E-posta hesabınızı beş dakikada bir kontrol mü ediyorsunuz? Cep telefonunuzla dakikada bir mesaj mı gönderiyorsunuz? Teşhisi koyuyoruz: Siz bir mesaj bağımlısısınız.

Sevgilinizle uzak olduğunuzda mesajlaşmanız normal ancak aynı evde, yan yanayken bile mesajlaşarak iletişim kuruyorsanız bunda bir sorun var demektir.

Bu günümüz hastalığı sosyal olarak başlıyor fakat hızlı şekilde alışkanlık haline geliyor ve hayatınızda elektronik bir bip sesi olmadan yaşayamaz oluyorsunuz. Okurlarımızdan 24 yaşındaki Berna Okan, birinin sizinle iletişim kurup kurmadığını kontrol etmenin nasıl tutku haline geldiğini bakın nasıl açıklıyor: Yer: Ofis. Saat: 09:42. Outlook’u aç. Üç yeni e-posta gördüğüne sevin. Eğlenceli olanlarına ışık hızıyla cevap yaz, düşünmeni gerektirenleri daha sonraya bırak. Cep telefonunu al. Arayan kimse yok ama mesaj var. Cevap yaz, birkaç kere kontrol et ve gönder. 35 dakika çalış. E-postayı kontrol et. Sanırım biraz kontrol bağımlısı olduğumu söyleyebiliriz ve buna engel olamıyorum. Kontrol bağımlısı haline gelmek ise çok kolay çünkü günümüzde iletişim ağları çok hızlı ve eğer kısa süreliğine bile iletişimden koparsanız, çok önemli bir şey kaçıracakmış gibi hissediyorsunuz. Cep telefonları yokken, kimin bizimle konuşmak istediğini öğrenmemiz için eve gitmemiz gerekiyordu. Fakat şimdi gereksiz yerlerde ve zamanlarda bile ulaşılabilir olmaya alıştık. Diğer yandan da yoksunluk yaşamaya başladık. Örneğin öğle yemeğinden döndüğümde beni arayan veya mesaj gönderen kimse olmadığını gördüğümde kendimi kötü hissediyorum.”

Sürekli kontrol mu ediyorsunuz?

Uzmanlara göre bu bağımlılığın semptomları şöyle: 20 dakika mesajlarını kontrol etmeden duramamak, telefonunuz yanınızda olmadığında endişelenmek; tekrarlayan e-posta kontrolleri; tüm arayanların cevaplanması gerektiğine inanmak ve eğer cevaplanmazsa, insanların sizi sevmeyeceğini ve unutulacağınızı düşünmek. Böyle bir durumla karşı karşıyaysanız, uzmanlar telefonunuzu zaman zaman evde bırakmanızı ve e-postanızı çalışırken kapalı tutmanızı sadece saat başı kontrol etmenizi öneriyorlar. Takıntınızın yerine başka şeyler koyun. Kitap okuyun, çay veya kahve için ya da koşuya çıkın. Unutmayın ki teknoloji bizim onu kullanmamız içindir, onun bizi değil!

Neden kontrol ediyoruz?

Berna bağımlılığından rahatsızlık duymaya başladığında bunun nedenlerini düşünmüş ve kendisine göre şöyle bir çözüm bulmuş: Birisinin bizi düşünmesi hoşumuza mı gidiyor? Telefonumuzu açtığımızda mesaj gelmemişse, kimsenin bizi sevmediğini düşünüyoruz. Fakat kalbimizin derinliklerinde buna gerçekten inanıyor muyuz? Annem ve babam çok hızlı yaşadığımı, bu yüzden de bulunduğum yerin ve anın tadını çıkaramadığımı söylüyorlar. Gerçekten haklılar: Parmaklarımı ve gözlerimi telefonumdan ayırmadan gökkuşağının altından yürüdüğüm ve güzelim tarihi köprülerin altından geçtiğim zamanlar oldu. Bu gerçekten üzücü. Hepimiz üzerimizdeki teknoloji düğümlerini çözmek için çalışmalıyız. Tepki vermeye ihtiyacımız var. E-posta kontrollerime saat başı olmak üzere limit getireceğim ve kendime şirketteyken mesaj göndermeme kuralı koyacağım. Saati bile kontrol etmeyeceğim. Mesajlarımı kontrol etmektense gökkuşağını kaçırmamayı tercih ederim.

Kaynak: cosmopolitanturkiye.com