Etiket: zayıflama

  • Bu gıdalarla yiyerek zayıflayın

    Bu gıdalarla yiyerek zayıflayın

    Yemek ve zayıflamak gibi birbirine düşman iki kelimenin aynı cümlede telaffuzu ironik geliyor değil mi?

    Uzmanlar yiyerek zayıflamanın mümkün olduğunu, bazı yiyeceklerin metabolizmayı doğrudan veya dolaylı olarak hızlandırdığını ve kilo vermeye sebep olduğunu
    belirtiyorlar.Herşey metabolizma hızında düğümleniyor. Yani esas hedef az yemek, uzun süre aç kalmak değil, bizi uzun süre tok tutan, sindirimi kolay
    yağ yakan, metabolizmayı hızlandıran gıdalara devam etmektir.

    Çoğu kişi zayıflamanın imkansız olduğunu düşünüyor ve diyetleri bırakıp pes ediyorlar çünkü çabuk sonuç istiyorlar! Halbuki zayıflamayı kafanıza koymuşsanız ihtiyacınız olan şey sabırla, istikrarla uzman tavsiyelerine uymak.

    Bugün sizlerle yiyerek zayıflayacağımız, yağ yakımını hızlandıran, sizi tok tutan gıdaları paylaşacağız.

    Bu gıdalarla yiyerek zayıflayın

    Doymamış yağ içeren besinler

    badem yiyerek zayıflama
    badem yiyerek zayıflama

    Badem:

    Bir badem yalnızca 7 kalori içerir. İçeriğindeki protein ve doymamış yağlar sayesinde kalp sağlığınızı da korur.
    Bu güçlü gıda aşırı yemenize neden olan, kan şekerinde meydana gelebilecek dalgalanmaları önler.
    Bademi salatalarınızın üzerine rendeleyip veya bütün olarak ekleyebilirsiniz.

    avakado yiyerek zayıflama
    avakado yiyerek zayıflama

    Avokado:
    Bu meyve daha uzun süre tok kalmanızı sağlayan hormonlar salgılar ve tam bir doymamış yağ deposudur.
    Araştırmalar diyet listesine avokado ekleyenlerin, eklemeyenlere oranla, daha az kalori alarak daha hızlı zayıfladığını gösteriyor.

    zeytinyağlı yiyerek zayıflama
    zeytinyağlı yiyerek zayıflama

    Zeytinyağı:

    Kronik hastalıklara ve iltihablara yol açan, zararlı hücrelerin çoğalmasını engelleyen antioksidan deposudur.
    Yemeklere ve salatalara konan bu çeşni, ayrıca bel ve göbek çevresindeki yağlanmayı önler.

    Protein içeren gıdalar

    yumurta yiyerek zayıflama
    yumurta yiyerek zayıflama

    Yumurta:
    12 gramlık, 2 Büyük yumurta, günlük ihtiyacın dörtte birinden daha fazla protein içerir.
    Obezite hakkında araştırma yapan, Ulusrarası Obezite Araştırma Bülteni, yaptıkları deney sonucunda, hergün kahvaltıda bir yumurta yiyen kadınların,
    simit yiyenlere oranla, iki kat daha hızlı kilo verdiklerini bildirdi.
    Haşlanmış olarak tüketin, yanında da tam tahıllı ekmek yerseniz yerinde bir seçim yapmış olursunuz.

    yoğurt yiyerek zayıflama
    yoğurt yiyerek zayıflama

    Yoğurt:
    Enerji vermekte, diyet listenizde muhakkak yeralması gereken protein dostu gıda
    olmakta, top bire oynayan çok gıda yoktur. Yoğurt , ise bu konuda tam biçilmiş kaftandır.
    Enerji verir, yüksek protein içerir, diyetisyenler tarafından diyet listelerinin vazgeçilmez besinidir.

    Omega 3 içeren gıdalar:

    alabalık yiyerek zayıflama
    alabalık yiyerek zayıflama

    Alabalık:
    Bu denizlerin yıldızı gıda, en yüksek omega3 yağ asidir içeren besinlerden biridir.
    Kalb dostudur, beyinizin sağlıklı çalışmasını sağlar. Ayrıca, diyetisyenlerden tarafından bildirilen en önemli etkisi,
    içerdiği omega 3 yağ asitleri sayesinde zayıflayıcı etkisi olmasıdır.
    Yapılan araştırmalarda, alabalıkın, vücudun kendini yenilemesinde ve sağlığını korumasında, daha fazla yağsız kas sahibi olmakta ve daha hızlı kilo vermekte etkili olduğunu gösteriyor.

    sardalya yiyerek zayıflama
    sardalya yiyerek zayıflama

    Sardalya:
    Bu gıdanın küçük gözüktüğüne bakmayın!Faydaları çok büyük, saymakla bitmez…
    Diğer balık türlerine oranla daha ucuz olan bu gıdanın bir porsiyonu, günlük protein ihtiyacının yarısını içerir.
    Ayrıca içeriğindeki yağ asitleri ve protein sayesinde zayıflamanıza yardımcı olur.1 tatlı kaşığı zeytinyağı ile soteleyip tüketin.

    Yeşil Yapraklı bitkiler

    lahana yiyerek zayıflama
    lahana yiyerek zayıflama

    Lahana:
    Antioksiodan deposu bu bitki, sağlığınız için çok önemldir. Araştırmalar gösteriyor ki, lahana gibi su içeriği
    fazla olan gıdalarla beslenenlerin, bu gıdalar içermeyen kişilere beslenenlere oranla % 23 daha fazla kilo verdiklerini ortaya koymuştur.
    Yine araştırma sonuçlarına göre, su bazlı gıdalar, diğer gıdalara kıyasla açlık duygusunu bastırarak daha uzun süre tok tutuyorlar.

    ıspanak yiyerek zayıflama
    ıspanak yiyerek zayıflama

    Ispanak:
    1 bardak çiğ ıspanak yalnızca 7 kalori içerir.
    Ayrıca taze ıspanak, kemiklerin gelişmesine yardımcı olan, günlük alınması tavsiye edilen K vitaminini neredeyse % 200 oranında içerir.
    Haşlayarak yemek doğru tercih olacaktır.

    Antioksidanlar

    yaban mersini yiyerek zayıflama
    yaban mersini yiyerek zayıflama

    Yaban Mersini:
    Bir yaban mersininde, bir kaloriden az kalori vardır.
    Ayrıca bu gıda ABD Tarım Bakanlığı’nın araştırmalarına göre en yüksek antioksidan içeren meyvedir.
    Meyve olarak tüketebilir veya kek, kurabiye gibi tatlı gıdalarınızın içine ekleyebilirsiniz.

    yeşilçay içerek zayıflama
    yeşilçay içerek zayıflama

    Yeşil Çay:
    Bu içecek kanser riskinin azaltılmasından tutun, uzun yaşama sırrına kadar, sağlık hakkında, her konuda öncelikli gelen biktiler arasındadır.
    Araştırmalar gösteriyor ki, yeşilçayın içerisinde bulunan kateşin maddesi, hastalıklarla mücadelede ve metabolizmanın yağ yakımı konusunda müthiş rol oynuyor.
    Tavsiye edilen içme şekli, sıcak veya soğuk tercihinize bağlı, içine az biraz bal ekleyerek bu leziz çayı içmeyi alışkanlık haline getirmek.

    nar yiyerek zayıflama
    nar yiyerek zayıflama

    Nar:
    Narın çekirdekleri ve kan kırmızı suyu, hastalıklarla savaşan antioksidan deposudur.
    Büyük bir narda yalnızca 235 kalori vardır. Ara öğün gıda için muhteşem bir seçimdir.
    Meyve olarak tüketebilir veya salatalarınıza serpiştirebilirsiniz.

  • İki haftada kilo verin

    İki haftada kilo verin

    Yoga yapamayacağınızı düşünüyor olabilirsiniz. Belki bedeniniz henüz yoganın elastikiyetine müsait değildir. O zaman önce bir yogi gibi yaşamaya başlayın. O zaman istediğiniz forma kavuşmanız da rahat olacaktır. Yogi gibi yaşayın, iki haftada 4 kilo verin.

    Hayatımız süratle geçiyor değil mi? Yemekler hızlı, iş temposu hızlı, her şeye telaşımız ve acelemiz var. Şimdi o ruh halinden çıkın ve daha sakin, farkındalığı yüksek bir sürece adım atın.

    Yemek yeme zihniyetini değiştirmeye başlayın. Kendinize yemek hazırlarken, sevgilinize sofra kuruyormuş gibi davranın. Aslında bu hazırlığı alışverişten itibaren başlatın. Her şeyin en tazesini, en güzelini seçin.

    Mutfağa aceleyle girip yemek yapmak ve sadece karnını doyurmak için yemek hazırlamak fikrini kafanızdan atın. Siz en sevdiğiniz ve değer verdiğiniz kişiye, yani kendinize yemek hazırlıyorsunuz. Bunu her seferinde şölene dönüştürün.

    Sadece sizin hazırladığınız yemekleri yiyin. Örneğin hazır kek alıp, üstüne krema çırparak yapılmış bir pasta değil. Sizin yumurtanızı çırparak, içine mis gibi kokan otlar koyarak hazırladığınız güzel bir omlet yemeniz önemlidir.

    Malzemelerinize iyi bakın. Elinize aldığınız domatesin, patatesin, dereotunun kokusuna bakın. Onların ne kadar güzel armağanlar olduğunu, kabuğunu soyduğunuzda bir saat sonra size harika bir lezzetle sofranızda yemek olacağını düşünün ve gülümseyin.

    Mutfağınızın her köşesini kullanılır hale getirin ve düzenleyin. Hemen her mutfakta kenarda köşede kalmış dolaplar, içinde kullanılmayan aletler, tarihi geçmiş ürünler vardır. Mutfağınızı elden geçirin ve kullanmadığınız ürünleri başkalarına hediye edin. İhtiyacı olanları sevindirin. Sadece ihtiyacınız olan şeyleri alın

    Yogi felsefesinde önemli olan yemeğinizi huzur ve sükunet içinde yemektir. Huzurla yemek, sindirim sistemini olumlu yönde etkiler. Stres altında yenilen yemekler, vücuttaki yağlanma eğilimini arttırır. Ne yediğiniz kadar nasıl yediğiniz de önem taşır.

    İşten geldiğinizde buzluktan mikrodalgaya giden hazır yemekler, besinlerle olan iletişiminizi kesiyor. Çalışma temposu yüzünden zamansızlık bizi kötü beslenmeye itiyor. Besinlerle iletişim kurmak, onların ne olduğunu bilmek önemli. Karbonhidrat nedir? Vitamin nedir? Hangi besin ne içerir bunları öğrenin.

    Yemek zamanı, sizin önemli bir ihtiyacınız için kendinize ayırdığınız zamandır. Asıl hedefiniz televizyon izlemek veya bilgisayar başında zaman geçirmek olmamalı. Dikkatinizi yemekten başka bir şeye vermeyin. Televizyonu kapatın veya sesini azaltın. Bu yemek saatidir.

    Yemek yerken sofranızı süsleyin. Peçetenizi koyun, güzel masa örtüsü serin. Güzel çatal bıçak kullanın. Misafire gösterdiğiniz değeri kendinize de gösterin.

    Eğer ailece yemek yiyorsanız, bunu aile üyeleri arasında sohbet etmek, iletişim kurma zamanı olarak kullanın. Tek başınıza yiyorsanız, her türlü sorundan uzaklaşarak, sadece yemek yiyin.

    Az önce ağzınıza attığınız o domates aslında küçücük bir tohumdu. Doğanın kucağında yetişti, büyüdü, serpildi. Güneşten, yağmurdan, onu yetiştiren hünerli ellerden beslendi ve şimdi tabağınızda size sunuluyor. Bunu fark edin. Yediklerinize şükredin.

    Yemek yerken sadece tat alam duyunuzu kullanmak yerine diğer duyularınızı da devreye sokun. Çünkü ancak bunu yaparsanız, yemek gerçek bir şölene dönüşür. Nasıl kokuyor, nasıl görünüyor, bunları fark edin.

    Yemek israf olmasın, ödediğim para boşa gitmesin gibi sebepler yüzünden tüm tabaktakileri doymanıza rağmen yemeğe devam etmeyin. İnsanlar ekmek bulamıyorlarken, yemeğin çöpe gitmesini elbette istemezsiniz, o zaman kalan yemeği paket yaptırın.

    Tıka basa yememeniz gerekiyor. Midenizin 2/3’ü dolduğunda, doymuşsunuz demektir. Tüm mideyi ağzına kadar doldurmayın. Böylece gereksiz kalori almamış olursunuz.

    Vücudun beyne tokluk sinyali göndermesi için zaman geçmesi gerekiyor. Bunun için gereken süreyi kendinize tanıyın.

    Aceleyle yediğiniz yemek, doyma hissini yaşamadan midenizi fazlasıyla doldurmanıza neden olur. Yavaş yiyin, tabağınıza az yemek alın. Doymazsanız, biraz daha alabilirsiniz.

    Yoga felsefesi sakinlik ve huzur üzerine kuruludur. Bunu hayatınızın tamamında uygulayamıyor olsanız bile, yemek saatlerinde, beslenme anlayışında bu huzura geçmenizi engelleyecek bir şey yok.

    Çok yoğun ve hızlı bir yaşamınız olabilir. Ancak güne güzel ve sakin başlayın. Sabah uyandığınızda birkaç dakikayı bedeninize ve zihninize ayırın. Günü olumlu düşüncelerle doldurun ve o hareketli yaşama böyle adım atın.

    Yaşamınızın felsefesine yogayı ekleyin. Sakinlik, huzur ve dinginliği yediğiniz her şeye sindirin. Kendinizi sevin ve yediklerinizin bedeninize sağlayacağı yarar ve zararları öğrenin. Lezzetli olduğunu düşündüğünüz şeylerin aslında nasıl bir kötülük sağladığını anladığınızda, kötü beslenme alışkanlığını da bırakabilirsiniz.

  • Metabolizmanızı hızlandıran 15 formül!

    Metabolizmanızı hızlandıran 15 formül!

    Düzenli ve hızlı çalışan bir metabolizma hepimiz için çok önemlidir. Çünkü hızlı metabolizma demek, daha fazla kalori yakımı, dolayısıyla kilo kontrolü demektir. Metabolizma hızını birçok faktör etkiler.

    Aşağıda belirtilen uzman tavsiyelerine uyarak siz de hızlı bir metabolizmaya sahip olabilirsiniz.

    Metabolizmanızı hızlandıran 15 formül

    Metabolizmanızı hızlandıran 15 formül
    Metabolizmanızı hızlandıran 15 formül

    Organik Gıdalar Tüketin!
    Günlük tükettiğiniz gıdaların organik olmasına özen gösterin! Araştırmalar kimyasal içeren gıdaların metabolizmayı yavaşlattığını gösteriyor. Bu, organik olmayan gıdalarda bulunan toksinlerin, vücutta sindirilmeden yağ olarak depolanması anlamına geliyor. Bedeninizde özellikle basenlerinizde yağ birikimi istemiyorsunuz, en iyi çözüm organik meyve ve sebzelerle beslenmek.

    Metabolizmayı Hızlandırmanın 7 Yolu Tıklayınız

     

    Metabolizmanızı hızlandırmak meditasyon
    Metabolizmanızı hızlandırmak meditasyon

    Meditasyon Yapın!
    Düzenli meditasyon yapmak vücudunuzun metabolizma hızını artırmaya yardımcı olur. Stres, özellikle bel çevrenizde yağ hücrelerinin toplanmasına yol açarak, hem iç organlarınızın yağlanmasına, hem de vücut şeklinizin bozulmasına neden olur. Meditasyon stres kontrolü sağlayarak, yediğiniz gıdaların daha iyi sindirilmesini, her zaman formda kalmanızı sağlar.

    Metobolizma hızlandırmak için yeşilçay
    Metobolizma hızlandırmak için yeşilçay

    Yeşil Çay İçin!
    Yeşil çay zayıflamak için doğru bir tercihtir! “Sağlığa faydalı 10 bitki” isimli araştırmada yeşilçayın içinde bulunan “kateşin” maddesinin metabolizma hızını artırarak, vücut kütle indeksini azalttığı tespit edilmiştir. Araştırmalar gösteriyor ki yeşilçayın kanıtlanan diğer bir yararı da kötü kolestrolü düşürerek, kolestrolle savaşta büyük bir rol oynamasıdır.

    Metobolizma hızlandırmak için soğuk duş
    Metobolizma hızlandırmak için soğuk duş

    Soğuk Duş Alın!
    İşte kilo vermenin yollarından bir diğeri!
    Soğuk suyla duş almak, üşümenize ve vücudunuzun titremesine, bu da kasların büzüşmesini sağlayarak, metabolizma hızınızı artırır. Diğer bir söylemle, vücudunuz normal vücut ısısına dönmeye çalışırken, metabolizmanız harekete geçer.

    Metabolizma hızlandırmak için nane
    Metabolizma hızlandırmak için nane

    Nane veya Narenciye koklayın!
    Bir gıdayı koklamak ve metabolizmanın hızlanması:), bunu duymak size garip gelmiş olabilir. Fakat araştırmalar gösteriyor ki nane ve narenciye bitkileri sinir sistemini uyararak metabolizmayı hızlandırıyor. Meşrubatlara atacağınız bir kaç nane yaprağı ile metabolizmanız harekete geçecektir.

    Metabolizma hızlandırmak için soğuk su
    Metabolizma hızlandırmak için soğuk su

    Soğuk Su İçin!
    Su, besinleri hücrelere taşıyarak, vücudumuzun fonksiyonlarını sağlıklı bir şekilde yerine getirmesi için temel içecektir. Araştırmalara gösteriyor ki, günde 8-12 bardak su içenlerin Bmr’si yani temel metabolizma oranı, yalnızca 4 bardak içenlerden çok daha yüksek. Soğuk su içmek ise, musluk suyu ısısına oranla daha fazla yağ yaktırıyor. Tüm bunlara ek olarak, su içmek tokluk hissi vererek, daha az yemenize sebep oluyor.

    Metobolizma hızlandırmak için baharatlı gıdalar
    Metobolizma hızlandırmak için baharatlı gıdalar

    Baharatlı gıdalar tüketin!
    Baharatlı gıdalar yerken gözleriniz yaşarıyorsa, bilin ki vücudunuz kalori yakıyor, çünkü baharatlı gıdalar, kalp atış hızını artırır, bu yiyecekler yenirken daha fazla enerji harcanır, bu daha çok kalori harcanması anlamına gelir.

    Keten tohumu:
    Keten tohumu, midede su alarak şişmekte ve tokluk hissi yapmaktadır. Barsak hareketlerini artırarak dışkılamayı kolaylaştırır. Ayrıca sindirim sistemi üzerindeki olumlu etkilerinden dolayı metabolizma hızını arttırır. 1 kase yoğurdun içine 1 tatlı kaşığı keten tohumu karıştırarak tüketebilirsiniz. Mutlaka arkasından 2 su bardağı su tüketin.

    metobolizmanizi_hizlandiran_15_formul_8

    İşyerinizde, zaman zaman kalkın hareket edin!
    Ünlü diyetisyen William Sukala, obezitenin en önemli nedenlerinden birini, iş yerlerinde geçirilen, uzun süre hareketsiz saatler olarak tanımlıyor. Eğer işiniz ofiste ve sürekli oturarak geçiyorsa, 5 dakikada bir, bu mümkün değilse 15 dakika da bir kalkın hareket edin. Bu çay almaya gitmekte olabilir, lavaboya gitmekte. Bu uygulamalar, metabolizmanızı harekete geçirmekte etkili olacaktır.

    metobolizmanizi_hizlandiran_15_formul_9

    Bir fincan kahve alın!
    Kahve alışkanlığı, sizin uykunuzu açmaktan fazlası demektir! Diyetisyenler kafeinin kalp atış hızını, nabzı, ve metabolizmanın hızını artırdığını bildiriyor.Araştırmalar kahveyi kafeinli içenlerin metabolizma hızlarının, kafeinsiz içenlere oranla %16 daha hızlı çalıştığını gösteriyor.

    metobolizmanizi_hizlandiran_15_formul_10

    Nefes alın!
    Evet doğru tüm canlılar olarak nefes alıyoruz:)! fakat doğru nefes almak, nefes alırken ağızdan alıp ağızdan vermek yerine, burnumuzundan nefesi çekip, akciğerlerimizi oksijenle doldurmak, ve bu şekilde soluk alıp vermek çok önemlidir. Nefes egzersizleri sayesinde vücudumuza daha fazla oksijen alımı olur, bu da gıdaların oksijenle yakımını düzenle hale getirip, metabolizmanızın muntzaman işlemesine yardımcı olur.

    Metobolizma hızlandırmak için gülmek
    Metobolizma hızlandırmak için gülmek

    Daha fazla gülün!
    Araştırmalar, günde yüz kez gülmenin sağladığı enerji yakımını, 10 dakika kürek çekmekle veya bisikletle 15 dakika egzersiz yapmakla bir tutuyorlar. Bunlara ilaveten gülmek, stres hormanlarını etkisiz hale getirerek, sindirim sisteminin düzenli işlemesine yardımcı oluyor. Kahkaha atmak kan şekeri üzerinde de pozitif etkilere sahip. Son gülen iyi gülmekle kalmıyor, zayıfta kalıyor:),

    Metabolizma hızlandırmak için zeytinyağı
    Metabolizma hızlandırmak için zeytinyağı

    Günlük diyet listenizde sızma zeytinyağı olsun!
    Diyet uzmanlarına göre, günlük diyet listenizde bir tatlı kaşığı sızma zeytinyağı eklemek, sindirim sisteminizin düzenli çalışmasını sağlıyor. Bu yağ oksidasyon özelliği ile metabolizma hızını artırıyor, antioksidan özelliği ile de vücuttan iltihabların atılmasını sağlıyor.

    Metabolizmanızı hızlandırmak d vitamini
    Metabolizmanızı hızlandırmak d vitamini

    Daha Fazla Güneşlenin!
    Güneş “d vitamini” deposudur. Araştırmalar, yetersiz “d vitamini” alan kişilerin, metabolizmalarının yavaşladığını gösteriyor. Bu güneşin altında istakoz gibi pişelim anlamına gelmiyor, günde 10 dakika güneşlenmek bu vitamini almak için yeterli. Tabi bu süre kış aylarında daha uzun tutulmalı. Güneşlenmeyi sevmiyorsanız, “d vitaminini” tablet olarakta alabilirsiniz.

    Metobolizma hızlandırmak için egzersiz
    Metobolizma hızlandırmak için egzersiz

    Düzenli egzersiz yapmaya özen gösterin!
    Egzersiz, bedeninizde biriken yağ kütlesini azaltmak için gerekli enerjiyi sağlar. Egzersiz, yağ yakımını sağladığı gibi düzenli yapılması da düşük metabolizma hızınızı artırır. Yapılan çalışmalar, 3 saati aşan ağır bir spor yerine orta yoğunlukta ve düzenli sporun metabolizma hızında olumlu etkilerini göstermiştir. Hormonal değişikler nedeniyle 40 yaşından sonra kas kütlesinde kademeli azalmalar olur, bu da metabolizma hızını düşürür. Düzenli egzersiz ile bu süreci yavaşlatın.

    Metabolizma hızlandırmak için ananas
    Metabolizma hızlandırmak için ananas

    Ananas Yiyin!
    Yağ yakıcı ve sulu meyve olan ananas gastrologlar tarafından vücudun ihtiyacı olarak görülen, mide bağırsak hastalıklarının tedavisi için kullanılan, proteini parçalayan ve vücudun metabolizma hızını artıran bromelain enziminin kaynaklarından biri olarak görülür. Bu meyveyi tüketmek metabolizma hızınızı artırır, sindirim sisteminizin düzgün çalışmasını sağlar.

  • Volümetrik diyet

    Volümetrik diyet

    ‘Volümetrik diyet’ sayesinde rejimde olmanın artık yeni bir anlamı var…

    Amerika’dan gelen yeni bir diyet trendi, diyete olan bakış açısını değiştiriyor. ‘Volümetrik diyet‘te amaç; yemeyi sevmek, tadını çıkarmak ve doyana kadar yemek!

    Volümetrik diyet, başka bir deyişle ‘hacim diyeti’ olarak da adlandırabileceğimiz bu diyet trendi, yeni bir çığır açıyor. Çünkü temeli, ”doyana kadar ye” prensibine dayanıyor. Nesnelerin hacmini ölçmeye yarayan bir birim olan ‘volümetri‘den adını alan diyet yöntemi, besinleri kalori değerlerine göre değil, hacim değerlerine göre sınıflandırıyor.

    Bir örnek vermek gerekirse: 15 tane üzüm, tartıda 100 gram geliyor ve kalorisi de 70 civarında. 15 tane kurutulmuş üzüm ise en fazla 20 gram ve onun da kalorisi 70 civarında. Peki, 100 gram üzümle mi doyarsınız, yoksa 20 gram kuru üzümle mi? Her ikisinin de kalorisi aynı ise, daha hacimli olan taze üzüme uzanmaz mı şimdi eliniz? Bu soruya ‘evet’ deme ihtimaliniz çok yüksek. Zaten araştırmalar da bunu gösteriyor.

    Pennsylvania’da yapılan bir araştırmaya göre insanlar, ‘doyana’ kadar yiyor. Bu durumda ‘ne’ yediğinin de pek bir önemi kalmıyor. Düşük kalorili de olsa, yüksek kalorili de olsa, temel amaç ‘doydum’ hissini yaşamak! Bu araştırmadan yola çıkarak volümetrik diyeti geliştiren Beslenme Uzmanı Barbara Rolls, normalden daha az yiyerek zayıflamanın çok zor olduğunun altını çiziyor: ‘Besinleri kısarak yapılan diyet, ilk başta kilo verdirir ama uzun vadede başarılı olamaz. Çünkü ‘açlık’ hissinin bastırılması gerekiyor!” 

    Bir günlük örnek menü 

    SABAH

    Aç karnına bir bardak su için. Ardından büyük bir kase içine; yulaf ezmesi, taze meyve parçaları koyun. Bu karışıma yağsız süt, yoğurt ya da meyve suyuyla hacim kazandırın.

    ARA

    Bir patates salatasının içine bolca salatalık doğrayın. Bu, salatanızın hem hacmini artıracak, hem de daha doyurucu olacak. 

    ÖĞLE

    Sade suya tirit tarzı çorbanızın hacmini artırmak için kepekli makarna ve sebzelerden faydalanın. Makarna yerine bulgur, yarma, pirinç gibi bakliyatlar da kullanabilirsiniz. Kurubaklagiller de çorbaya ayrı bir lezzet ve hacim katar. İsterseniz içine arada bir tavuk, balık ya da et parçaları atın. Eğer zengin bir çorba içme şansınız yoksa; balık ya da tavuk filetosunun yanında bol salata ve sebze yiyebilirsiniz. Ardından küçük bir sütlü tatlı ya da meyve alabilirsiniz. Bol bol su içmeyi unutmayın!

    AKŞAM

    1 parça yağsız et ile birlikte 1 kase yağsız yoğut yiyebilirsiniz. Dileseniz yanında 1 dilim kepek ekmeği de alabilirsiniz.

  • Alkali diyet uygulaması zor bir diyet mi?

    Alkali diyet uygulaması zor bir diyet mi?

    Son zamanların trend diyetleri arasında adı geçen ‘alkali’ aslında tamamen bir sağlıklı beslenme biçimi. Bu konuda kitapları olan Dr. Ayşegül Çoruhlu, bunu vücuda alınan, alkali oluşturan besinlerin miktarının asit oluşturanlardan daha fazla olmasını sağlayan bir “ekleme ve dengeleme” diyeti olarak tanımlıyor. Alkali diyetin en önemli avantajıysa, kilo kaybını sağlamanın yanı sıra sağlık üzerinde de birçok olumlu etkiye sahip olması. Jennifer Aniston, Victoria Beckham, Kristen Dunst, Gwyneth Paltrow, Jennifer Lopez ve Gisele Bundchen da bu diyeti kullananlardan. Çoruhlu, sag-lik.net adlı internet sitesine diyeti şöyle özetledi:

    Alkali diyetin temel prensipleri neler?
    Öncelikle alkali ve asit kavramlarını açıklayayım. Basit lise kimya bilgisinden hatırlayacağımız üzere, asitler alkalilerle nötralize olurlar. Yani alkali, asidin zıddıdır. Bunları ölçme derecesi pH’tır. pH, 1-7 arasında ise sıvı asittir ve pH, 7-14 arasında ise sıvı alkalidir. Vücudumuzun içindeki sıvıların neredeyse hepsi alkalidir (yüzde 72’mizin su olduğunu hatırlayalım). Vücudumuzdan attığımız ter ve idrar sıvısıysa yüksek oranda asidik sıvılardır. Bu sıvılar her gün atılır çünkü vücut alkali olmak ister. Temel işleyiş bu kadar basit bir prensibe dayanır. Vücudun asit yükünü artıran besinlerin alkali besinlerle beraber alınması alkali diyetin temel prensibidir.

    Asit ve alkali besinler hangileri?
    Hazır gıdalar, işlenmiş etler, basit şekerli besinler, şekerli, kolalı içecekler, kızartmalar, cipsler, kömür ateşinde pişirilmiş yiyecekler, beyaz undan yapılmış besinler, tüm işlenmiş unlar, sağlıksız yağlar, katkı maddeleri, hormonlu ürünler… Asitli besinler listesi böyle uzayıp gidiyor. Alkali besinler olan taze sebzeler, çoğu taze meyve, tohumlar (badem vs.), tohum yağları, diğer sağlıklı yağlar (zeytinyağı, balık yağı, avokado yağı, keten tohumu yağı gibi), baharatlar, su. Bu besinler sağlıklı çünkü vücudu alkali yapıyorlar. Vücuttan asit atılım işini kolaylaştırıyorlar. Sağlıklı kalmanın ve kalıcı kilo vermenin en kestirme yoluysa her öğünde tüketilen alkali olan besinlerin miktarlarını asitlendiren gıdalardan 3 kat fazla tutmak.

    Alkali diyet uygulaması zor bir diyet mi?
    Alkali diyet, aslında şimdiye kadar doğru bildiklerimizin toplamı olarak tanımlanabilir. Alkali diyet yeni bir kavram ya da trend değil. Zaten tüm hekimlerin bildiği vücudun normal çalışma süreçleriyle ilgili bilgilerin toplamı. Yeni olansa, vücudun istediği alkali seviyesini doğru besin seçimlerimizle yapabileceğimiz bilgisi. Ayrıca şunu özellikle vurgulamalıyım ki alkali diyet, diyet sözcüğünün çağrıştırdığı gibi bir kısıtlama değil. Aksine, vücuda alınan alkali oluşturan besinlerin miktarının asit oluşturanlardan daha fazla olmasını sağlayan bir “ekleme ve dengeleme” diyeti. Örneğin bir öğünde sadece et yiyen bir kişiyle, aynı öğünde et ve yanında et miktarının en az 3 katı sebze yiyen kişinin kalp-damar sağlığı aynı olamaz. Aynı şekilde sebze ekleyerek daha fazla yiyen kişide kilo problemleri (beklediğinizin aksine) daha az görünür. Çünkü sadece asitli gıdaları tüketerek asitlenen bir bünye daha kolay yağ depolar.

    Neden asitli diyet içecekler de kilo yapıyor?
    Aslında çoğu kişi fazla yemekten değil, öğünlerindeki özellikle de sadece akşam yemeğindeki yanlış seçimler yüzünden kilo alıyor. Çünkü mesele kalori veya protein hesapları değil; mesele modern yaşamdaki beslenme şeklimizde asitlendiren besinlerin alkali besinlere göre fazla tüketilmesidir. Ve tabii öte yandan asıl mesele kilo da değil; kilo maskesi altında yanlış besinlerin vücutta yarattığı asitlemenin tüm sağlığımızı olumsuz etkilemesi. Kabul etmek zorundayız: Ne yiyorsak oyuz!

    Alkali diyeti takip edenler sağlık durumlarında ne gibi değişiklikler fark edecek?
    Alkali beslenen kişiler, vücuttaki atılacak asit miktarını anında azaltacakları için idrarlarının rengi açılacak ve kokusu hafifleyecek. Alkali beslenen kişinin deodorant kullanması gerekmeyecek çünkü ter kokusu azalacak. Yüksek protein diyetleri yapanlarda olan ağız kokusu olmayacaktır. Dışkılama daha düzenli ve sorunsuz olacak, gaz ve hazımsızlık problemleri azalacaktır. Mide yanması, reflü şikâyetleri azalacak, kilo kayıpları bel bölgesinden olacaktır. Alkali beslenen bireyler daha dinlemiş uyanacaklar ve daha enerjik olacaklardır. Uzun vadedeyse: kan testlerinde olumlu değişiklikler görülecek, kolesterol, şeker, insülin değerleri düşecek, tiroit fonksiyonları daha düzgün çalışmaya başlayacak, azalan damar plakları ve azalan karaciğer yağlanması, yavaşlayan kemik erimesi gibi olumlu sağlık durumları yaşama ihtimalleri fazlalaşacaktır. Kısaca alkali beslenme kilodan kansere kadar her türlü sağlık sorunun azalmasına yardımcıdır.

    AKŞAM YEMEKLERİNDE BU KURALLARA DİKKAT!
    • Daima aldığınız protein miktarının dört katı kadar çiğ sebze tüketmeye çalışın.
    • Çiğ sebze yeterince tüketemiyorsanız sebze suyu için.
    • Kırmızı et yediğinizde sebze desteği normalden daha fazla olsun.
    • Akşam yemeği lokmalarınızı en az 15 kez çiğnenerek yutun.
    • Yemekle beraber alkol, ayran, meyve suyu ve benzeri içecekleri içmeyin.
    • Yemekten iki saat sonra bir bardak suya bir yemek kaşığı limon veya doğal elma sirkesi ekleyip için.
    • Televizyon karşısında atıştırmalık olarak bolca limonlu salatalık yiyebilirsiniz.
    • Mideniz kazınırsa yatmadan hemen önce bile olsa, bir katı yumurta yemeniz mümkün.
    • Yatmadan önce bir bardak karbonatlı su içmeyi unutmayın. (1 litreye yarım çay kaşığı karbonat ekleyerek hazırlayabilirsiniz.)
    • Karbonatlı sudan tüm güne yayılmış olarak en az 1,5 litre tüketmelisiniz.

    NELER YEMELİ?
    Alkali diyet beslenme biçimi gün boyu pek çok besini tüketmenize ve farklı kombinasyonlar yapmanıza olanak tanıyor. İşte seçenekler:

    KAHVALTI
    Lor veya ricotto peyniri, söğüş yeşillikler (limon ve soğuk sıkım zeytinyağı eklerek, gün içinde sarı ve kırmızı sebzeleri tüketmek serbest), siyah tuzsuz zeytin, 4 yumurta beyazı ve 1 sarısı ile omlet veya haşlama, az miktarda tereyağı, keçi, koyun peynir türleri, avokado (bir bütün, limonla, mayonez veya başka sos yok), iki dilim glütensiz veya karabuğday ekmeği, az miktarda üzüm pekmezi ve tahin, yeşil çay ve bitki çayları, badem sütü (akşamdan içme suyuna konulup buzdolabında 1 gece bekletilen bademler, ideal kahvaltı içeceğine dönüşür. Çok yüksek alkali yapma kapasitesi var.) Haftada birer gün ceviz ve fındık da kahvaltıya eklenmeli.

    ÖĞLE YEMEĞİ
    Her türlü çiğ sebze, salata, haşlama, buharda pişmiş tüm sebzeler, tüm çorbalar, her çeşit zeytinyağlı sebze yemeği, baklagillerin hepsi, balık türevlerinin hepsi, salatalar (sos olarak sadece limon, zeytinyağı ve elma sirkesi), kahverengi kabuklu pirinç pilavı, kabuklarıyla haşlanmış patates, varsa tatlı patates, glütensiz undan makarna, pizza.

    AKŞAM ÜSTÜ
    1 avokado, 2 kaşık Hindistan cevizi sütü, 10 adet badem, 2 adet meyve.

    AKŞAM YEMEĞİ
    Beyaz yeşil ve mor sebzeler (sarı-kırmızı sebzeler yok ve sebzelerin büyük kısmı çiğ olacak), ızgara, haşlama, zeytinyağlı sebze türevleri, haşlanmış ve ızgara somon balığı, diğer balık türevleri (kabuklular hariç), hindi eti, tavuk göğüs eti, dana ve kuzu eti, dana ciğeri, kelle paça, pastırma.

  • Hafızanızın güçlenmesi için kilo verin

    Hafızanızın güçlenmesi için kilo verin

    Yaşlı ve aşırı kilolu kadınların diyet yaptıktan sonra hafızalarının eskiye göre daha güçlü olduğu tespit edildi.

    Yapılan son araştırmalara göre, yaşlı ve aşırı kilolu kadınların diyet yaptıktan sonra hafızalarının eskiye göre daha güçlü olduğu tespit edildi. İsveç’teki Umea Üniversitesi, hafıza ve vücut kitle endeksi arasındaki ilişkiyi inceledi.

    Üniversite araştırma için aşırı kilolu, yaş ortalaması 61 olan 20 kadını seçerek iki farklı diyet programı uyguladı. 9 kadına protein ağırlıklı diyet uygulanırken geri kalanlar karbonhidrat ağırlıklı diyet programını takip etti.

    Diyet öncesi ve sonrası katılımcıların vücut kitle endeksi hesaplanarak hafıza testine tabi tutuldu. Testte, tanımadıkları insanlara ait fotoğraflar ve isimler gösterildi. Daily Mail’in haberine göre, 6 aylık diyet sonucunda kitle endeksi obezite sınırının altına düşen kadınların, hafıza testinde daha başarılı oldukları gözlemlendi.Doktor Andreas Pettersson, kilo vermenin beyni daha aktifleştirdiğini belirtti.

     

  • Zayıflamak için maydanoz

    Zayıflamak için maydanoz

    Yaza fit bir vücutla girmek isteyenler için çok basit bir tarif…

    Malum yaz geliyor. Tüm kadınlarda bir telaş, bir telaş. Çabuk zayıflamanın yolları kitapları milyonlarca satıyor, zayıflama haplarına rağbet büyüyor. Biz se tamamen doğal olmaktan yanayız. Size vereceğimiz formüle göz atın!

    Yarım demet maydonuzu sapıyla beraber ortadan kırıp blendırın içine koyun içine bir tane tam limonun suyunu sıkıp ve üzerine yarım bardak su koyun. Elde ettiğiniz yeşil suyu her sabah kahvaltıdan 15 dk. önce için. Gereksiz yağların yanması hızlansın.

    Bu bitkisel formülü karaciğer yağlanması şikayeti olanlarda yapmalı. Kür 15 gün ara vermeden yapılıyor ardından 5 gün ara verilip tekrar başlanıyor.

    Maydanoz ile Zayıflamak için tıklayın!

  • Çalışırken şişmanlamayın

    Çalışırken şişmanlamayın

    İşte size hem sağlığınızı hem de ideal kilonuzu koruyacak birkaç öneri…

    Her sabah işyeri servisi, toplu taşıma araçlarıyla ya da kendi aracıyla işe gidenler plaza ya da ofislerde yaşamlarını sıkıştırır. Bu tekdüzelik ve spora vakit ayıramamak neticesinde de kilo almak kaçınılmaz olur. Hem kilo almanızı engellemek hem de sağlıklı yaşam için size faydalı tavsiyeler…

    – Asansör kullanıyorsanız, ofisinizin bulunduğu kattan birkaç kat önce inin ve merdivenleri kullanın.

    – Eğer işiniz masa başında ise her yarım saat bir kalkıp ofiste biraz yürüyün.

    -Öğün atlamamaya çalışın. İşyerinde nitelikli ve abartmadan yiyin. Aralarda acıkırsanız taze meyve gibi sağlıklı atıştırmalar yapın.

    – Bol meyve ve sebze tüketin. Yanınızda salatalık getirin. Günde en az beş porsiyon tüketin. Bir porsiyon, iki-üç kaşık sebze, bir adet meyve (mesela bir muz) veya iki-üç adet küçük boy meyve (örneğin erik), bir küçük kase meyve salatası veya bir bardak taze sıkılmış meyve suyuna denktir. Bunlar fazla kalori yükü yapmadan sizi tok tutar.

    – Daha az hayvansal (doymuş) yağ tüketin. İşyerinde her gün farklı bir et cinsi seçin.

    – Ne kadar alkol tükettiğinize dikkat edin. İçki çok kalorilidir ve şişmanlatıcı yiyeceklere karşı iştahı artırır.

    – Bol bol su için. Günlük hedefiniz altı-sekiz bardak olsun. En fazla 12 bardak için. Yağsız veya yarım yağlı süt, az yağlı yoğurt ve az yağlı peynir gibi düşük yağ içeren günlük ürünleri tercih edin. Bitkisel çay tüketiminde özellikle rezene ve zencefili seçin.

    – Düzenli olarak balık yiyin. Haftada en az bir kez yağlı balık (örneğin somon, sardalye, konserve ton) tüketmeye özen gösterin.

  • Ne zaman diyet, ne zaman detoks?

    Ne zaman diyet, ne zaman detoks?

    Uzmanlar bazen diyetten bazen detokstan yana olurken bizlerin kafası iyice karıştı. Doğru şeyi doğru zamanda uygulamak için ne yapılması gerektiğini sizin için araştırdık ve akıllardaki soruların cevaplarını bizzat bulduk. Diyet ve detoks hakkında merak edilen soruları işin uzmanı Beslenme ve Diyet Uzmanı Canan Aksoy’a sorduk.

    DİYET NEDİR?

    Çeşitli hastalıkların önlenmesi, tedavisi, tanı konulması veya araştırılması için tüketilen besinler ve içeceklerin toplamına diyet deniyor. Bu terimi zayıflama amacıyla hazırlanan besinlerin tüketilmesi durumunda da kullanıyoruz.

    Ne zaman diyet?

    Obezite bir hastalık olmasının yanı sıra pek çok hastalığın (kanser, diyabet, kalp-damar hastalıkları) sebebi arasında yer alıyor. Bu yüzden sağlıklı bir diyet ne zaman yapılmalıdır sorusuna her zaman ve bir ömür boyu diyebiliriz. Sağlıklı ve dengeli bir diyet, obeziteden sizi uzak tutacağı gibi her tür sağlık sorunuyla ilgili olarak da vücudunuzu korumaya yardımcı oluyor. Sağlıklı beslenme bir alışkanlık ve hayat tarzı değişikliği olmalı. Bir dönem değil her zaman yapılmalı.

    Fayda-zarar oranı

    Sağlıklı ve dengeli bir diyet gündelik hayatınızı aksatmaz. Vücudunuzun normal bir şekilde çalışabilmesi için yeterli ve dengeli beslenme şart. Sağlıklı bir beslenme düzeni hastalıkların vücudunuza yerleşmesine de engel oluyor. Bağışıklık sisteminizi güçlü tutuyor. Hayatınıza uyumu kolay olduğu için uygulanabiliyor ve sürdürülebiliyor. Obezite bir ömür boyu mücadele edilmesi gereken bir durum, bu da ancak kalıcı ve dengeli beslenme içeren bir diyetle gerçekleşebiliyor.

    DETOKS NEDİR ?

    Detoks detoksifikasyon kelimesinin kısaltılmasıdır. Detoksifikasyon ise vücuttaki toksik maddelerin karaciğer, akciğer gibi organlar tarafından daha az toksik bir maddeye çevrilerek atılması süreci anlamına geliyor. Bu metabolik bir süreç. Ancak günümüzde detoks diyeti denildiğinde çoğunlukla çok düşük kalorili, çiğnenmeyen besinlerden oluşan, lavman veya bağırsakları boşaltmak için kullanılan birtakım bitki çaylarının kullanıldığı zayıflama diyetleri akla geliyor.

    Ne zaman detoks?

    Vücudunuzun temel detoksifikasyon işlemleri, sağlıklı olduğunuz zaman çalışıyor ve sizi koruyor. Piyasada detoks veya detoks diyeti şeklinde anılan pek çok beslenme şekli bulunuyor. Bu beslenme programlarına bakıldığında 1 gün, 3 gün, 5 gün, 7 gün gibi gün sınırlamaları oluyor, Neden zaman koyulduğunu hiç düşündünüz mü? Çünkü bunların çoğu çok düşük kalorili diyetler, hayatla bağdaşmıyorlar. Bu programla yeterli besin öğesini ve enerjiyi alamadığınız için gündelik hayatınızı yürütemezsiniz. Uzun sürdüğünde ise vücudunuzda bunun yan etkilerini hissedersiniz. Bu yüzden detoks diyetlerinin uzun süreli olmamasına dikkat edilmeli. Detoks diyetleri, enerjisi çok düşük olduğu için, düşük tansiyon, baş dönmesi, yorgunluk hissi ile kendini gösterebiliyor. Detoksu uzman kontrolünde yapmak, gelişi güzel yapmamak gerekiyor.

    Formsanté Dergisi

  • Çalışırken şişmanlamayın

    Çalışırken şişmanlamayın

    İşte size hem sağlığınızı hem de ideal kilonuzu koruyacak birkaç öneri…

    Her sabah işyeri servisi, toplu taşıma araçlarıyla ya da kendi aracıyla işe gidenler plaza ya da ofislerde yaşamlarını sıkıştırır. Bu tekdüzelik ve spora vakit ayıramamak neticesinde de kilo almak kaçınılmaz olur. Hem kilo almanızı engellemek hem de sağlıklı yaşam için size faydalı tavsiyeler…

    – Asansör kullanıyorsanız, ofisinizin bulunduğu kattan birkaç kat önce inin ve merdivenleri kullanın.

    – Eğer işiniz masa başında ise her yarım saat bir kalkıp ofiste biraz yürüyün.

    -Öğün atlamamaya çalışın. İşyerinde nitelikli ve abartmadan yiyin. Aralarda acıkırsanız taze meyve gibi sağlıklı atıştırmalar yapın.

    – Bol meyve ve sebze tüketin. Yanınızda salatalık getirin. Günde en az beş porsiyon tüketin. Bir porsiyon, iki-üç kaşık sebze, bir adet meyve (mesela bir muz) veya iki-üç adet küçük boy meyve (örneğin erik), bir küçük kase meyve salatası veya bir bardak taze sıkılmış meyve suyuna denktir. Bunlar fazla kalori yükü yapmadan sizi tok tutar.

    – Daha az hayvansal (doymuş) yağ tüketin. İşyerinde her gün farklı bir et cinsi seçin.

    – Ne kadar alkol tükettiğinize dikkat edin. İçki çok kalorilidir ve şişmanlatıcı yiyeceklere karşı iştahı artırır.

    – Bol bol su için. Günlük hedefiniz altı-sekiz bardak olsun. En fazla 12 bardak için. Yağsız veya yarım yağlı süt, az yağlı yoğurt ve az yağlı peynir gibi düşük yağ içeren günlük ürünleri tercih edin. Bitkisel çay tüketiminde özellikle rezene ve zencefili seçin.

    – Düzenli olarak balık yiyin. Haftada en az bir kez yağlı balık (örneğin somon, sardalye, konserve ton) tüketmeye özen gösterin.