Güzel Türkçe Fanatikleri Kulübü

Dil Hataları - Anlatım Bozuklukları

Zamanla yapıla yapıla herkes tarafından kabul görmüş aslında yanlış olan dil hataları.
Galati meşhur, lugati fasihadan evladir.Yani;meşhur olmuş, yaygınlaşmış yanlış kelime ve kullanımlar, artık unutulmuş ve bilinmeyen doğru kullanımlara tercih edilmelidir şeklinde bir yaklaşımdır. "Galat-ı meşhur, lügât-ı fasîhten evlâdır" sözüyle yanlış kullanılan yerleşmiş kelimelerin tercih edilebileceği belirtilir.

'Halka göre galat-ı meşhur lugat-ı fasıhadan evladır, âlimlere göre ise, lugat-ı fasıha galat-ı meşhurdan evladır.'


Yaygın Hata:

1-En ünlü örneği 'eski devlet bakanı' derken yapılanıdır, devlet eski bakanı doğrusudur.
2- "kabus" kelimesinin "ka"sı aslında "kafa" kelimesindeki gibi kalın söylenmelidir.Ancak halen yaygın olarak "kağıt"taki gibi ince okunur.Yanlıştır ama yaygındır, o halde ince okunuş tercih edilmelidir.
3- "geçtiğimiz hafta" mantıksal olarak yanlıştır; çünkü biz zamanı geçemeyiz, zaman bizi geçer.Doğrusu "geçen hafta"dır.
4-evrak-aslen yapraklar anlamındadır.Tek parça için kullanılır oysa ki tek parça için kullanılacaksa varak denilmelidir,varak tekil evrak çoğuldur yani.
5-Tüccar-aynı şekilde tüccar da tacirin çoğuludur tek bir kişi için kullanımı yanlıştır.
6-Fukara-bu kelime de fakirler anlamındadır;tek kişi için kullanılacaksa fakir kelimesi tercih edilmelidir.
7-Evlat-velet kelimesinin çoğuludur;tek bir kişi için kulllanılacaksa velet kelimesi kullanılmalıdır.
8-Sözcüklerin çarpitilmasinin nedenlerinden biri de, bir atasözü ya da deyim içinde yer alan ve yeterince bilinmeyen bir kelimenin yanlislikla baska kelimelerle yer degistirmesi; atasözünün geneline bakilarak anlami anlasildigi için de bunun bir hata oldugunun farkedilememesidir. Ateş olsa cirmi kadar yer yakmak örnegindeki cirim kelimesi, hatalı olarak cürüm seklinde kullanılır. Oysa cirim "hacim, ebat" anlamlarına gelirken ve bu cümleye "en fazla kendi boyutun kadar zararin olur" anlamını katarken, cürüm kelimesi "suç, hata" anlamlarını taşımakta ve cümleye bir anlam katamamaktadır.Bu son örnekte, hatanın üzerine yapılan bir hata da ünlü düşmesinin gözardı edilmesidir. Cümlenin en dogru sekli "ateş olsa cirmi kadar yer yakmak"tır.Kelimelerin dublörlüğünü yaparak onları gözlerden saklayan bu sözcüklerin -hatali kullanımı teşvik etmek dışındaki- en büyük zararı, asil sözcügün toplum içinde bilinip kullanılmasını engellemesidir.Örneğin; cirim kelimesini tanıma fırsatını bulamamış olan nesiller, bunu cümle içinde bile kullanamamaktadır. (Alıntıdır)
 
ANLATIM BOZUKLUKLARI

ANLAM BAKIMINDAN ANLATIM BOZUKLUKLARI

1)Gereksiz Sözcük Kullanma:

Bir cümlede anlamları aynı olan veya anlamca biri diğerini içeren sözcüklerin birlikte kullanılması anlatım bozukluğuna yol açar.

*Kulağıma eğilerek alçak sesle bir şeyler fısıldadı.
*Bu yol yaya yürümekle bitecek gibi değil.
*Onlar da beş yıldır karşılıklı mektuplaşıyorlar.
*Geçmişteki hatıralardan bir şikayetim yok
*Ülkemizin sorunları bitmiyor ,tükenmiyor
*O günleri daha henüz dün gibi hatırlıyorum
*Bu gece ısı sıfırın altında eksi beş derece olacak.
*Gülmesinin nedeni bugün iyi bir haber almasındandır.
*Onunla ilk tanışmamızı unutamam.
*Dün gece uyurken gördüğü rüyayı anlattı.
*Sanki dalgasız bir deniz gibiydi yüzü.
*Sana söyleyeceğim bu gizli sırlarımı kimseye söyleme.
*Yaptıklarını kendi ağzıyla itiraf etti.
*Havada beyaz kar taneleri uçuşuyor.
*Bu iş yerinde aşağı yukarı üç dört yıldan beri çalışıyorum.
*Sınav yaklaştıkça öğrencilerin heyecanı gittikçe artıyor.
*Galiba başka çaresi de yok gibi görünüyor.
*Sınıfın boyu en kısa öğrencisini arkaya oturtmuşsun.
*Yaşlı adam söz almak için oturduğu yerden ayağa kalktı.
*Dosyadaki mevcut belgelerden anlaşılıyor ki bu iş uzun sürecek.
*Artık bundan sonra oraya gitmene gerek kalmadı.
*İki kardeşten en küçüğü okula gitmiyordu.
*Bu saatte oraya yalnız gidemem;seninle birlikte gitmek istiyorum.
*İşte seninle bu yüzden dolayı konuşmak istemiyorum.
*Niçin böyle yüksek sesle bağırıyorsun ki?
*Biz onlara iki günde bir, gün aşırı giderdik.
*Yorulmamıza rağmen basamaklardan yukarı hızlı hızlı çıkıyorduk.
*Türkçede Arapça ve Farsça dillerinden gelmiş sözcükler vardır.
*Böyle havalarda eve bir tane bile ekmek götürmeyi unutur.
*Kadın küçük çocuğa yaklaşarak senden büyük ağabeyin var mı diye sordu.
*Yarınki toplantıda ülkenin ekonomik ve iktisadi problemleri tartışılacak.


2)Sözcükleri birbiriyle karıştırma:

Anlamları veya yazılışları çok benzer olan sözcüklerin karıştırılması cümlenin anlam bütünlüğünü bozar.

*Geri kalmışlık Türkiye'ye özel bir durum değil.
*Bu binalar gerçekten çok yaklaşık yapılmış.
*Size birazdan düğün resimlerini göstereceğim.
*Bir öğrenci sınıfta kalmışsa onun sınıfı geçmesini güçlendiren nedenleri araştırmak gerekir.
*Bizden son öğretim durumunu gösteren bir belge istedi.
*Vatandaşlarımız arasında din ,dil,ırk ayrıntısı yapılamaz.
*Bazı öğrenciler derste çok çekimserdir.
*Uzun saçlı bir genç geldi,kendini bize tanıştırdı.
*Vezüv etken bir yanardağdır.
*Deterjandan elleri tahrip oldu.
*Bu bölgenin kendine özgün gelenekleri vardır.
*Camdan yankılanan ışık gözlerimi kamaştırdı.
*Yazarın on dördüncü kitabı da yayınlandı.
*Belediyeler sık sık güz etkenlikleri yapıyor.
*Çocukların birbirleriyle uygunluk içinde olmaları çok güzel.
*Bu iki olay arasında hiçbir ayrıcalık yok.
*Fiyatlar çok pahalı olduğu için satışlar çok durgun.
*Kar yolu kapadığı için geçit servis yolundan sağlanıyordu.


3)Sözcükleri Yanlış Anlamda Kullanma:

Sözcük anlamlarına uygun yerde kullanılmadığı zaman ya da yanlış anlama gelecek şekilde kullanıldığında anlatım bozukluğu doğar.

*Bu onların bolluğa düştükleri zaman bile savurganlık etmelerine yol açar.
*Şimdi size yarın yayınlanacak programlardan bazılarını hatırlatıyoruz.
*Bence sizin bu sınavı kaybetme şansınız hiç yok.
*Alınan bunca borç Türkiye'nin Avrupa'ya bağımlı olmasını sağladı.
*Bugün dünyanın yüz kırk ülkesinde cüzamlılar günü kutlanıyor.
*Bu yıl babamın yüzünden sınıfı geçtim.
*Annesi iyi çorap dokurdu.
*Ektiğin fidanlar meyveye döndü.
*Her türlü girişimden çekinmeyen biriydi.
*Aldıkları para mutluluklarına yol açtı.
*Cumhuriyet 1923 tarihinde ilan edildi.
*Ben 21 Mart 1978 yılında doğmuşum.
*Uzun bir ders yılı daha tamamlanmak üzere tatil iyice yanaştı.
*Tırnakların bir hayli büyümüş.
*Dünden itibaren yağmur yağıyor
*Adamın başına silahı dayayarak cebindeki parayı çalmışlar.
*Bize yapılacak her türlü baskı bizi yolumuzdan alıkoyamayacaktır.
*Bu gençleri azımsamak ,onların başarılı olacaklarına inanmamak doğru değil.



4)Sözcüğün Yapısındaki Yanlışlık:

Bir sözcük dilbilgisi kurallarına aykırı türetilirse anlatım bozukluğu doğar.

*Mehmet Efendi on beş yıldır bakkalcılık yapıyor.
*Yiyecekleri kokturmuşsun.
*Bölgevi sorunlar artıyor.
*Her şeyi pahalılandırmışsınız.
*Bilinçleşmenin gerçekleşmesini eğitim sağlayacaktır.
*Dilimizi çirkinletmeyelim.
*Sizce bu kişi kaçtı mı kaçtırıldı mı?


5)Yerinde Kullanılmayan Sözcük veya Öğeler:

Bir sözcüğün cümlenin akışına veya anlamına uygun yerde kullanılmaması anlatım bozukluğuna yol açar.

*Hakan çok iyi futbolcu ama fazla topla oynuyor.
*Bu çocuk seneye yüksek inşaat mühendisi olacak.
*Eski Adana millet vekillerinden biri daha ölmüş.
*Günde kırk kere limonlu salatalık turşusu satan dükkana uğrardı.
*Cesetler çok denizde kaldığından çürümüş.
*Burada her Allah'ın günü kaza oluyor.
*Başbakan Çin'e bu yılın sekizinci büyük gezisini yapıyor.
*Değil bir lokma ekmek bir tabak yemek yine bulamaz.
*Bakanımız bir hafta içinde petrol üreten ülkeleri gezecek.
*Ağrısız kulak delinir.
*Atatürk'ün 119.doğum yılı törenle kutlanmıştı.
*Bu yemek fazla dışarıda kaldığı için bozulmuş.
*THY'ye ait 158 yolcunun bulunduğu uçak denize düşmüş.


6)Anlamca Çelişen Sözcüklerin Bir Arada Kullanılması:

Bir cümlede anlamca birbirine ters olan sözlerin birlikte kullanılması cümlenin anlam bütünlüğünü bozar.Genellikle kesinlik ihtimal çelişkisi görülür.

*Hiç şüphesiz bu olaya en çok üzülen başkan olsa gerek.
*Şüphesiz sanatçı bu alanda çok başarılı eserler vermiş olmalı.
*Kesinlikle söyleyebilirim ki tedavi hastayı ayağa kaldırabilir.
*Gönderdiğim paketi eminim bugüne kadar almış olmalısınız.
*Müdür Bey bu adam için:"Çok mütevazı , burnundan kıl aldırmayan biridir."diyor.
*Artık kesinlikle böyle bir hataya düşmeyebilir.
*Okulu bitireli hemen hemen tam on yıl oldu.
*Elbette onunla birlikte gitmiş olabilirler.


7)Deyim ve Atasözü Yanlışları:

Deyimler ve atasözleri kalıplaşmış ve halk diline,kültürüne yerleşmiş kelime gruplarıdır.Bu yüzden deyimlerdeki kelimeler kesinlikle değiştirilemez.Kullanılan deyim, cümleye de uygun olmalıdır.

*Babasını görünce paçaları tutuştu.
*Çok acıktım midem zil çalıyor.
*O kadar kalabalık ki çuvaldız atsan yere düşmez.
*Ona ayak bağı oluyor , işini çabuk bitirmesini sağlıyordu.
*Ona yardım et elinden geleni ardına koyma.
*Alma garibin ahını çıkar aheste aheste.
*Ev sahibi ,Ayşe Hanıma bu ne şıklık böyle deyince Ayşe Hanım üzerine alındı.
*Konferansta konuşmacının anlattıkları herkesin dikkatini çekmişti.Tüm dinleyiciler kulak kabartmış ,konuşmacıyı dinliyordu.
*Bu görüntüler karşısında saçlarım diken diken oldu.
*Bu konuyu onunla bir görüş o yol yolak bilen biridir.


8)Gereksiz Yardımcı Eylemler Kullanma:

Türkçede doğrudan fiil olarak çekimlenebilecek bir kelimenin yardımcı eylem alarak çekimlenmesi yanlıştır.

*Boşuna umut etme oraya gelmeyeceğim.
*Benden kuşku etmemelisin.
*Senin düşüncelerin hiçbir zaman bana etki etmez.
*Bu işi onun yapabileceğinden şüphe etmiyorum.
Not:Bu konuyu bazı kaynaklar anlatım bozukluğu olarak kabul etmez.ÖSS'de de şimdiye kadar böyle bir soru çıkmamıştır.


9)Mantık Hataları:

İyi ve sağlam bir cümlenin temel mantık ilkelerine uygun olması gerekir aksi taktirde anlatım bozukluğu yapılmış olur.

*Seninle değil şehir içinde gezmek, dünya turuna bile çıkılmaz.
*Önümüzdeki haftanın önemli programlarından bazılarını sizlere hatırlatmaya çalıştık.
*Beyin zarı iltihapları iyi tedavi edilmezse ölüme;hatta sara nöbetlerine dahi yol açabilir.
*Tezgahtar müşterinin aldığı oyuncağı kağıda sardı ve müşteriye verdi.
*Karar TBMM'nin 230'a karşı 190 oyla aldığı bir kararla kabul edildi.


10)Zamir Eksikliğinden Kaynaklanan Anlatım Bozuklukları:

Bazı cümlelerde iyelik zamiri kullanılmadığı taktirde bir anlam belirsizliği ortaya çıkar.Cümlenin başına hem senin hem de onun zamirini getirebiliyorsak orada bir anlam belirsizliği vardır.Bu tip cümlelerdeki anlam belirsizliğini gidermek için cümlenin uygun bir yerine iyelik zamirinin getirilmesi gerekir.Aksi taktirde anlam belirsizliğinden kaynaklanan bir anlatım bozukluğu doğar.

*Ehliyetini polis almış öyle mi?
*Bana ne söyleyeceğini biliyorum.
*Geleceğini ben biliyordum.
*Yarışmada birinci olduğuna sevindim.

Not:Bazen de bu belirsizlik noktalama işaretleriyle giderilir.

*Hırsız, çocuğu kovaladı.
*Genç, adama seslendi.
*O, soruları yapamadı.


11)Karşılaştırma Hataları:

Bazı cümlelerden iki farklı anlam çıkabilmektedir.Bu tip karşılaştırma bildiren cümlelerdeki anlatım bulanıklığı giderilmediği taktirde anlatım bozukluğu ortaya çıkar.

*Adam,politikayla karısından çok ilgileniyor.
*Bu kötü insanlara sizden çok kızıyorum.
*Sen onu benden çok aradın.

(Alıntıdır)
 
Merhaba arkadaşlarım. Bir edebiyatçı olarak ben de aranızdayım:KK23: Türkçenin düzgün kullanımı benim için çok önemli bir konu ve bu konuda yapılan yanlışlara tahammül edemiyorum maalesef:KK50: Forumda çeşitli konularda arkadaşlara yaptığım uyarılar anında büyük bir şiddetle karşılanıyor. Çok üzülüyorum maalesef:2: Özellikle Türkçede olmayan " q ", " w " gibi harfleri kullandıklarında deliriyorum. Senin alfabende bu harfler var mı dediğimde ise sana mı soracağız gibilerinden çirkin tepkilerle karşılaşıyorum. Önemli olan kendini ifade edebilmek diyorlar. İyi de kendini kendi dilinin barındırdığı harflerle ifade edemiyor musun be kardeşim offfff:KK47:
 
Sevgili Anuska seni bu anlamli ve bence cok gerekli baslik altinda asla yanliz birakmam.Kadinlarkulubu'ne her giris yaptigimda muhakkak bu baslik altina ugrayip neler yazildigini merak ile okuyorum.Bu arada Kazen bey ile aranizdaki yazismayi tatliya baglamaniza cok sevindim.

madem bu konuyu anlamlı buldunuz o zaman siz de yazımlarınıza dikkat ediniz. yalnız kelimesini yanlız diye yazmışsınız.bunlar benim en çok takıldığım konulardır.türkçede geçen birçok kelimenin yanlış yazılması çok rahatsız ediyor beni. mesela yalnız ve yanlış kelimeleri hep yanlış yazılır. daha çok kelime var böyle. avukata avkat diyenler var çok sinir bozucu. bunlara dikkat edelim bence.
 
Geçenlerde msnde (bir sitenin grup msninde) bir kızcağızın yazılarını okuyacağım diye ömrüm gitti. en sonunda dayanamadım ve kıza yazdım. yazdıklarını okuyacağım diye bir sürü zaman kaybettim, acaba dedim bir şifre çözücü alsam işim daha kolay olur mu? kızdan gelen cevap ; okuyan okuyo, sen ihtiyarlamışsın be moruq. okuyan okuyor sen ihtiyarlamışsın kısmı yine kendi alfabesine göre yazılmıştı ,onu çözene kadar bayağı uğraştım. bir tek moruk kelimesini moruq diye yazdığı aklımda kalmış.
yazık diyorum , çok yazık...

yalnız siz de isminizi dhilek diye yazmışsınız dilek yazsanız olmazmıydı.ben de bu yeni yazımlara gıcık oluyorum.mesela, yhaa diyenler o nedir ya! çhilek yazanlar.z yerine s yazanlar lütfen kusura bakmayın ama "öqhüs türkhçesi" kullanmayın.
 
Harika fikir olmuş bu. Bu konuda hassas olanlardan biri de benim, güzel dilimizi en iyi biçimde kullanmaya çalışırım hep. İmla, noktalamalar, ekler vs... Doğru kullanmak bu denli kolayken yanlış kullananları da anlamıyorum. Kısaltmalar, imla hataları, ayrı yazılması gerektiği halde bitişik yazmakta ısrar edilen dahi anlamındaki -de... Bunlar hiç hoş gelmiyor göze, çirkin, ciddiyetsiz duruyor.

Bir de dahi anlamındaki -de ayrı yazılır deniyor diye olayı yanlış anlayıp hal eki olan -de'yi de ayrı yazanlar("üstüm de" gibi) var ki oraya hiç girmiyorum bile :)
 
yalnız siz de isminizi dhilek diye yazmışsınız dilek yazsanız olmazmıydı.ben de bu yeni yazımlara gıcık oluyorum.mesela, yhaa diyenler o nedir ya! çhilek yazanlar.z yerine s yazanlar lütfen kusura bakmayın ama "öqhüs türkhçesi" kullanmayın.

Kesinlikle aynı fikirdeyim.En Büyük KK
 
Bu konuda dikkat etmeye çalışıyorum.
Çok güzel bir konu olmuş.

Verilen bilgileri de inceliyorum . Bilmediklerimi öğrenmem , bildiklerimi de tazelemem açısından çok faydalı olacağını düşünüyorum.
Teşekkürler paylaşımlar için.
 
imla hatalarına, bitişik yazılan soru eklerine, dahi anlamına gelen ' de ' yi ayrı yazamayanlara, herkesi ' herkez ' yazanlara, istiyoruuuuuuuuuuuuuuuuuuuuummm gibi uzata uzata yazanlara ben gerçekten tahammül edemiyorum!

bir de iki kelimeden birini İngilizce kullananlar var. onlardan hiç bahsetmeyeyim.

elimizde bir tek dilimiz kaldı arkadaşlar. sahip çıkalım lütfen. :KK20:
 
bağlaç olan de'yi bitişik yazanlara ben de sinir oluyorum bir de kelimeleri yanlış telaffuz edenlere, diksiyonu bozuk olanlara, kelimeleri yanlış söyleyenlere mesela ; vefat etmek yerine mefat diyenler var , değişik yerine denişik diyenler, döndürmek yerine döndermek diyenler var ve yanlışa yalnış , yalnıza yanlız, kirpiğe kiprik ,herkese kerkez, ve z yerine s koyanlar, bazı kelimelerde e harfleri açık söylemeleri zengin yengeç vb kelimelerde çok oluyo bu. sempatik ya da havalı konuşcam diye bozuyolar türkçeyi bazıları da ama çok itici oluyolar böyle konuşan birini dinlerken ne anlattığından kopuyorum ister istemez yanlış söylediği kelimeye takılıyorum.
 
Tam benlik konuymuş bu. Şimdiye kadar niye görmemişsem:44:
Ben de forumda en çok şey kelimesinin yanlış yazıldığını görüyorum.
Şey hiçbir zaman bitişik yazılmaz!
Hal eki olan -de bitişik yazılır. Dahi anlamındaki bitişik yazılmaz.
N'aber n'aptın bi' gibi kelimeler Türkçemizde yoktur.
Kesme işareti, özel kelimeleri ve sayıları ayırmak için kullanılır.
 
Son düzenleme:
Tam benlik konuymuş bu. Şimdiye kadar niye görmemişsem:44:
Ben de forumda en çok şey kelimesinin yanlış yazıldığını görüyorum.
Şey hiçbir zaman bitişik yazılmaz!
Hal eki olan -de bitişik yazılır. Dahi anlamındaki bitişik yazılmaz.
N'aber n'aptın bi' gibi kelimeler Türkçemizde yoktur.
Kesme işareti, özel kelimeleri ve sayıları ayırmak için kullanılır.


öğretmenim kızma ya :KK1::KK1:
össde türkçede tek yanlışım vardı noktalama işaretleriyle ilgili bir soruydu:KK53:
hala noktalama işaretlerinde yanlışım çıkar :18:
 
öğretmenim kızma ya :KK1::KK1:
össde türkçede tek yanlışım vardı noktalama işaretleriyle ilgili bir soruydu:KK53:
hala noktalama işaretlerinde yanlışım çıkar :18:

Yok canım kızar mıyım hiç?:KK54:
Zamanla daha iyi kullanırız dilimizi.:KK16:
 
Aklıma geldikçe yazayım ben.
Bir de dillere getirilen ekler her zaman bitişik yazılır.
Örneğin: Türkçemiz, İngilizcesi vs gibi.
 
"15 yıldır dahi anlamındaki de'lerle ilgili mücadele veriliyor ve sonuç sıfır. Avrupa kara veba salgınını bundan daha kısa sürede yenmişti." ~alıntı~ :KK1:

"Adama de'yi ayırması gerektiğini hatırlatıyorum, adam "ben sayısalcıyım" diyor. Sanki adama Heidegger sorduk, Wittgenstein tartıştık, peh." ~alıntı~ :KK9:
 
"15 yıldır dahi anlamındaki de'lerle ilgili mücadele veriliyor ve sonuç sıfır. Avrupa kara veba salgınını bundan daha kısa sürede yenmişti." ~alıntı~ :KK1:

"Adama de'yi ayırması gerektiğini hatırlatıyorum, adam "ben sayısalcıyım" diyor. Sanki adama Heidegger sorduk, Wittgenstein tartıştık, peh." ~alıntı~ :KK9:

sanki insanlara 3 bilinmeyenli denklem çöz diyoruz. alt tarafı de'yi ayrı yazıcak :101:
 
X