2009 Eylül Anneleri

dilekcim saol canım allahım ona vercegi bütün dertleri bana versin hasta olması çok kötüymüş

ececim sizdemi hastasınız sizede çok geçmiş olsun en kısa zamanda iyileşirsiniz

ayşecim sormaya ne bilem vermedi benımde istemekk hiç aklıma gelmedi böle durumlarda kafam hiç çalışmaz
 
dilek biz nerdeyse 1 aylıktan beri o şampuanı kullanıyoruz
daha bi kutu bile bitmedi
haftada en az iki kere yıkanıyor
ve çok çok memnunum
 
merhaba eylül anneleri. ben ekim annesiyim. 2 hafta sonra tam olarak geçicem ek gıdalara. kahvaltı vs..
size bikaç bişey soracaktım.
1. şu kavanoz mamalarından yani sebze meyve püresi kullanıyomusunuz?
2. çorbayı hergün tazemi hazırlıyosunuz yada hazırlatıyosunuz
3. bebeğimin çok büyük kabızlık problemi var. onun için napabilirim? ek gıdalara geçince azalır mı bu sorun?
4. kabızlıktan dolayı demir ilacını kestim. sizdede ondan kaynaklanan bi problem oldumu?
şimdiden çook teşekkür ederim
 
dilekcim saol canım allahım ona vercegi bütün dertleri bana versin hasta olması çok kötüymüş

ececim sizdemi hastasınız sizede çok geçmiş olsun en kısa zamanda iyileşirsiniz

ayşecim sormaya ne bilem vermedi benımde istemekk hiç aklıma gelmedi böle durumlarda kafam hiç çalışmaz
sağol gülcancım kısa sürede iyileşir inşallah kuzun öksürük yoksa balgam söktürücü vermene gerek yok sanırım ama için rahat değilse dr a bi tel edip sor istersen
 
gülcancım merak etme benim kafada çalışmaz Allahtan yazmış dr.. gülcancım gözlerimizde çapaklanmıştı dr göz daması yazmış oda çok iyi oldu çayla siliyordum ...
ececim çok sağol..
 
dilek biz nerdeyse 1 aylıktan beri o şampuanı kullanıyoruz
daha bi kutu bile bitmedi
haftada en az iki kere yıkanıyor
ve çok çok memnunum

İyi o zaman sevindim canım bende acaba fazla para mı verdim yoksa değiştirim avene'nin şampuanını falan mı alsam diyordum eğer güzel diyorsan değiştirmeyip kullanayım zaten şişesi bayağı büyük sayılır..
 
merhaba eylül anneleri. ben ekim annesiyim. 2 hafta sonra tam olarak geçicem ek gıdalara. kahvaltı vs..
size bikaç bişey soracaktım.
1. şu kavanoz mamalarından yani sebze meyve püresi kullanıyomusunuz?
2. çorbayı hergün tazemi hazırlıyosunuz yada hazırlatıyosunuz
3. bebeğimin çok büyük kabızlık problemi var. onun için napabilirim? ek gıdalara geçince azalır mı bu sorun?
4. kabızlıktan dolayı demir ilacını kestim. sizdede ondan kaynaklanan bi problem oldumu?
şimdiden çook teşekkür ederim

canım evde hazırlamak daha iyi ama vaktin olmadığında yada dışardayken kavanoz maması verebilirsin çorbanın içinde ıspanak ve maydonoz yoksa 2 gün verebilirsin ama varsa pişer pişmez tüketilmeli diye biliyom kabız ise meyve püresi iyi gelir ama az az başlamalısın
 
merhaba eylül anneleri. ben ekim annesiyim. 2 hafta sonra tam olarak geçicem ek gıdalara. kahvaltı vs..
size bikaç bişey soracaktım.
1. şu kavanoz mamalarından yani sebze meyve püresi kullanıyomusunuz?
2. çorbayı hergün tazemi hazırlıyosunuz yada hazırlatıyosunuz
3. bebeğimin çok büyük kabızlık problemi var. onun için napabilirim? ek gıdalara geçince azalır mı bu sorun?
4. kabızlıktan dolayı demir ilacını kestim. sizdede ondan kaynaklanan bi problem oldumu?
şimdiden çook teşekkür ederim

merhaba
1. kavanoz mamasi hic kullanmadim ama burda hippinorganik sebze purelerini felan kullanan arkadaslar var organik oldugu icin tercih ediyorlar
2. bizim bakicimiz hergun alinin 1 ogunde yiyecegi kadar hazirliyor yemeklerini ama bence 2 gun verilse de bisey olmazdi
3. benim bir arkadasiminda bebegi anne sutu alirken cok kabizlik cekiyordu 3-4 gunde bir yapiyordu ama ek gidaya gecince duzenli hergun yapmaya baslamis sizinde insallah oyle olur. benim oglumda arada cok muz yemisse zor yapiyor kakasini
o zaman avokado , armut sebze olarakta kabak cok ise yariyor birde tabi bol zeytinyagi katiyoruz sebzelerine
4. bize doktorumuz demir ilaci vermedi sadece dvit kullaniyoruz biz.
insallah kuzunun kabizlik problemi gecer ek gidalarada sorunsuz alisir ve yer.
 
çok teşekkür ederim arkadaşlar.
huysuz80 kabak mevsimi değil daha. sen veriyomusun kabak. akşama kabak pişirecem mesela. ondan tattırsam mı diye düşündüm de bilmiyorumkismile
 
İyi o zaman sevindim canım bende acaba fazla para mı verdim yoksa değiştirim avene'nin şampuanını falan mı alsam diyordum eğer güzel diyorsan değiştirmeyip kullanayım zaten şişesi bayağı büyük sayılır..

fiyatını tam hatırlamıyorum ama pahalı olduğunu biliyorum
ama hem saç hem vücut şampuanı olarak kullanıldığı düşünülünce ve kullanım sıklığı düşünülünce ve 5 aydır bitmediğini de düşünürsek bizim şampuanlardan daha ucuza geliyo sanırım :)
 
ececim ben izmirdeyim bu dr tlf nu falan yok bende maalesef

size iii sohbetler kızlr yağız uyandı ben kaçar yemek savaşı başlasın:(((
 
fiyatını tam hatırlamıyorum ama pahalı olduğunu biliyorum
ama hem saç hem vücut şampuanı olarak kullanıldığı düşünülünce ve kullanım sıklığı düşünülünce ve 5 aydır bitmediğini de düşünürsek bizim şampuanlardan daha ucuza geliyo sanırım :)

Ben vücudu için ayrı aldım canım duj jeli yani nemlendirici ile aynı markaya sahip temizleyici diye geçiyor onu kullanıcam öyleyse benimki 1 sene yeter artık.. :lepi:
 
bizim sirkette 5 tane hamile var hepsi de yazin doguracaklar
onlarla konusuyorum ara ara
mudurm ben bi de 2 baska arkadasta gecen sene cok yakin zzamanlarda dogurduk
diyorlarki soyle bir forum olsa birbirimizle konussak sorular sorsak senin ki ne yiyor ne kadar yiyor
ne alalim ne almayalim diye

cok guldum icimden ooo biz o dediginizi yapiyoruz dicektim ama mudurumde isin icinde oldugu iin soyleyemedim
yani calismiyorum yazisiyorum demek pek dogru olmaz heralde
 
Selam kızlar.
Gülcancım geçmiş olsun bizde 2 ay önce atlarrık benzer bişi zor oluyo gerçekten
Bugün Doruğa ilk defa kıymalı sebze püresi yaptım ama kıymalara sinir oldu tükürdü. Doktor rondo yok dediği için çatalla ezdim ama yemedi.Umarım alışır.:(((
Bende organik sebze alıyım diyorum ama ızmir' de kipa da var ve çok kötü görünüyorlar: Sebzeler kendinden geçmiş. Başkada nerede bulurum bilemiyorum.
 
kizlar soyle bir yazi buldum belki ilginizi ceker bir oncerki yazisini bulursam onu da koyarim
Kızlar neden Erkek Fatma olur


Geçen hafta yayınlanan “Efemine oğlanlar, tıraş olan kızlar” başlıklı yazıma gelen okuyucu mektuplarından anlaşılıyor ki, özellikle babalar benimle aynı fikirde ve bu konuya devam etmemi istiyorlar.

O zaman benimle hemfikir olan babalara şu soruyu sorarak başlayalım. “Kardeşim madem sen de öyle düşünüyorsun da, karın gelip bilmemkimler çocuklarını arp çalmaya yolluyor biz de yollayalım dediğinde niye ne alaka diye sormuyorsun?” Sekiz yaşındaki oğlunun saçları gözünün içine girmeye başlamış, neredeyse iki yandan örecek niye “Ben şu oğlanı tıraş ettireyim” deyip olaya el koymuyorsun? Neden kızın çişini ayakta yapmaya çalışıyorsa bununla gurur duyacağın yerde “ya bu kız pipisi var zannediyor bu işte bir yanlışlık yok mu?” demiyorsun? Sen babasın! Bu çocuk için evdeki en mühim otorite, rol modeli sensin. O halde neden sana biçilmiş pos makinesi rolünü kabul edip kenara çekiliyorsun? Neden sadece taksitleri ödeyen adam oluyorsun? Eğer oğlun sınıftaki kızlarla evcilik oynamaya başladıysa ve anne rolünü üstleniyorsa sen baba olarak neredesin? Anneler “doğuran” olduğu için daha hassas olabilir. Duygusal davranıp bazı hataları göremeyebilir. Sen babasın! Soğukkanlı ve objektif olmalısın. Anne takılıp düşerse tutup kolundan kaldıracaksın. Ama düştüğünü görebilmen için bakman gerekli!
Anne, oğlunun erkeksi davranışlarda bulunmasına saygı duyuyor ve bu durum kendisini rahatsız etmiyorsa, oğlan çocuğu kolaylıkla cinsel kimliğini geliştirebilir. Ev dağılmayacak ya da koyduğu biblo yerinden kımıldamayacak diye erkek çocuğunun maskülen kimliğiyle oynayan anne, çocukta gelişecek erkek kimliğini baskılayacağından, saçmalamayıp evin dağılmasına izin vermelidir. Ve mutlaka baba (hayatta değilse dayı, amca, dede) devreye girmelidir. Çünkü kafası karışmaya başlayan çocuk, özdeşleşim figürü olarak kendisi gibi olan kişiler aramaya başlar. “Sen benim gibisin” diyecek maskülen bir figür önem kazanır.
Kızlara gelelim; anne, çocuğun otonomisine müdahale ederse cins kimliği sekteye uğrayabilir. Fazla süslü olmasın aman Barbie bebekle oynamasın diye erkek çocuğu gibi giydirilen ya da erkeksi tavırlarına müsamaha gösterilen kız çocukları, aslında kendi cins kimliklerinin farkındadır ama bundan utanır. Kadın olmanın kötü ve beğenilmeyen bir şey olduğunu düşünmeye başlar. Kendini olduğu şekliyle sevmez, iyi hissetmez. Toplumda “Erkek Fatma” olarak adlandırılan bu çocukların “penis haseti” denilen bir durum geliştirdiği görülür.
Penis haseti yaşayan kız çocuğu, penisi olmayınca 3 şekilde feminen durumunu belirler:
1- Dehşede kapılır ve cinselliği bastırır, sırtını döner, penis haseti ortaya çıkmaz, vaginismus olabilir.
2- Hasete kapılan kız bir gün benim de olacak inancını sürdürür. Eksikliğini inkâr eder. Amaç, her şeye rağmen erkek olmaktır. Bu homoseksüaliteyi-lezbiyenlik seçimini getirir.
3- Normal seçim için durumu kabullenir.
Şimdi sevgili okur, bana “Konuyu aç biraz” diye on bine yakın mail attığın için bu hafta geyiği bırakıp ciddiyetle konuya eğildim. Yaptığım araştırmanın sonuçları kısaca böyle. Madem ben seni kırmadım sen de beni kırmıyorsun. Bu hafta sonu anneler kızlarıyla bebeklerinin saçlarını yıkıyor, babalar da oğullarıyla basket ya da futbol oynamaya gidiyor. Aynı eski günlerdeki gibi yani. Çocuklarımızı kendi cinsel kimliklerinden nefret ettirmeden büyütmeyi beceremiyorsak yuh bize! “
 
valla ece haklisin bu kiz bizi birakip gitcek sonra gorcez gunumuzu diye dusunuyorum bende
ama bazende yaaa hic bir seyine karismiyoruz bizimki de fazla serbest birakmak oluyor gibi geliyor
sonucta o kadar para veriyoruz bizim istedigimiz gibi baksin di mi

ay ebrucum gecmısı okuyodum valla yarıda kestım sana yazmadan edemıcem arkadasım.ya bıraz dusuncelerımı solıcem ama kızma bana sakın.bıraz rahata alıstırmıssın sen sanırım.sonucta o hızmet verıcek sende karsılıgını verıceksın.boyle seylerı onceden konusmak gereklı aslında.bız herseyı onceden konusmustuk.ama hıc sorun yokmu dersen ufak tefek oluyo.ama ben hemen soyluyorum.mesela ellerını bıze gelınce az sabunladıgını farkettım.boyle bı donduruyodu hıcbıyerı ellemedımkı fılan dıyoduçacıkca soyledım.bız ellerımızı her ıhtımale karsı yaklasık 1 dk bol sabunla yıkıyoruz. sende oyle yaparsan cok sevınırız dedım.oda aaa tabı yaparım ben farkında deılım kısa yıkadımın dedı.yanı boyle hemen soylemek gerek hıc cekınmeden.ama tabı kalp kırmadan sonucta kuzularımıza emek verıyolar.yalnız ben gonlunu almayada calısıyorum sık sık.mesela eger bı telası varsa farkettıysem erken gonderıyorum.yada yorgunsa hastaysa hıc ıs yaptırmıyorum.bırakıyorum ev kalsın oyle.yada bazen kahvesını hazırlar gotururum hadı otur ıc sen ben alıyım dorugu derım.oda sagol der.sohbet ederız.ama ıs konusunda cok az da olsa bı mesafe bırakmak ıyı olur.sonucta o calısan sen ısverensın.bunu hıssederse hersey daha ıyı olur.1200 verıyosan yemek yapabılır cok rahat.sonucta ıs yaparsam bebegı ıhmal etmıs olurum dıye bı bahanelerı var ama cok sacma.annelerımız bızı buyuturken hem ev ısı hem yemek hem mısafır hepsını yapıyodu.o kadar ıhmalden hıc bısıycık olmaz.sende bıraz rahatını dusunmelısınkı kuzuna daha verımlı olabılesın.yemek dedıgın o uykudayken rahatca yapılır.oysakı senın ıcın ıs donusu bı ıskencedır o yorgunlukla.bırazcık kırmadan hıssettırebılırsn bence.yada cooook yogun bı gun yarat kendıne ve acıkca rıca et.sonra devamı gelır zaten.uzuldum arkadasım yazdıklarına yok bırakıcak falan. o paraya sız coooooooooooook ınsan bulursunuz.benım maasım o kadar ayol :)))))kendınıde dusun bıraz arkadasım ya.bak bende cok memnunum su an ıcın ınankı.benden daha sevkatlı dıyebılırım.soyledıklerımı can kulagıyla dınler.hemen uygular.bıde bana soyler.kustu yedı yemedı yarısı kaldı bak bıraktım gor dıye falan dıyo hep..ayrıca ben her aksam menu yazıyorum ertesı gun ıcın.kontrol bende yanı.sanada oyle yapmanı tavsıye ederım.gayat ıyı bakıyo.bu sadece benım fıkrımde deıl.akrabalarda annemde aynı seylerı soyluyo.ayrıca yemek bulasık camasır as, katla, elektrık supurgesı,vıleda,toz alma, balkon yıkama hatta bazen utu bıle yapıyo.sagolsun allah razı olsun...bende elımden geldıgınce memnun etmeye calısırım.boyle ıste arkadasım..yazıyım dedım.kontrol sende olsun...
 
bu da bu konuda ki ilk yazisi

20 Mart 2010
Mehtap Erel




Efemine oğlanlar, tıraş olan kızlar!


Şükürler olsun! Nihayet aynı fikirde olduğum pedagoglar buldum. Sevgili okur, benim bir tezim var, sıkı dur şimdi. Günümüz anneleri (biz yani) çocuk yetiştirirken, biraz ayarda kayma oldu.

Erkek çocuklarını efendi, terbiyeli yapıcaz derken bazılarımız ölçüyü kaçırdı. Uzmanlar her işimize karışmaya başladı. Neymiş efendim kovboyculuk, kılıççılık oynamayacaklarmış, şiddet şeyediyorlarmış. Ben yırtıyordum kendimi, “böyle erkek çocuğu mu yetiştirilir?” diye, laf anlatamıyordum.
Pedagog 1: Hiç yakışıyor mu şimdi o kılıç sana Atahan? Mehtap Hanım, böyle şiddet içerikli oyunları hiç tasvip etmiyoruz artık.
Ben: Neyi tasvip etmiyoruz? Korsan oldu çocuk ne var?
Pedagog 1: Olmaz, böyle oyunlar oynatmıyoruz artık çocuklara.
Ben: Ben size bişi söyliyeyim mi? Sizin kafada çocuk yetiştirenler yüzünden bundan yirmi sene sonra bu memleketin erkekleri tümden efemine olursa vebali sizin boynunuza!
Pedagog 1: Ne demek o şimdi?
Ben: Zaten anlayamadığım bir moda yüzünden, 7-8 yaşında oğlan çocukları omuzlarında lüle lüle saçlarla geziyor. Bunlara böyle maskülen oyunları da yasakladınız mı, yirmi sene sonra Türkler'in soyu kurur ben sana söyliyim.
Sevgili okur, sen beni dinle. Erkek çocuklarını fazla zarif yetiştirmek, saçlarını uzatmak, kıldan tüyden işlerle uğraştırmak çok yanlış. Bak buraya dikkat et, oturt Ezel seyrettir demiyorum. Ama erkek çocuğu erkek gibi yetişmeli. Arada arkadaşlarıyla itişip kakışmalı, saçları (özellikle kimliğinin oturduğu dönemde) erkek gibi traş ettirilmeli, kovboyculuk oynamalı, bunlar normal şeyler.
Öte yandan, kız çocukları başka bir alem. Aileler akılları sıra özgüvenli kız çocuğu yetiştiriyor, ortada hanımefendilikle ilgisi olmayan, garip bir takım küçük çocuklar var. Bunlar erkek arkadaşlarına tekmeyle giriyor (ve oğlanlar çığlık çığlığa kaçıyor böyle olunca) tükürüyor, küfrediyorlar. Bir kız arkadaşı oğluma öyle bir el hareketi yapmış ki... ınan kafayı yersin sevgili okur. Bazı babalar, kızı birine vuruyorsa, tükürüyorsa bırak “ayıp” demeyi neredeyse gurur duyarak anlatıyor. Anne kızını Barbie bebekle oynatmıycam derken işin ucunu kaçırıyor iyice. Yalan mı?
Ben: Bu pozitif ayırımcılık olayının suyu çıktı! Oğlanlar koşmasın, itmesin, korsancılık oynamasın. Ama kızlar özgüvenli olsun, itsin, vursun, savursun... Benim aklım almıyor.
Pedagog 2: Yanlış düşünüyorsunuz.
Ben: Zaman benim haklı olduğumu gösterecek. Bundan yirmi yıl sonra bu memleketteki genç kızlar sakal tıraşı olmaya, oğlanlar da kırıtarak dolanmaya başlasın bi etrafta, “hey gidi hey, bi Mehtap Erel vardı, uyardıydı ama dinlemedik” dersiniz!
Pedagog 2: Mehtap Hanım pes, vallahi pes!
Ben: Benim çocuğuma ellemeyin kardeşim. Bu memleketin geleceği, soyumuzun devamı bana ve benim gibi elini taşın altına koyan, çocuğunu dramaya, piyanoya değil karateye yollayan “analara” bağlı! Vatan bize emanet şu aşamada! Bu ne ya!...
Birbirini tanımayan üç ayrı pedagog aynı şeyi söylediler. Araştırmalar gösteriyormuş ki; Çocukları yetiştirirken özellikle cinsel kimliklerinin oturduğu dönemde, çok dikkatli olmak zorundayız. Beyefendi olsun derken efemine oğlanlar, özgüvenli olsun diye “erkekfatma” kızlar ilerde hem cinsel yaşamlarında, hem evlilik hayatlarında, hem sosyal ilişkilerinde hem de kendi çocuklarıyla kuracakları ilişkilerde büyük problemler yaşamalarına sebep oluyor.
Bana kızabilirsin sevgili okur. Ama bilgisayarına davranıp mail döşemeden önce bir düşün. Kaçırmadık mı ayarı bazılarımız? Yalan mı?


bende alisin saclarini cok degilde biraz uzun birakmak istiyordum cok yakistiriyorum erkek cocuklarina hafif uzun saci ama sanirim bu sevdamdan vazgecmem gerekecek
 
Back
X