Ayşe Arman'dan özel pozlar...40 olmadan Nihat Odabaşına poz verdim

Halikarnas

DÖNDÜM
Kayıtlı Üye
24 Kasım 2008
14.247
35

40 olmadan Nihat Odabaşı’na poz verdim

Bütün hayallerimi tek tek gerçekleştirmeye başladım.

Size bir şey söyleyeyim mi?

Artık korkmuyorum da...

İçimden ne geliyorsa...

İç sesim neye "Tamamdır" diyorsa...

Yapıyorum.
8187489.jpg


*

En büyük hayallerimden biri...

40 olmadan Nihat Odabaşı’na "baştan çıkarıcı birkadın" olarak poz vermekti.

Sevgilime sordum:

"Yapabilir miyim?"

"Ben senin baban değilim, benden izin almana gerekyok!" dedi.

"Yooook yemezler!" dedim.

"Hiçbir şeyden korkmuyorum ama seni kaybetmektenkorkuyorum. Kontrollü bir kontrolsüzlük yaşamak istiyorum o kadar..."

Güldü.

"Sonra da o fotoğrafları yatak odamıza asacaksın di mi?"

"Evet" dedim, "Sen benim beynimi okuyorsun!"

"Yap ama seks fotoğrafları olmasın, seksi fotoğraflar olsun..." dedi.

Sözünü ettiği ayrım, bayağılık ve samimiyet arasındaki ince çizgi gibi bir şeydi.

"Tamamdır" dedim.

Yine de kendime güvenemedim.

(İtiraf ediyorum, ben bazen bayağılıktan da hoşlanıyorum)

"Nihat’ın pespaye bir şey yapmasına olanak yok, ama fotoğraflar senin de onayından geçsin, öyle verelim Hello’ya" dedim.

Ekledim: "Yine de bir sürü insan, sevgilisi nasıl izin vermiş diyecektir..."

"Desinler, umurumda değil" dedi, "Seninle birlikte olmaya karar verdiğim gün, bir sürüşeyi göze almam gerektiğini biliyordum..."

*

Ve macera böyle başladı.

Her gün posta kutumda yeni bir fotoğraf buluyordum.
8187491.jpg

Nihat’tan.

Onunla çalışmanın baştan çıkarıcı tarafı da bu.

Siz ne kadar çekim öncesi bu fotoğrafları kafanızdapişiriyorsanız, o da pişiriyor.

Siz ne kadar heyecanlanıyorsanız, o da heyecanlanıyor.

Hatta sizden daha fazla...

Çekime, kafasında mutlaka bir konseptle geliyor.

Fotoğrafları çekeceğimiz güne kadar tonlarca fotoğrafyolladı bana.

Charlize Theron’den Sharon Stone’a, Kate Moss’tan Jennifer Aniston’a kadar...

Bir sürü ikonun, siyah beyaz fotoğrafı...

Bir de Peter Lindbergh’in kadınlarını gösterdi.

Sonra da dedi ki, "Git bir kitapçıya, Sante D’Orazio’nun albümlerinden birini al. Kafamda seni öyle çekmek var."

"Yani nasıl?" dedim.

"Sanki kuaför yok, makyöz yok. İnanılmaz doğal ve duru fotoğraflar... Ama aynı zamandakışkırtıcılar."

Bir de tanışmış o adamla.

Los Angeles’ta...

"İnsana tuhaf bir duygu geçiyor sizin fotoğraflarınızdan" demiş.

"Hepsiyle sevişmişim gibi mi?" demiş Sante D’Orazio.

Nihat gülümsemiş.

Adam da, "Bir iki tanesi hariç evet!" demiş.

Nihat, "Öyle mahrem fotoğraflar ki, sanki sadece ikisi var. Sanki başka kimse yok. Bizimkilerin de öyle olmasını istiyorum" dedi ama...

Çekim günü buluştuğumuzda "Bu ne ya!" dedim...

Mahrem kareler ha!

Size evdeki kalabalığı anlatamam...

Prodüktör Ergin...

Nihat’ın üç asistanı, Onur, Erhan ve Serhat...

Dijital ekipmandan sorumlu Ali...

Makyajcı Kürşat...

Stylist Yasemin...

Kuaför Ali...

Bizim Leman...

Sonra Hello’dan Figen...

Ve paraflaşlar, yansıtıcılar, jeneratörler...

Fotoğraflara daha uzaktan ve puslu ve perde aralığından seyrediliyormuş hissi vermekiçin çamur ve vazelinle kirletilmiş bir cam...

Yani ordu gibiler ve dudak uçuklatan bir teknolojik donanımla geliyorlar.

Çekilen her fotoğrafı da anında laptop’da görüyorlar. Anlayacağınız, kamera arkası fotoğraflarda görünen yalınlıkla hiçbir alakası yok.

Ali, saç için koşturuyordu...

Kürşat, beni doğal görünen hale getirmek için bilmem kaç saat boyuyordu...

Yasemin giysilere karar vermeye çalışıyordu...

Leman fırında kaşarlı simit yapıyordu...

O simitleri bile Nihat’tan korka korka yiyorduk...

*

Çünkü esas olarak sadece Nihat var.

Bir insanı hasta edebilecek kadar, hayatın ortasında duruyor.

Her şeyin ortasında.

Nasıl bir ego aman Allah’ım.

Ben Hıncal Uluç’ta ego var zannederdim, Nihat’la tanışmasını öneririm.

Yasemin’le seçtiğimiz elbiseleri beğenmiyor, "Bunlar rüküş!" diyor.

"Peki tamam" diyoruz.

Asistanlarına kızıyor. Saçıma karışıyor. "Yapılı bir saç bu, kirletin" diyor.

Her şeyin doğal ve sade olmasını istiyor.

Makyaja karışıyor.

"Makyajı azaltın" ya da "Ruju silin, bu kadına ruj yakışmıyor..."

Aman Allah’ım fotoğraflarımı çekerken bana da bağırıyor!

"Benimle ilgilen, bana konsantre ol, sevgiliymişiz gibi bak, kollarını kaldır, ellerinikulaklarının arkasına götür, boynuna dokun, kendine dokun..."

Ve ve ve...

Bir an geliyor...

Yok hayır, kızmıyorsunuz...

Sinirlenemiyorsunuz da...

Adam, o kadar çalışıyor...

O kadar kendinden geçiyor...

O kadar tutku içinde iş üretiyor ki...

Hayranlık duyuyorsunuz...

Gerçekten.

O ne söylerse yapıyorsunuz...

Ve ona, yüzde 100 teslim oluyorsunuz.

Ben öyle oldum.

*

Bence onunki bir tür ruh hastalığı.

Çünkü çekim bittikten sonra bile sadece çektiği fotoğraflar üzerine konuşmak istiyor.

O fotoğraflarla yatıp kalkıyor.

İnanılmaz titizleniyor.

Uyduruk iş yapamıyor.

Şişiremiyor.

"Kendi kurallarım" diyor, başka bir şey demiyor.

Düşünebiliyor musunuz, bazen sayfa sayısını bile o belirliyor.

Ama Hello’nun 5’inci yılıydı, bu çekime zaten epey yer ayıracaklardı.

Ama 16 sayfa yapacaklarını duyunca ben de "Yok artık daha neler!" dedim.

Bu arada...

Ben de halá...

Fotoğrafların hepsini görmedim...

Hello’cular da görmedi...

Nefeslerimizi tutmuş posta kutumuza düşecek fotoğrafları bekliyoruz...

Nihat, tek tek ucundan gösteriyor...

Bir yamuk olmasın diye bir şey de diyemiyorum, sağı solu belli olmuyor 0çünkü...

Gördüklerimi çok sevdim.

Siz de seversiniz inşallah...

Nihat Odabaşı’nın objektifinden

Ayşe Arman...



 
iyi hoş da sarduşum çırılçıplak olmaya gerek var mıydı?? gerçi onlar için bir şey ifade etmiyor... benneyaptımki
 
Ayşe Arman Photoshop güzeli çıktı!



Evli ve bir çocuk annesi Ayşe Arman’ın seksi pozları internetin en çok tıklanan fotoğrafları oldu. Ama Gazete Habertürk, fotoğrafların üzerine gitti ve uzmanlarla görüşerek fotoğraflarda photoshop desteğinin olduğunu ileri sürdü.



Gazetecı Hürriyet yazarı Ayşe Arman’ın, Hello dergisinin Türkiye’deki 5’inci yıl sayısı için Nihat Odabaşı’na verdiği cesur pozlar dün bir çok internet sitesinde yer aldı.

Pozları için “tek sebep, yaş 40 olmadan hayata bir çentik daha mı atmaktı? Tabi hayır. O işin bahanesi” diyen Arman dergideki röportajında eşi Ömer Dormen’i “Benzersiz bir erkek, dünyanın en düzgün adamı, müthiş tatlı bir serseri” diye tanımlıyor. “Eşim benim saçımın telini bile kıskanır” diyen Arman “Hayatımdaki her şeyden haberi var. Hoşuma giden bir adam görsem, akşamı beklemem, hemen telefon açar söylerim” diye konuşuyor.

Ancak Gazete Habertürk, kusursuz görünen fotoğrafların üzerine gitti. Uzmanlarla görüşen gazete, photoshopla desteklenen fotoğrafları profesyonellere sordu. Usta isimlerin genel kanısı photoshop tekniklerinin bol miktarda kullanıldığı yönündeydi.

işte profesyonellerin fotoğraflara dair yorumları.

Şener Aldı Çekim, teknik olarak amatör seviyede. Proosyonel bir aydınlatma kullanılmadan ters ışıkla doğallık yakalanmış. Böylece vücut kusurları gizlenmiş. Çeşitli filtrelerle gerçeklikten uzaklaşılmış. Arman'a, özünden farklı bir biçim kazandırılmış. Fotoğraftaki, Arman'ın yüzde 20'sidir.



Zeynel Abidin Ağgül Photoshop var ama rahatsız etmiyor. Seksi poz vermeyi hayal eden bir kadının fotoğrafını çekmek her fotoğrafçının istediği bir şeydir.



Celal Erdemir Fotoğraflar oldukça estetik ama Ayşe Arman'ın baştan yaratıldığını görüyoruz. Bambaşka bir kadın çıkmış ortaya. Nihat Odabaşı zaten photoshop'suz çekim yapmaz. Ayşe Arman'ı makyajsız da gördüm. Kollar ve bel inceltilmiş.Yanaklar içeri çekilmiş.



Serkan Şedele Tabii ki çekimlerin sonrasında photoshop kullanılmış ama iyi uygulama yapılmış. Dolayısıyla da bakınca rahatsız etmiyor. Photoshop var ama rahatsız etmiyor.


Lara Sayılgan Aşağıdan çekilmiş, photoshop'la da inceltilmiş. Derginin iç sayfalarında kullanılan fotoğraflarda ise photoshop daha az kullanılmış. Ayşe, imajıyla biraz kendinden uzaklaştığı için farklı algılanıyor. Çok naturel bir çekim olmuş.


ALINTI
 
neyi ispatlamak için böyle bir girişimde bulunmuş çok merak ettim doğrusu
kendisi fotomodel değil oyuncu değil şarkıcı değil
mesleğinin gereğini yapması kafiydi bence
soyunmasına gerek yoktu sükse yapmak için
bazen bayağılıktan da hoşlanıyorum demiş ya
şu hali bayağının ötesinde olmuş tebrik ederim kendisini
zaten hoşlanıyormuş ne diyelim eline sağlık çok bayağı bir çalışma olmuş
 
Bu kadının tarzı hiç bir zaman hoşuma gitmedi zaten. Yatak odalarına kadar bütün özelini okuduk senelerce. Fotoğraflarını görünce de hiç şaşırmadım ama özgürlükle basitliği birbirinden ayırabilse keşke..
 
hic sevmiyorum bu kadini zaten
ve bencede kendine hic benzetemedim epey bi shoplamislar bunu :))))))))

haberlerde izlemisdim dün

esimde diyo 40olsa nolucak güzel diilki zaten :)
 
bence pozlar çok güzel.
üstelik kadın çıplakta değil.
anlayamadığım birazcık dekolte verip bacak gösterince bir kadının basitlikle suçlanması. bu pozlarda ,basitlik yok...
çokta güzel bir kadın.ayaktaki pozuna bayıldım.
yabancı sanatçılar veya tanınmış simalar böyle poz verse ,o resimlere bakıp asla böyle konuşmayız. ama bizden biri verdi mi,yerden yere vurulur nedense.
kadında acaip güzel bir vücut varmış. bravo. bu yaşta böylle vücut 20 sinde bile, herkeste yoktur....
 
Son düzenleyen: Moderatör:
ayşe armanın tarzını beğenmek her kadının harcı değildir.
ayşe arman kadar ayıkırı ve herkeze inat hayatına sahip çıkan kadın olmak gerekir..
türk kadınının bu kadar tepki vermesini anlamıyor değliim..
resimler çok hoş..
60 yaşındaki ajda pekkanın taş gibi bacaklarla mayolu konser vermesinden farklı değildi..
ajda pekkan da çok güseldi..
ne göze batan nede rahatsız eden hiç birşey yok bence..
eline sağlık hatunumun!!
oldum olası hayran olmuşumdur kendisine.
pekişti şimdi..
 
iğrenç bi kadın...

bu 40 olsa nolur 20 olsa nolur...

belkide sevmediğimdendir ama çok itici çok sevimsiz çok çirkin.....

hoşlanmıyorum işte....
:nazar:
 
60 yaşındaki ajda bir idoldür ve asla ajda gibi olamaz ayşe....

ikisinin yerleri çok çok ayrı.....

onun ajda gibi olması için 1000 fırın ekmek yemesi gerek....:nazar:
 
Yazılarını sürekli okurum katıldığım veya katılmadığım fikirleri de olmuştur cesaretinden dolayı kutluyorum fotoşoplu veya değil bence gayet hoş olmuş:nazar:
 
13 sebep


Herkes, "Nihat Odabaşı'na neden fotoğraf çektirdin?" diye soruyor. "Tek sebep 40 olmadan hayata bir çentik daha mı atmaktı?" Tabii hayır! O, işin bahanesi. Aşağıda aklıma gelen sebeplerin bazılarını sıraladım:

1- İlgi çekmek için.

2- "Kadın yine n'apmış bak!" dedirtmek için.

3- Sizi konuşturmak için.

4- Canım istediği için.

5- Nihat'ın beni olduğumdan çok daha güzel görüntüleyeceğine yüzde yüz emin olduğum için.

6- İçimden nasıl bir kadın çıkartacağını merak ettiğim için.

7- Alya'ya ileride, "Zamanında annem hiç de fena değilmiş!" dedirtmek için.

8- Kapak olmak hoşuma gittiği için. (Kapak olduğum bütün dergileri, bir çekmeceye koyuyorum. Arada çıkarıp kendime bakıyorum. Bu da böyle bir hastalık işte. Sırada Elle var. Işın'la plan yapıyoruz, dünyanın neresinde çeksek diye, yine Nihat'la. Yeryüzünde Elle'e kapak olmaya hayır diyecek bir kadın var mıdır?)

9- Hava atmak için.

10- Bir kadının sevgilisinin bu tür şeylere itiraz etmeme olasılığının da olduğunu göstermek için.

11- Risk almak için, risk almanın da heyecan verdiğini bildiğim için.

12- Bu yazıyı yazabilmek için.

13- Gerçekten o fotoğrafları yatak odama asmak istediğim için. (Yatak odamız bembeyazdı. Sıkıldım. Değişiklik olsun diye beyaz yatağın üzerine, açık gri- koyu gri ve siyah yastıklar aldım. Bugün perdeleri de değiştiriyorum, gri yapacağım. Duvarların birini de griye boyadım. Sonra yatağın kenarına da siyahlı, grili lambalar buldum. Size bir şey söyleyeyim mi süper oldu. Şimdi o gri duvara Nihat'ın çektiği siyah-beyaz fotoğrafları asacağım. En çıplak olanlarını. Hahahahaha. Çerçevelerini bile seçtim. Bu tür numaralar çekmezsek hayat çekilmez ki... )


Ayşe ARMAN
 
kesinlikle bayıldım foroğraflara.
bence çok seksi ve çok estetik.
pornoyla falan alakası yok, dekoltenin estetiği var bana göre.
hele ayaktaki remi çok hoş.
bayağılık ya da adili göremdim hiçbirinde.
bunların daha da açıklarını kimi şarkıcıların albüm kapaklarında görüyoruz, onlar niye soyunuyor?
benim de 40 yaşımda böyle estetik görünecek vücudum olsa bende böylesi profesyonel bir objektife poz vermek isterdim.
ve bende yatak odama bu pozları asmak isterdim..
 
biz şunun ayrımını yapamıyoruz toplum olarak , birinin herhangi bir tavrından yada tarzından rahatsız olduysak konuyu orda noktalayı, yiğide hakkını vermiyoruz !
ahmet kaya örneği ..
düşüncelerini asla benimsemiyorum ama sesine ve şarkılarına aşığım..
naptık ahmet kaya'ya ? taşladık resmen ..
gene aynısı yapılıyor..
esin güzel noktadan yakaladın olayı..
cesareti tebrik edemiyoruz biz..
onun yaşında olup çoktan kendini salmış kadınların aksine çıkıp orda poz verebilecek kadar cesur olduğunu düşünmeden '' zaten sevmezdim '' diyerek harcadık iki dakikada..
lafa lafımdayım..

helal olsun hatunuma !!!
 
Son düzenleme:
X