31 kilo vermek için motivasyon: bir gün ben de göbeği açık bluz giyer miyim?

Dukan mı, Paleo mu veya başka diyetleri mi tavsiye edersiniz? Siz hangisinden fayda gördünüz?


  • Ankete Katılan
    6

ladenin

Yeni Üye
Kayıtlı Üye
14 Aralık 2017
7
3
28
Bu başlık sırf benim için değil, benim gibi yüklü kiloları olan herkes için umarım motivasyon kaynağı olacaktır.

Ne kadar dikkat etsem de düzenli olarak kilo alıyorum. Evet, ister türlü diyetler deneyeyim ister hareket edeyim farketmiyor. Mutlaka kilo alıyorum. Ben de küçük diyetler ve yardımcı ürünler yerine daha kapsamlı bir şeyler yapma motivasyonunun ortasında buldum kendimi.

Öncelikle yolculuğa 97 kgmı tartıda gördüğümde çıkmaya karar verdiğimi belirtmek isterim. Kilomla oldukça barışık biri olmama rağmen 100 kgı görmeyi kesinlikle istemediğime, beni çok üzeceğine ve kilo aldıkça hareketlerimin daha kısıtlanıp, hayat içerisinde daha pasifleştiğimi ve artık bu ağrılarla yaşamak istemediğime karar verdim. Sonuçta yaklaşık 30 kilo kadar gereksiz bir yük taşıyorum omuzlarımda. Bir günde bir işten fazlasına koşturmak beni çok yoruyor. Hatta son aylarda o bir tanesine bile koşturmaya gözüm yemez olup iyice eve kapandım. İşsizim ve saatlerce ayakta kalmaktan çok korktuğum için çalışmaya korkuyorum. İşlere başvurup, sonuçlarının olumsuz olmasına sevinir oldum. Hiç değilse aradım diye kendimi avutuyorum. Sürekli kıyafet almama rağmen ertesi sene giyilmez oluyorlar. Dolabım çok sevdiğim ama bacağımdan bile geçmeyen kıyafetlerle dolu. Artık giyimime önem vermeyip birkaç bol kıyafet içinde dolaşır ve hep onları giyer oldum. Saçlarımı uzatsam, kısaltsam, toplasam, kahkül kullansam da alnımı açsam da o gıdı hep görünüyor. Her zaman yusyuvarlak bir yüzle dolaşıyorum. Halbuki 20 kg önce aynada kendime övünerek bakardım, ne güzel hatlarım, ne güzel çene kemiğim vardı. Şimdi çene kemiğim gözükmüyor bile. Artık topuklu ayakkabı giyemiyorum. Çok yoruyor. Halbuki almaktan da, giymekten de, hep daha yükseğinden de inanılmaz bir keyif alırdım. Göbeğim, bacaklarım, kocaman kıpkırmızı çatlaklarda dolu. Her oluştuklarında, üzerine dövme yaptırırım nolacak diyordum ama artık dövme yaptırmak bile gelmiyor içimden. Dövme de yakışmıyor ki? Kilolu olmamalıyım diye düşünmüyorum hiçbir zaman. Ama ben yoruldum. Çalışmak, koşturmak, yorulmadan hareket etmek, dansa başlamak, bir tayt bir tişört bir kısa ceket üzerime geçirip kolaycacık giyinebilmek istiyorum. Bazen tek öğün, bazen hiç, bazen iki ufak öğün yediğim halde annemin veyahut da kardeşimin başıma dikilip de YEME! demesinden bıktım. Zaten normal bir insandan çok daha az yiyorum. 1 tabağı bile çoğunlukla bitiremiyorum. O bile herkesin gözüne batıyor ve yemeden, beslenmeden yaşamamı uygun görüyorlar. Hergün bitmek bilmez zayıflama nutuklarından bıktım. Onlardan daha az yediğim, daha dikkatli beslendiğim halde doğuştan zayıf olmaya yatkın insanların bana bak biz nasıl zayıfız böyle diye hamburger yerken anlattığı nasihatlerden yoruldum. Evimin yokuşunu çıkarken kalbimin çıkacak gibi atarak yanmasından yoruldum.

Bunların neticesinde kendime 31 kiloluk bir hedef koydum. Kalın kemikliyim ve baba tarafımdan genetik olarak obezlik var. Her zaman gönlümden 66 kilo olmak geçmiştir. Kemiğimde ve genetik özelliğime göre de ideal kilom bu civarlarda. Diyetisyenlerce bi 50 kg olmam sağlıksız görünüyor zaten.

Herbalife denedim. 2 ay boyunca yalnızca 1 kilo verebildim. Hemen akabinde geri aldım. Diğer birçok ıvor zıvırı denedim. Bir dönem acı biber hapları vardı. Herkes şiddetle karşı çıkacak ama evet ben onu da denedim. 1.5 ay gibi bir sürede 11 kg verdim ama atılıp bayılarak, kalbim kuş gibi atarak. Dayanamayıp bıraktım ve akabinde hemencecik onları da geri aldım. Geçen yıl bir acı biber girişiminde daha bulundum ama artık piyasada hem bulunmuyor, hem bulunsa da sahte, hem de gerçekten tavsiye etmiyorum. Vücut inanılmaz hassas bir şey ve bizim sadece bugünümüzü değil, ileride oluşturabileceği yüksek muhtemel sorunları da düşünmemiz gerekiyor. Bu ilaçları kullanıp da yüzünden 10 yıl sonra kalbimde veyahut da başka bir yerimde sorunlar çıksa ben 33 yaşında olacağım ve aptallığımın acısını ömür boyunca tedavilerle ödemek istemiyorum. Bu nedenle hap konusunu herkese aklı selimliğe tercih etmeyi tavsiye ediyorum. Kesinlikle ne çare, ne de son çare.

1 yıl boyunca etik sebeplerle vegan beslenme biçimini benimsedim. Binlerce insan vegan diyetiyle kilo verdiği halde benim tam 14 kg almama sebep oldu. Benimki etik bir seçim olduğu için kilo alışımı ikinci plana attım fakat daha derine, işin felsefi ve gerçek hayatta tam uygulanabilirlik kısmına iyice girdiğimde benim mantığımı epey zorladı ve uzun araştırmalar ve düşünme karşılaştırma uğraşları sonucu mantıksızlık olduğu kanısına varıp başta etik olan seçimimden vazgeçtim. Elbette bu benim kararım ve tartıp biçmemin sonucu. Herkese göre değişebilir. Herneyse. Bu diyet neticesinde aldığım 14 kg yerleşti kaldı ve ben de tahılın bana hiç ama hiç iyi gelmediğini anladım.

3 ay önce dukan diyetine başlama kararı aldım. Epey dikkatimi çekiyordu. İyice okudum, inceledim, araştırdım ve hazırlıklarımı yaptım. İlk atak dönemim 6 gün olarak tavsiye ediliyordu ama benim kilom yüklü olduğu için 10 gün yapma kararı aldım. Ilk günden itibaren tartıya her çıktığımda şok geçirdim. Diyete başlarken 97.2 olan kilom, 10. günde 91.3 idi. Bu gidenlerin ödem olduğuna inanmayı seçtim ama halihazırda ödem attırıcı her besini aşırı derecede tükettiğim için ödem olmaya da bilirdi. Lakin şöyle bir sıkıntı vardı ki ben bu diyeti 10 gün bile olsa yaparken inanılmaz zorlandım. Sebze ve meyve istiyordum. Birçok sevip tazeleyici hissettirdiğini düşündüğüm sebze ve meyve de sebze günlerinde dahi yasak besinlerdeydi. Sebze dönemine hiç geçmedim ve 11. Günde diyeti bıraktım. Son günlerimde artık yemek yemekten bıkmış, her yediğim yemek bende mide bulantılarına sebep oluyor durumdaydı. Ama acıktığım için yemek de zorunda kalıyordum. Yiyince tekrar yemekten nefret edip mide bulantısı dönüşüyor devam etti. Ve yapamayacağıma karar verdim. Mide bulantısı hayatta en tahammül edemediğim şeylerden biridir. Ne yazık ki bu konuda çok ama çok hassasım. En basit bir minibüs yolculuğu bile bende bulantıya sebep olup günümü mahvediyor. Ve evet, ödem değilmiş. Şu anda tartı yaklaşık 92.3 gösteriyor. Bu aralar yeşil çay hiç içmiyorum, kabızlık yaşıyor ve pek de dikkat etmiyorum yediklerime. Buna rağmen yalnızca 1 kg fazlasına çıkmış durumda. Verdiğim kiloları geri almadım.

Dukana dayanamayıp protein diyetinin de tam ihtiyacım olan şey olduğuna karar vermişken paleo diyetini incelemeye geçtim. O kadar etkili sonuçlar gözlemlenmiyor anladığım kadarıyla fakat benim midem onu daha rahat alır gibi görünüyor.

Siz ne düşünüyorsunuz? Benim gibi yüklü kilolarda baş edebilmiş olan, başediyor veya başetmek isteyen var mıdır? 97 ile başladığım kilo verme maceramı paleo mu yoksa dukanla mı devam ettirmeliyim? Bunu destekleyici daha ne tavsiyeniz vardır? Veya sadece gelin bu durumla baş edelim.

Sevgiler.
 
Ben dukan falan bilmem,anlamam.

Geçen sene şubat 14 de tam 89 kg ile başladım diyete 8 ayda 26 kg verdim.

Pilav,makarna,hamurişi,paketli gıdalar,asitli içeceklrr tüketmedim.Ekmek olarak tambuğday ekmeği günde 1 dilim kahvaltıda yedim.Dilim de o en ince paketli ekmekleri düşünün.Protein ağırlıklı beslendim.Sebzemi de yedim,etimi de,tavuğumu da tabi hepsinin bir ölçüsü var.Günde en az 2 lt su tükettim ve haftanın 4 günü 50 dk tempolu yürüdüm.

Başarmak zor değil,yeter ki kendine güven ve iste...

Ee darısı kalan 8 kiloma:dondurma:
 
Bugün Dukan diyeti ile ilgili yazdıklarını okudum. Ben 2 sene önce Dukan diyeti yaptım 15 kilo ya da belki daha fazla verdim. Sanıyorum bana da kilo aldıran buğday içeren ürünler zaten pinner test yaptırdım. Kesinlikle glutene alerjim varmış ve alerji ek yüksek düzeyde çıktı. Dolayısıyla dukan tarzı karbonhidrat içermeyen bir diyetle gayet güzel kilo verebiliyorum. Ama onun dışında bir kibrit kutusu peynir vs. tarzı diyetler bende kesin işe yaramıyor. Kilolu dönemlerinde yaşadığın sorunların çoğunu ben de yaşıyorum. Resmen beni anlatmışsın. Bugün tartıya çıktım 96.5 çıktım. Son 1 yılda hızla 20 kilo falan almışım. Bugün yeniden Dukana başladım ama çok kararlıyım. Sen ne durumdasın?
Bu başlık sırf benim için değil, benim gibi yüklü kiloları olan herkes için umarım motivasyon kaynağı olacaktır.

Ne kadar dikkat etsem de düzenli olarak kilo alıyorum. Evet, ister türlü diyetler deneyeyim ister hareket edeyim farketmiyor. Mutlaka kilo alıyorum. Ben de küçük diyetler ve yardımcı ürünler yerine daha kapsamlı bir şeyler yapma motivasyonunun ortasında buldum kendimi.

Öncelikle yolculuğa 97 kgmı tartıda gördüğümde çıkmaya karar verdiğimi belirtmek isterim. Kilomla oldukça barışık biri olmama rağmen 100 kgı görmeyi kesinlikle istemediğime, beni çok üzeceğine ve kilo aldıkça hareketlerimin daha kısıtlanıp, hayat içerisinde daha pasifleştiğimi ve artık bu ağrılarla yaşamak istemediğime karar verdim. Sonuçta yaklaşık 30 kilo kadar gereksiz bir yük taşıyorum omuzlarımda. Bir günde bir işten fazlasına koşturmak beni çok yoruyor. Hatta son aylarda o bir tanesine bile koşturmaya gözüm yemez olup iyice eve kapandım. İşsizim ve saatlerce ayakta kalmaktan çok korktuğum için çalışmaya korkuyorum. İşlere başvurup, sonuçlarının olumsuz olmasına sevinir oldum. Hiç değilse aradım diye kendimi avutuyorum. Sürekli kıyafet almama rağmen ertesi sene giyilmez oluyorlar. Dolabım çok sevdiğim ama bacağımdan bile geçmeyen kıyafetlerle dolu. Artık giyimime önem vermeyip birkaç bol kıyafet içinde dolaşır ve hep onları giyer oldum. Saçlarımı uzatsam, kısaltsam, toplasam, kahkül kullansam da alnımı açsam da o gıdı hep görünüyor. Her zaman yusyuvarlak bir yüzle dolaşıyorum. Halbuki 20 kg önce aynada kendime övünerek bakardım, ne güzel hatlarım, ne güzel çene kemiğim vardı. Şimdi çene kemiğim gözükmüyor bile. Artık topuklu ayakkabı giyemiyorum. Çok yoruyor. Halbuki almaktan da, giymekten de, hep daha yükseğinden de inanılmaz bir keyif alırdım. Göbeğim, bacaklarım, kocaman kıpkırmızı çatlaklarda dolu. Her oluştuklarında, üzerine dövme yaptırırım nolacak diyordum ama artık dövme yaptırmak bile gelmiyor içimden. Dövme de yakışmıyor ki? Kilolu olmamalıyım diye düşünmüyorum hiçbir zaman. Ama ben yoruldum. Çalışmak, koşturmak, yorulmadan hareket etmek, dansa başlamak, bir tayt bir tişört bir kısa ceket üzerime geçirip kolaycacık giyinebilmek istiyorum. Bazen tek öğün, bazen hiç, bazen iki ufak öğün yediğim halde annemin veyahut da kardeşimin başıma dikilip de YEME! demesinden bıktım. Zaten normal bir insandan çok daha az yiyorum. 1 tabağı bile çoğunlukla bitiremiyorum. O bile herkesin gözüne batıyor ve yemeden, beslenmeden yaşamamı uygun görüyorlar. Hergün bitmek bilmez zayıflama nutuklarından bıktım. Onlardan daha az yediğim, daha dikkatli beslendiğim halde doğuştan zayıf olmaya yatkın insanların bana bak biz nasıl zayıfız böyle diye hamburger yerken anlattığı nasihatlerden yoruldum. Evimin yokuşunu çıkarken kalbimin çıkacak gibi atarak yanmasından yoruldum.

Bunların neticesinde kendime 31 kiloluk bir hedef koydum. Kalın kemikliyim ve baba tarafımdan genetik olarak obezlik var. Her zaman gönlümden 66 kilo olmak geçmiştir. Kemiğimde ve genetik özelliğime göre de ideal kilom bu civarlarda. Diyetisyenlerce bi 50 kg olmam sağlıksız görünüyor zaten.

Herbalife denedim. 2 ay boyunca yalnızca 1 kilo verebildim. Hemen akabinde geri aldım. Diğer birçok ıvor zıvırı denedim. Bir dönem acı biber hapları vardı. Herkes şiddetle karşı çıkacak ama evet ben onu da denedim. 1.5 ay gibi bir sürede 11 kg verdim ama atılıp bayılarak, kalbim kuş gibi atarak. Dayanamayıp bıraktım ve akabinde hemencecik onları da geri aldım. Geçen yıl bir acı biber girişiminde daha bulundum ama artık piyasada hem bulunmuyor, hem bulunsa da sahte, hem de gerçekten tavsiye etmiyorum. Vücut inanılmaz hassas bir şey ve bizim sadece bugünümüzü değil, ileride oluşturabileceği yüksek muhtemel sorunları da düşünmemiz gerekiyor. Bu ilaçları kullanıp da yüzünden 10 yıl sonra kalbimde veyahut da başka bir yerimde sorunlar çıksa ben 33 yaşında olacağım ve aptallığımın acısını ömür boyunca tedavilerle ödemek istemiyorum. Bu nedenle hap konusunu herkese aklı selimliğe tercih etmeyi tavsiye ediyorum. Kesinlikle ne çare, ne de son çare.

1 yıl boyunca etik sebeplerle vegan beslenme biçimini benimsedim. Binlerce insan vegan diyetiyle kilo verdiği halde benim tam 14 kg almama sebep oldu. Benimki etik bir seçim olduğu için kilo alışımı ikinci plana attım fakat daha derine, işin felsefi ve gerçek hayatta tam uygulanabilirlik kısmına iyice girdiğimde benim mantığımı epey zorladı ve uzun araştırmalar ve düşünme karşılaştırma uğraşları sonucu mantıksızlık olduğu kanısına varıp başta etik olan seçimimden vazgeçtim. Elbette bu benim kararım ve tartıp biçmemin sonucu. Herkese göre değişebilir. Herneyse. Bu diyet neticesinde aldığım 14 kg yerleşti kaldı ve ben de tahılın bana hiç ama hiç iyi gelmediğini anladım.

3 ay önce dukan diyetine başlama kararı aldım. Epey dikkatimi çekiyordu. İyice okudum, inceledim, araştırdım ve hazırlıklarımı yaptım. İlk atak dönemim 6 gün olarak tavsiye ediliyordu ama benim kilom yüklü olduğu için 10 gün yapma kararı aldım. Ilk günden itibaren tartıya her çıktığımda şok geçirdim. Diyete başlarken 97.2 olan kilom, 10. günde 91.3 idi. Bu gidenlerin ödem olduğuna inanmayı seçtim ama halihazırda ödem attırıcı her besini aşırı derecede tükettiğim için ödem olmaya da bilirdi. Lakin şöyle bir sıkıntı vardı ki ben bu diyeti 10 gün bile olsa yaparken inanılmaz zorlandım. Sebze ve meyve istiyordum. Birçok sevip tazeleyici hissettirdiğini düşündüğüm sebze ve meyve de sebze günlerinde dahi yasak besinlerdeydi. Sebze dönemine hiç geçmedim ve 11. Günde diyeti bıraktım. Son günlerimde artık yemek yemekten bıkmış, her yediğim yemek bende mide bulantılarına sebep oluyor durumdaydı. Ama acıktığım için yemek de zorunda kalıyordum. Yiyince tekrar yemekten nefret edip mide bulantısı dönüşüyor devam etti. Ve yapamayacağıma karar verdim. Mide bulantısı hayatta en tahammül edemediğim şeylerden biridir. Ne yazık ki bu konuda çok ama çok hassasım. En basit bir minibüs yolculuğu bile bende bulantıya sebep olup günümü mahvediyor. Ve evet, ödem değilmiş. Şu anda tartı yaklaşık 92.3 gösteriyor. Bu aralar yeşil çay hiç içmiyorum, kabızlık yaşıyor ve pek de dikkat etmiyorum yediklerime. Buna rağmen yalnızca 1 kg fazlasına çıkmış durumda. Verdiğim kiloları geri almadım.

Dukana dayanamayıp protein diyetinin de tam ihtiyacım olan şey olduğuna karar vermişken paleo diyetini incelemeye geçtim. O kadar etkili sonuçlar gözlemlenmiyor anladığım kadarıyla fakat benim midem onu daha rahat alır gibi görünüyor.

Siz ne düşünüyorsunuz? Benim gibi yüklü kilolarda baş edebilmiş olan, başediyor veya başetmek isteyen var mıdır? 97 ile başladığım kilo verme maceramı paleo mu yoksa dukanla mı devam ettirmeliyim? Bunu destekleyici daha ne tavsiyeniz vardır? Veya sadece gelin bu durumla baş edelim.

Sevgiler.
 
X