Merhaba arkadaşlar. İçimin sıkıntısını kimseye anlatıp rahatlayamıyorum. Bura da yazıp biraz olsun rahatlamak istedim. Annesi ve babası ayrı olarak büyüyen şanssız çocuklardan biriyim ben
( Şuan 27 yaşımdayım... Babamı en son 9 yaşımdayken gördüm ve ona ait hiçbirşeyi yüzü dahil hatırlamıyordum. Ta ki 2 gün öncesine kadar. Babam beni hiç aramadı sormadı yıllar yılı.. Terkedip gitmiş bizi ben küçükken.. Dayım baktı büyüttü okuttu beni...2 gün öncesi babaannemin cenazesi için Almanya dan Türkiye ye geldi babam. Geliceni öğrendiğimizden beri herkes üzerimde bir baskı kurmaya başladı. Özellikle annem. Kızım bak şöyle olur böyle olur ben sana barış demem barışma demem ama ama ama..... Farkına varmadan psikolojik baskıya maruz bıraktılar beni.. Bunun yanında geldiğinde mutlaka görüş bir kez olsun konuş en azından içini dök diyenlerde vardı tabi... Babamı göresiye kadar ona karşı içimde hiçbir duygu yoktu. Yıllarca içimde beslediğim kin ve nefret bile zamanla silindi içimden. Nötr oldu duygularım son 3-4 senedir. Nihayet babam geldi. İlk gün cenaze evinde kapıda gördüm onu girerken. Hiç hatırlamama rağmen ilk görüşte o olduğunu anladım. Eve girdik kuzenimle ve arkamızdan bi aile büyüğümüzle birlikte babam girdi içeri. Yanıma kadar geldiler ve bu kızın dediler... Herkes aladı bir ben ağlamadım. Bana sarıldı yanaklarımdan öptü ne kolumu kaldırdım ne de tek bir laf ettim. Koltuğun bi başında ben diğer başında o etrafımızda bikaç kişi oturduk dakikalarca. Dönüp bakmadım tek laf etmedim. Taş oldum adeta. Kuzenim taş gibi duruyorsun seni takdir ettim dedi. Herkes ağladı nasıl durdun bukadar tepkisiz dedi. O an içimde hiçbir kıpırdanma olmadı. Dün akşam babaannemin okuması yapıldı. Orda bi oluruna getirip beni yanlız yakaladı ve konuşmak istediğini söyledi. Yaptığı hatalardan pişman olduğunu söyledi. Hatalı olduğu kabul ettiğini ve vijdanının rahatlaması için onu affetmemi istedi. Sonra beni dinledi. İçimdeki bir kısım şeyleri fikirlerimi onunla ilgili düşüncelerimi anlattım ona. Ne desen haklısın dedi kızmıyorum sana dedi ve en son seni affetmem dedim. Konuşma orda sonlandı. Hala beni kazanmak için çok da bir çabası olmadığını gördüm. Onca yol sonra nolursa olsun sen kabul etmesen bile ben sana babalık görevimi yapmaya çalışıcam yine de demesini beklerdim. Sadece haklısın dedi ve geçti. Bugün perşembe, Pazar günü Alman yaya dönecek. Gitmeden bi adımda daha bulunur mu diyorum ama hiç sanmıyorum. Onu yüzyüze görmek iyi mi geldi bana kötü mü onu da bilmiyorum. Dün geceden beri uyusam da uyansamda hep aklımda ve gözümün önünde. Yıllardır baba özlemi çekmenin asıl acısını yüzyüze geldiğimde anladım. Sahiden içimde çok büyük bi boşluk varmışy meğer. Çok özlemişim çok istemişim her çocuk gibi bi babam olmasını. Hiçbişey konuşmadan saatlerce sarılmak istedem ona kızgın da olsam kırgın da olsam. Ama yılların verdiği eziklikle grurum elvermiyor. Benim için onca sıkıntıyı çeken dayım ve annemi de çiğnemek istemiyorum açıkcası. İşte durum bu kısaca.. Allah kimseyi böyle sorunlarla karşı karşıya bırakmasın çok zor çünkü
( 


