Eskiden Hayatlar Nasıldı?

trisina

kum tanesi...
Kayıtlı Üye
10 Ocak 2011
5.035
23
· Eskiden çember çevrilir, su musluktan içilir, ağaçlara tırmanılır, meyveler yıkamadan yenilir, aynı horoz şekerini mahallenin çocukları sırayla yalardı.
· Bebekler bezden, silahlar tahtadan, resimler kömür karasından yapılırdı.
· Kızlara ninelerinin, erkeklere dedelerinin isimleri konulur, saatli maarif takvimi okunurdu.
· Komşuda pişen bize de düşer, bizde pişen komşuya giderdi.
· Geceler ayaz, sokaklar karanlık, yıldızlar parlak olurdu.
· Turşu, salça, mantı evde yapılır, yoğurt ve süt kapıya gelir, karpuz kuyuda soğutulur, kaşar peyniri başka güzel kokardı.
· Erik ağacının çiçeği pencere camımıza yaslanır, güz yaprakları bahçemize düşerdi. Kışın donan su boruları ateşle eritilirdi.
· Kardan adam yapılır, evlerde soba yakılır, kış gecelerinde masal anlatılır, bozacılar kapıda beklenirdi.
· Merdiven çıkılır, aidat ödenmez, yönetici seçilmezdi.
· Evler badanalı, sokaklar lambasız, mahalleler bekçili olurdu.
· Ajans radyodan dinlenir, çizgili roman okunur, defterlere kenar süsü yapılır, saçlara limon suyu sürülür, gömlek yakaları kolalanırdı.
· Hayat, arkası yarın gibiydi, kesintisizdi, her gün yaşanacak bir şey vardı.
· Herkes kendi düşünü kurar, kendi hayatını oynardı hiç yalnızlık çekmemecesine.

---Alıntıdır---
 
Son düzenleme:
Eskiden siyah ve mavi önlükler vardı ilkokulda giyilen.Şimdi önlük kalkıyor büyük şehirlerden başladı kalkmaya.Birde o önlüklere takılan yakalar vardı :)
 
· Eskiden çember çevrilir, su musluktan içilir, ağaçlara tırmanılır, meyveler yıkamadan yenilir, aynı horoz şekerini mahallenin çocukları sırayla yalardı.
· Bebekler bezden, silahlar tahtadan, resimler kömür karasından yapılırdı.
· Kızlara ninelerinin, erkeklere dedelerinin isimleri konulur, saatli maarif takvimi okunurdu.
· Komşuda pişen bize de düşer, bizde pişen komşuya giderdi.
· Geceler ayaz, sokaklar karanlık, yıldızlar parlak olurdu.
· Turşu, salça, mantı evde yapılır, yoğurt ve süt kapıya gelir, karpuz kuyuda soğutulur, kaşar peyniri başka güzel kokardı.
· Erik ağacının çiçeği pencere camımıza yaslanır, güz yaprakları bahçemize düşerdi. Kışın donan su boruları ateşle eritilirdi.
· Kardan adam yapılır, evlerde soba yakılır, kış gecelerinde masal anlatılır, bozacılar kapıda beklenirdi.
· Merdiven çıkılır, aidat ödenmez, yönetici seçilmezdi.
· Evler badanalı, sokaklar lambasız, mahalleler bekçili olurdu.
· Ajans radyodan dinlenir, çizgili roman okunur, defterlere kenar süsü yapılır, saçlara limon suyu sürülür, gömlek yakaları kolalanırdı.
· Hayat, arkası yarın gibiydi, kesintisizdi, her gün yaşanacak bir şey vardı.
· Herkes kendi düşünü kurar, kendi hayatını oynardı hiç yalnızlık çekmemecesine.

---Alıntıdır---

Pazar sabahları sobanın üstünde ekmek kızartılırdı..
 
X