- 22 Haziran 2010
- 1.634
- 3.032
Merhaba :)
buraya içimden geçenleri, kimseye anlatamadıklarımı, herkese anlattıklarımı, özellikle çözemediklerimi, beni yoranları, hayatımda yapmak istediklerimi, hayallerimi ve onları gerçekleştirmek için ne gerekli, ne yapmalıyım, planım programım nasıl olmalı gibi şeyleri yazacağım. kendimin, hayatımın, geçen zamanımın daha güzel olması için bir nevi günlük gibi, ve okuyup da tavsiye vermek, ya da sohbet etmek isteyenlerle ilerlesin diye, geldim başlıyorum.
öncelikle ben genel olarak hayatının asıl dönüm noktalarındaki kararları kendisi vermiş olsa da, bu kadar önem atfetmeyen noktalarda hep başkalarını dinlemiş, aman onların dediği olsun üzmeye ne gerek var demiş ama kendisi üzülmüş birisiyim. bu huyumdan vazgeçmek istiyorum en başta. kendi içimde ukteler kalıyor, kendi isteklerimi yok yere feda ediyorum, ettim. artık buna bir dur demem gerek. bunun için olumlamalar, kendi kararını verebilmek üzerine okumalar yapmak ilk işim olacak.
bazen acayip üşengeç oluyorum, bu huyumu da kenara bırakıp, geçen zamanla dans ederek yaşamayı özledim. bu konuda enerjik kalmak, bunun için gerekli egzersizleri yapıp, takviyeleri almak ikinci sırada. bunun içinde şimdilik her gün sadece 20 dakika tam odaklı şekilde spor yapmayı hayatıma dahil ediyorum bugünden itibaren o zaman.
sanal alemde bazen fazla zaman tüketiyorum, bir bakıyorum saatler geçmiş, oysa telefonu kenara koyup, internetten uzaklaşınca neler neler sığıyor bir günün içine, zaman nasıl da çoğalıyor gibi oluyor birden. bunu da kaçırmamak için her gün 20 sayfa kitap okumayı dahil ediyorum hayatıma. zaten bundan fazla okuyorum ama bazı günler elime kitap almadığımda olduğunu fark ettiğimden az olsun öz olsun alışkanlıklarıma bunu da katıyorum şimdi.
kişisel bakım! bana kendimi çok iyi hissettiren şey. ama bazen sadece en temelde kalıp, cilt bakımımı aksattığımı görüyorum, hoşuma gitmiyor bu. her sabah kalkınca ve yatmadan önce 15 dakika da buna veriyorum. bu dakikalar azalır artar tabi bakalım düzen otursunda tekrar önce.
şu an çalışmıyorum, ilerde başlayacağım bir iş var, mülakat olumlu geçti, haziranda başlayacak inşallah. ona hazırlık yapmam gerekiyor, konular belli, ben aman salla şimdi modundayım, ona da bir göz atmam lazım. her gün 20 dakika tam odak da ona vereyim.
haftasonlarım bana kalsın istiyorum daha çok, esneklik payım ve full eğlence, kendime vakit ayırma olarak düşünüyorum şu an.
dil konusu. ingilizcemin seviyesini yükseltmeliyim, yabancı arkadaşlarımla tekrar konuşmaya başlamak ve kelime bilgimi artırmakla işe başlasam güzel olacak. her gün bir 20 dakika da ona desek.
artık tamamen kendi istediğim ve baktığımda huzur bulduğum hayatı istiyorum. herkesin yaşadığı sıkıntılar beni de buldu, beni de yaraladı tabi ama gün yine doğuyor, güneş yine gülümsüyor. kendi avuç içlerimden öpüp, hayatı gül işlenmiş bir mendilin zerafeti ve güzelliğiyle, aynı zamanda yağmurlu havada boğazın oluşturduğu o insanı hayrete düşüren ve bana cesareti anımsayan o manzara gibi korkusuzca ama bütünlüklü şekilde yaşayasım var.
ev işlerini aksatmadan, kendimi üşengeçliğin içinde kaybetmeden, kuş cıvıltılarını, ağaçların çiçek açışını, betondan dalını çıkaran çiçeği örnek alarak, eğlencenin de tadını hep alarak yaşayayım, olmaz mı ? :)
listemi de yapayım o zaman :
-- karar alma, başkalarından çok kendini dinleme konusunda olumlamalar, okumalar yapma
-- üşengeçlik bir kenara, 20 dakika egzersiz/spor
--20 sayfa kitap okuma (şu an Doğan Cüceloğlu'nun Var Mısın kitabını okuyorum, pazartesiye biter gibi)
--sabah ve akşam 15 dk cilt bakımı
--20 dakika dil çalışma, yabancı arkadaşlarla daha sıkı iletişim
buraya içimden geçenleri, kimseye anlatamadıklarımı, herkese anlattıklarımı, özellikle çözemediklerimi, beni yoranları, hayatımda yapmak istediklerimi, hayallerimi ve onları gerçekleştirmek için ne gerekli, ne yapmalıyım, planım programım nasıl olmalı gibi şeyleri yazacağım. kendimin, hayatımın, geçen zamanımın daha güzel olması için bir nevi günlük gibi, ve okuyup da tavsiye vermek, ya da sohbet etmek isteyenlerle ilerlesin diye, geldim başlıyorum.
öncelikle ben genel olarak hayatının asıl dönüm noktalarındaki kararları kendisi vermiş olsa da, bu kadar önem atfetmeyen noktalarda hep başkalarını dinlemiş, aman onların dediği olsun üzmeye ne gerek var demiş ama kendisi üzülmüş birisiyim. bu huyumdan vazgeçmek istiyorum en başta. kendi içimde ukteler kalıyor, kendi isteklerimi yok yere feda ediyorum, ettim. artık buna bir dur demem gerek. bunun için olumlamalar, kendi kararını verebilmek üzerine okumalar yapmak ilk işim olacak.
bazen acayip üşengeç oluyorum, bu huyumu da kenara bırakıp, geçen zamanla dans ederek yaşamayı özledim. bu konuda enerjik kalmak, bunun için gerekli egzersizleri yapıp, takviyeleri almak ikinci sırada. bunun içinde şimdilik her gün sadece 20 dakika tam odaklı şekilde spor yapmayı hayatıma dahil ediyorum bugünden itibaren o zaman.
sanal alemde bazen fazla zaman tüketiyorum, bir bakıyorum saatler geçmiş, oysa telefonu kenara koyup, internetten uzaklaşınca neler neler sığıyor bir günün içine, zaman nasıl da çoğalıyor gibi oluyor birden. bunu da kaçırmamak için her gün 20 sayfa kitap okumayı dahil ediyorum hayatıma. zaten bundan fazla okuyorum ama bazı günler elime kitap almadığımda olduğunu fark ettiğimden az olsun öz olsun alışkanlıklarıma bunu da katıyorum şimdi.
kişisel bakım! bana kendimi çok iyi hissettiren şey. ama bazen sadece en temelde kalıp, cilt bakımımı aksattığımı görüyorum, hoşuma gitmiyor bu. her sabah kalkınca ve yatmadan önce 15 dakika da buna veriyorum. bu dakikalar azalır artar tabi bakalım düzen otursunda tekrar önce.
şu an çalışmıyorum, ilerde başlayacağım bir iş var, mülakat olumlu geçti, haziranda başlayacak inşallah. ona hazırlık yapmam gerekiyor, konular belli, ben aman salla şimdi modundayım, ona da bir göz atmam lazım. her gün 20 dakika tam odak da ona vereyim.
haftasonlarım bana kalsın istiyorum daha çok, esneklik payım ve full eğlence, kendime vakit ayırma olarak düşünüyorum şu an.
dil konusu. ingilizcemin seviyesini yükseltmeliyim, yabancı arkadaşlarımla tekrar konuşmaya başlamak ve kelime bilgimi artırmakla işe başlasam güzel olacak. her gün bir 20 dakika da ona desek.
artık tamamen kendi istediğim ve baktığımda huzur bulduğum hayatı istiyorum. herkesin yaşadığı sıkıntılar beni de buldu, beni de yaraladı tabi ama gün yine doğuyor, güneş yine gülümsüyor. kendi avuç içlerimden öpüp, hayatı gül işlenmiş bir mendilin zerafeti ve güzelliğiyle, aynı zamanda yağmurlu havada boğazın oluşturduğu o insanı hayrete düşüren ve bana cesareti anımsayan o manzara gibi korkusuzca ama bütünlüklü şekilde yaşayasım var.
ev işlerini aksatmadan, kendimi üşengeçliğin içinde kaybetmeden, kuş cıvıltılarını, ağaçların çiçek açışını, betondan dalını çıkaran çiçeği örnek alarak, eğlencenin de tadını hep alarak yaşayayım, olmaz mı ? :)
listemi de yapayım o zaman :
-- karar alma, başkalarından çok kendini dinleme konusunda olumlamalar, okumalar yapma
-- üşengeçlik bir kenara, 20 dakika egzersiz/spor
--20 sayfa kitap okuma (şu an Doğan Cüceloğlu'nun Var Mısın kitabını okuyorum, pazartesiye biter gibi)
--sabah ve akşam 15 dk cilt bakımı
--20 dakika dil çalışma, yabancı arkadaşlarla daha sıkı iletişim
Son düzenleme:
ama bu iş olunca arkadaşlarımı kaybetmek de hiç istemiyorum, ikisi de olsun pls. 
