Gündüz biraz gergindim, kızgındım.. Çünkü takımın durumu kötüye gidiyordu paylaşım sıklığı bakımından( ki takımı ayakta tutan şey de zaten budur), bunu farkettim. Tamamen iyi niyetle, doğru bildiğim şeyleri çekinmeden yazdım. Uzun uzun.. Hala da hepsini savunuyorum. Dışarı çıktım sonra, ve şimdi geldim eve. İçimden diyordum ki, baya bi kişi gelmiştir, yazdıklarım üzerine konuşulmuştur, bu akşam hep beraber yine konuşuruz bazı kararlar alırız ve takımı toparlarız.
Ama içimden diyordum işte..
Bi geldim ki, betül ve ebru dışında konuyla ilgilenen cevap veren olmamış. Geçmişi okumadıkları anlamına mı geliyor bu? Okuyup da takmadıkları anlamına mı?
Normal hayatında çok neşeli, güleryüzlü, az sinirlenen biri olmama rağmen bugün ben baya sinirlendim. Sabah diyordum ki kendime, acaba abartıyor musun Tuğba? Şimdi gördüm ki hiç de abartmamışım. Bu ne ya! Hiçbişey hiçkimsenin umrunda değil
Ben bu takıma ilk geldiğim günlerde, nasıl yaparım da bu döngüye en kısa zamanda onlar kadar aktif biçimde katılırım diyordum. Ödüm kopuyordu bi görevimi yerine getirememekten. Diğerlerinin yaptıklarını yapamamaktan, boş yere yer işgal etmekten.. Şu gün oldu ve ben hala aynı kaygıyı taşıyorum. Ve zaten olması gereken de bu! Bu yarışmayla ilgili açılmış bazı konuları okursanız işin ciddiyetini zaten anlarsınız.
Sizden, bizden istenen çok fazla bişey yok ki. burayı takip ettiğinizi ve burayı umursadığınızı hissettirmeniz. Ben bi iki kez bikaç gün ist üste giremeyecek oldum da, ecemin numarasını aldım menülerimi ona yazıp gönderdim. Varmı bi gelişme, bilmem gereken bişey diye sordum.. Sporumuz diyetimiz hakkında konuştuk onunla. Yani anlatmaya çalıştığım şey işte; burayı umursadığımızı belli etmek bu. Kusura bakmayın ama gidişat böyle olduğu sürece her zaman bu şekilde konuşmalarıma devam edeceğim, çünkü ben takımının motivasyonunu ve nihayetinde de kendi motivasyonunu düşünen sorumluluk sahibi biri olmaya çalışıyorum. Kesinlikle yazdğım hiçbişeyin, 1 tane harfin bile gereksiz yere söylenmediğini düşünüyorum.
Üzerine düşen vazifeleri eksiksiz yerine getirmeye çalışan biri olarak, ben böyle görmek istemiyorum bu takımı eğer artık kaptan yardımcısı isem. Ya bi an önce herkes kendisine çeki düzen vermeye çalışsın, çünkü vaadde bulunulduğu halde yeterli ilgiyi göstermeyerek, başkalarının motivasyonunu da düşürmek kimsenin hakkı değil. Ya da diyorsanız ki yok arkadaş biz böyle geldik böyle gideriz, başımızda da senin gibi vırvır öten birini istemiyoruz, o zaman ben gideyim başka takımlardan birinde bu işi önemseyenlerle olayım.
Aranızda Beril'i sevenler vardı sevmeyenler vardı. Ecem'i sevenler vardı sevmeyenler vardı.. Size bişey söyleyeyim mi, o ikisi de benim CANIMDI.. Onların yokluğundan ağladım bile ben.. Ama herşeye rağmen yine moralli bi şekilde olmaya çalıştım, burayı toparlamayı gaye edindm kendime. Beril, Ecem, Ebru ve Betül ile aramda çok güzel bi bağ oluştu. Diğerleriyle de oluşmaması için de hiçbir sebep yok ortada benim için. Ne olur bi an önce kendinizi gözden geçirin, ölçün tartın.. Ve bi karar alın. Lütfen!