Anne Olunca Aktivasyon Tuşuna Basılan Gizemli Süper Güçlerimiz!
Yok artık! dediğimiz o anlar. Hepimiz yaşadık, değil mi? Anne olmadan önce sadece filmlerde gördüğümüz, bilim kurgu eserlerinde okuduğumuz bazı yetenekler, o minicik insan hayatımıza girdiğinde birdenbire aktif oluyor. Sanki evren bize, Bu zorlu görevin var, işte sana ekstra süper güçler! demiş gibi. Gelin, aramızda gülerek konuştuğumuz, eşlerimizin hâlâ anlam veremediği, anne olmanın getirdiği, bilimsel olarak açıklanamayan garip süper güçlere bir göz atalım. Belki de hepimiz birer süper kahramanız, kim bilir!Uzay Çağı Kulakları; Fısıltı Dedektörü!
Anne olunca kulaklarınız bir anda ultra hassas mod´a geçiyor. Yan odada televizyon son ses açık, elektrik süpürgesi çalışıyor, köpek havlıyor. Ama siz, o gürültü karmaşasının içinde, yatağında uyuyan bebeğinizin en hafif nefes alışını, minik mırıltısını anında fark ediyorsunuz. Sanki o ses, diğer tüm frekansları delip geçiyor ve doğrudan kalbinize ulaşıyor. Eşiniz, Ne oldu ki? diye hâlâ mışıl mışıl uyurken, siz çoktan yataktan fırlamış, alarma geçmişsiniz. Bu yetenek, tamamen sevgi ve içgüdüyle ayarlanmış bir süper frekans bandı gibi çalışıyor, bu frekans bandının 5G’den bile hızlı olduğu söyleniyor.!Terminatör Taraması; Kayıp Eşya Dedektörlüğü!
Evde bir şey kaybolduysa ve o şey acilen bulunması gerekiyorsa (puzzle’ın son parçası, kreşe götürülmesi gereken ayakkabının teki), panik yapmayın. Anne Terminatör Taraması devreye giriyor. Çocuğunuz odayı 15 kez aramış, babası 5 dakikasını harcamış olabilir, ama siz sadece odanın kapısından süzülüp, lazer gibi bir bakışla eşyanın tam yerini biliyorsunuz. Kanepenin altındaki minik boşluk, buzdolabının arkasındaki köşe veya kışlık botların içi. Hiçbir detay gözünüzden kaçmıyor. Bu, yılların tecrübesiyle kazanılmış, evdeki kaosu çözme yeteneği.Anında Termal Cilt Teması; Ateş Ölçer El!
Dijital ateş ölçerler, temassız cihazlar falan, hepsi hikaye! Bir anneye en güvenilir ateş ölçeri sorarsanız, cevabı basittir, alın teması! Çocuğunuzun rengi soluk mu? Sessizleşti mi? Hemen elinizi uzatır, minik alnına dokunursunuz. Ve o an, elinizdeki sıcaklık farkını hissedersiniz. Hafif kırgın, ateşi yok dersiniz ya da tam tersi, Eyvah, ateşi çıkıyor! Bu el, hata yapmaz. Sanki cildimizde, vücut sıcaklığındaki en ufak değişimi algılayan minik termometreler var. Bir anne, çocuğunun normal vücut sıcaklığını kendi vücudundan bile daha iyi bilir.Kimyasal Analiz; Tükürük Dedektörü!
Bu süper güç biraz komik, kabul! Çocuğunuz bir anda sessizleştiyse ve siz hemen odaya girip onu ağzında tanımlanamayan bir maddeyle yakaladıysanız, ne yaparsınız? Paniklemeden, elinizle ağzından o garip cismi çıkarır ve anlık bir risk analizi için parmağınızı hafifçe dilinize değdirirsiniz. Kum mu, boya mı, yoksa saksı toprağı mı? Bu saniyelik tadım, size zehirlenme riski olup olmadığını hemen bildirir. Belki hijyenik değil ama hayat kurtarır!Çoklu Görev Sanatı; Juggling Ustalığı!
Normal bir insanın aynı anda yapabileceği iş sayısı sınırlıdır. Ama bir anne, bu kuralları yıkar. Bir elinde telefonu tutar, diğer eliyle çorbayı karıştırır. Aynı anda iki çocuğun kavgasını yönetir, eşine not yazar ve yerdeki oyuncağa takılmamak için telepatik bir sıçrayış yapar. Beynimiz sanki sekiz çekirdekli bir işlemciye yükselmiş gibi çalışıyor. Bu, sadece görevleri üst üste yığmak değil; her birini tamamen odaklanmış şekilde başarıyla tamamlamak anlamına geliyor. Evet, bu düşünce hızıyla hareket etme yeteneğidir.Önsezili Refleks; Telepatik Fren Sistemi!
Özellikle yeni yürümeye başlayan çocuk annelerinin favorisi. Çocuğunuz düşecek, bir şeye çarpacak ya da kafasını vuracak gibi görünüyorsa, siz bunu saniyeler öncesinden hissediyorsunuz ve omuzunuzla, ayağınızla veya garip bir vücut hamlesiyle engel oluyorsunuz. Bu hareketler çoğu zaman yerçekimine meydan okur gibi görünür. Vücudunuz mantığınızdan ve tepki sürenizden çok daha hızlı hareket ediyor. Buna Anne Radarı diyoruz. Minik ayaklar hızlanır hızlanmaz vücudunuz bir alarm veriyor ve süper güç devreye giriyor.Hafıza Güçlendirici; Süper Hafıza!
Anne olduktan sonra kendi adımızı unutacak kadar dalgın olabiliriz ama çocuklarımızla ilgili hiçbir detayı unutmayız. Dokuz ay önceki doktor randevusu, geçen hafta biten boya kaleminin rengi, iki yıl önce yaptığı komik bir olay. Beynimiz artık sanki kendi kişisel ajandamız gibi çalışıyor. Bu kronolojik bilgi deposu, doğumdan itibaren tüm önemli ve önemsiz anları kaydediyor. Eşinize doğum gününü hatırlatmayı unutabilirsiniz ama çocuğunuzun sevdiği o özel atıştırmalığın son kullanma tarihini asla!Sessizlik Algılayıcısı; 'Tehlike Sinyali' Sistemi!
Evde çocuklar normalden çok daha sessizse, bu bir huzur anı değil, kırmızı alarmdır! Sessizlik, anne için potansiyel tehlike sinyalidir. Beynimiz hemen sorar: Şu an ne karıştırıyorlar? Bu sessizlik, sizi anında mutfağa, banyoya veya kalemle duvar boyanan odaya yönlendirir. Anında tahmin ve müdahale yeteneği işte budur. Unutmayın, bir çocuğun sessizliği, annenin süper gücünü tetikleyen anahtardır.İşte böyle sevgili anneler. Anne olmak, bize sadece sabır ve koşulsuz sevgi vermekle kalmıyor, aynı zamanda bu dünyada hayatta kalmak için ihtiyacımız olan, bilimsel olarak açıklanamayan o süper güçleri de hediye ediyor. Her ağlayan bebekle kalbimiz biraz daha büyüyor, her uykusuz gecede dayanıklılığımız test ediliyor, ve kimi zaman bir bakışla minik sorunları çözebiliyoruz. Bizler, gündelik hayatın görünmez kahramanlarıyız. Sabah kahvesiz ayakta durmayı başarabilen, kaybolan eşyaları anında bulabilen, minicik bir sarılmayla tüm yorgunluğunu unutan, hayatın küçük mucizelerini büyük bir gözle görebilen süper kadınlarız.