, badem, ceviz gibi kuruyemişler, tost, süt, kek, taze ve kuru meyveler, ayran gibi gıdalar alınmalıdır.

    Yemekle beraber alınan içecek hızlı doyuma sebep olur. Su tüketimi bile yemekten 45 dakika sonraya bırakılmalıdır.

    Baharatlar ve bazı soslar salçalı yemekler iştah açar. Yemekleri pişirirken hipertansiyonu olmayan kişiler rahatlıkla kullanabilirler.

    Yemeklerde bazı öğünlerde salata yerine taneli meyve kompostoları tüketilebilir.

    Tatlılar iştahı azaltmayacak makul miktarda tüketilmelidir. Çok fazla tatlı tüketimi ana yemeklerin alımının azalmasına ve iştahın kapanmasına sebeptir.

    Çok yoğun egzersiz yapılmamalıdır. Bunun yerine yemekten 1 saat öncesi yapılacak 30 dakika hafif tempolu yürüyüş iştahı açar ve kalori alımınızı artırır.

    Yemekler pişirilirken besin değeri arttırılmalıdır. Örneğin makarnalar peynirli, kıymalı olabilir. Kek ve pastalar fındık cevizli yapılabilir. Çorbalara kıyma, buğday, pirinç, patates, şehriye koyulabilir.”

  • Çiğ köfte ile zayıflama

    Çiğ köfte ile zayıflama

    Tokluk hissi veren çiğ köfte, diyet listesine girdi. Günde 3 adet çiğ köfte yemek, hem metabolizma hızlandırıyor hem de kan şekerini düzenliyor.

    Etsiz yapılan ve içinde kullanılan baharatlar nedeniyle çiğ köftenin, zayıflamak için iyi bir tercih olduğunu söyleyen Uzman Diyetisyen Ali Dereli, çiğ köftenin hem tok tuttuğunu hem de zayıflamaya destek olduğun söyledi.

    3-4 TANE YETER

    Dereli, çiğ köftenin 3-4 adet tüketildiğinde çok iyi bir ara öğün alternatifi olabileceğine dikkat çekerek, şunları kaydetti: “Esmer bulgurun kan şekerinize, cevizin kolesterolünüze, limon, acı ve baharatların metabolizma hızınıza olumlu etkilerini düşünecek olursak eğer, çiğ köftenin iyi bir tercih olduğu kanaatine varabiliriz. İyi kalite belgelerine sahip, sağlıklı olarak hazırlanmış, paketlenmiş ve saklama koşullarına dikkat edilmiş çiğ köfteye diyetinizde rahatlıkla yer verebilirsiniz. Dereli, çiğ köftenin bir öğün değil ara öğün olduğunun da altını çizdi.

    Takvim

    Diyet ve deneyimlerimiz için tıklayın !

  • Diyeti bırakma nedenleri

    Diyeti bırakma nedenleri

    Kilo verdirmeyi taahhüt eden diyet programlarının çoğunun pratikte tam olarak uygulanabilmesi oldukça zor. Size neyi, ne kadar ve ne zaman yiyeceğinizi söylüyorlar fakat yaşam tarzınızı, tercihlerinizi, zamanınızın ne kadar kısıtlı olduğunu pek de önemsemiyorlar. Dolayısıyla en önemli ‘diyet bırakma’ nedenlerinden biri; kağıt üstündeki diyet programının aslında sizin mevcut hayatınıza gerçekten de indirgenmemiş olması.

    Geçmişteki kötü tecrübeler

    Hayatı boyunca fazla kilo problemleri ile boğuşanlar çok daha iyi bilir, ‘bundan sonra çok farklı biri olacağım’ diye sürekli içinden geçirmeyi… Oysa ki her başlanan yeni diyet, çoğunlukla hüsranla biter. Bunun için, öncelikle ‘her şeyin tek bir gecede değişemeyeceği’ gerçeğini kabul etmeliler. Beden Kitle İndeksi’ni en azından obez kategorisinden fazla kilolu kategorisine indirmek ve burada ‘kalabilmek’ bile büyük başarı iken, ‘ya normalim ya da obez’ diye kesin çizgiler çekilmemeli, diyeti bırakmak yerine geçmişteki kötü tecrübeler bir kenara bırakmalı..

    Diyet programları, ek maliyetler getiriyor!

    Oldukça başarılı diyetisyenler var, bu kişiler gerçekten de işlerini iyi yapıyor ve sizi istediğiniz kiloya indiriyorlar. Fakat sizi ve sağlığınızı ‘sizden daha iyi’ düşüneceklerini zannetmiyoruz. Zayıflama işi ‘sadece ama sadece diyetisyenle olur’ diye bir kaide yok! Pek çok kişi, bu işin kesinlikle bir diyetisyen ile olabileceğini düşünüyor, diyetisyene ayıracak bütçesi olmadığı ve kendi kendine başaramayacağına inandığı için halihazırda uyguladığı diyeti de yarım bırakıyor.

    Kalori hesabı yapmıyor olabilir misiniz?

    Hangi diyet programını uygularsanız uygulayın, yediklerinizin ölçüsüne de bağlı olarak ‘gerçek’ ( kendinize karşı samimi olarak ) kalori değerlerini hesaba katmazsanız, tam olarak uyguladığınızı sandığınız diyetiniz bir fiyaskoyla sonuçlanabilir. Doğru bir kalori hesabı yapmak, kendinizi kandırmanızı da engelleyecektir…

    Kalori diyetleri için tıklayın !

    Büyük bir zevkten vazgeçiyor olmak

    Diyet bırakma nedenlerinden biri de ‘yemek yeme gibi keyif veren, iyi hissettiren bir şeye kısıtama getiriliyor olması’… Özellikle de yemek ayırt etmeyen, her şeyin tadında ayrı bir güzellik bulan, kısacası ‘ bu işten gerçekten zevk alan’ kişilerin diyeti bırakma nedeni de çoğunlukla bu! Güzel olan şeylerin ‘kalorisi yüksek’ olduğunu biliyoruz. Bu yüzden ‘yememelisin, içmemelisin’ denildiğinde, obsesif bir şekilde bu yenmemesi ve içilmemesi gerekenlere takıntılı hale geliyor, onlar hayatımızda olmayınca mutlu olmayacağımız kanaatine varıyoruz. Halbuki her şeyden ölçülü bir şekilde yemek, en doğrusu! Diyet yapmak bizim için gerçekten de bir ihtiyaç mı? Yoksa ‘no diyet’ mi demeli?

    Bazı diyetler sahiden de ‘saçma’ !

    İncelmek ve forma girmek isteyenlerin denemeyeceği diyet yok, yeter ki birkaç güvendiğiniz ünlü sima veya yakın arkadaşınız tavsiye etsin… Öyle diyetler var ki, sadece belli besinleri ön planda tutup, vücudunuzun sizin için belki de ‘hassasiyet’ taşıyan mineralleri veya önemli takviyelerden mahrum kalmasına neden oluyorlar. Hal böyle olunca da, diyeti bırakmaktan başka çare kalmayabiliyor.

     

     

  • Göbek yağlarından kurtulmak için…

    Göbek yağlarından kurtulmak için…

    Bazıları ideal kiloda olmalarına rağmen göbeklerinden bir türlü gitmeyen yağlardan şikayet eder. Göbek yağlarından kurtulmak için düzenli olarak yapılacak egzersizlerin yanı sıra ne yediğiniz de çok önemlidir. İşte göbek yağlarından kurtulmanıza yardımcı olacak bazı yiyecekler:

    Göbek eriten yiyeceklerin başında bazı meyveler gelir. Bunlardan biri olan muz zayıflatıcı ve yağ yakıcı etkisi vardır. İçerdiği potasyum mineraline sayesinde zayıflamaya yardımcı olur. Potasyum, metabolizmayı hızlandırıyor ve vücutta ödem tutulmasını engelliyor. Ancak muzu aşırı derecede fazla tüketmemeyi dikkat edin.

    Kırmızı renkli meyve ve sebzelerin temel özelliği içerisinde bol miktarda antioksidan barındırmasıdır. Antioksidanlar bakımından bir hayli zengin olan çileğin yaşlanmayı geciktiren bir besin maddesi olarak tüketilmesinde fayda vardır. Çilek diğer yandan yoğurtla birlikte tüketilirse hem öğün atlamak ve tokluk hissi oluşması için işe yaramakta hem de yan karın bölgesi yağlarının erimesine yardımcı olmaktadır. Kas güçlendirici bir gıda olarak spor yapanlarca ve vücut geliştirme sporu ile uğraşan kişiler tarafından tüketilmelidir. Çilekte size zayıflarken yardım edebilecek meyvelerden biri. Antioksidanlar bakımından zengin olan çilek kalp krizi riskine karşı korur ve yaşlanmayı da geciktirir. Kan dolaşımını hızlandırması ve dokulara kan yoluyla daha fazla oksijen ulaşmasını sağlar. Demir açısından da zengindir.

    Göbek yağlarını yakmak için yoğurt da vazgeçilemeyecek yiyeceklerin başında gelir. Yoğurt fazla kilolara neden olan toksinleri atmamıza yardımcı olur. İçerdiği kalsiyum ve potasyum metabolizma hızınızı yüzde 15 kadar hızlandırır. Ayrıca yoğurt, sindirimi kolaylaştırır, midede ki bakterileri yok eder. Ancak kesinlikle yemekten yarım saat önce yada sonra tüketilmelidir. Yemekle aynı anda tüketilen yoğurt yemeklerin besin değerlerini yok edebilir.

    Yeşil çay yağların bağırsaklardan emilimine engel olduğu için yağlı ve kalorili yiyeceklerin vüctta yağ depolamasına mani olmaktadır. Diğer yandan günde 3 fincan yeşil çay içen kişilerde hem metabolizma hızı artmakta ve bu sayede ortalama ayda 1 kilo zayıflama sağlanmakta hem de bölgesel yağları yakıcı etki yapmaktadır. Yeşil çayın gereğinden fazla tüketilmesi bazı sakıncalar doğurabilmektedir.

    Elma, birçok faydasının yanında, göbek yağının daha hızlı eritilmesine de katkıda bulunuyor. Brezilya’da yapılan bir deneyde, diyet yapan iki gruptan, her gün üç elma yeme zorunluluğu olanların, diğer gruba oranla daha çok miktarda göbek yağı yaktığı ortaya çıkmış.