Ah Giz'im karışsalar bir dert karışmasalar ayrı dert. Ben sadece takdir edilmek istiyorum. Çünkü çok çaba sarfediyorum, herşeye ben koşuyorum. Onlar sadece para veriyor. Ayakkabı aldım, çok beğendi kayınvalidem zaten almadan önce ona resmini atmıştım. Kart numarasını verdi, aldım. Geçenlerde kına alışverişine gittiğimizde Ataköy'de aynısını gördüm ama onun üzerinde küçük küçük güller vardı dedi. Adama da biz bunun çiçeksizini aldık demiş. Adam da abla eğer istersen o çiçeklerden temin ederim siz yapıştırırsınız demiş. Bende dedim ki anne o çiçekleri yapıştırırsak bir daha sökemeyiz, bende o ayakkabıyı daha sonra kullanamam dedim. Geçen hafta babalar gününde yine aynı muhabbeti yapıyor. Hele gelinlik aldığımız gün annemi sıkıştırmış Lovely'e söyleyelim beyaz alsın diye. Annem de ben karışmam, bana kızıyor demiş ki orda bayan iki saat anlattı beyaz artık tercih edilmiyor bizde o yüzden krem çalışıyoruz diye ama söylenmemiş gibi annemi sıkıştırmasına üzüldüm. Böyle yapınca da içine sinmiyor diye huzursuz oluyorum. Keşke daha farklı bir tutum sergileseler ama olmuyor işte. Bana sürekli televizyonda, dergide ya da kuaförden çıkan gelinleri gösteriyor. Bir de kendisi istediği gibi gelin olmuş zamanında o zamanlar Göl Gazinosu'nda düğün yapmak çok büyük bir şeymiş ve kendisinin düğünü orda olmuş. Nikah memuru da yengesiymiş. İlk bayan nikah memuruymuş kendisi. Yani içinde kalan bir şey olduğunu da sanmıyorum. Annem ise tam tersi başkasının gelinliğini giymiş, babaannemler hiçbir şeyini yapmamış, babam yapabildiği kadarıyla yapmış ona rağmen benim içimde kaldı senin şuyun şöyle olsun demiyor. Genelde de zevkli bir insanımdır, aldıklarımı herkes beğenir. Annem de fikirlerime saygı duyuyor ve asla ısrar etmiyor. Fikir öneriyor, son kararı bana bırakıyor. Nişanlıma göre kayınvalidem de fikirlerini söylüyormuş. Tabi ki bende anneme gelince fikir, kayınvalideme gelince karışıyora getirmek istemiyorum ama kayınvalidemin tutumu daha ısrarcı bu beni yoruyor.
Annene gelince kızlar kıymetli olduğundan kayınvalidelik damarları çıkıyor ortaya bir anda işte bu söz, nişan olaylarına girilince. Benim üzerinde durmadığım şeyleri bazen annem konu etti ve bir şekilde 50 defa söyleyince aklıma da yer etti ve yeri geldi nişanlıma kızdım. Aslında daha akıllıca davranıp etki altında kalmamak gerekiyor.
Bana nişan da doğru düzgün bir şey yapılmadı çünkü yüzüklerimiz ve benim tek taş pırlantam babaannesinin hediyesi oldu. Yaklaşık 4.5 milyar tutmuştu hiç unutmuyorum o yüzden bana öyle bilezikler falan takılmadı. Anneannem ve teyzem taktı sadece. Onun dışında para ve çeyrek altın takan oldu. Bir de halası pırlanta uçlu bir kolye taktı onu düğünde bile takabilirim çok zarif bir şeydi. O yüzden kollarımı şıngırdata şıngırdata gezeceğim takılarım olmadı. Olsa da yapamazdım ben sarı altın hiç sevmiyorum. Düğün için yatırımlık olsun, bozduğumuzda değer kaybetmesin diye hiç işçiliği olmayan düz sarı kalın altın bileziklerden aldırdım. Kayınvalidem de su yolu aldı.
geçen revirde nöbetçiydi bi baktım başka bi oda allahım bi heycanlandım mardine falan gitti sandım meğer revir boyanmış rengi değişmiş
11 Bilecik 
