- Konu Sahibi _MedceziR_
- #1
Affetme, ruhsal arınmanın hem başlıca aracı hem de amacıdır. Affetme tüm deneyimlerimizin sevgiye dönüştüğü noktadır. Sevgiye dönüşen her deneyimin karmik döngüsü de sona erer. Yani geçmişte ekilen bir enerji artık sevgiye dönüşmüştür. Böylelikle bu deneyimin tekrar yaşanmasına gerek kalmaz. Sık sık "Geçmişini affetmeyen, geleceğini de yaratamaz."
Affetme sırttaki bir küfe gibidir. Ancak sevgiye dönüştüğünde boşalabilir. İşte, geçmişimizde kızdığımız her olay ve kişileri, affetmediğimiz sürece sırtımızdaki küfelerde taşıyoruz. Onları affetmek demek, kendi yüklerimizden kurtulmak demektir. Bıraktığımız her öfke için Evren'de tek bir karşılık vardır, o da sevgi.
Birini affedememe nedenimiz, o kişinin bizim korkularımızı tetiklemesindendir.
Günde bir kere düzenli olarak korkularınızı çalıştığınızda, korkularınız her geçen gün dozu azalarak bitecek ve böylece o kişiyi affetmeniz kendiliğinden kolaylaşacak, hatta kendiliğinden olmuş olacak.
Affettirmeyen korkudur.
Birini "asla affedemem" diyorsanız, o kişi sizin korkularınızı tetiklemektedir.
O kişinin sizde hangi korkuları harekete geçirdiğini bulup düzenli çalışın. Bakın o zaman en "affedemem" dediğiniz kişiyi bile nasıl kolay affedebileceksiniz. Affetmek, o kişiyi onaylamak, "Oh ne iyi yaptın, iyi ki yaptın" demek değildir. Ona gidip sarılıp "Canım bak, ben seni affettim biliyor musun" demek hiç değildir. Zaten bunları yapmayın.
Affetmek, içte olan bir harekettir; içte dönen ve yaşanan bir enerjidir.
Affetmek, kendi yolunuzu açmak, sırtınızdaki yükleri bırakmak, kendi hayrınıza bir adım atmak demektir çünkü affetmediğiniz her bir an, siz kendi sırtınızdaki o yükü taşımaya devam ediyorsunuz demektir.
Affetmek, kendini sevmek demektir.
Kendinizi de affedin.
Çigdem Fırıncıogulları
-------------------------------------------000----------------------------------------------
Paylaşmak istedim.
Çoğu zaman çevreme affedip serbest kalmayı öğütleyen ben, bu aralar kendime öğretemiyorum bunu. Bu yazının meditasyon kısmı da var, onu kişisel gelişimde paylaşacağım.
Tuğçeme teşekkürler
Affetme sırttaki bir küfe gibidir. Ancak sevgiye dönüştüğünde boşalabilir. İşte, geçmişimizde kızdığımız her olay ve kişileri, affetmediğimiz sürece sırtımızdaki küfelerde taşıyoruz. Onları affetmek demek, kendi yüklerimizden kurtulmak demektir. Bıraktığımız her öfke için Evren'de tek bir karşılık vardır, o da sevgi.
Birini affedememe nedenimiz, o kişinin bizim korkularımızı tetiklemesindendir.
Günde bir kere düzenli olarak korkularınızı çalıştığınızda, korkularınız her geçen gün dozu azalarak bitecek ve böylece o kişiyi affetmeniz kendiliğinden kolaylaşacak, hatta kendiliğinden olmuş olacak.
Affettirmeyen korkudur.
Birini "asla affedemem" diyorsanız, o kişi sizin korkularınızı tetiklemektedir.
O kişinin sizde hangi korkuları harekete geçirdiğini bulup düzenli çalışın. Bakın o zaman en "affedemem" dediğiniz kişiyi bile nasıl kolay affedebileceksiniz. Affetmek, o kişiyi onaylamak, "Oh ne iyi yaptın, iyi ki yaptın" demek değildir. Ona gidip sarılıp "Canım bak, ben seni affettim biliyor musun" demek hiç değildir. Zaten bunları yapmayın.
Affetmek, içte olan bir harekettir; içte dönen ve yaşanan bir enerjidir.
Affetmek, kendi yolunuzu açmak, sırtınızdaki yükleri bırakmak, kendi hayrınıza bir adım atmak demektir çünkü affetmediğiniz her bir an, siz kendi sırtınızdaki o yükü taşımaya devam ediyorsunuz demektir.
Affetmek, kendini sevmek demektir.
Kendinizi de affedin.
Çigdem Fırıncıogulları
-------------------------------------------000----------------------------------------------
Paylaşmak istedim.
Çoğu zaman çevreme affedip serbest kalmayı öğütleyen ben, bu aralar kendime öğretemiyorum bunu. Bu yazının meditasyon kısmı da var, onu kişisel gelişimde paylaşacağım.
Tuğçeme teşekkürler
