Bir sevda yangınısın içim de huzura kavuşamayan ruhlar misali çırpınır bi çare yüreğim sensiz...
Artık sensiz geçen gecelerimi saymamın bir anlamı olmalı diye düşündüm bu gece , gökyüzünden bir yıldız çaldım sessizce ve o yıldızları bir kavanoz da biriktirmeye başladım.Seni ilk gördüğüm anda yıldız yağmuruna tutulacaksın anlaşılan.Rüzgarın taradığı saçlarından serpeceğim yıldızları fakat gözlerinin ışıltısının yanın da sönük kalacaklar.
Gündüzlerimin de bir anlamı olmalı değil mi? Sensiz ama anlamlı ? Ne kadar da anlamsız cümle oysa ki...
Sensizliğin tek anlamı hasret acısı , yürek sancısı....
Güne her başladığım da uzaklarda ki yarenim güneşi nasıl selamladı diye düşünüyorum , acaba bana da o selamdan gönderiyor mu diye ?
Attığı her adım da bir Besmele gibi adımı anıyormu acaba ? İçtiğin okyanus kokan sular da suretimi görebiliyor musun? Yada buğday başaklarının kokusunu içine çektiğin ekmekte...Uzanıp da yatağına , kapadığın da gözlerini bir resim çizebiliyor musun karanlıkta? Ben ve Sen ....
Aynı tuale sığamıyor muyuz yoksa? Hain ressamın fırçaların da biz yok muyuz?
Sensizliğimin acısını anlattığım mor menekşe bile boynu bükük dinlemekte beni... Bir düşünsene beni ne haldeyim sensizliğin girdabın da....
Bir telefon kadar yakınsın bana , duyuyorum sesini , nefesini ama uzatamıyorum ellerimi dokunamıyorum saçlarına....Bu nasıl bir sancıdır biliyor musun sevgili...
Uçan bir serçenin kanadına bırakıyorum selamımı , bulutların ihtişamın da gönderiyorum sana olan özlemimi, bazen yağan yağmur da bazen yağmur sonrası ansızın çıkıp kaybolan gökkuşağın da gönderiyorum sana olan sevgimi...Yakalayabiliyor musun?
Seni seviyorum güzel gözlü sevgili... Tarifi imkansız olan bir sevda ile ,aşk ile, özlem ile...Her günüm de sen olan bir dünya ile....
Sorma bana sakın neden bu kadar seviyorsun diye... Anlatılabilseydi anlatmaz mıydı iki cihan şairleri...
Aşkım diye başlayan her mısrada seni buluyor bu gözlerim ve her akıp giden zaman sadece sana akıyor...Aktıkça zaman sensizliği yüzüme bir tokat gibi vuruyor...
Nasıl özlemişim seni biliyor musun?
Yağmurun ardında ki toprak kokusu misali... Ya da çağlayan ırmaklarında ki sevda köpükleri gibi... Bir bebeğin Annesine olan özlem gibi...
Niye bu kadar çok özlediğimi sakın sorma sevgili...Tarifi olsa Mecnun anlatmaz mıydı kavurucu çöller de Leylasına yanarken...
Bir hasret sancısı başlar gün geceye kavuşurken..Çünkü sensizliğimden bir gün daha alıp giderken yine sensiz başlayacağım bir günün doğum sancısını çektirir bu zavallı yüreğime.
Acın sonsuz olduğun da , yüreğini çıkarıp atmak istediğin de , dilin de bir dua , gözün de bir damla yaş gibi ve belki de zamansız yağan nisan yağmurları misali ben hep yanın da olacağım... Sen de her zaman benim yanımda mısn sevgili...
Hasretin ateşini, özlemin derdini, sevginin değerini bu kelimeler kifeyetsiz bırakıyor da olsa bu benim sana uzaklardan bir sedamdır...
Seni Seviyorum Güzel Gözlüm
angelflowerALINTI buradan belki kopya çekebilirsin