Bülent Arınç'tan Şafak Pavey'e iğneleme

Chess

Nirvana
Kayıtlı Üye
14 Ağustos 2009
53.301
42.832
CHP'nin çağrısı üzerine Türkiye Büyük Millet Meclisi CHP'li Başkanvekili Şafak Pavey başkanlığında olağanüstü gündemle toplandı.

Meclis oturumunu yöneten Şafak Pavey sık sık gerginleşen ortama müdahale ederek: "Bu ülke sizin egolarınızdan daha değerli. Lütfen egolarımız terbiye edelim" dedi.

HDP'den İdris Baluken, Arınç'ın konuşması için AK Parti'den Mahir Ünal da Baydemir'in konuşması için söz hakkı istedi. Oturumu yöneten Pavey, tutanakların incelenip geri dönüş yapılacağını söyledi.

AK Parti'den Arınç ve HDP'den Baydemir'e değerlendirmeler sonucu söz hakkı verildi.

Sitene Ekle

ARINÇ'TAN PAVEY'E SİTEM

Meclis'te kürsüye ilk olarak AK Parti adına Bülent Arınç çıktı... Arınç, süre dolup konuşması bitmeyince 'Olağanüstü gündem' nedeniyle ek süre istediğini belirtti.

Meclis Başkanı Şafak Pavey ise "Olağanüstü toplandığımız için 2 dakika ek süre veriyorum" dedi.

Süreyi yeterli bulmayan Arınç ise sitem etti: Çok hasis (cimri) davrandınız. Hem olağanüstü mevzu hem 2 dk ek süre?..
Meclis Başkanvekili olarak bugün ilk kez TBMM Genel Kurulu'nu yöneten CHP'li Şafak Pavey'in çıkışları oturuma damga vurdu.

CHP'li Meclis Başkanvekili Şafak Pavey bugün ilk kez Meclis Başkanlığı koltuğuna oturdu. TBMM Genel Kurulu'ndaki 'olağanüstü terör toplantısını' yöneten Şafak Pavey'in çıkışları eski Başkanvekili Meral Akşener'i aratmadı.
OLAY KONUŞMA!
Şafak Pavey Meclis oturumunun açılışını kısa bir konuşmayla yaptı. Vurucu ifadelerin yer aldığı konuşma, Meclis'te sessizlik içinde dinlendi. Pavey'in kendine has tarzıyla yaptığı konuşma soğuk duş etkisi yarattı. "Vatan hırslarımızdan daha değerli" diyen Pavey şöyle devam etti: "Burada yaratacağımız her asabiyet sokağa şiddet teşviki olarak dönebiliyor. Bu vatan hırslarımızdan çok daha değerli. Bizler varlıklarımızla bir şey katmak için Meclis'teyiz. Siyaset şiddet bizi her zamankinden çok daha acil göreve çağırıyor. Ortak hafızamızı takip etsek düzlüğe çıkabileceğimize inanıyorum. Değerli milletvekillerini saygıyla selamlıyor gündeme geçiyorum."
ARINÇ'DAN 'HASİS' ÇIKIŞI
Şafak Pavey'in konuşması sonrası kürsüye çıkan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, konuşması uzayınca Şafak Pavey'in uyarısıyla karşılaştı. Pavey'den ek süre isteyen Arınç, 'iki dakikalık ek süre' verilmesine tepki gösterdi.

Arınç, Pavey'e dönerek, "Madem olağanüstü toplandık çok hasis davrandınız. 2 dakika” dedi. Arınç'ın kullandığı 'hasis' ifadesi 'cimri' anlamına geliyor.

EGOLARINIZI TERBİYE EDİN!
Şafak Pavey'in en sert çıkışı ise HDP Şanlıurfa Milletvekili Osman Baydemir'in konuşmasına tepki gösteren milletvekillerine oldu. Baydemir'in konuşmasını kesen milletvekillerini uyaran Pavey sert ifadeler kullandı. "Bu ülke sizin egolarınızdan daha değerli. Lütfen sabırlı olalım" diyen Pavey, konuşmaların devam etmesi üzerine "Lütfen egolarımızı terbiye edelim" uyarısında bulundu.

İŞTE O ANLAR




Arınç'ın açıklamalarından satırbaşları:
Öncelikle CHP Grubuna verdikleri olağanüstü toplanma tekliflerinden dolayı teşekkür etmek istiyorum. Son günlerde kalplerimizi kanatan acı olayların,. Soruşturmaların devam ettiği bir zamanda ve hükümetin terörle mücadele yaptığı süreçte konuyla ilgili görüşme zaruret olmuştu. Bunu CHP yerine getirdi. Komisyon kurulabilir korumayabilir bunlar sizlerin değerli oylarınızla belli olacaktır.

MECLİSTEN CANLI YAYIN



Son günlerde yaşanan olayları hepimiz acı ile karşıladık ve tepkimizi verdik. Ayrıntılarını biraz sonra vereceğim şiddet olayları kapsamında ülkemizde bir üzüntünün hakim olduğunu söyleyebilirim. Memleketini seven herkes üzüntülü ve tepkilidir. Meclis olarak bunu görüşmek hepimizin göreviydi.

Bu günkü konumuz ülkemizde giderek artan terör olaylarını nedeni araştırmak ve engellemek için meclis komisyonunun kurulmasını içeriyor.

Bu konuda iki rapor vardır. İnsan hakları inceleme komisyonunun hazırladığı bir rapordur. Bu Şubat 2013’tedir. Yine aynı dönemde Kasım 2013 tarihli meclis araştırma raporumuz var.
Bunun ayında geçtiğimiz dönemde 10 Temmuz 2014 tarihli terörün sona erdirilmesi maddeli kanun hazırlanmış ve resmi gazete yayınlanmıştır.

Şüphesiz çözüm süreci belki bugünde tartışılacaktır, devam edip etmediği konularında bir tartışma var. 2009’dan başlayarak kademe kademe devam eden ve ete kemiğe bürünen, ismini ne koyarsanız koyun bu konunun ne hale geldiği, nasıl suistimal edildi tartışmalarını da değerlendirmek istiyorum.

BAĞIMSIZ DEVLET İFADELERİNİ KULLANDILAR

PKK ile ilgili olarak şunları söylemem gerekebilir. Toplumsal gelişmenin önündeki terör meselesini ülke gündeminden çıkarmak için kararlı bir tutum sergiledik. Çözüm sürecinin nihai hedefi terörün sona erdirilmesi. Çözüm Sürecinin kamuoyuna doğru anlatılması için akil insanlar heyeti oluşturuldu.

Demokratikleşme paketi amacıyla teme hak ve özgürlükler alanında yasal düzenlemeler hayata geçirildi. Çözüz sürecindeki adımlarımıza karşı örgütün sürece uygun hareket etmediği görülmektedir. 2013 mayıs ayında silahlı unsurların ülke dışına çıkarılması söylenmişti. Silahla bırakılacak siyaset ve fikirler konuşulacak denildi. Örgüt şiddet içerikli eylemlerini deva ettirdi. Kırılma noktalarından biri de pek çok yerde baş gösteren 6-8 ekim olaylarıdır. 7 hazirandan bugüne kadar kanunsuz girişimler yapıldı. Her ne kadar başta HDP olmak üzere örgüt bileşenlerin tarafında dezenformasyon yaratılmaya çalışışsa da hükümet adımlar atmıştır.

HDP’li siyasetçilerin bağımsız devlet kurma ifadelerini kullandıkları görülmüştür. 7 Haziran seçimleri öncesi örgüt ve bileşenleri çözüm sürecini kendi baskı ortamını kullanma aracı olarak kullanmaktadır.

HDP ADINA OSMAN BAYDEMİR KONUŞTU
HDP adına kürsüye çıkan Osman Baydemir'in sözleri şöyle:


"Suruç ve Suruç katliamının devamıda ülkenin tamamına yayılan ateşi yüreğimizin derinliklerinde hissediyoruz. Yaşadığımız acılarımızın son acılar olmasını diliyoruz. Bir daha asla bu ülke coğrafyası içinde tek bir insanımızın hayatını çatışma ortamında kaybetmemesi için çabalayacağız. Sadece yaptıklarımızdan değil, yapma gücünde olup da yapmaktan imtina ettiklerimizden de bir gün hesaba tutulacağız. Bu savaş pratiğine dur diyelim.

AKP hükümeti bir kez daha 1990'ların, 2000'li yılların, hatta ve hatta Cumhuriyet tarihi hükümetlerinin refleksine geri döndü. Milliyetçi dalga yaratarak, HDP'yi baraj altında bırakma politikasını hayata geçirmiştir.

"Tek başına iktidar olamazsak B ve C Planlarımız var" demişlerdi. İşte 8 Haziran sabahından itibaren bu planlar devreye sokulmuştur.

Diyarbakır'daki katliam girişiminin failleri gerçekten araştırılsaydı bu ülke Suruç'taki acıyı yaşamazdı. Yaşananlar ülkenin tamamına yayılacak savaşı sürdürme çabasıdır. Savaş isteyenlerin resitne restle yanıt vermeyeceğiz.

Sayın Cumhurbaşkanı tek başına iktidar olamazsak B ve C planlarımız vardı demişti. İşte o planlar hayata geçirildi.

İktidar olma uğruna bugün Türkiye'nin dört bir yanına cenazelerin gitme tehlikesiyle karşı karşıyayız. Yapılması gereken bir kez daha barış zeminine geriş dönüsünde başka çaremiz yoktur. Ortaya koyduğumuz tablo Mersin'de, Ağrı'da, Diyarbakır'da yaşatılan saldırılar, partimize yönelik saldırılar. Diyarbakır'daki katliam girişimi bunlar etkin bir şekilde soruşturulsa failler ortaya çıkarılsaydı emin olun Suruç'taki katliamı Türkiye yaşamamış olacaktır. Bugün maalesef bir darbe mekaniğiyle karşı karşıyız.
Şu andaki ateşe benzin dökmek değil.

Barış zeminine dönüşten başka çaremiz yok. Savaş isteyenlerin restine restle yanıt vermeyeceğiz.

Her saldırı, cinayet mutlak surette arka plana sahiptir.

Katledilen polisler kardeşimizdir.

Her bir saldırı, cinayet mutlak surette arka plana sahiptir. Ceylanpınar'da uykusunda katledilen polisler kardeşimizdir. Misliyle yanıt vermekle hiçbir sorunu çözemeyiz.

CHP ADINA MURAT ÖZÇELİK KONUŞTU

CHP adına konuşan Murat Özçelik'in açıklamaları

Son bir haftada 46 vatandaşımız hayatını kaybetti. Acımız çok büyük. Bu olayların tamamına değindi ama Suruç'ta katledilen 31 vatandaşımız hayatını kaybetti. Ardından Binbaşımız, askerlerimiz, polisimiz şehit edildi.

Yaşanan olaylardan dolayı büyük üzüntü duyuyoruz, bu terör eylemlerini gerçekleştirenlerini lanetle kınıyoruz. Şehitlerimize rahmet, ailelerine sabır diliyoruz.

Olaylara silsileyle bakarsak Suriye'deki savaşla Türkiye'de başımıza gelenler arasında bazı irtibatlar kurabiliriz. 2013 yılında Cilvegözü'nde patlama oluyor burada 3 yurttaşımız 14 de Suriyeli kişi ölüyor. 11 Mayıs 'ta Reyhanlı'da 50 kişi hayatını kaybediyor. 2014 Ocak ayında Hatay'da Suriye'ye silah götürüldüğü iddia edilen bir TIR durduruluyor. MİT mensuplarının aranmasına izin verilmiyor. Bundan bir kaç gün sonra Adana - Ceyhan'da 4 TIR aratılmıyor.

2014 Mart ayında Niğde'de IŞİD 1 polisimizi 1 askerimizi şehit ediliyor. Bu arada Türkiye sınırındaki bazı köylere saldırıyor. Burada IŞİD 15 kişiyi katlediyor.

IŞİD 6 Haziran'da Musul'a saldırıyor. Musul Başkonsolosluğumuza, Irak yetkilileri IŞİD kapıda burayı terk edin deniyor ama Ankara'dan terk edin demediği için 46 vatandaşımız IŞİD'in elinde günlerce kaldı.

Sonra Şengal'e yöneldi IŞİD ve sonrasında da Kobani'ye saldırı gerçekleşti.

5 Haziran'da HDP'nin Diyarbakır mitingine bombalı saldırı yapılıyor. Sonra da Suruç'taki olay yaşanıyor. Bir defa Suriye içinde IŞİD diye bir örgüt var ama Türkiye'nin aldığı tedbirlere baktığımızda hiç bir şey yok.

Suriye'den az sayıda mülteciler geliyordu. Bir süre sonra bütün güney illerimizde çok ciddi sosyal sorunlar ortaya çıktı ve öyle bir hal aldı ki bu Türkiye'de kendi vatandaşlarımız arasında da infiale yol açtı.

Bir de baktık ki IŞİD'e dünyanın çeşitli ülkelerinden Türkiye'yi transit ülke olarak kullanan binlerce insan gitmiş. Ve öyle ki oradaki çatışmalar neticesinde Türkiye'deki hastaneler kullanıldı ve bu destek Türkiye'nin gözünü başka yere çekmesi Türkiye'de de önemli bir faliyetin başlamasına neden oldu.

"YAKLAŞIK 10 BİN VATANDAŞIMIZ IŞİD SAFLARINDA..."

IŞİD bu zaman zarfında maalesef adam devşirme faaliyetine, eğitim faaliyetine girişti. Yaklaşık 10 bin kendi vatandaşımız ya IŞİD'in saflarına gitti savaştı ya da lojistik faliyetler içinde oldu.

IŞİD, şu anda Gaziantep'in karşısındaki köylerde 8-12 yaşlarındaki çocuklarımıza kendi eğitimlerini verdiği iddia ediliyor.

MHP ADINA ÜMİT ÖZDAĞ KONUŞUYOR

MHP adına konuşan Ümit Özdağ'ın açıklamaları

MHP Grubu adına Gaziantep Milletveli Ümit Özdağ konuştu:

Ortadoğu'daki savaşın dalgaları Türkiye'ye vuruyor. MHP, AKP'yi bir çok kez uyarmıştır. İş çığırından çıkmıştır. İşleri çığırından çıkaran PKK ile müzakere ve dış politikadır. Güvenlikçi politikaların öncü isimleri AKP döneminde yargılandı. Müzakere olursa terör örgütü muhattabınız olur. Çıkar yol tekrar terörle mücadele stratejisinin benimsenmesidir. Esad'ı devirmek tutku olunca Suriye'de PKK'nın önü açıldı. Suriye gibi ülkelerde rejim yıkılırsa devlet de yıkılıyor. Bu politika Türkiye'yi Pakistanlaştırdı. Türkiye'de Selefi cihatçı bir gelenek oluşuyor. Kürtler ve Zazalar bizim öz kardeşimizdir. MHP'nin HDP'ye tavrı şehitlerimizden dolayıdır. HDP'nin bugün yaptığı sahte barış çağrılarına inanmıyoruz.

AK PARTİ ADINA AHMET AYDIN KONUŞTU

AK Parti adına konuşan Ahmet Aydın'ın açıklamaları

MHP'yi dinledikçe HDP'nin, HDP'yi dinledikçe MHP'nin bize minnet etmeleri gerektiğini anlamış olduk. Siz barajı geçmek için terör örgütleri, çeteler, paralel ile bir araya geldiniz. AK Parti'nin yaptığı ilk iş red, inkar politikalarını değiştirmek oldu. Sadece 7 Haziran'dan bu yana 650 terör eylemi gerçekleştirildi. Demokratik dönüşüm için silahın aradan çıkması lazım. Biz silahların aradan çıkması için çok uğraştık. Seçimle operasyonlar arasında ilişki kurmak hadsizliktir. Şiddetten beslenenler çözümü istemezler. Yeni seçim düşünmüyoruz, koalisyon çalışmaları sürüyor. Hükümetimizle DAEŞ arasında bağlantı kuranlar müfteridir. Yapılan operasyonların tek bir amacı va tüm terör örgütlerine müdahale etmek. PKK'nın sözcülüğüne soyunanlar bize laf söyleyemez. Silahla fikir bir arada yürümez. HDP yol ayrımındadır, tercih yapmak zorundadır.

CHP ADINA LEVENT GÖK KONUŞTU

CHP adına konuşan Levent Gök'ün açıklamaları

CHP adına araştırma komisyonu kurulmasını öneren Grup Başkanvekili Levent Gök konuştu.

Bütün Türkiye bugün bizi izliyor. Tam da terörizmin amacına hizmet eden konuşmalar yapılıyor. Terör karşısında bütün partiler birlikte olmayacak da ne zaman biz beraber olacağız. Bu uslüp nedir böyle? Teröristler bizi kıs kıs gülerek izliyorlar. Bugün terörün sorumlusu siyasi iktidar, AKP hükümetidir. IŞİD tehlikesini 4 yıldır anlattık, dinlemediniz. IŞİD tehlikesine karşı perşembenin gelişi çarşambadan bellidir diye siyasi iktidarı uyardık. IŞİD denen tehlike sınır ötesinde değil sadece sınırın içinde de var. IŞİD'i işitmediniz değerli milletvekilleri. Kürt sorununun çözümünün adresi TBMM'dir. Tüm partilerin ortak dayanışmasını talep ediyoruz.


http://www.milliyet.com.tr/bulent-arinc-tan-safak-pavey-e/siyaset/detay/2094440/default.htm
 
şafak hanım hiçte art niyetle yönetmedi, gayet objektifti bence,
arınç, bi kadını o kürsüye layık görememiş olacağından tepki göstermiştir bence
hatta pervin hanım, tüm kadınlardan özür dilesin hakaret var deyince, hakaret kastı yoktu bence dedi, gerçi bana göre ağır aşağılama vardı, tüm kadınlara yönelik:KK53::KK53:
 
Benim gözlerim Meral Akşener'i aradı valla. Kürsüye elini vurmasiyla bütün erkek vekilleri dize getirirdi :) pavey biraz pasif kalmış gibi geldi bana


pasif demeyelimde fazla kibar o ortama göre, haklısın meral hanım daha yakışıyordu
 
bu kadını çok itici buluyordum. Demirtaş a 'beraber iyi salladık' demesiyle de daha da itici bulmaya başladım ıyyy
 
pasif demeyelimde fazla kibar o ortama göre, haklısın meral hanım daha yakışıyordu
Meral Aksener eski siyasetci, daha tecrubeli. Bir zamanlar Tansu Ciller'in sag kolu idi. Safak da ogrenir, alisir zamanla..
 
X