2013 Ekim Annelerinin Dogum Hikayeleri

Öğretmen Allah analı babalı büyütsün evladını.
Cok guzel anlatmışsin hikayeni. Bende normal dogum yaptım. Gercekten de bambaşka birsey evlat sahibi olmak. Allahım bebrklerimizi bizlere bağışlasin.
 
Öncelikle selamlar herkese... Uzun zamandır siteye girmiyordum. Fakat doğum hikâyelerinizi okuyup durumunuzu takipteydim. Herkesin bebişleri hayırlı olsun. Ben de doğumumu sizlerle paylaşmak istedim.

Doğum Tarihi: 27 Ekim 2013 Pazar
Doğum Şekli: Normal Doğum
Hastane: Nisa Hastanesi
Doktor: Asiye UZUN
Bebeğin Haftası: 40+3
Doğum Kilosu: 3150 gram
Doğum Boyu: 50 cm
Bebeğin İsmi: Ayşe Sara

Doğum hikayem biraz uzun :1: kısa geçemedim ne yapayım :17:

26 Ekim Cumartesi günü son kontrol ümidi ile geldiğimiz hastaneden hayal kırıklıkları ile döndük... NST'de en ufak bir sancı bile çıkmamış olması, muayenede doğuma dair hafif bir rahim yumuşamasından başka bir belirtinin olmaması doktorumla bir hafta sonrasına kadar mühlet tanıma kararı almamıza sebep oldu. Salı günkü kontrolden sonra muhtemel bir suni sancı söz konusu olacaktı. Suni sancılı doğum hikâyelerini çok fazla duyduğumdan korkuyordum aslında...

Gece 04:00'da nişanımın geldiğini fark ettim. Ama doktorum muayene nedeniyle kanama olabileceğini söylediği için önemsemedim. Yine de kasılmalarımın dakikalarını tuttum. 15 dakikadan 10 dakikaya 7 dakikaya 5 dakikaya iniyor tekrar 10 dakikaya çıkıyor bir türlü düzen tutmuyordu.
Sonra duşa girdim. Ağladım dua ettim... Bebeğime kavuşmayı çok istiyordum. Günü geçmiş gibi görünse de gününü tayin eden Rabbimdi ve o biliyordu doğru zamanı... Korkuyordum... Duştan uzun süre çıkmadım. Sancılar aynı tempoda devam... Sonra evi topladım. Hazırlandım olur da gidersek diye... Eşimle kahvaltı yaptık. Sonra uyuduk öğlene kadar...Sonra baktım ki 3 dakikaya inmiş sancı araları... Çıktık yola... Evime son kez bakıyor gibiydim. Farkındaydım ucunda ölüm de olabilirdi. Belki dönemeyebilirdim evime... Son kez fotoğraf çekti eşim beni kızımın odasında karnımda kızımla... İnşaallah kucağımızda döneriz diye dua ettik...
Hastaneye geldiğimizde nöbetçi doktor 2 cm açıklığım olduğunu suni sancı verilmek üzere yatışımın yapılması gerektiğini söyledi. Suni sancı istemiyordum ve sancılarımın arasının düzensiz olması beni daha zamanım olduğunu düşünmeye itti. Eve gidip sancılarım artınca gelmeyi istedim. Nöbetçi doktor zaten vaktimin dolduğunu bunun çok tehlikeli olacağını söyledi. Kendi doktoruma telefon açtım, görüştük ve yatışa karar verdim. Fakat şartım şuydu; NST ve takip dışında hiçbir müdahale istemiyordum. Saat 18:00'da hastaneye yattım. Lavman yapıldı ve NST takıldı. Hafif sancılar düzensiz aralıklarla devam ediyordu. Bu arada ebeler hemşireler beni suni sancıya ikna etmeye çalışıyorlardı. Hatta bir ebe sabaha kadar buradasın yarına anca doğum yaparsın. Sabaha kadar sancı çekmekten gücün kalmaz dedi. Dinlemedim... Her şeyin doğal yollardan olmasını istiyordum. Açılmam 4 cm olduğunda amniyotomi teklif ettiler. Onu da istemediğimi söyledim. Eğer istemezsem açılmamın yavaşlayacağını söylediler. Doğumun sıkıntıya gireceğini... Aslında korkuyordum bu doğumun iyice yaklaşması anlamına geliyordu. Bu zamana kadar hiç korkmadığım doğum senaryosundan korkmaya başladım. Bir süre sonra sancılarımın arası açıldı. Süre uzayınca çok ısrar ettiler. Eşimi dışarı çağırıp konuşmuş ve ikna etmişler. Beni kandırmaya çalışıp zorla su kesesini patlattılar. Çok ağladım... Tuvalete gittim ve oradan hiç çıkmak istemedim... Mahremiyeti çiğnenmiş ve aşağılanmış hissediyordum. Ama bu tamamen benim şahsımla ilgili bir durumdu. Doğumda bunların olması normaldi. Bu beni doğum acısından daha çok ağlattı... Doğumun üzerinden 11 gün geçti ben hala o ruh halini atamadım üstümden...
Bundan sonra önce akşam namazımı sonra da yatsı namazımı cem ederek kıldım yatağımda... Dua ettim gözyaşlarıyla yalvardım Allah'a... Sancılarla kıldım namazı... NST bağlandı tekrar, sancıların artması bende yataktan kalkma isteği uyandırıyordu. Kalktığımda daha rahat atlatıyordum sancıları... Fakat farkında olmadan ıkınmış olmam nedeniyle tekrar yatağa mahkum oldum.

Ne zaman diye sorduğumuzda gece saatlerinde doğum yapacağımı söyledi ebeler. Bu arada kimseye haber vermemiştik ertesi günü bulur diye doğum... Aradık ailelerimizi... Herkes şaşkındı ve de kızgın... Bu zamana kadar haber vermediğimiz için kırıldılar biraz...
O arada kayınvalidem, kayınpederim ve biricik küçük görümcem hastaneye geldiler. Sancı çekerken yanımda eşimden başka kimseyi istemiyordum. Her sancıda elimi tutuyor bana Allah'ı hatırlatıyor birlikte Allah'a dua edip yalvarıyorduk eşimle...
Bundan sonra sancılar biraz daha şiddetliydi. Yine de beni bağırtacak kadar değillerdi. Arada doktorum da muayene için gelmişti. Sancılandığım zaman muayene edip beklediğinden daha çabuk doğum yapacağımı söyledi. 8 cm açılma olduğunda kendisine haber verilmesini istedi. Dakikada iki üç kez gelen sancılar oluyordu. Yine de belli bir düzende değildi.
Muayenede 7 8 cm açılma olduğunu söylediler. Sancılarım düzensiz olduğu için suni sancı bundan bir süre önce yine eşimi ikna yoluyla takıldı ve açıldı. Çok yavaş ilerletiyorlardı sancıyı... Ama artık dayanmak çok zordu. Yine de bağırmıyordum nefes egzersizi yapıp dua etmeye çalışıyordum. Sonra doğumhaneye götürdüler beni. Doğumhanenin olduğu kattaki sancı odasına aldılar. Bu arada annemler ablamlar hastaneye gelmişti. Yanıma bir kişiyi alabileceğimi söylediler. Ablam gelene kadar bekledikten sonra onu aldım. Artık ıkınma zamanı gelmişti. Ama ben ıkınamıyordum. O kadar zordu ki... Sanki hiç büyük tuvaletimi yapmamış gibiydim... Doktorum doğru ıkınmayı başardığım an doğuma girebileceğimi söyledi ve odadan çıktığı anda ben çalışmaya başladım. Bildiğim yanlış bir şey vardı; ne kadar bağırırsam o kadar kolay ıkınırım... Ebe gelip hatırlattı nasıl ıkınmam gerektiğini... Bağırarak gücümü boşa harcadığımı söyledi. Derin nefes al, nefesini tut, çeneni göğsüne yasla ve ıkın... Artık başarıyordum ve bebeğin geldiğini hissetmeye başladım. Doğumhaneye alındım ve ıkınma başladı. İki ebe karnıma hafif bastırarak bebeğin çıkışına yardım etmeye çalıştılar. Doktorum saçlarını görüyorum dediğinde beni avutmaya çalıştığını zannediyordum. Bir ara tuvaletimin geldiğini tuvalete gitmem gerektiğini söyledim. Bunun bebeğin kafası olduğunu söyledi doktorum. Tuvaletimi de yapabileceğimi, bırakmamı söyledi. Gerçekten bıraktım :9: çünkü gelmeyeceğini sanmıştım. Sonra sonda taktı doktorum. Bundan sonra bir kuvvetle ıkındım... Ve doktorum... ÇIKTI AYŞE, dedi... 21:55'te..
Ve o an... Bebeğim çıktığı an... Artık her şey bitmişti... Önce bir sessizlik... Sonra bir ağlama... Kocaman bir ses... Ve ben... Göz yaşları... Gülücükler... Allah'ım bu benim mi? diyebildim sadece... Onu alıp sol tarafa koydular... İşlemler bitmemişti ben henüz kalkmaya hazır değildim. Ben bebeğimi izlerken vücuduma neler yapıldığından pek de haberdar değildim. Hemşire onu siliyor ve sarıyordu. O ise biraz ağlıyor sonra etrafına bakınıyor ve tekrar ağlamaya devam ediyordu. Çok çirkindi... Gerçekten çok çirkindi :9: Herkes çok güzel doğduğunu söylüyor ama eşim ilk gördüğünde erkek zannetmiş :9:
Beklediğimizin aksine kapkara ve kafası saç dolu bir bebekti benim kızım... Hemşire onu yanıma getirdi. Heyecandan, ne yapacağımı şaşırdığımdan şimdi ben ne yapacağım dedim hemşireye... O da kokla, yanağını değdirebilirsin, dedi. Onu kokladım yüzümü değdirdim. Onunla tıpkı karnımdayken konuştuğum gibi konuştum. Sesimi duyduğu anda sustu. Yüzünü bana döndü ve benim içimdeki hüznü hüzne kattı tekrar... Korkuyordu. Elini ayağını nereye koyacağını bilemiyordu ve anlıyordum onu boşlukta gibiydi. Elimi uzattım ve yakaladı. Parmağımı tuttuğunda daha güvende hissediyordu kendini... Ebeler ve doktorum bana gülüyorlardı. Sonra ben ona doyamadan giydirmeye götürdüler onu. İşlemler de bitince beni kontrol altında tutmak için tekrar sancı odasına aldılar. İçi boşalmış karnı boşlukta sallanıyor hissi yaşıyordum. Bebeğimi bana getirdiler emzirmem için. İlk önce hurma verdik ağzına... Tıpkı peygamberimin yaptığı gibi... Şapurt şupurt emdi hurmayı... Sanki aylardır karnımda emiyormuş gibi bilerek doğdu emmeyi. Göğüs uçlarım daha ilk emzirmeden acıyordu yara olmuştu. İlk defa emziriyor olmanın heyecanıyla nasıl tutacağımı bilmeden emzirdim yavrumu... 2 saat kanama kontrolü yapıldıktan sonra odama almak üzere sandalyeye aldılar beni... Her yerimi örttükten sonra bebeğimi de alıp kucağıma odama çıktık. Asansörden indiğimde eşimle yapayalnız girdiğimiz şu hastanede aklıma gelebilecek tüm yakınlarımı karşımda buldum. O an yaşadığım duygular tarif edilemezdi... Odama girince pembe sedef balonlarla süslenmiş anlatmakla bitiremeyeceğim güzellikte bir hazırlıkla karşılaştım, bebeğimi beşiğe koyup pijamalarımı giymeye koyuldum. Ablalarım içeri girdiler. Ben hazır olunca babaanneler anneanneler dedeler büyükbabalar enişteler halalar teyzeler dayılar amcalar yengeler... Herkes içeri doluştu birden... Herkes bebeğin etrafında... Resimlerini çekiyorlardı... Sonra beni gören ne kadar güzel görünüyorsun diyordu. Beni avutmaya çalışıyorlardı bence... Diğer odadakilerin rahatsız olması sonucu hemen dağıldı misafirler... Kızımı izlerken ben bütün geceyi uykusuz geçirdim. Sabaha kadar onu izledim ve sabah 10da gerekli işlemler bitince evimize geldik...
Şimdi dünyanın en güzel şeyini taşıyorum kollarımda... Kuş kadar hafif... En güzel şeyini kokluyorum misk kadar güzel... En güzel emanet için bölüyorum her gece uykularımı... En güzel duygu için göğüsledim göğüslüyorum tüm acıları... Annelik duygusu... Ve arınmışlık... Kendimi günahlarımdan arınmış tertemiz hissediyorum biiznillah...

Allahım yawrunu size sizlerıde ona bağışlasın ömrü uzun olsun facedeki grubumuza katılmaz mısın
 
Bebek Adı: Mert Ege
Doğum Tarihi: 24/10/2013
Kilo: 3.650
Boy:48 cm
Doğum: Normal Sezeryan

Merhaba güzel anneler ve tatlı minişleri,

Doğum yapmayan kaldımı bilmiyorum epeydir siteye giremedim. Eylül ayında Ekim anneleri doğum hikayelerini yazamaya başladıklarında onlara çok özenmiş ve kendi doğumum bana çok uzak geliyordu.

Perşembe günü sabahı üstümü değişirken bacaklarımdan sızıntı şeklinde ve hızlıca su indi, daha öncede bu durumu yaşamış biri olarak gayet sakin eşime suyumun gelmeye başladığını söyledim. Daha sonra duşa girdim ve suyumun daha hızlı geldiğini gördük. Eşim işe gidiyim mi? Seninle kalayım mı? Şimdi ne olacak? sorularını sorarken ben gayet rahat 'sen işe git hayatım ama bugün bebişimizi kucağımıza alabiliriz' diyerek eşimi işe yolladım. Kahvaltı falan derken öğlen saatlerinde doktora acaba gerçekten suyum mu yoksa değil mi sorusuna yanıt almak için gitmiş, kontrol sonrası eve geri dönecek ve kalan işleri toparlayacağımı beklerken, doktroum yaptığı kontrol sonucunda gelenin suyum olduğunu, 2 cm açıklık olduğunu ve doğum başladığı için acil yatış vereceğini iletti. Ben gayet şaşkınlık içinde nasıl yani bebek geliyor mu yok ben eve gidecektim diyorum halen :) hemen nst çekildik, annem hastane yatış işlemlerini tamamladı. Eşimi arayıp, gelmesini istedik. Nst de hiç sancım yoktu, bu nedenle doktorum suni sancı ile doğumu ilerletmesi gerektiği söyledi. Lavman işlemleri yapıldı. Suni sancımız verilmeye başladı, nst de halen sancılarım çok düşüktü ilk birkaç saat geçmişti ki ebemiz odaya geldi açıklığımız neredeyse 4 cm olmuştu, bundan sonra 7 cm olması daha da hızlanacak derken, bebeğin kalp atışlarının ekran da görünmediğini benim nabzımın göründüğünü söyledi, karnımda sürekli yer değiştirerek bebeğin kalp atışlarını yeniden buldu ve bebeğimin kalp ritimlerinde sorun vardı her zaman duyduğum şekilde atmıyordu. Ebemiz acilen suni sancımızı kesti, dışardaki hemşirelere bağırarak doktorumuzu acilen odaya istedi, bu arada bana derin nefesler aldırıyor, oda camları açılıyor, bir yandan oksijen maskesi isteniyor, derken doktorum geldi ve 3 dakikadır bebeğin kalp ritminin bozuk olduğunu ve acilen bebeğin alınması gerektiğini söyledi, acilen ameliyathane hazırlandı ve 2-3 dakika içinde odadan ameliyathane masasına yattım. Başımda onlarca kişi koşuşturuyordu, biri tansiyon aletini bağlıyor, diğeri göğüs üzerime elektrotları yapıştırıyor, biri parmağıma mandalı takıyor, derken narkozcumuz geldi, doktorum 4-5 kişilik bir ekiple ayak ucumda aletleri hazırlıyor derken narkoz maskesini taktılar ve bayıldım :) Ayılmaya başladığımda doğumhaneden çıkarılmış ayılmam için boşlukta bekliyordum. Nefes alamıyordum hızlı derin derin nefes alıyordum.Karın bölgemde inanılmaz şiddetli bir ağrı vardı, nefes almama engel olanda bu ağrılardı, yeniden narkozcu bayan yanıma geldi ağrılarımı anlattım bana orda iğne vurdu, o iğneden sonra rahatladım, kafamı yana çevirdiğimde yan tarafımda yeni doğmuş silinen bir bebek gördüm. Bebeğim mi diyebildim. Bebeğimin çoktan yukarı çıktığını sağlıklı ve iyi olduğunu söylediler derken tekrar bayılmışım. Odaya nasıl geldiğimi hatırlamıyorum. Bir sürede odada baygın yatmışım, ayılmaya başladıktan sonra hemşireler serumları bağladı, yeniden tahliller, ağrı kesici iğneler vurulmaya başladım. Minişim yan tarafımda küvezinde yatıyordu, sonra kollarıma verdiler minicikti misss gibi kokuyordu. Ben gelene kadar odada sürekli ağlamış, ben odaya gelince hemen susmuş ve uyumuş kuzum, sonrasında 2 gece hastanede kaldık. Bir yandan minişimi emzirmeyi deniyor, bir yandan gezmem gerekiyordu, zorlu iki gece geçirdim, cumartesi günü taburcu olduk ama bu seferde oğluşum sarılık olmuştu. Sinir stres derken sütümde kesildi :( Pazar günü yeniden testi tekrarladık ve değerler artmaya başlamıştı. Derken süt yetmediğinden mamaya da başladık :( Allaha şükür zorlu zamanlarımızı atlattık. Sütü bir süre süt sağma makinesiyle az miktarda da olsa verebildim oğluşum birkaç hafta sonra sarılığını düşürdükten sonra yeniden emmeye başladı, ama şuan da sütüm yetmediğinden doktorumuz her ne kadar mamayı kes desene maalesef mama süt beraber devam ediyoruz. Bu arada oğlumun göbeğide düştü :) Yarın oğlumun yarı kırkı çıkıyor :)

Şimdilik bizden bu kadar güzel anneler...
 
Bebek Adı: Mert Ege
Doğum Tarihi: 24/10/2013
Kilo: 3.650
Boy:48 cm
Doğum: Normal Sezeryan

Merhaba güzel anneler ve tatlı minişleri,

Doğum yapmayan kaldımı bilmiyorum epeydir siteye giremedim. Eylül ayında Ekim anneleri doğum hikayelerini yazamaya başladıklarında onlara çok özenmiş ve kendi doğumum bana çok uzak geliyordu.

Perşembe günü sabahı üstümü değişirken bacaklarımdan sızıntı şeklinde ve hızlıca su indi, daha öncede bu durumu yaşamış biri olarak gayet sakin eşime suyumun gelmeye başladığını söyledim. Daha sonra duşa girdim ve suyumun daha hızlı geldiğini gördük. Eşim işe gidiyim mi? Seninle kalayım mı? Şimdi ne olacak? sorularını sorarken ben gayet rahat 'sen işe git hayatım ama bugün bebişimizi kucağımıza alabiliriz' diyerek eşimi işe yolladım. Kahvaltı falan derken öğlen saatlerinde doktora acaba gerçekten suyum mu yoksa değil mi sorusuna yanıt almak için gitmiş, kontrol sonrası eve geri dönecek ve kalan işleri toparlayacağımı beklerken, doktroum yaptığı kontrol sonucunda gelenin suyum olduğunu, 2 cm açıklık olduğunu ve doğum başladığı için acil yatış vereceğini iletti. Ben gayet şaşkınlık içinde nasıl yani bebek geliyor mu yok ben eve gidecektim diyorum halen :) hemen nst çekildik, annem hastane yatış işlemlerini tamamladı. Eşimi arayıp, gelmesini istedik. Nst de hiç sancım yoktu, bu nedenle doktorum suni sancı ile doğumu ilerletmesi gerektiği söyledi. Lavman işlemleri yapıldı. Suni sancımız verilmeye başladı, nst de halen sancılarım çok düşüktü ilk birkaç saat geçmişti ki ebemiz odaya geldi açıklığımız neredeyse 4 cm olmuştu, bundan sonra 7 cm olması daha da hızlanacak derken, bebeğin kalp atışlarının ekran da görünmediğini benim nabzımın göründüğünü söyledi, karnımda sürekli yer değiştirerek bebeğin kalp atışlarını yeniden buldu ve bebeğimin kalp ritimlerinde sorun vardı her zaman duyduğum şekilde atmıyordu. Ebemiz acilen suni sancımızı kesti, dışardaki hemşirelere bağırarak doktorumuzu acilen odaya istedi, bu arada bana derin nefesler aldırıyor, oda camları açılıyor, bir yandan oksijen maskesi isteniyor, derken doktorum geldi ve 3 dakikadır bebeğin kalp ritminin bozuk olduğunu ve acilen bebeğin alınması gerektiğini söyledi, acilen ameliyathane hazırlandı ve 2-3 dakika içinde odadan ameliyathane masasına yattım. Başımda onlarca kişi koşuşturuyordu, biri tansiyon aletini bağlıyor, diğeri göğüs üzerime elektrotları yapıştırıyor, biri parmağıma mandalı takıyor, derken narkozcumuz geldi, doktorum 4-5 kişilik bir ekiple ayak ucumda aletleri hazırlıyor derken narkoz maskesini taktılar ve bayıldım :) Ayılmaya başladığımda doğumhaneden çıkarılmış ayılmam için boşlukta bekliyordum. Nefes alamıyordum hızlı derin derin nefes alıyordum.Karın bölgemde inanılmaz şiddetli bir ağrı vardı, nefes almama engel olanda bu ağrılardı, yeniden narkozcu bayan yanıma geldi ağrılarımı anlattım bana orda iğne vurdu, o iğneden sonra rahatladım, kafamı yana çevirdiğimde yan tarafımda yeni doğmuş silinen bir bebek gördüm. Bebeğim mi diyebildim. Bebeğimin çoktan yukarı çıktığını sağlıklı ve iyi olduğunu söylediler derken tekrar bayılmışım. Odaya nasıl geldiğimi hatırlamıyorum. Bir sürede odada baygın yatmışım, ayılmaya başladıktan sonra hemşireler serumları bağladı, yeniden tahliller, ağrı kesici iğneler vurulmaya başladım. Minişim yan tarafımda küvezinde yatıyordu, sonra kollarıma verdiler minicikti misss gibi kokuyordu. Ben gelene kadar odada sürekli ağlamış, ben odaya gelince hemen susmuş ve uyumuş kuzum, sonrasında 2 gece hastanede kaldık. Bir yandan minişimi emzirmeyi deniyor, bir yandan gezmem gerekiyordu, zorlu iki gece geçirdim, cumartesi günü taburcu olduk ama bu seferde oğluşum sarılık olmuştu. Sinir stres derken sütümde kesildi :( Pazar günü yeniden testi tekrarladık ve değerler artmaya başlamıştı. Derken süt yetmediğinden mamaya da başladık :( Allaha şükür zorlu zamanlarımızı atlattık. Sütü bir süre süt sağma makinesiyle az miktarda da olsa verebildim oğluşum birkaç hafta sonra sarılığını düşürdükten sonra yeniden emmeye başladı, ama şuan da sütüm yetmediğinden doktorumuz her ne kadar mamayı kes desene maalesef mama süt beraber devam ediyoruz. Bu arada oğlumun göbeğide düştü :) Yarın oğlumun yarı kırkı çıkıyor :)

Şimdilik bizden bu kadar güzel anneler...

Canım Allah analı babalı büyütsün.
Suyun gelmesine rağmen nasıl o kadar rahat olabilmişsin canım şaşırdım vallah. Nişan olsa o gun gerçekleşmeye bilir dogum ama su gelince hemen dogum başlıyor.
Eşini de ise göndermişsin ya :)
 
Doğum Tarihi : 24/10/2013
Doğum Saati : 12:50
Doğum Şekli : Normal Doğum
Adı : Ayaz
Boyu : 50 cm
Kilosu : 3155 gr


Bebeğimin hep gününden önce geleceğini ve bize bayram şekeri olacağını düşünürdüm. Tabi öyle olmadı :) Bayramın son günü 39+0 haftalık olmuştuk ve bende bikaç gündür sürekli devam eden kasılmalar vardı.. Kendi doktorum izinde olduğundan hastaneyi aradım, nöbetçi doktor muayene için çağırdı ve Nst'ye bağlandık. Kasılmalarım gözüküyodu ama doğum şiddetinde değildi. Doğumhanede doğum yapmak üzere olan bir bayan olduğundan başından ayrılamıyordu doktor. Bu yüzden benide doğumhaneye aldı ve yan taraftaki çatalada beni oturttu. Muayeneler ve tahliller yapıldı. Açıklık yoktu, sancılar yalancıydı ve hafiften bir enfeksiyon gözüküyodu. Tek kullanımlık bir antibiyotik yazıldı ve hevesler suya düşmüş bir şekilde evin yolu tutuldu..


39+4 te Salı kontrolümüz vardı. Yine bir umutla sabah hastaneye gittik.. Usg ve Nst'nin ardından açıklık kontrolü ve doğum şeklinin belirlenmesi için çatala çıktım. Hangi doğum şeklini istediğimi sordu doktor.. Bir heyecanla normal diyiverdim :) "Kendine güveniyorsan tamam" dedi.. Verdiğim tek cevap; "ben 9 aydır o günü bekliyorum.." oldu.. Heyecan kısa sürmüştü.. Çünkü herşey aynı rutinde devam ediyordu. Bekleyecektik.. Ezberlemiştim artık.. Suyu iyi, açıklık yok, sancılar belirginleşmiş.. Suyun gelirse, kanaman olursa, sancıların başlarsa direk hastaneye gel, bunlar olmazsa Cuma günü muhtemel doğum tarihinin son günü olduğundan tekrar bir kontrol ederiz ve karar veririz, denilip eve gönderildi..


Sabır taşı kıvamına gelmiş ve mecburi bekleyişe devam etmeye başlamıştım :) Kontrolün ertesi günü (39+5) yine hiçbir belirti olmadan, sadece kasılmalarla ve yeni doğum hikayelerini okuyup iç çekmekle geçmişti.. :) 0lası doğum belirtilerini her fırsatta okurdum ve kendimle bağdaştırırdım. Birkaçı olmasına rağmen doğumum halen başlamamıştı.. Bunları düşünmeyi bir kenara bırakıp Tv izlemeye koyulduk eşimle. 0 sırada gelen ani bir mide bulantısına kadar.. Ne oluyo demeye kalmadan tansiyonum düşmüşcesine midem bulanıyordu. Biraz hava alıp açılınca geçti.. Bu da bir belirtiydi ama ben düşünmeyi bırakmıştım bu kez :)


Vakit geçti uyku bastırdı.. Tv'nin karşısında mışıl mışıl uyuduğum sırada karnımda hissettiğim tarifsiz bir sancıyla wc'ye koştum.. Bir umut ya :) Ama ne nişan vardı, ne suyum geliyodu.. Sancıda hafiflemişti.. Tam geri yatıcaktım kiiiii o da neee.. Sıcak sıcak bişeyler akıyo :) Akıntıdır dedim ümitlenmemek için ve kontrol etmedim bile.. Tam yatağa yöneldiğim sıra yine aynı şey olunca çamaşırımı kontrol ettim. Bir de ne göreyimmm.. İşte doğumun 24 saat içinde gerçekleşmesi gerektiğini gösteren en büyük belirti : Suyum geliyorrr :) Hemen üzerimi değiştirdim, kendime çeki düzen verdim, kv ve eşimi uyandırdım. Güya sabaha kadar beklicektik ama su kesilmeyince hazırlanıp yola düştük :)


1 saat sonrasında hastaneye vardık. Nst'ye bağladılar, 130lara varan düzenli sancılar sayesinde yatış işlemleri yapıldı ve odaya çıkarıldık. Saat 05.00'dı.. Hemşire geldi damaryolu açıldı, gereken iğneler yapıldı.. devamlı sancılara bakılıyor ve nasıl olduğumu soruyorlardı.. Saat 07:30'da sancılar iyice kendini belli etmeye başlamıştı. Bu sırada halen suyum ara ara geliyordu. Saat 09:30 oldu ve doktor geldi. Açıklığı kontrol etti, 6 cm olmuştu.. "Bir ağrı kesici iğne ve suni sancı verin, öğlene doğum olur" diyerek gitti. İğne yapılıp suni sancı verildikten 1 saat sonra sancıları daha iyi hissetmeye başladım. Öyle kiii Nst de sancı daha 70e çıktığında bağırmaya başlıyordum "beni sezeryana alınnnnnnnnn, ben yapamıcammm" :)))) Ne kadar komik bir duruma düştüğümü şimdi daha iyi anlıyorum :)) Saat 11.00 olduğunda hemşireler gelip ıkınma isteğim olup olmadığını ve eğer olursa doğumhaneye geçeceğimizi söylediler. Henüz yoktu. Kalkıp yürüsem açılmam hızlanacaktı ama sancılar beni çok yormuştu. Suyum azaldıkça daha şiddetli hissediyordum. 11.30 da hemşireleri çağırttım ve ıkınmak istediğimi söyledim. Hemen beni kaldırdılar ve doğumhaneye geçtik. Çatala çıktım ve dr geldi. Az bişey kaldığını ve soluma dönüp yatmamı söyleyerek gitti. 0 andan sonra sancılar yerini ıkınma isteğine bıraktı. 2 dakika aralıklarla gelen ve 1 dakika süren bu durum 1 saat devam etti. Artık pes etmek üzereydim kii 12:20 de dr tekrar geldi. "İlerleme çok güzel, hazırlanıp başlayalım, nasıl ıkınman gerektiğini hemşire anlatıcak, gerekirse yardımcıda olucaklar" dedi. Saat tam 12.30'du. Doktorun "Başlıyoruz" demesiyle derin bir ohh çektim :) Sancı geldiğinde gösterdikleri gibi ıkındım ama suyumun doğumdan önce devamlı gelmesi ve doğum sırasında susuz kalmamdan dolayı dr vakum ile yardımcı oldu. Aynı zamanda sağa doğru atılan kesi ve hemşireninde yardımıyla birkaç ıkınmada oğluşum çıkıverdi :) 0nu ilk gördüğüm anı tarif edebilmem mümkün değil.. Allah'ım dileyen herkese yaşatsın inşallah.. Öyle mucizevi bir duygu ki.. Bütün acımı sancımı unutmuş bir an önce onu kucağıma almak koklamak için sabırsızlanır olmuştum. 0ğlumu temizlemek için götürdüklerinde benimde dikişlerim atıldı. 15 dk sonra herşey bitmişti. Doğumhaneden yürüyerek çıktım. 0ğluma kavuşmak için koşabilirdim bile :)) Kapıdan çıkarken eşimin az ileride beni beklediğini gördüm, yürüyerek çıktığımı görünce şaşkınlık içinde bakarak, doğurmadan tekrar odaya çıktığımızı sanmış :))))) Hemen sarıldı, alnımdan öptü ve kutladı.. 0 anı hatırladıkça halen gözlerim doluyo :) Ben odaya geçtikten birkaç dakika sonra minik bebeğimde geldi. Yatağımın yanıbaşına getirdiler. Gözlerini kocaman kocaman açmış gözlerimin içine bakıyordu. Allah'ım bu nasıl bir güzellikkk.. Şükrediyordum onu bana sağ salim teslim ettiği için. Hayatımda gördüğüm en güzel şeydi o.. En güzel koku ondaydı.. Nur'um benim.. Cennet kokulum..
Hoşgeldin mucizem, Rabbimin emaneti..
:nazar:
İyi ki varsın hayatımda, iyi ki bizimlesin bebeğim..:16:
Allah'ım sağlıcakla büyütmeyi nasip etsin, hayırlı evlat olsun inşallah..
Vee..
Rabbim tüm dileyen isteyen herkese nasip etsin bu güzelliği..
Kimseyi bu yolda eylemesin inşallah..


Bizden de bu kadar kızlar. Biraz geç oldu ama bebişle uğraşmaktan vakit kalmıyor ki :)
 
Doğum Tarihi : 24/10/2013
Doğum Saati : 12:50
Doğum Şekli : Normal Doğum
Adı : Ayaz
Boyu : 50 cm
Kilosu : 3155 gr


Bebeğimin hep gününden önce geleceğini ve bize bayram şekeri olacağını düşünürdüm. Tabi öyle olmadı :) Bayramın son günü 39+0 haftalık olmuştuk ve bende bikaç gündür sürekli devam eden kasılmalar vardı.. Kendi doktorum izinde olduğundan hastaneyi aradım, nöbetçi doktor muayene için çağırdı ve Nst'ye bağlandık. Kasılmalarım gözüküyodu ama doğum şiddetinde değildi. Doğumhanede doğum yapmak üzere olan bir bayan olduğundan başından ayrılamıyordu doktor. Bu yüzden benide doğumhaneye aldı ve yan taraftaki çatalada beni oturttu. Muayeneler ve tahliller yapıldı. Açıklık yoktu, sancılar yalancıydı ve hafiften bir enfeksiyon gözüküyodu. Tek kullanımlık bir antibiyotik yazıldı ve hevesler suya düşmüş bir şekilde evin yolu tutuldu..


39+4 te Salı kontrolümüz vardı. Yine bir umutla sabah hastaneye gittik.. Usg ve Nst'nin ardından açıklık kontrolü ve doğum şeklinin belirlenmesi için çatala çıktım. Hangi doğum şeklini istediğimi sordu doktor.. Bir heyecanla normal diyiverdim :) "Kendine güveniyorsan tamam" dedi.. Verdiğim tek cevap; "ben 9 aydır o günü bekliyorum.." oldu.. Heyecan kısa sürmüştü.. Çünkü herşey aynı rutinde devam ediyordu. Bekleyecektik.. Ezberlemiştim artık.. Suyu iyi, açıklık yok, sancılar belirginleşmiş.. Suyun gelirse, kanaman olursa, sancıların başlarsa direk hastaneye gel, bunlar olmazsa Cuma günü muhtemel doğum tarihinin son günü olduğundan tekrar bir kontrol ederiz ve karar veririz, denilip eve gönderildi..


Sabır taşı kıvamına gelmiş ve mecburi bekleyişe devam etmeye başlamıştım :) Kontrolün ertesi günü (39+5) yine hiçbir belirti olmadan, sadece kasılmalarla ve yeni doğum hikayelerini okuyup iç çekmekle geçmişti.. :) 0lası doğum belirtilerini her fırsatta okurdum ve kendimle bağdaştırırdım. Birkaçı olmasına rağmen doğumum halen başlamamıştı.. Bunları düşünmeyi bir kenara bırakıp Tv izlemeye koyulduk eşimle. 0 sırada gelen ani bir mide bulantısına kadar.. Ne oluyo demeye kalmadan tansiyonum düşmüşcesine midem bulanıyordu. Biraz hava alıp açılınca geçti.. Bu da bir belirtiydi ama ben düşünmeyi bırakmıştım bu kez :)


Vakit geçti uyku bastırdı.. Tv'nin karşısında mışıl mışıl uyuduğum sırada karnımda hissettiğim tarifsiz bir sancıyla wc'ye koştum.. Bir umut ya :) Ama ne nişan vardı, ne suyum geliyodu.. Sancıda hafiflemişti.. Tam geri yatıcaktım kiiiii o da neee.. Sıcak sıcak bişeyler akıyo :) Akıntıdır dedim ümitlenmemek için ve kontrol etmedim bile.. Tam yatağa yöneldiğim sıra yine aynı şey olunca çamaşırımı kontrol ettim. Bir de ne göreyimmm.. İşte doğumun 24 saat içinde gerçekleşmesi gerektiğini gösteren en büyük belirti : Suyum geliyorrr :) Hemen üzerimi değiştirdim, kendime çeki düzen verdim, kv ve eşimi uyandırdım. Güya sabaha kadar beklicektik ama su kesilmeyince hazırlanıp yola düştük :)


1 saat sonrasında hastaneye vardık. Nst'ye bağladılar, 130lara varan düzenli sancılar sayesinde yatış işlemleri yapıldı ve odaya çıkarıldık. Saat 05.00'dı.. Hemşire geldi damaryolu açıldı, gereken iğneler yapıldı.. devamlı sancılara bakılıyor ve nasıl olduğumu soruyorlardı.. Saat 07:30'da sancılar iyice kendini belli etmeye başlamıştı. Bu sırada halen suyum ara ara geliyordu. Saat 09:30 oldu ve doktor geldi. Açıklığı kontrol etti, 6 cm olmuştu.. "Bir ağrı kesici iğne ve suni sancı verin, öğlene doğum olur" diyerek gitti. İğne yapılıp suni sancı verildikten 1 saat sonra sancıları daha iyi hissetmeye başladım. Öyle kiii Nst de sancı daha 70e çıktığında bağırmaya başlıyordum "beni sezeryana alınnnnnnnnn, ben yapamıcammm" :)))) Ne kadar komik bir duruma düştüğümü şimdi daha iyi anlıyorum :)) Saat 11.00 olduğunda hemşireler gelip ıkınma isteğim olup olmadığını ve eğer olursa doğumhaneye geçeceğimizi söylediler. Henüz yoktu. Kalkıp yürüsem açılmam hızlanacaktı ama sancılar beni çok yormuştu. Suyum azaldıkça daha şiddetli hissediyordum. 11.30 da hemşireleri çağırttım ve ıkınmak istediğimi söyledim. Hemen beni kaldırdılar ve doğumhaneye geçtik. Çatala çıktım ve dr geldi. Az bişey kaldığını ve soluma dönüp yatmamı söyleyerek gitti. 0 andan sonra sancılar yerini ıkınma isteğine bıraktı. 2 dakika aralıklarla gelen ve 1 dakika süren bu durum 1 saat devam etti. Artık pes etmek üzereydim kii 12:20 de dr tekrar geldi. "İlerleme çok güzel, hazırlanıp başlayalım, nasıl ıkınman gerektiğini hemşire anlatıcak, gerekirse yardımcıda olucaklar" dedi. Saat tam 12.30'du. Doktorun "Başlıyoruz" demesiyle derin bir ohh çektim :) Sancı geldiğinde gösterdikleri gibi ıkındım ama suyumun doğumdan önce devamlı gelmesi ve doğum sırasında susuz kalmamdan dolayı dr vakum ile yardımcı oldu. Aynı zamanda sağa doğru atılan kesi ve hemşireninde yardımıyla birkaç ıkınmada oğluşum çıkıverdi :) 0nu ilk gördüğüm anı tarif edebilmem mümkün değil.. Allah'ım dileyen herkese yaşatsın inşallah.. Öyle mucizevi bir duygu ki.. Bütün acımı sancımı unutmuş bir an önce onu kucağıma almak koklamak için sabırsızlanır olmuştum. 0ğlumu temizlemek için götürdüklerinde benimde dikişlerim atıldı. 15 dk sonra herşey bitmişti. Doğumhaneden yürüyerek çıktım. 0ğluma kavuşmak için koşabilirdim bile :)) Kapıdan çıkarken eşimin az ileride beni beklediğini gördüm, yürüyerek çıktığımı görünce şaşkınlık içinde bakarak, doğurmadan tekrar odaya çıktığımızı sanmış :))))) Hemen sarıldı, alnımdan öptü ve kutladı.. 0 anı hatırladıkça halen gözlerim doluyo :) Ben odaya geçtikten birkaç dakika sonra minik bebeğimde geldi. Yatağımın yanıbaşına getirdiler. Gözlerini kocaman kocaman açmış gözlerimin içine bakıyordu. Allah'ım bu nasıl bir güzellikkk.. Şükrediyordum onu bana sağ salim teslim ettiği için. Hayatımda gördüğüm en güzel şeydi o.. En güzel koku ondaydı.. Nur'um benim.. Cennet kokulum..
Hoşgeldin mucizem, Rabbimin emaneti..
:nazar:
İyi ki varsın hayatımda, iyi ki bizimlesin bebeğim..:16:
Allah'ım sağlıcakla büyütmeyi nasip etsin, hayırlı evlat olsun inşallah..
Vee..
Rabbim tüm dileyen isteyen herkese nasip etsin bu güzelliği..
Kimseyi bu yolda eylemesin inşallah..


Bizden de bu kadar kızlar. Biraz geç oldu ama bebişle uğraşmaktan vakit kalmıyor ki :)

Canım yürüyerek çıkmam süper. Tansiyonun falan iyidi demek hersey. Beni sandalye ile çıkardılar ve sonra tuvalete kalktığımda fena tansiyonum düşmüştü, gözlerim falan karardı koyu olmuştum.
Kesik atmadan olmuyor maalesef. Vakum da kullanmışlar vakundan hep korkardim ben ama sukur iyi gecmis hersey.
Sen cabuk ayaklandın o halde dimi. Daha dogumhaneden yürüyerek çıktıysan :)
 
Canım yürüyerek çıkmam süper. Tansiyonun falan iyidi demek hersey. Beni sandalye ile çıkardılar ve sonra tuvalete kalktığımda fena tansiyonum düşmüştü, gözlerim falan karardı koyu olmuştum.
Kesik atmadan olmuyor maalesef. Vakum da kullanmışlar vakundan hep korkardim ben ama sukur iyi gecmis hersey.
Sen cabuk ayaklandın o halde dimi. Daha dogumhaneden yürüyerek çıktıysan :)

Çok şükür jasminim tansiyon problemim olmadı bende şaşırdım kendime :)) Doğumum daha kısa sürerdi aslında, eğer gittiğimde dr hemen gelip suni sancıyı bağlasa suyum varken o kadar sancı çekmezdim. Beni en çok yoran suyum bittiğinde doğuma gitmiş olmamdı. Yoksa vakuma bile gerek kalmazdı ama böyle olması gerekiyomuş demekki, hayırlısı buymuş. Şükür sağ salim kurtulduk :) Benim yürüyerek çıktığımı gören ne yapıyo bu deli der gibiydi aynı, kv ve eşim şoktaydı :))) Ben dediğin gibi çabuk ayaklandım ama dikişleri biliyosun ya bu kezde oturamadım :))) daha yeni düştü dikişler 2 tane kalmış :)
 
Doğum Tarihi: 24 Ekim 2013-Perşembe
Doğum Şekli: Epidural Normal
Doğum Haftası: 41
Doğum Saati: 00:00
Doğu Kilosu: 3.060 gr.
Doğum Boyu: 50 cm
Bebeğin İsmi: Ayşe Sare

Sonunda o büyük gün geldi çattı.. Uzuun bir bekleyişten sonra çok şükür minik kızım dünyaya geldi..
23 Ekim akşam saat 7 de doktorumu arayıp kıa bir görüşmem oldu. Ard arda üç kez gelen nişanım ve bir gündür kesintisiz süren adet sancısına benzer, şiddeti fazla olmayan ağrılarım beni biraz endişelendirmişti. Doktorum, bir sorun olmadığını, ağrı şiddetimin fazla olması gerektiğini,aralığının 5 dk ya bir düşme olmadan hastaneye gitmemem gerektiğini söyledi. Akşam doktorumla olan görüşmemiin ardından kısa bir süre sonra, tam da yemek yerken, birdenbire ara ara gelen şiddetli sancılarım oldu. Elime kagıdı kalemi agrılarımın kaç dk da bir geldiğine bakıp not alıyordum. Sancılarım öyle şiddetli bir hal aldı ki, eşimi arayıp yazmayı bıraktım. Eşim işte, ben annemle evdeydim. Hemen abdest alıp yatsı namazımı kıldım. Ardından apar topar giyi,ndim.Eşim eve geldi. ÇantalarımızI alıp hastanenin yolunu tuttuk. 5 dk içinde hastanedeydik. Doğumhaneye çıktık. Ebe muayenede 5 cm açıklık oldugunu söylediğinde çok mutlu oldumm.. Epidural isteteyip istemediğim soruldu. İstediğimi söyledim ağrılarıma dayanamadığımdan..Kıyafetlerim çıkartılıp yeşil önlüğüm giydirildi. Lavma yapıldı.Anestezi uzmanı geldi ve epidural takıldı. Damar yolu açıldı, serum, nst... Epidural 10 dk.da etkisini gösterdi. Dayanılmaz sancılardan kurtulup rahatlamıştım. Saat 21.30 civarıydı. Ebem 12 ye kalmaz dogum gercekleşir diyordu. Doktorumu aradılar. 2 doz epidural aldı. Daha sonra suyum patlatıldı. Saat 23:30 civarıydı doğumhaneye alındım. Doğumhanede ebem nasıl ıkınmam gerektiğini söyledi. O sırada hemşireye fotograf makinemi verdim. İlk anlarımızı çekmesi için.. Doktorum geldi. Ard arda gelen ıkınmalarım.. Hadiii, az kaldııı, bebeğinin saçları görüdnü sesleri arasında birdenbire bir aglama sesi ve miniş kızımın dünyaya gözlerini açışı.. Ona bakışım.. Kızımı izledim sürekli.. Bu benim kzıım mi diyorumkendiş kendime :) Dikişlerim esnasında sürekli onu izledi.. Giydirilişini.. Saçlarınıı :) Daha sonra tekerlekli sandelyeye alıp giydirdler beni.. Kızım kucagımdaa..Kapıdan dışarya çıktıgımda eşim ve annem karşımdaydılar, aglıyorlardı..Beni öpüp tebrik ettiler.. Bebişimle eşimin buluşması harikaydı.. Çook duygulandm.. Eşim doğum anında herşeyi duymuş.. Bebişimizin ilk ağlayışını duyar duymaz o da gözyaşlarını tutamamış..
Odamıza çıkar çıkmaz hemen minik kıımı emzirmek istedim. Sanki önceden biliyormuş gibi cuk cuk cuk emmeye başladı.. İnanılmaz bir duyguydu.. Rabbim herkese nasip etsin bu duyguyu.. Tarifsiz bir duygu.. Yaşanılası en güzel, en büyük duygu..
Akşam 7.30 9.30 arası yani sadece 2 saat şiddetli doğum sancısı çektim. Buna çok şükrediyorum.. Herkese epidural normal doğumu tavsiye ediyorum.. Acılar, sancılar, agrılar, sızılar hepsi geride kalıyor.. Hepsi unutuluyor.. Minişinizin kollarınızda olması herşeyi unutturuyor.. Bugün tam 1 aylık olduk bile.. Rabbim hepimizin bebişlerini sağlıkla büyütmemizi nasip etsin..
 
Son düzenleme:
Öncelikle selamlar herkese... Uzun zamandır siteye girmiyordum. Fakat doğum hikâyelerinizi okuyup durumunuzu takipteydim. Herkesin bebişleri hayırlı olsun. Ben de doğumumu sizlerle paylaşmak istedim.

Doğum Tarihi: 27 Ekim 2013 Pazar
Doğum Şekli: Normal Doğum
Hastane: Nisa Hastanesi
Doktor: Asiye UZUN
Bebeğin Haftası: 40+3
Doğum Kilosu: 3150 gram
Doğum Boyu: 50 cm
Bebeğin İsmi: Ayşe Sara

Doğum hikayem biraz uzun :1: kısa geçemedim ne yapayım :17:

26 Ekim Cumartesi günü son kontrol ümidi ile geldiğimiz hastaneden hayal kırıklıkları ile döndük... NST'de en ufak bir sancı bile çıkmamış olması, muayenede doğuma dair hafif bir rahim yumuşamasından başka bir belirtinin olmaması doktorumla bir hafta sonrasına kadar mühlet tanıma kararı almamıza sebep oldu. Salı günkü kontrolden sonra muhtemel bir suni sancı söz konusu olacaktı. Suni sancılı doğum hikâyelerini çok fazla duyduğumdan korkuyordum aslında...

Gece 04:00'da nişanımın geldiğini fark ettim. Ama doktorum muayene nedeniyle kanama olabileceğini söylediği için önemsemedim. Yine de kasılmalarımın dakikalarını tuttum. 15 dakikadan 10 dakikaya 7 dakikaya 5 dakikaya iniyor tekrar 10 dakikaya çıkıyor bir türlü düzen tutmuyordu.
Sonra duşa girdim. Ağladım dua ettim... Bebeğime kavuşmayı çok istiyordum. Günü geçmiş gibi görünse de gününü tayin eden Rabbimdi ve o biliyordu doğru zamanı... Korkuyordum... Duştan uzun süre çıkmadım. Sancılar aynı tempoda devam... Sonra evi topladım. Hazırlandım olur da gidersek diye... Eşimle kahvaltı yaptık. Sonra uyuduk öğlene kadar...Sonra baktım ki 3 dakikaya inmiş sancı araları... Çıktık yola... Evime son kez bakıyor gibiydim. Farkındaydım ucunda ölüm de olabilirdi. Belki dönemeyebilirdim evime... Son kez fotoğraf çekti eşim beni kızımın odasında karnımda kızımla... İnşaallah kucağımızda döneriz diye dua ettik...
Hastaneye geldiğimizde nöbetçi doktor 2 cm açıklığım olduğunu suni sancı verilmek üzere yatışımın yapılması gerektiğini söyledi. Suni sancı istemiyordum ve sancılarımın arasının düzensiz olması beni daha zamanım olduğunu düşünmeye itti. Eve gidip sancılarım artınca gelmeyi istedim. Nöbetçi doktor zaten vaktimin dolduğunu bunun çok tehlikeli olacağını söyledi. Kendi doktoruma telefon açtım, görüştük ve yatışa karar verdim. Fakat şartım şuydu; NST ve takip dışında hiçbir müdahale istemiyordum. Saat 18:00'da hastaneye yattım. Lavman yapıldı ve NST takıldı. Hafif sancılar düzensiz aralıklarla devam ediyordu. Bu arada ebeler hemşireler beni suni sancıya ikna etmeye çalışıyorlardı. Hatta bir ebe sabaha kadar buradasın yarına anca doğum yaparsın. Sabaha kadar sancı çekmekten gücün kalmaz dedi. Dinlemedim... Her şeyin doğal yollardan olmasını istiyordum. Açılmam 4 cm olduğunda amniyotomi teklif ettiler. Onu da istemediğimi söyledim. Eğer istemezsem açılmamın yavaşlayacağını söylediler. Doğumun sıkıntıya gireceğini... Aslında korkuyordum bu doğumun iyice yaklaşması anlamına geliyordu. Bu zamana kadar hiç korkmadığım doğum senaryosundan korkmaya başladım. Bir süre sonra sancılarımın arası açıldı. Süre uzayınca çok ısrar ettiler. Eşimi dışarı çağırıp konuşmuş ve ikna etmişler. Beni kandırmaya çalışıp zorla su kesesini patlattılar. Çok ağladım... Tuvalete gittim ve oradan hiç çıkmak istemedim... Mahremiyeti çiğnenmiş ve aşağılanmış hissediyordum. Ama bu tamamen benim şahsımla ilgili bir durumdu. Doğumda bunların olması normaldi. Bu beni doğum acısından daha çok ağlattı... Doğumun üzerinden 11 gün geçti ben hala o ruh halini atamadım üstümden...
Bundan sonra önce akşam namazımı sonra da yatsı namazımı cem ederek kıldım yatağımda... Dua ettim gözyaşlarıyla yalvardım Allah'a... Sancılarla kıldım namazı... NST bağlandı tekrar, sancıların artması bende yataktan kalkma isteği uyandırıyordu. Kalktığımda daha rahat atlatıyordum sancıları... Fakat farkında olmadan ıkınmış olmam nedeniyle tekrar yatağa mahkum oldum.

Ne zaman diye sorduğumuzda gece saatlerinde doğum yapacağımı söyledi ebeler. Bu arada kimseye haber vermemiştik ertesi günü bulur diye doğum... Aradık ailelerimizi... Herkes şaşkındı ve de kızgın... Bu zamana kadar haber vermediğimiz için kırıldılar biraz...
O arada kayınvalidem, kayınpederim ve biricik küçük görümcem hastaneye geldiler. Sancı çekerken yanımda eşimden başka kimseyi istemiyordum. Her sancıda elimi tutuyor bana Allah'ı hatırlatıyor birlikte Allah'a dua edip yalvarıyorduk eşimle...
Bundan sonra sancılar biraz daha şiddetliydi. Yine de beni bağırtacak kadar değillerdi. Arada doktorum da muayene için gelmişti. Sancılandığım zaman muayene edip beklediğinden daha çabuk doğum yapacağımı söyledi. 8 cm açılma olduğunda kendisine haber verilmesini istedi. Dakikada iki üç kez gelen sancılar oluyordu. Yine de belli bir düzende değildi.
Muayenede 7 8 cm açılma olduğunu söylediler. Sancılarım düzensiz olduğu için suni sancı bundan bir süre önce yine eşimi ikna yoluyla takıldı ve açıldı. Çok yavaş ilerletiyorlardı sancıyı... Ama artık dayanmak çok zordu. Yine de bağırmıyordum nefes egzersizi yapıp dua etmeye çalışıyordum. Sonra doğumhaneye götürdüler beni. Doğumhanenin olduğu kattaki sancı odasına aldılar. Bu arada annemler ablamlar hastaneye gelmişti. Yanıma bir kişiyi alabileceğimi söylediler. Ablam gelene kadar bekledikten sonra onu aldım. Artık ıkınma zamanı gelmişti. Ama ben ıkınamıyordum. O kadar zordu ki... Sanki hiç büyük tuvaletimi yapmamış gibiydim... Doktorum doğru ıkınmayı başardığım an doğuma girebileceğimi söyledi ve odadan çıktığı anda ben çalışmaya başladım. Bildiğim yanlış bir şey vardı; ne kadar bağırırsam o kadar kolay ıkınırım... Ebe gelip hatırlattı nasıl ıkınmam gerektiğini... Bağırarak gücümü boşa harcadığımı söyledi. Derin nefes al, nefesini tut, çeneni göğsüne yasla ve ıkın... Artık başarıyordum ve bebeğin geldiğini hissetmeye başladım. Doğumhaneye alındım ve ıkınma başladı. İki ebe karnıma hafif bastırarak bebeğin çıkışına yardım etmeye çalıştılar. Doktorum saçlarını görüyorum dediğinde beni avutmaya çalıştığını zannediyordum. Bir ara tuvaletimin geldiğini tuvalete gitmem gerektiğini söyledim. Bunun bebeğin kafası olduğunu söyledi doktorum. Tuvaletimi de yapabileceğimi, bırakmamı söyledi. Gerçekten bıraktım :9: çünkü gelmeyeceğini sanmıştım. Sonra sonda taktı doktorum. Bundan sonra bir kuvvetle ıkındım... Ve doktorum... ÇIKTI AYŞE, dedi... 21:55'te..
Ve o an... Bebeğim çıktığı an... Artık her şey bitmişti... Önce bir sessizlik... Sonra bir ağlama... Kocaman bir ses... Ve ben... Göz yaşları... Gülücükler... Allah'ım bu benim mi? diyebildim sadece... Onu alıp sol tarafa koydular... İşlemler bitmemişti ben henüz kalkmaya hazır değildim. Ben bebeğimi izlerken vücuduma neler yapıldığından pek de haberdar değildim. Hemşire onu siliyor ve sarıyordu. O ise biraz ağlıyor sonra etrafına bakınıyor ve tekrar ağlamaya devam ediyordu. Çok çirkindi... Gerçekten çok çirkindi :9: Herkes çok güzel doğduğunu söylüyor ama eşim ilk gördüğünde erkek zannetmiş :9:
Beklediğimizin aksine kapkara ve kafası saç dolu bir bebekti benim kızım... Hemşire onu yanıma getirdi. Heyecandan, ne yapacağımı şaşırdığımdan şimdi ben ne yapacağım dedim hemşireye... O da kokla, yanağını değdirebilirsin, dedi. Onu kokladım yüzümü değdirdim. Onunla tıpkı karnımdayken konuştuğum gibi konuştum. Sesimi duyduğu anda sustu. Yüzünü bana döndü ve benim içimdeki hüznü hüzne kattı tekrar... Korkuyordu. Elini ayağını nereye koyacağını bilemiyordu ve anlıyordum onu boşlukta gibiydi. Elimi uzattım ve yakaladı. Parmağımı tuttuğunda daha güvende hissediyordu kendini... Ebeler ve doktorum bana gülüyorlardı. Sonra ben ona doyamadan giydirmeye götürdüler onu. İşlemler de bitince beni kontrol altında tutmak için tekrar sancı odasına aldılar. İçi boşalmış karnı boşlukta sallanıyor hissi yaşıyordum. Bebeğimi bana getirdiler emzirmem için. İlk önce hurma verdik ağzına... Tıpkı peygamberimin yaptığı gibi... Şapurt şupurt emdi hurmayı... Sanki aylardır karnımda emiyormuş gibi bilerek doğdu emmeyi. Göğüs uçlarım daha ilk emzirmeden acıyordu yara olmuştu. İlk defa emziriyor olmanın heyecanıyla nasıl tutacağımı bilmeden emzirdim yavrumu... 2 saat kanama kontrolü yapıldıktan sonra odama almak üzere sandalyeye aldılar beni... Her yerimi örttükten sonra bebeğimi de alıp kucağıma odama çıktık. Asansörden indiğimde eşimle yapayalnız girdiğimiz şu hastanede aklıma gelebilecek tüm yakınlarımı karşımda buldum. O an yaşadığım duygular tarif edilemezdi... Odama girince pembe sedef balonlarla süslenmiş anlatmakla bitiremeyeceğim güzellikte bir hazırlıkla karşılaştım, bebeğimi beşiğe koyup pijamalarımı giymeye koyuldum. Ablalarım içeri girdiler. Ben hazır olunca babaanneler anneanneler dedeler büyükbabalar enişteler halalar teyzeler dayılar amcalar yengeler... Herkes içeri doluştu birden... Herkes bebeğin etrafında... Resimlerini çekiyorlardı... Sonra beni gören ne kadar güzel görünüyorsun diyordu. Beni avutmaya çalışıyorlardı bence... Diğer odadakilerin rahatsız olması sonucu hemen dağıldı misafirler... Kızımı izlerken ben bütün geceyi uykusuz geçirdim. Sabaha kadar onu izledim ve sabah 10da gerekli işlemler bitince evimize geldik...
Şimdi dünyanın en güzel şeyini taşıyorum kollarımda... Kuş kadar hafif... En güzel şeyini kokluyorum misk kadar güzel... En güzel emanet için bölüyorum her gece uykularımı... En güzel duygu için göğüsledim göğüslüyorum tüm acıları... Annelik duygusu... Ve arınmışlık... Kendimi günahlarımdan arınmış tertemiz hissediyorum biiznillah...

Bebek Adı: Mert Ege
Doğum Tarihi: 24/10/2013
Kilo: 3.650
Boy:48 cm
Doğum: Normal Sezeryan

Merhaba güzel anneler ve tatlı minişleri,

Doğum yapmayan kaldımı bilmiyorum epeydir siteye giremedim. Eylül ayında Ekim anneleri doğum hikayelerini yazamaya başladıklarında onlara çok özenmiş ve kendi doğumum bana çok uzak geliyordu.

Perşembe günü sabahı üstümü değişirken bacaklarımdan sızıntı şeklinde ve hızlıca su indi, daha öncede bu durumu yaşamış biri olarak gayet sakin eşime suyumun gelmeye başladığını söyledim. Daha sonra duşa girdim ve suyumun daha hızlı geldiğini gördük. Eşim işe gidiyim mi? Seninle kalayım mı? Şimdi ne olacak? sorularını sorarken ben gayet rahat 'sen işe git hayatım ama bugün bebişimizi kucağımıza alabiliriz' diyerek eşimi işe yolladım. Kahvaltı falan derken öğlen saatlerinde doktora acaba gerçekten suyum mu yoksa değil mi sorusuna yanıt almak için gitmiş, kontrol sonrası eve geri dönecek ve kalan işleri toparlayacağımı beklerken, doktroum yaptığı kontrol sonucunda gelenin suyum olduğunu, 2 cm açıklık olduğunu ve doğum başladığı için acil yatış vereceğini iletti. Ben gayet şaşkınlık içinde nasıl yani bebek geliyor mu yok ben eve gidecektim diyorum halen :) hemen nst çekildik, annem hastane yatış işlemlerini tamamladı. Eşimi arayıp, gelmesini istedik. Nst de hiç sancım yoktu, bu nedenle doktorum suni sancı ile doğumu ilerletmesi gerektiği söyledi. Lavman işlemleri yapıldı. Suni sancımız verilmeye başladı, nst de halen sancılarım çok düşüktü ilk birkaç saat geçmişti ki ebemiz odaya geldi açıklığımız neredeyse 4 cm olmuştu, bundan sonra 7 cm olması daha da hızlanacak derken, bebeğin kalp atışlarının ekran da görünmediğini benim nabzımın göründüğünü söyledi, karnımda sürekli yer değiştirerek bebeğin kalp atışlarını yeniden buldu ve bebeğimin kalp ritimlerinde sorun vardı her zaman duyduğum şekilde atmıyordu. Ebemiz acilen suni sancımızı kesti, dışardaki hemşirelere bağırarak doktorumuzu acilen odaya istedi, bu arada bana derin nefesler aldırıyor, oda camları açılıyor, bir yandan oksijen maskesi isteniyor, derken doktorum geldi ve 3 dakikadır bebeğin kalp ritminin bozuk olduğunu ve acilen bebeğin alınması gerektiğini söyledi, acilen ameliyathane hazırlandı ve 2-3 dakika içinde odadan ameliyathane masasına yattım. Başımda onlarca kişi koşuşturuyordu, biri tansiyon aletini bağlıyor, diğeri göğüs üzerime elektrotları yapıştırıyor, biri parmağıma mandalı takıyor, derken narkozcumuz geldi, doktorum 4-5 kişilik bir ekiple ayak ucumda aletleri hazırlıyor derken narkoz maskesini taktılar ve bayıldım :) Ayılmaya başladığımda doğumhaneden çıkarılmış ayılmam için boşlukta bekliyordum. Nefes alamıyordum hızlı derin derin nefes alıyordum.Karın bölgemde inanılmaz şiddetli bir ağrı vardı, nefes almama engel olanda bu ağrılardı, yeniden narkozcu bayan yanıma geldi ağrılarımı anlattım bana orda iğne vurdu, o iğneden sonra rahatladım, kafamı yana çevirdiğimde yan tarafımda yeni doğmuş silinen bir bebek gördüm. Bebeğim mi diyebildim. Bebeğimin çoktan yukarı çıktığını sağlıklı ve iyi olduğunu söylediler derken tekrar bayılmışım. Odaya nasıl geldiğimi hatırlamıyorum. Bir sürede odada baygın yatmışım, ayılmaya başladıktan sonra hemşireler serumları bağladı, yeniden tahliller, ağrı kesici iğneler vurulmaya başladım. Minişim yan tarafımda küvezinde yatıyordu, sonra kollarıma verdiler minicikti misss gibi kokuyordu. Ben gelene kadar odada sürekli ağlamış, ben odaya gelince hemen susmuş ve uyumuş kuzum, sonrasında 2 gece hastanede kaldık. Bir yandan minişimi emzirmeyi deniyor, bir yandan gezmem gerekiyordu, zorlu iki gece geçirdim, cumartesi günü taburcu olduk ama bu seferde oğluşum sarılık olmuştu. Sinir stres derken sütümde kesildi :( Pazar günü yeniden testi tekrarladık ve değerler artmaya başlamıştı. Derken süt yetmediğinden mamaya da başladık :( Allaha şükür zorlu zamanlarımızı atlattık. Sütü bir süre süt sağma makinesiyle az miktarda da olsa verebildim oğluşum birkaç hafta sonra sarılığını düşürdükten sonra yeniden emmeye başladı, ama şuan da sütüm yetmediğinden doktorumuz her ne kadar mamayı kes desene maalesef mama süt beraber devam ediyoruz. Bu arada oğlumun göbeğide düştü :) Yarın oğlumun yarı kırkı çıkıyor :)

Şimdilik bizden bu kadar güzel anneler...

Doğum Tarihi : 24/10/2013
Doğum Saati : 12:50
Doğum Şekli : Normal Doğum
Adı : Ayaz
Boyu : 50 cm
Kilosu : 3155 gr


Bebeğimin hep gününden önce geleceğini ve bize bayram şekeri olacağını düşünürdüm. Tabi öyle olmadı :) Bayramın son günü 39+0 haftalık olmuştuk ve bende bikaç gündür sürekli devam eden kasılmalar vardı.. Kendi doktorum izinde olduğundan hastaneyi aradım, nöbetçi doktor muayene için çağırdı ve Nst'ye bağlandık. Kasılmalarım gözüküyodu ama doğum şiddetinde değildi. Doğumhanede doğum yapmak üzere olan bir bayan olduğundan başından ayrılamıyordu doktor. Bu yüzden benide doğumhaneye aldı ve yan taraftaki çatalada beni oturttu. Muayeneler ve tahliller yapıldı. Açıklık yoktu, sancılar yalancıydı ve hafiften bir enfeksiyon gözüküyodu. Tek kullanımlık bir antibiyotik yazıldı ve hevesler suya düşmüş bir şekilde evin yolu tutuldu..


39+4 te Salı kontrolümüz vardı. Yine bir umutla sabah hastaneye gittik.. Usg ve Nst'nin ardından açıklık kontrolü ve doğum şeklinin belirlenmesi için çatala çıktım. Hangi doğum şeklini istediğimi sordu doktor.. Bir heyecanla normal diyiverdim :) "Kendine güveniyorsan tamam" dedi.. Verdiğim tek cevap; "ben 9 aydır o günü bekliyorum.." oldu.. Heyecan kısa sürmüştü.. Çünkü herşey aynı rutinde devam ediyordu. Bekleyecektik.. Ezberlemiştim artık.. Suyu iyi, açıklık yok, sancılar belirginleşmiş.. Suyun gelirse, kanaman olursa, sancıların başlarsa direk hastaneye gel, bunlar olmazsa Cuma günü muhtemel doğum tarihinin son günü olduğundan tekrar bir kontrol ederiz ve karar veririz, denilip eve gönderildi..


Sabır taşı kıvamına gelmiş ve mecburi bekleyişe devam etmeye başlamıştım :) Kontrolün ertesi günü (39+5) yine hiçbir belirti olmadan, sadece kasılmalarla ve yeni doğum hikayelerini okuyup iç çekmekle geçmişti.. :) 0lası doğum belirtilerini her fırsatta okurdum ve kendimle bağdaştırırdım. Birkaçı olmasına rağmen doğumum halen başlamamıştı.. Bunları düşünmeyi bir kenara bırakıp Tv izlemeye koyulduk eşimle. 0 sırada gelen ani bir mide bulantısına kadar.. Ne oluyo demeye kalmadan tansiyonum düşmüşcesine midem bulanıyordu. Biraz hava alıp açılınca geçti.. Bu da bir belirtiydi ama ben düşünmeyi bırakmıştım bu kez :)


Vakit geçti uyku bastırdı.. Tv'nin karşısında mışıl mışıl uyuduğum sırada karnımda hissettiğim tarifsiz bir sancıyla wc'ye koştum.. Bir umut ya :) Ama ne nişan vardı, ne suyum geliyodu.. Sancıda hafiflemişti.. Tam geri yatıcaktım kiiiii o da neee.. Sıcak sıcak bişeyler akıyo :) Akıntıdır dedim ümitlenmemek için ve kontrol etmedim bile.. Tam yatağa yöneldiğim sıra yine aynı şey olunca çamaşırımı kontrol ettim. Bir de ne göreyimmm.. İşte doğumun 24 saat içinde gerçekleşmesi gerektiğini gösteren en büyük belirti : Suyum geliyorrr :) Hemen üzerimi değiştirdim, kendime çeki düzen verdim, kv ve eşimi uyandırdım. Güya sabaha kadar beklicektik ama su kesilmeyince hazırlanıp yola düştük :)


1 saat sonrasında hastaneye vardık. Nst'ye bağladılar, 130lara varan düzenli sancılar sayesinde yatış işlemleri yapıldı ve odaya çıkarıldık. Saat 05.00'dı.. Hemşire geldi damaryolu açıldı, gereken iğneler yapıldı.. devamlı sancılara bakılıyor ve nasıl olduğumu soruyorlardı.. Saat 07:30'da sancılar iyice kendini belli etmeye başlamıştı. Bu sırada halen suyum ara ara geliyordu. Saat 09:30 oldu ve doktor geldi. Açıklığı kontrol etti, 6 cm olmuştu.. "Bir ağrı kesici iğne ve suni sancı verin, öğlene doğum olur" diyerek gitti. İğne yapılıp suni sancı verildikten 1 saat sonra sancıları daha iyi hissetmeye başladım. Öyle kiii Nst de sancı daha 70e çıktığında bağırmaya başlıyordum "beni sezeryana alınnnnnnnnn, ben yapamıcammm" :)))) Ne kadar komik bir duruma düştüğümü şimdi daha iyi anlıyorum :)) Saat 11.00 olduğunda hemşireler gelip ıkınma isteğim olup olmadığını ve eğer olursa doğumhaneye geçeceğimizi söylediler. Henüz yoktu. Kalkıp yürüsem açılmam hızlanacaktı ama sancılar beni çok yormuştu. Suyum azaldıkça daha şiddetli hissediyordum. 11.30 da hemşireleri çağırttım ve ıkınmak istediğimi söyledim. Hemen beni kaldırdılar ve doğumhaneye geçtik. Çatala çıktım ve dr geldi. Az bişey kaldığını ve soluma dönüp yatmamı söyleyerek gitti. 0 andan sonra sancılar yerini ıkınma isteğine bıraktı. 2 dakika aralıklarla gelen ve 1 dakika süren bu durum 1 saat devam etti. Artık pes etmek üzereydim kii 12:20 de dr tekrar geldi. "İlerleme çok güzel, hazırlanıp başlayalım, nasıl ıkınman gerektiğini hemşire anlatıcak, gerekirse yardımcıda olucaklar" dedi. Saat tam 12.30'du. Doktorun "Başlıyoruz" demesiyle derin bir ohh çektim :) Sancı geldiğinde gösterdikleri gibi ıkındım ama suyumun doğumdan önce devamlı gelmesi ve doğum sırasında susuz kalmamdan dolayı dr vakum ile yardımcı oldu. Aynı zamanda sağa doğru atılan kesi ve hemşireninde yardımıyla birkaç ıkınmada oğluşum çıkıverdi :) 0nu ilk gördüğüm anı tarif edebilmem mümkün değil.. Allah'ım dileyen herkese yaşatsın inşallah.. Öyle mucizevi bir duygu ki.. Bütün acımı sancımı unutmuş bir an önce onu kucağıma almak koklamak için sabırsızlanır olmuştum. 0ğlumu temizlemek için götürdüklerinde benimde dikişlerim atıldı. 15 dk sonra herşey bitmişti. Doğumhaneden yürüyerek çıktım. 0ğluma kavuşmak için koşabilirdim bile :)) Kapıdan çıkarken eşimin az ileride beni beklediğini gördüm, yürüyerek çıktığımı görünce şaşkınlık içinde bakarak, doğurmadan tekrar odaya çıktığımızı sanmış :))))) Hemen sarıldı, alnımdan öptü ve kutladı.. 0 anı hatırladıkça halen gözlerim doluyo :) Ben odaya geçtikten birkaç dakika sonra minik bebeğimde geldi. Yatağımın yanıbaşına getirdiler. Gözlerini kocaman kocaman açmış gözlerimin içine bakıyordu. Allah'ım bu nasıl bir güzellikkk.. Şükrediyordum onu bana sağ salim teslim ettiği için. Hayatımda gördüğüm en güzel şeydi o.. En güzel koku ondaydı.. Nur'um benim.. Cennet kokulum..
Hoşgeldin mucizem, Rabbimin emaneti..
:nazar:
İyi ki varsın hayatımda, iyi ki bizimlesin bebeğim..:16:
Allah'ım sağlıcakla büyütmeyi nasip etsin, hayırlı evlat olsun inşallah..
Vee..
Rabbim tüm dileyen isteyen herkese nasip etsin bu güzelliği..
Kimseyi bu yolda eylemesin inşallah..


Bizden de bu kadar kızlar. Biraz geç oldu ama bebişle uğraşmaktan vakit kalmıyor ki :)

Doğum Tarihi: 24 Ekim 2013-Perşembe
Doğum Şekli: Epidural Normal
Doğum Haftası: 41
Doğum Saati: 00:00
Doğu Kilosu: 3.060 gr.
Doğum Boyu: 50 cm
Bebeğin İsmi: Ayşe Sare

Sonunda o büyük gün geldi çattı.. Uzuun bir bekleyişten sonra çok şükür minik kızım dünyaya geldi..
23 Ekim akşam saat 7 de doktorumu arayıp kıa bir görüşmem oldu. Ard arda üç kez gelen nişanım ve bir gündür kesintisiz süren adet sancısına benzer, şiddeti fazla olmayan ağrılarım beni biraz endişelendirmişti. Doktorum, bir sorun olmadığını, ağrı şiddetimin fazla olması gerektiğini,aralığının 5 dk ya bir düşme olmadan hastaneye gitmemem gerektiğini söyledi. Akşam doktorumla olan görüşmemiin ardından kısa bir süre sonra, tam da yemek yerken, birdenbire ara ara gelen şiddetli sancılarım oldu. Elime kagıdı kalemi agrılarımın kaç dk da bir geldiğine bakıp not alıyordum. Sancılarım öyle şiddetli bir hal aldı ki, eşimi arayıp yazmayı bıraktım. Eşim işte, ben annemle evdeydim. Hemen abdest alıp yatsı namazımı kıldım. Ardından apar topar giyi,ndim.Eşim eve geldi. ÇantalarımızI alıp hastanenin yolunu tuttuk. 5 dk içinde hastanedeydik. Doğumhaneye çıktık. Ebe muayenede 5 cm açıklık oldugunu söylediğinde çok mutlu oldumm.. Epidural isteteyip istemediğim soruldu. İstediğimi söyledim ağrılarıma dayanamadığımdan..Kıyafetlerim çıkartılıp yeşil önlüğüm giydirildi. Lavma yapıldı.Anestezi uzmanı geldi ve epidural takıldı. Damar yolu açıldı, serum, nst... Epidural 10 dk.da etkisini gösterdi. Dayanılmaz sancılardan kurtulup rahatlamıştım. Saat 21.30 civarıydı. Ebem 12 ye kalmaz dogum gercekleşir diyordu. Doktorumu aradılar. 2 doz epidural aldı. Daha sonra suyum patlatıldı. Saat 23:30 civarıydı doğumhaneye alındım. Doğumhanede ebem nasıl ıkınmam gerektiğini söyledi. O sırada hemşireye fotograf makinemi verdim. İlk anlarımızı çekmesi için.. Doktorum geldi. Ard arda gelen ıkınmalarım.. Hadiii, az kaldııı, bebeğinin saçları görüdnü sesleri arasında birdenbire bir aglama sesi ve miniş kızımın dünyaya gözlerini açışı.. Ona bakışım.. Kızımı izledim sürekli.. Bu benim kzıım mi diyorumkendiş kendime :) Dikişlerim esnasında sürekli onu izledi.. Giydirilişini.. Saçlarınıı :) Daha sonra tekerlekli sandelyeye alıp giydirdler beni.. Kızım kucagımdaa..Kapıdan dışarya çıktıgımda eşim ve annem karşımdaydılar, aglıyorlardı..Beni öpüp tebrik ettiler.. Bebişimle eşimin buluşması harikaydı.. Çook duygulandm.. Eşim doğum anında herşeyi duymuş.. Bebişimizin ilk ağlayışını duyar duymaz o da gözyaşlarını tutamamış..
Odamıza çıkar çıkmaz hemen minik kıımı emzirmek istedim. Sanki önceden biliyormuş gibi cuk cuk cuk emmeye başladı.. İnanılmaz bir duyguydu.. Rabbim herkese nasip etsin bu duyguyu.. Tarifsiz bir duygu.. Yaşanılası en güzel, en büyük duygu..
Akşam 7.30 9.30 arası yani sadece 2 saat şiddetli doğum sancısı çektim. Buna çok şükrediyorum.. Herkese epidural normal doğumu tavsiye ediyorum.. Acılar, sancılar, agrılar, sızılar hepsi geride kalıyor.. Hepsi unutuluyor.. Minişinizin kollarınızda olması herşeyi unutturuyor.. Bugün tam 1 aylık olduk bile.. Rabbim hepimizin bebişlerini sağlıkla büyütmemizi nasip etsin..

kızlar allah analı babalı büyütsün hepimizin meleklerini okuken duygulandım hikayelerinizi sanki doğum yaptığım güne geri gittim çok güzel yazmışsınız sağlıkla sıhhatle büyütün inşallah bebişleri
 
kızlar allah analı babalı büyütsün hepimizin meleklerini okuken duygulandım hikayelerinizi sanki doğum yaptığım güne geri gittim çok güzel yazmışsınız sağlıkla sıhhatle büyütün inşallah bebişleri
aminn canım benimmm.. Şimdi bunları okurken gözlerim doluyo. Daha dün ne zaman doğurcaz diye heyecanla bekliyoduk, şimdi kucağımızdalar. Allah'ım acılarını göstermesin, hayırlı evlat olsunlar inşallah :)
 
aminn canım benimmm.. Şimdi bunları okurken gözlerim doluyo. Daha dün ne zaman doğurcaz diye heyecanla bekliyoduk, şimdi kucağımızdalar. Allah'ım acılarını göstermesin, hayırlı evlat olsunlar inşallah :)

amin canım inşallah hayırlı sağlıklı olsunlar bir de uslu olsunlar tabi çok yormasınlar bizi:)
 
Doğum Tarihi: 24 Ekim 2013-Perşembe
Doğum Şekli: Epidural Normal
Doğum Haftası: 41
Doğum Saati: 00:00
Doğu Kilosu: 3.060 gr.
Doğum Boyu: 50 cm
Bebeğin İsmi: Ayşe Sare

Sonunda o büyük gün geldi çattı.. Uzuun bir bekleyişten sonra çok şükür minik kızım dünyaya geldi..
23 Ekim akşam saat 7 de doktorumu arayıp kıa bir görüşmem oldu. Ard arda üç kez gelen nişanım ve bir gündür kesintisiz süren adet sancısına benzer, şiddeti fazla olmayan ağrılarım beni biraz endişelendirmişti. Doktorum, bir sorun olmadığını, ağrı şiddetimin fazla olması gerektiğini,aralığının 5 dk ya bir düşme olmadan hastaneye gitmemem gerektiğini söyledi. Akşam doktorumla olan görüşmemiin ardından kısa bir süre sonra, tam da yemek yerken, birdenbire ara ara gelen şiddetli sancılarım oldu. Elime kagıdı kalemi agrılarımın kaç dk da bir geldiğine bakıp not alıyordum. Sancılarım öyle şiddetli bir hal aldı ki, eşimi arayıp yazmayı bıraktım. Eşim işte, ben annemle evdeydim. Hemen abdest alıp yatsı namazımı kıldım. Ardından apar topar giyi,ndim.Eşim eve geldi. ÇantalarımızI alıp hastanenin yolunu tuttuk. 5 dk içinde hastanedeydik. Doğumhaneye çıktık. Ebe muayenede 5 cm açıklık oldugunu söylediğinde çok mutlu oldumm.. Epidural isteteyip istemediğim soruldu. İstediğimi söyledim ağrılarıma dayanamadığımdan..Kıyafetlerim çıkartılıp yeşil önlüğüm giydirildi. Lavma yapıldı.Anestezi uzmanı geldi ve epidural takıldı. Damar yolu açıldı, serum, nst... Epidural 10 dk.da etkisini gösterdi. Dayanılmaz sancılardan kurtulup rahatlamıştım. Saat 21.30 civarıydı. Ebem 12 ye kalmaz dogum gercekleşir diyordu. Doktorumu aradılar. 2 doz epidural aldı. Daha sonra suyum patlatıldı. Saat 23:30 civarıydı doğumhaneye alındım. Doğumhanede ebem nasıl ıkınmam gerektiğini söyledi. O sırada hemşireye fotograf makinemi verdim. İlk anlarımızı çekmesi için.. Doktorum geldi. Ard arda gelen ıkınmalarım.. Hadiii, az kaldııı, bebeğinin saçları görüdnü sesleri arasında birdenbire bir aglama sesi ve miniş kızımın dünyaya gözlerini açışı.. Ona bakışım.. Kızımı izledim sürekli.. Bu benim kzıım mi diyorumkendiş kendime :) Dikişlerim esnasında sürekli onu izledi.. Giydirilişini.. Saçlarınıı :) Daha sonra tekerlekli sandelyeye alıp giydirdler beni.. Kızım kucagımdaa..Kapıdan dışarya çıktıgımda eşim ve annem karşımdaydılar, aglıyorlardı..Beni öpüp tebrik ettiler.. Bebişimle eşimin buluşması harikaydı.. Çook duygulandm.. Eşim doğum anında herşeyi duymuş.. Bebişimizin ilk ağlayışını duyar duymaz o da gözyaşlarını tutamamış..
Odamıza çıkar çıkmaz hemen minik kıımı emzirmek istedim. Sanki önceden biliyormuş gibi cuk cuk cuk emmeye başladı.. İnanılmaz bir duyguydu.. Rabbim herkese nasip etsin bu duyguyu.. Tarifsiz bir duygu.. Yaşanılası en güzel, en büyük duygu..
Akşam 7.30 9.30 arası yani sadece 2 saat şiddetli doğum sancısı çektim. Buna çok şükrediyorum.. Herkese epidural normal doğumu tavsiye ediyorum.. Acılar, sancılar, agrılar, sızılar hepsi geride kalıyor.. Hepsi unutuluyor.. Minişinizin kollarınızda olması herşeyi unutturuyor.. Bugün tam 1 aylık olduk bile.. Rabbim hepimizin bebişlerini sağlıkla büyütmemizi nasip etsin..

Allah analı babalı büyütsün insallah. Hayırlı bir evlat olsun.
 
Öncelikle selamlar herkese... Uzun zamandır siteye girmiyordum. Fakat doğum hikâyelerinizi okuyup durumunuzu takipteydim. Herkesin bebişleri hayırlı olsun. Ben de doğumumu sizlerle paylaşmak istedim.

Doğum Tarihi: 27 Ekim 2013 Pazar
Doğum Şekli: Normal Doğum
Hastane: Nisa Hastanesi
Doktor: Asiye UZUN
Bebeğin Haftası: 40+3
Doğum Kilosu: 3150 gram
Doğum Boyu: 50 cm
Bebeğin İsmi: Ayşe Sara

Doğum hikayem biraz uzun :1: kısa geçemedim ne yapayım :17:

26 Ekim Cumartesi günü son kontrol ümidi ile geldiğimiz hastaneden hayal kırıklıkları ile döndük... NST'de en ufak bir sancı bile çıkmamış olması, muayenede doğuma dair hafif bir rahim yumuşamasından başka bir belirtinin olmaması doktorumla bir hafta sonrasına kadar mühlet tanıma kararı almamıza sebep oldu. Salı günkü kontrolden sonra muhtemel bir suni sancı söz konusu olacaktı. Suni sancılı doğum hikâyelerini çok fazla duyduğumdan korkuyordum aslında...

Gece 04:00'da nişanımın geldiğini fark ettim. Ama doktorum muayene nedeniyle kanama olabileceğini söylediği için önemsemedim. Yine de kasılmalarımın dakikalarını tuttum. 15 dakikadan 10 dakikaya 7 dakikaya 5 dakikaya iniyor tekrar 10 dakikaya çıkıyor bir türlü düzen tutmuyordu.
Sonra duşa girdim. Ağladım dua ettim... Bebeğime kavuşmayı çok istiyordum. Günü geçmiş gibi görünse de gününü tayin eden Rabbimdi ve o biliyordu doğru zamanı... Korkuyordum... Duştan uzun süre çıkmadım. Sancılar aynı tempoda devam... Sonra evi topladım. Hazırlandım olur da gidersek diye... Eşimle kahvaltı yaptık. Sonra uyuduk öğlene kadar...Sonra baktım ki 3 dakikaya inmiş sancı araları... Çıktık yola... Evime son kez bakıyor gibiydim. Farkındaydım ucunda ölüm de olabilirdi. Belki dönemeyebilirdim evime... Son kez fotoğraf çekti eşim beni kızımın odasında karnımda kızımla... İnşaallah kucağımızda döneriz diye dua ettik...
Hastaneye geldiğimizde nöbetçi doktor 2 cm açıklığım olduğunu suni sancı verilmek üzere yatışımın yapılması gerektiğini söyledi. Suni sancı istemiyordum ve sancılarımın arasının düzensiz olması beni daha zamanım olduğunu düşünmeye itti. Eve gidip sancılarım artınca gelmeyi istedim. Nöbetçi doktor zaten vaktimin dolduğunu bunun çok tehlikeli olacağını söyledi. Kendi doktoruma telefon açtım, görüştük ve yatışa karar verdim. Fakat şartım şuydu; NST ve takip dışında hiçbir müdahale istemiyordum. Saat 18:00'da hastaneye yattım. Lavman yapıldı ve NST takıldı. Hafif sancılar düzensiz aralıklarla devam ediyordu. Bu arada ebeler hemşireler beni suni sancıya ikna etmeye çalışıyorlardı. Hatta bir ebe sabaha kadar buradasın yarına anca doğum yaparsın. Sabaha kadar sancı çekmekten gücün kalmaz dedi. Dinlemedim... Her şeyin doğal yollardan olmasını istiyordum. Açılmam 4 cm olduğunda amniyotomi teklif ettiler. Onu da istemediğimi söyledim. Eğer istemezsem açılmamın yavaşlayacağını söylediler. Doğumun sıkıntıya gireceğini... Aslında korkuyordum bu doğumun iyice yaklaşması anlamına geliyordu. Bu zamana kadar hiç korkmadığım doğum senaryosundan korkmaya başladım. Bir süre sonra sancılarımın arası açıldı. Süre uzayınca çok ısrar ettiler. Eşimi dışarı çağırıp konuşmuş ve ikna etmişler. Beni kandırmaya çalışıp zorla su kesesini patlattılar. Çok ağladım... Tuvalete gittim ve oradan hiç çıkmak istemedim... Mahremiyeti çiğnenmiş ve aşağılanmış hissediyordum. Ama bu tamamen benim şahsımla ilgili bir durumdu. Doğumda bunların olması normaldi. Bu beni doğum acısından daha çok ağlattı... Doğumun üzerinden 11 gün geçti ben hala o ruh halini atamadım üstümden...
Bundan sonra önce akşam namazımı sonra da yatsı namazımı cem ederek kıldım yatağımda... Dua ettim gözyaşlarıyla yalvardım Allah'a... Sancılarla kıldım namazı... NST bağlandı tekrar, sancıların artması bende yataktan kalkma isteği uyandırıyordu. Kalktığımda daha rahat atlatıyordum sancıları... Fakat farkında olmadan ıkınmış olmam nedeniyle tekrar yatağa mahkum oldum.

Ne zaman diye sorduğumuzda gece saatlerinde doğum yapacağımı söyledi ebeler. Bu arada kimseye haber vermemiştik ertesi günü bulur diye doğum... Aradık ailelerimizi... Herkes şaşkındı ve de kızgın... Bu zamana kadar haber vermediğimiz için kırıldılar biraz...
O arada kayınvalidem, kayınpederim ve biricik küçük görümcem hastaneye geldiler. Sancı çekerken yanımda eşimden başka kimseyi istemiyordum. Her sancıda elimi tutuyor bana Allah'ı hatırlatıyor birlikte Allah'a dua edip yalvarıyorduk eşimle...
Bundan sonra sancılar biraz daha şiddetliydi. Yine de beni bağırtacak kadar değillerdi. Arada doktorum da muayene için gelmişti. Sancılandığım zaman muayene edip beklediğinden daha çabuk doğum yapacağımı söyledi. 8 cm açılma olduğunda kendisine haber verilmesini istedi. Dakikada iki üç kez gelen sancılar oluyordu. Yine de belli bir düzende değildi.
Muayenede 7 8 cm açılma olduğunu söylediler. Sancılarım düzensiz olduğu için suni sancı bundan bir süre önce yine eşimi ikna yoluyla takıldı ve açıldı. Çok yavaş ilerletiyorlardı sancıyı... Ama artık dayanmak çok zordu. Yine de bağırmıyordum nefes egzersizi yapıp dua etmeye çalışıyordum. Sonra doğumhaneye götürdüler beni. Doğumhanenin olduğu kattaki sancı odasına aldılar. Bu arada annemler ablamlar hastaneye gelmişti. Yanıma bir kişiyi alabileceğimi söylediler. Ablam gelene kadar bekledikten sonra onu aldım. Artık ıkınma zamanı gelmişti. Ama ben ıkınamıyordum. O kadar zordu ki... Sanki hiç büyük tuvaletimi yapmamış gibiydim... Doktorum doğru ıkınmayı başardığım an doğuma girebileceğimi söyledi ve odadan çıktığı anda ben çalışmaya başladım. Bildiğim yanlış bir şey vardı; ne kadar bağırırsam o kadar kolay ıkınırım... Ebe gelip hatırlattı nasıl ıkınmam gerektiğini... Bağırarak gücümü boşa harcadığımı söyledi. Derin nefes al, nefesini tut, çeneni göğsüne yasla ve ıkın... Artık başarıyordum ve bebeğin geldiğini hissetmeye başladım. Doğumhaneye alındım ve ıkınma başladı. İki ebe karnıma hafif bastırarak bebeğin çıkışına yardım etmeye çalıştılar. Doktorum saçlarını görüyorum dediğinde beni avutmaya çalıştığını zannediyordum. Bir ara tuvaletimin geldiğini tuvalete gitmem gerektiğini söyledim. Bunun bebeğin kafası olduğunu söyledi doktorum. Tuvaletimi de yapabileceğimi, bırakmamı söyledi. Gerçekten bıraktım :9: çünkü gelmeyeceğini sanmıştım. Sonra sonda taktı doktorum. Bundan sonra bir kuvvetle ıkındım... Ve doktorum... ÇIKTI AYŞE, dedi... 21:55'te..
Ve o an... Bebeğim çıktığı an... Artık her şey bitmişti... Önce bir sessizlik... Sonra bir ağlama... Kocaman bir ses... Ve ben... Göz yaşları... Gülücükler... Allah'ım bu benim mi? diyebildim sadece... Onu alıp sol tarafa koydular... İşlemler bitmemişti ben henüz kalkmaya hazır değildim. Ben bebeğimi izlerken vücuduma neler yapıldığından pek de haberdar değildim. Hemşire onu siliyor ve sarıyordu. O ise biraz ağlıyor sonra etrafına bakınıyor ve tekrar ağlamaya devam ediyordu. Çok çirkindi... Gerçekten çok çirkindi :9: Herkes çok güzel doğduğunu söylüyor ama eşim ilk gördüğünde erkek zannetmiş :9:
Beklediğimizin aksine kapkara ve kafası saç dolu bir bebekti benim kızım... Hemşire onu yanıma getirdi. Heyecandan, ne yapacağımı şaşırdığımdan şimdi ben ne yapacağım dedim hemşireye... O da kokla, yanağını değdirebilirsin, dedi. Onu kokladım yüzümü değdirdim. Onunla tıpkı karnımdayken konuştuğum gibi konuştum. Sesimi duyduğu anda sustu. Yüzünü bana döndü ve benim içimdeki hüznü hüzne kattı tekrar... Korkuyordu. Elini ayağını nereye koyacağını bilemiyordu ve anlıyordum onu boşlukta gibiydi. Elimi uzattım ve yakaladı. Parmağımı tuttuğunda daha güvende hissediyordu kendini... Ebeler ve doktorum bana gülüyorlardı. Sonra ben ona doyamadan giydirmeye götürdüler onu. İşlemler de bitince beni kontrol altında tutmak için tekrar sancı odasına aldılar. İçi boşalmış karnı boşlukta sallanıyor hissi yaşıyordum. Bebeğimi bana getirdiler emzirmem için. İlk önce hurma verdik ağzına... Tıpkı peygamberimin yaptığı gibi... Şapurt şupurt emdi hurmayı... Sanki aylardır karnımda emiyormuş gibi bilerek doğdu emmeyi. Göğüs uçlarım daha ilk emzirmeden acıyordu yara olmuştu. İlk defa emziriyor olmanın heyecanıyla nasıl tutacağımı bilmeden emzirdim yavrumu... 2 saat kanama kontrolü yapıldıktan sonra odama almak üzere sandalyeye aldılar beni... Her yerimi örttükten sonra bebeğimi de alıp kucağıma odama çıktık. Asansörden indiğimde eşimle yapayalnız girdiğimiz şu hastanede aklıma gelebilecek tüm yakınlarımı karşımda buldum. O an yaşadığım duygular tarif edilemezdi... Odama girince pembe sedef balonlarla süslenmiş anlatmakla bitiremeyeceğim güzellikte bir hazırlıkla karşılaştım, bebeğimi beşiğe koyup pijamalarımı giymeye koyuldum. Ablalarım içeri girdiler. Ben hazır olunca babaanneler anneanneler dedeler büyükbabalar enişteler halalar teyzeler dayılar amcalar yengeler... Herkes içeri doluştu birden... Herkes bebeğin etrafında... Resimlerini çekiyorlardı... Sonra beni gören ne kadar güzel görünüyorsun diyordu. Beni avutmaya çalışıyorlardı bence... Diğer odadakilerin rahatsız olması sonucu hemen dağıldı misafirler... Kızımı izlerken ben bütün geceyi uykusuz geçirdim. Sabaha kadar onu izledim ve sabah 10da gerekli işlemler bitince evimize geldik...
Şimdi dünyanın en güzel şeyini taşıyorum kollarımda... Kuş kadar hafif... En güzel şeyini kokluyorum misk kadar güzel... En güzel emanet için bölüyorum her gece uykularımı... En güzel duygu için göğüsledim göğüslüyorum tüm acıları... Annelik duygusu... Ve arınmışlık... Kendimi günahlarımdan arınmış tertemiz hissediyorum biiznillah...
arkadaşım doğum hikayemi okuyup aradaki farkı bulmanı istiyorum :53: :))
 
bende sessiz takipçilerdendim ve hikayemi yazmaya ancak fırsat buldum, hatıra olmasını istediğim için yazmaya karar verdim :)

Doğum Tarihi : 18 ekim 2013
Doğum Yaşı :39+5
Doğum yeri : Nisa Hastanesi
Doktor : Fatma Nurgül Taşgöz
Doğum Şekli :normal doğum
Doğum Kilosu : 3570
Adı : Mustafa Mahmud

doğumdan 1 gün önce eşimle dışarıda yemek yeyip evimize doğru giderken yol üzerinde bir hastaneye uğrayıp muayene olma kararı aldık.doktor muayene ettikten sonra 1.5 cm açıklık olduğunu söyleyip nst istedi.. düzenli ama 20 yi geçmeyen sancılar çıkınca,dr doğum başlamış gibi görünmüyor diyerek bizi gönderdi.
eşimle artık çok sabırsızlanıyor her gün hayırlısıyla doğması için Rabbimize yalvarıyorduk,gene yaşadığımız hayal kırıklığı sonucu belki doğum başlar umuduyla tüm yokuşları koşarak inip ve ayaklarımız ağrıyana kadar yürüdük..
18 ekim sabahı hafif bir agrıyla uyandım eşimide uyandırıp sancım olduğunu söyledim,her nekadar işe gitmek istemesede,doğumun hemen olamayacağına ikna ederek ve cumadan sonra eve gelmesini söyleyerek işe gönderdim.sancı aralarını tuttuğumda 5-4 dk aralıklarla sancı geldiğini gözlemledim.annemde anadolu yakasında oturan ablamlardaydı ve eşimin ısrarı üzerine onu arayarak haber verdim.. cumadan sonra eşim annem ablam ve kız kardeşim geldiiler,bir önceki gün gittiğimiz hastaneye tekrar gidip nst çektirip doğumun başladığından emin olmak istiyordum,ablam ve kız kardeşimle gidip nst ye girdiğimde hiç sancım çıkmadı :D
ebe beni 'senin sancın psikolojik kızım' deyip postaladı.. çok üzüldüm ortalığı boşuna telaşa verdiğimi düşündüm,ama o zaman bu beni şekilden şekle sokan ağrılar neydi ?
eve gittiğimde eşim ve annem takip olduğum hastaneye gitmem konusunda baskı yaptı ve kabul ettim,sancım sıklaşana kadar gitmek istemiyordum oysa.yolda her sancı geldiğinde oğlum geliyor bağrışlarıyla hastaneye ulaştık.nöb. dr kontrolümü yaptı ve 4 cm açıklık oldugunu doğumun başlamış olduğunu söyledi.. ben hala doğumu kabullenemediğimden bir önceki ebeye gidip 'gördün mü bak doğuruyormuşum' demek istiyordum :)
yatış işlemlerinden sonra odamıza çıktık.
nöb dr suni sancı red talebimi kabul ettiği için kendi dr umu çağırmadım ..
ikindi namazımı sancılarla kıldıktan sonra ebe damar yolunu açtı. önlüğümü de giydikten sonra iğrenç bi ebe gelerek lavman yaptı.. dr m ile anlaşmıştık hiç bir müdahaleyi kabul etmediğim konusunda ..
1 saat sonra doğumhaneye drun kontrolü için indirildim,
başta 7 cm den önce amniyotomi yapılmayacağı konusunda drum ile anlaşmıştık,ama resmen bana sormadan 5 cm de suyumu açtı ve o iğrenç ebeyle sürekli suni sancıya ikna olmam için; sabaha kadar doğuramayacağımı,benimle çok uğraşacaklarını vs konuştular ..
bense suyumun bana sorulmadan açılmasına dayanamadığımdan bi taraftan ağlıyordum..bu olay psikolojik olarak beni çok ama çok etkiledi.ve daha sonra 2 de1 gelip suni sancı için eşimi ikna etmeye çalıştılar.hatta odanın dışında bile yakalayıp suni sancı için konuşmuşlar ,tabi benm sonradan haberm oldu..
oda da sürekli yürüyor,sancı geldiğinde eşimin boynuna veya wc nin kapısına asılıyordum.. sürekli dilimde sümme sebile yesserrrah ayeti ve salavatlar vardı..bi süre sonra hafız bir arkadaşım ve annesi geldi,önlükle yanlarında dolaşamadığımdan yatmak zorunda kaldım,arkadaşım doğumu kolaylaştırıcı ayetleri sureleri okuyor bense duaya devam ediyordum bi sonraki kontrolde açıklık8 cm olmuştu,ebe duaların işe yaradığını söyleyip motive ediyordu bense bi taraftan sürekli belime masaj ya da biyerlere asılmak istiyordum :)
sancı aralarında sürekli uyudum,sancı geldiğinde ise ya dua okuyordum ya da ne zaman geçecek nasıl geçecek diye eşime ve anneme sorup duruyordum,2side sürekli ağlıyordu bense ağlamayın benim bir şeyim yok oğlum geliyor deyip duruyordum :))son kontrolden önce ebe gelip soluma yatmamı söyledi ,benim yatmam ise imkansızdı okdar çok canım acıyordu ki dayanamıyordum (suyumun açılmasından kaynaklı).ve ne kadr süredir yaptığımı bilmeden ıkınıyormuşum,annem farketmiş.bense ıkındığımı bile farketmiyordum,
resmen farklı bi dünyadaydım.dr ıkındığımı duyunca kontrol etti, kontrolde açıklığın 9 cm olduğunu ve doğumhaneye indirilmemi söyledi..doğumhaneye inip çatala oturdum sürekli ebelerle tartışıyordum ( gerçekten söylendiği gibi nisa hastanesinde dr lar çok iyi ama ebeler iğrenç!)..ben uzun uzun ıkınıp yok ;'saçları göründü, hadi bidaha ıkın ,güzel gidiyorsun' gibi tezahhüratlı bi doğum bekliyordum açıkcası ama dr un sandelyeye oturup iğne vurup epizyo yapması ve bebeğimin çıkması 40saniye sürdü :) tek ıkınmada çıktı bebeğimm..
ilk sözüm 'aa çok kolay oldu' oldu :) bebeğimi alıp temizleyip getirdiler ona dokundum ve daha sonra 9 aydır yaşadığı bedenden uzaklaştırıp hazırlamaya götürdüler..
çok arsız ve çirkin olduğunu düşündüm.. oysa şimdi çok ama çok yakışıklı oğlum ama hala arsız :)
daha sonra gırgır şamataeşliğinde dikişlerim atıldı,kanama kontrol odasına alındım bebeğimi getirirlerken sesini duydum içimi inanılmaz bir heyecan kapladı :)
kucağıma verdiklerinde nasıl tutacağımı bilmez halde 2 büklüm aldım,hurmasını tahnik ettik ve emzirmeye çalıştıksada pek başarılı olamadık..
daha sonra sandalye ile odama çıkarıldım; inanılmazdı,eşim şaşkınlıkla izliyordu beni,daha yeni bağıran karısının bu kadar çabuk gülmeye başlayacağını düşünmüyordu sanırım :)..ve ben mutluluktan uçuyordum tek düşüncem vardı; yanımdaki bebekk benimdi Rabbimin bana lutfettiği emanet ettiği buydu işte.. 9 aydır birlikte yaşadığım bebeğim artık benden ayrılmıştı :(
sabaha kadar gözümü kırpmadan izledim bebeğimi..
ertesi gün taburcu olduk ..şuan bebeğim emiyor ve tabi 2 ay göğüs ucu yarası çekip ,günlerce sütüm yok diye ağlamak benim için doğumdan daha da zor oldu..ama çok şükür ki emmeye devam ediyor bebeğim.. Rabbime verdiği nimetlerinden ötürü binlerce kez şükürler olsun.. darısı bekleyen kardeşlerimizin başına :49:
 
Son düzenleme:
bende sessiz takipçilerdendim ve hikayemi yazmaya ancak fırsat buldum, hatıra olmasını istediğim için yazmaya karar verdim :)

Doğum Tarihi : 18 ekim 2013
Doğum Yaşı :39+5
Doğum yeri : Nisa Hastanesi
Doktor : Fatma Nurgül Taşgöz
Doğum Şekli :normal doğum
Doğum Kilosu : 3570
Adı : Mustafa Mahmud

doğumdan 1 gün önce eşimle dışarıda yemek yeyip evimize doğru giderken yol üzerinde bir hastaneye uğrayıp muayene olma kararı aldık.doktor muayene ettikten sonra 1.5 cm açıklık olduğunu söyleyip nst istedi.. düzenli ama 20 yi geçmeyen sancılar çıkınca,dr doğum başlamış gibi görünmüyor diyerek bizi gönderdi.
eşimle artık çok sabırsızlanıyor her gün hayırlısıyla doğması için Rabbimize yalvarıyorduk,gene yaşadığımız hayal kırıklığı sonucu belki doğum başlar umuduyla tüm yokuşları koşarak inip ve ayaklarımız ağrıyana kadar yürüdük..
18 ekim sabahı hafif bir agrıyla uyandım eşimide uyandırıp sancım olduğunu söyledim,her nekadar işe gitmek istemesede,doğumun hemen olamayacağına ikna ederek ve cumadan sonra eve gelmesini söyleyerek işe gönderdim.sancı aralarını tuttuğumda 5-4 dk aralıklarla sancı geldiğini gözlemledim.annemde anadolu yakasında oturan ablamlardaydı ve eşimin ısrarı üzerine onu arayarak haber verdim.. cumadan sonra eşim annem ablam ve kız kardeşim geldiiler,bir önceki gün gittiğimiz hastaneye tekrar gidip nst çektirip doğumun başladığından emin olmak istiyordum,ablam ve kız kardeşimle gidip nst ye girdiğimde hiç sancım çıkmadı :D
ebe beni 'senin sancın psikolojik kızım' deyip postaladı.. çok üzüldüm ortalığı boşuna telaşa verdiğimi düşündüm,ama o zaman bu beni şekilden şekle sokan ağrılar neydi ?
eve gittiğimde eşim ve annem takip olduğum hastaneye gitmem konusunda baskı yaptı ve kabul ettim,sancım sıklaşana kadar gitmek istemiyordum oysa.yolda her sancı geldiğinde oğlum geliyor bağrışlarıyla hastaneye ulaştık.nöb. dr kontrolümü yaptı ve 4 cm açıklık oldugunu doğumun başlamış olduğunu söyledi.. ben hala doğumu kabullenemediğimden bir önceki ebeye gidip 'gördün mü bak doğuruyormuşum' demek istiyordum :)
yatış işlemlerinden sonra odamıza çıktık.
nöb dr suni sancı red talebimi kabul ettiği için kendi dr umu çağırmadım ..
ikindi namazımı sancılarla kıldıktan sonra ebe damar yolunu açtı. önlüğümü de giydikten sonra iğrenç bi ebe gelerek lavman yaptı.. dr m ile anlaşmıştık hiç bir müdahaleyi kabul etmediğim konusunda ..
1 saat sonra doğumhaneye drun kontrolü için indirildim,
başta 7 cm den önce amniyotomi yapılmayacağı konusunda drum ile anlaşmıştık,ama resmen bana sormadan 5 cm de suyumu açtı ve o iğrenç ebeyle sürekli suni sancıya ikna olmam için; sabaha kadar doğuramayacağımı,benimle çok uğraşacaklarını vs konuştular ..
bense suyumun bana sorulmadan açılmasına dayanamadığımdan bi taraftan ağlıyordum..bu olay psikolojik olarak beni çok ama çok etkiledi.ve daha sonra 2 de1 gelip suni sancı için eşimi ikna etmeye çalıştılar.hatta odanın dışında bile yakalayıp suni sancı için konuşmuşlar ,tabi benm sonradan haberm oldu..
oda da sürekli yürüyor,sancı geldiğinde eşimin boynuna veya wc nin kapısına asılıyordum.. sürekli dilimde sümme sebile yesserrrah ayeti ve salavatlar vardı..bi süre sonra hafız bir arkadaşım ve annesi geldi,önlükle yanlarında dolaşamadığımdan yatmak zorunda kaldım,arkadaşım doğumu kolaylaştırıcı ayetleri sureleri okuyor bense duaya devam ediyordum bi sonraki kontrolde açıklık8 cm olmuştu,ebe duaların işe yaradığını söyleyip motive ediyordu bense bi taraftan sürekli belime masaj ya da biyerlere asılmak istiyordum :)
sancı aralarında sürekli uyudum,sancı geldiğinde ise ya dua okuyordum ya da ne zaman geçecek nasıl geçecek diye eşime ve anneme sorup duruyordum,2side sürekli ağlıyordu bense ağlamayın benim bir şeyim yok oğlum geliyor deyip duruyordum :))son kontrolden önce ebe gelip soluma yatmamı söyledi ,benim yatmam ise imkansızdı okdar çok canım acıyordu ki dayanamıyordum (suyumun açılmasından kaynaklı).ve ne kadr süredir yaptığımı bilmeden ıkınıyormuşum,annem farketmiş.bense ıkındığımı bile farketmiyordum,
resmen farklı bi dünyadaydım.dr ıkındığımı duyunca kontrol etti, kontrolde açıklığın 9 cm olduğunu ve doğumhaneye indirilmemi söyledi..doğumhaneye inip çatala oturdum sürekli ebelerle tartışıyordum ( gerçekten söylendiği gibi nisa hastanesinde dr lar çok iyi ama ebeler iğrenç!)..ben uzun uzun ıkınıp yok ;'saçları göründü, hadi bidaha ıkın ,güzel gidiyorsun' gibi tezahhüratlı bi doğum bekliyordum açıkcası ama dr un sandelyeye oturup iğne vurup epizyo yapması ve bebeğimin çıkması 40saniye sürdü :) tek ıkınmada çıktı bebeğimm..
ilk sözüm 'aa çok kolay oldu' oldu :) bebeğimi alıp temizleyip getirdiler ona dokundum ve daha sonra 9 aydır yaşadığı bedenden uzaklaştırıp hazırlamaya götürdüler..
çok arsız ve çirkin olduğunu düşündüm.. oysa şimdi çok ama çok yakışıklı oğlum ama hala arsız :)
daha sonra gırgır şamataeşliğinde dikişlerim atıldı,kanama kontrol odasına alındım bebeğimi getirirlerken sesini duydum içimi inanılmaz bir heyecan kapladı :)
kucağıma verdiklerinde nasıl tutacağımı bilmez halde 2 büklüm aldım,hurmasını tahnik ettik ve emzirmeye çalıştıksada pek başarılı olamadık..
daha sonra sandalye ile odama çıkarıldım; inanılmazdı,eşim şaşkınlıkla izliyordu beni,daha yeni bağıran karısının bu kadar çabuk gülmeye başlayacağını düşünmüyordu sanırım :)..ve ben mutluluktan uçuyordum tek düşüncem vardı; yanımdaki bebekk benimdi Rabbimin bana lutfettiği emanet ettiği buydu işte.. 9 aydır birlikte yaşadığım bebeğim artık benden ayrılmıştı :(
sabaha kadar gözümü kırpmadan izledim bebeğimi..
ertesi gün taburcu olduk ..şuan bebeğim emiyor ve tabi 2 ay göğüs ucu yarası çekip ,günlerce sütüm yok diye ağlamak benim için doğumdan daha da zor oldu..ama çok şükür ki emmeye devam ediyor bebeğim.. Rabbime verdiği nimetlerinden ötürü binlerce kez şükürler olsun.. darısı bekleyen kardeşlerimizin başına :49:
Maşallah canım, Allah bağışlasın hayırlı ömürlü olsun inşallah...
Bende suyum gelerek gittim ve 1,5 saat doğumhanede ıkınarak geçti. Susuzken sancılar çekilmiyor :)
 
Maşallah canım, Allah bağışlasın hayırlı ömürlü olsun inşallah...
Bende suyum gelerek gittim ve 1,5 saat doğumhanede ıkınarak geçti. Susuzken sancılar çekilmiyor :)
valla susuzken dediğin gibi çok zor suyum açılana kadar ayakta gülerek eglenerek sancılarımı karşılıyordum ama suyum açıldıktan sonra bebek makatıma oturdu ve ben sürekli neden makatım acıyor diye avazım çıktıgı kadar bagırdım, senin durumunu düşünemiyorum Rabbim mükafatını arttırsın ..
 
Back
X