Su an duygularım tarifsiz

bi yandan tsortu koklayıp bi yandan ağlıyorum ilk defa ağlıyorum ayrılık kesinleştikten sonra. Kokuyu duyunca dayanamadım. Son kez koltukta uzandım. Gitmek zorunda olmak çok kötü. Anılarımızı en kötüsü de kalbimi bırakıp gidiyorum. Bu hayatımın en zor günlerinden biri. İstenmediğim yerde hiç durmadım duramam da. Ama zormus. Birdaha böyle sever miyim sanmam ama böyle sevmeyi de tatmam gerekiyordu hayatımda. Bi parçamı bırakıyorum bu evde. Artık her istediğini yapabilir ama bizi nasıl böyle bırakabildi insan daha ne isterki kendisini annesi kadar seven bi kadın var. Kızmıyorum olabilir. Sevgi bitebilir. Ama kokusunu çok özlicem onun için bi tsortunu yanıma alıcam kokusu bitsede onu giymiş olması benimleyken yıllarca bedeninde olması. Aslında onu alırken kalbimi de almış oluyorum canım çok yanıyo. Kalbim de yanıyo. O ölmüş gibi.

her gece uyumadan yaşadığımız o güzel şeyler geliyo aklıma heyecanlarım hayallerim. Şuan gogsumun üstünde duruyo ama sanki onun eli var. Öyle bi enerji geliyo üstüme. Allah kimseyi böyle severken ayrılmak zorunda bırakmasın. Bu duvarlar bile herşey biziz aslında. En kötüsü de bu sefer gerçekten bu evden son cıkısım. Ama aklım almıyo nasıl seviyorum nasıl özlüyorum nasıl özledim. İstemiyorum benim kalbim ondayken başkalarının kalbine gözüne düşüncesine dokunmasını. Ben onu her haliyle hastalıkta sağlıkta severdim oysa. Evet hala seviyorum ama o bizi benim kadar istemedi. Evet anlıcak ama benim gururum artık bu ilişkiyi bu şekilde devam ettiricek güçte değil. Çünkü hep üzülüyorum alışıcam. Evet tişörtüyle uyurum. Güzel hatırlarım. O varya benim her düsüncemdi. Aldıgım herseyde yaşamak istediğim herseyde o vardı. Beklemek yerine unutmak beni daha az incitir. Kalbim paramparça incinmiş hiç toplamadı bir yılı geçti sanırım kalbimden opmeyeli. Kendime bile üzülüyorum. Dilenci gibi aşk bekledim. Tutku güzel bakış tutuş. Olmadı. O başka seylerin derdine girdi. Bizi unuttu. Gözlerimden nasıl yaşlar geliyo hiç tahmin etmezdim kokusu estikce burnuma. Çok enteresan bi duygu. Be hayatımda ilk defa yaşıyorum. Bir ölür ve kokusu kalır ya öyle. Ona bida dokunmicamı bilmek. Bana arkadan sarılarak uyumicamı bilmek. Boynuna sarılıp kokusunu cekemicemi bilmek nasıl kötü. Nefes almak bu kadar zor olmamıstı. Geçer. İlerde bunları okuyup vay be ne yoğun yaşamısım. Dicem. Çünkü acılar zamanla geçer ölenler unutulur ve hayat devam edermiş.

1 ağustos 2019 benim hayatımın son depremi. Yıkıldık