3 Soruda Uyku Apnesi Riskini Belirleyin!

Nevreste

Hala umudum var
Yönetici
Editor
16 Ağustos 2010
290.328
596.215
42
14641650450.94390300.jpg

SABAH DİNÇ UYANMAK İÇİN KALİTELİ UYKU ŞART

Sabahları baş ağrısı, ağız kuruluğu ve yorgunlukla uyanıyorsanız uyku apnesiyle karşı karşıya olabilirsiniz. Sık görülen bir uyku bozukluğu olan uyku apnesi, tedavi edilmediğinde kalp ve beyin hastalıklarına kadar birçok sağlık sorununa yol açabiliyor.

Nöroloji Bölümü’nden Uz. Dr. Hayal Ergin Toktaş, uyku apnesi ve tedavi yöntemleri hakkında bilgi verdi.

Bedenin kendini yenilediği süreç olan uyku, sağlıklı yaşam bir için çok önemli. Kaliteli bir uyku, kişinin zinde bir şekilde uyanmasına ve günü sağlıklı geçirmesine olanak sağlar. Uyku kalitesinin sağlanamadığı durumlarda kişi kendini gün boyu yorgun ve bitkin hisseder. Bu durumda gün içerisinde dikkat dağınıklığı ve konsantrasyon eksikliği de kaçınılmaz olur. Uyku ihtiyacı kişiden kişiye değişse de, ortalama 7-8 saatlik kaliteli bir uyku sağlıklı yaşam için gerekli.

Horlama, uykuda nefes durması, gündüz aşırı uyku hali, sinirlilik, konsantrasyon bozukluğu, depresyon, cinsel isteksizlik, hipertansiyon, insülin direnci gibi problemler uyku apnesini işaret edebilir. Tedavi edilmeyen uyku apnesi, ilerleyen dönemlerde kalp damar ve beyin damar hastalıkları riskinde de artışa yol açabilir.

Gece çok terliyorsanız…

Erkeklerde kadınlara göre iki kat daha fazla görülebilen uyku apnesinden şüphelenilmesi gereken bir durum da gece özellikle baş ve boyun bölgesinde terlemede artış yaşanması ve sık idrara kalkılması.

Uyku apnesi gece uykusunda solunum düzensizliğine ve çok gürültülü horlamalara neden olabilir. Bu tip horlamalar daha çok sırtüstü uyumayla gerçekleşen horlama durumlarından farklıdır. Çünkü uyku apnesine bağlı horlamalar, her türlü uyuma pozisyonda gerçekleşir.

Uyku apnesi hastalığında, solunum düzensizliğine ek olarak sık sık ve uzun süreli olarak nefes durma problemi de yaşanır. Uyku boyunca birçok kez 10 saniyeden bir dakikaya kadar ulaşan solunum durmaları görülür. Bu tür nefes durmaları, oksijen ve uyku yetersizliği yaşanmasına neden olur.

3 soruda kendinizi test edin!

Uyku apnesinin belirtilerinin hasta tarafından fark edilmesi zor. Bu konuda kişinin uyku durumunu bilen eşi, ebeveynleri, çocukları ya da yakınları tarafından doğru bilgi sağlanmalı. Uyku apnesinin varlığından söz edebilmek için 3 önemli soruyu cevaplandırmak çok önemli.

1-Horlama var mı?

2-Uykuda nefes durması var mı?

3-Gündüz artmış uyku hali var mı?

Özel uyku testiyle tanı konulabiliyor

Uyku apnesinin tanısı ve derecesi polisomnografi testi ile belirlenir. Bu testin sonucuna göre tedavi de şekillenir. Polisomnografi testi ile; elektroensefalografi (EEG), elektrookülografi (EOG), elektrokardiyografi (EKG), elektromiyografi (EMG), göğüs ve karın hareketleri kaydını içeren solunum eforu, burun ve ağızdan hava akımı kaydı, oksijen satürasyonu, vücut pozisyonu gibi 8 parametrenin gece boyunca 7 saat süreyle takibi sağlanır. Kişinin bir geceyi uyku laboratuvarında geçirmesi gerekir.

Kilo vermek ve sigarayı bırakmak gerekiyor

Test sonucuna göre uyku apnesinin derecesi belirlenip tedavi planlanıyor. Kişinin uyku apne derecesine bağlı olarak Pozitif Hava Basıncı-PAP cihazlarıyla ya da gibi kulak burun boğaz doktorları tarafından uygulanan cerrahi yöntemlerle tedavi sağlanabilir.

Tüm hastalara genel olarak kilo verilmesi, sigara ve alkolü bırakılması önerilir. Diyabet, hipertansiyon, yüksek kolesterol, obezite gibi hastalıklar açısından riski yüksek kişilerde uyku apne sendromunun teşhis ve tedavisi büyük önem taşır.

Kaynak: iyinin peşinde
 
X