alışveriş derdii

Aah ah yapma kardeşim, gençliğimde (şimdi 34 yaşındayım :) ben de öyleydim. O kadar çok üzerindeki etiketi çıkmamış kıyafet dağıttım ki etrafıma, insan verdiği paralara yanıyor. Onca ayakkabı çanta kıyafet... Geçmişe geri dönüp baktığımda çok fazla gereksiz alışveriş yapmanın gizli depresyon belirtisi olduğunu görüyorum. Kıyafeti deneyip mağazada poşete koyana kadar onun hevesi. Eve geldikten sonra hevesin geçiyor ve tekrar tekrar almak istiyorsun. Böyle bir kısır döngü....

Evdeki onlarca eşya insanın gözüne görünmüyor hep gözü dışarıda oluyor. Artık sadece bir ihtiyacım olduğunda alıyorum, evdeki yığınları o kadar dağıtmama rağmen hala 50 küsur ayakkabı 30 küsur çanta, iki dolap dolusu kıyafet var. Yazık.... Bence kişi önce kendi içine dönüp dürüstçe sormalı benim içimde neyin eksikliğini yaşıyorum, hangi duygularımı alma duygusu ile kapatmaya çalışıyorum. Sonra da yine alma isteği gelirse 24 saat kuralını uygulamalı, diyelim ki bir şeyi vitrinde çok beğendim, hemen içeri girip alma isteğimi bastırıp eve giderdim, üzerinden 24 saat geçip bu bana gerçekten gerekli mi diye sorardım, büyük ihtimalle de almaktan vazgeçerdim.

Keşke o paralarla bir yatırım yapsaydım diyorum şimdi. Yatırım dediğim kendime yatırım, 20li yaşlarımda alışverişe harcadığım paralarla yurtdışında değişik değişik ülkelere kültür turlarına gidebilirdim, değişik kurslara katılabilirdim. Mesele paranın çok olup olamaması da değil bence. Yani paran varsa hepsini yap değil. Çünkü bir insanın 50 küsur ayakkabıya hiç bir şekilde ihtiyacı olamaz, zaten dürüstçe kendimize sorduğumuzda hangimiz dolaptaki eşyaları sürekli kullanıyoruz ki. Ben şahsen bazı eşyalara takılıyorum ve eskiyene kadar hep onları kullanıyorum, diğerleri dolap bekçiliği yapıyor.
Kusura bakmayın bu konuda çok dertliyim biraz uzun oldu ama gençlere tavsiyem yapmayın etmeyin, yazıktır...
 
ben biseyi begendigim halde ihtiyacim yoksa saat elbise canta farketmez..magazanin icinde bi sure tasiyorum,giyiyorum resmen zaman geciriyorum sonra da yarin alirim diyip cikiyorum ve hevesim gitmis oluyor :halay:
eve bisey almadan donmenin gururuyla ayak basiyorum..
 
Cok eşyadan nefret ederim
Bir tek kitap ve kalem hariç

Mesela su an 2 tane kot pantolonum var biri koyu biri acik

10 tane tshirt bluz
8 tane falan da elbisem
4 cift ayakkabim var 2 spor 2 yazlik

4 tane de cantam

Makyaj malzemesi az alirim kalitelisini alirim
Her ay dolaplari elden geçirir kullanmadiklarimi bi kenara koyarim 1 ay daha beklerim hala kullanmadiysam da demek ihtiyacim yokmus der birine veririm
 
Parayı kolay kazanmadigin için harcamam da kolay olmuyor. Tutumluyumdur her zaman. Çocukluktan böyle yetiştim, ihtiyacim olmayan bir şeyi almam için çok çok sevmiş olmam, aklımdan çıkaramamış olmam lazım.
 
Al benden de o kadar. Alıp alıp duruyorum sonra ay başına kadar zor yettiriyorum paramı. Hep de eksilere düşüyorum, maaş yatınca adeta bir kısır döngü, eksiyi ödüyorum yine eksiye düşüyorum.. Çözüm önerisi varsa alırım bir dal.
 
Kiyafete verecegin parayi turlara ver bence. Gez toz eglen.
 
mrb hanımlar

benim sorunum ben tam bir alışveriş çılgınıyımm

indirimler , çeşitlerr , taksitler ... aralarında kayboluyorum

biri makyaj malzemesı stoklama mı dedi ? :KK70: dibine kadar stokladım kucuk bir seyyar gibiyim .. 40 kadar ojem varmışş :KK43:

mesela enn son dün alışveriş yaptım iki badi bir etek bugun üç tane yine üstüme aldım bir de ayakkabı tabii daha bu hafta bir altı yedi adet iş için kombin aldımmm

bu arada bir kıyafetın magaza açacak kadar rengını almayı da pek seviyorum.. evet, bu tam bi dert ama karşı koyamıyorum kendımee
bu aldıklarımı da yanlış anlamalara karşı yazdım amacım zengınım havamı da atarım değil alısverıs sıklıgımı gorun dıye ..
siz kendinize nasıl söz geçiriyorsunuz istemesemd çarşıdan gidiyorummm evee
evlenmeden önce kafam rahattı rahat harcama yapabiliyordum.Evlendim hem eşim üzülmesin diye hemde evi dengede tutmak için tutumluluktan çıkıp cimriye dönüşen bir hal aldım.
 
Beni anlatmıssın sanki.
Bi ara okadr çok şey almıştım ki.
Dolabımı düzenledim bunu ne zaman aldım ya diye düşündüğüm bisürü şey çıktı.
Sonra baktım olucak gibi değil.
Nakit taşımam üstümde.
Yüksek limitli kartımı kardeşime verdim sakladı.
Bende ek kart çıkardım az tutarlı rahtım simdi.
İstesemde alamıyorum :)
 
Ben de aynı dertten muzdaribim.çok nalet bir patron ile çalışıyorum.bazen birşey beğenip almak istediğimde bu kıyafetin parasını kazanmak için o nalet patrona kaç saat katlanmam gerekeceğini düşünüp değmezmiş deyip almaktan vazgeçiyorum
 
Paranız varsa alın bence vazgeçmeyin. Keşke benim de çok alışveriş yapıyorum adlı bir dert kataloğum olsaydı. :bicak:
 
Bunu ciddi anlamda bi bağımlılık olarak nıtelıyorsanız muhtemelen hayatınızda büyük bi boşluk var bunu da alısverısle dolduruyorsunuz. Ailenizde,işinizde, sosyal çevrenizde değer görmüyor kendinizi değerli hissetmek için de bu yola başvuruyor olabilirsiniz. Bütün bagımlılıkların temelinde aynı şey yatar. Eşi tarafından aşağılanan kadın kendini onarmanın yolunu yemek yemekte bulur, patronu tarafından ezilen adam sigara ustune sigara yakar gibi. Sizinde bu kontrolsüz alısverıslerınızın altında mutlaka bı neden vardır. Bu neden ortadan kalkmadıgı surecede boşuna kendini sınırlandırma çabalarınız. Bi psıkologdan yardım alın.
 
Yapılan bi araştırmaya göre bi eşyaya sahip olmak insanı kısa vadede mutlu ederken bi deneyim yaşamak insanı uzun vadede daha çok mutlu edermiş. Örneğin bi ayakkabı alıyorsunuz 150 lira diyelim.. O paraya konsere gitseniz eğlenseniz bi şeyler içseniz uzun vadede sizi çok daha mutlu edecek bu aktiviteniz. Ayakkabıyı alıyorsunuz üç dört kere giydikten sonra hevesiniz geçiyor. Yerine yeni bi ayakkabı almak istiyorsunuz geçici mutluluklar yaratıyorsunuz kendinize bugün sonu yok. Haftada 1 gün mağaza gezme gününüz olsun o gün girip birkaç parça beğendiğiniz bir şey varsa alırsınız. Onun dışında mağazaya girmeyin. Yolunuzu değiştirin bu kadar basit.
 
Bende de sanki yarın savaşa girecekmişiz de yiyecek ekmek bulamayacakmışız gibi market alışverişi çılgınlığı var.
Hele derin dondurucu aldıktan sonra iyice zıvanadan çıktım. 200 gram sosis alacağıma 1 kilo alıp kalanı stokluyorum.
 
Aah ah yapma kardeşim, gençliğimde (şimdi 34 yaşındayım :) ben de öyleydim. O kadar çok üzerindeki etiketi çıkmamış kıyafet dağıttım ki etrafıma, insan verdiği paralara yanıyor. Onca ayakkabı çanta kıyafet... Geçmişe geri dönüp baktığımda çok fazla gereksiz alışveriş yapmanın gizli depresyon belirtisi olduğunu görüyorum. Kıyafeti deneyip mağazada poşete koyana kadar onun hevesi. Eve geldikten sonra hevesin geçiyor ve tekrar tekrar almak istiyorsun. Böyle bir kısır döngü....

Evdeki onlarca eşya insanın gözüne görünmüyor hep gözü dışarıda oluyor. Artık sadece bir ihtiyacım olduğunda alıyorum, evdeki yığınları o kadar dağıtmama rağmen hala 50 küsur ayakkabı 30 küsur çanta, iki dolap dolusu kıyafet var. Yazık.... Bence kişi önce kendi içine dönüp dürüstçe sormalı benim içimde neyin eksikliğini yaşıyorum, hangi duygularımı alma duygusu ile kapatmaya çalışıyorum. Sonra da yine alma isteği gelirse 24 saat kuralını uygulamalı, diyelim ki bir şeyi vitrinde çok beğendim, hemen içeri girip alma isteğimi bastırıp eve giderdim, üzerinden 24 saat geçip bu bana gerçekten gerekli mi diye sorardım, büyük ihtimalle de almaktan vazgeçerdim.

Keşke o paralarla bir yatırım yapsaydım diyorum şimdi. Yatırım dediğim kendime yatırım, 20li yaşlarımda alışverişe harcadığım paralarla yurtdışında değişik değişik ülkelere kültür turlarına gidebilirdim, değişik kurslara katılabilirdim. Mesele paranın çok olup olamaması da değil bence. Yani paran varsa hepsini yap değil. Çünkü bir insanın 50 küsur ayakkabıya hiç bir şekilde ihtiyacı olamaz, zaten dürüstçe kendimize sorduğumuzda hangimiz dolaptaki eşyaları sürekli kullanıyoruz ki. Ben şahsen bazı eşyalara takılıyorum ve eskiyene kadar hep onları kullanıyorum, diğerleri dolap bekçiliği yapıyor.
Kusura bakmayın bu konuda çok dertliyim biraz uzun oldu ama gençlere tavsiyem yapmayın etmeyin, yazıktır...
ah ah hayatımdaki boslukları kapatıyorum belkı
mutlu oluyorum alınca evet
ama gecıcı eve gırene kadar zaten o magazadan bırını alsam dıgerını almadım dıye yıne mutsuzluk olusuyor evet.

bayagı sorun olan su ya onu da alayım bunu da alayım dert gıbı kafamı kurcalıyor o derece tam o derece
 
Cok eşyadan nefret ederim
Bir tek kitap ve kalem hariç

Mesela su an 2 tane kot pantolonum var biri koyu biri acik

10 tane tshirt bluz
8 tane falan da elbisem
4 cift ayakkabim var 2 spor 2 yazlik

4 tane de cantam

Makyaj malzemesi az alirim kalitelisini alirim
Her ay dolaplari elden geçirir kullanmadiklarimi bi kenara koyarim 1 ay daha beklerim hala kullanmadiysam da demek ihtiyacim yokmus der birine veririm
ne kadar guzel ama nasıl almıyorsunuz yanbı begenıp almama kendını frenleme nasıl basarıyorsunuz valla o da bu da su da olsun .. bunu bununla sunu sununla gıyerım , bu dursun bır gun lazım olur

suan odamda bana yer yok o kadar net
 
Bunu ciddi anlamda bi bağımlılık olarak nıtelıyorsanız muhtemelen hayatınızda büyük bi boşluk var bunu da alısverısle dolduruyorsunuz. Ailenizde,işinizde, sosyal çevrenizde değer görmüyor kendinizi değerli hissetmek için de bu yola başvuruyor olabilirsiniz. Bütün bagımlılıkların temelinde aynı şey yatar. Eşi tarafından aşağılanan kadın kendini onarmanın yolunu yemek yemekte bulur, patronu tarafından ezilen adam sigara ustune sigara yakar gibi. Sizinde bu kontrolsüz alısverıslerınızın altında mutlaka bı neden vardır. Bu neden ortadan kalkmadıgı surecede boşuna kendini sınırlandırma çabalarınız. Bi psıkologdan yardım alın.
ah ah hayatımdaki boslukları kapatıyorum belkı
mutlu oluyorum alınca evet
ama gecıcı eve gırene kadar zaten o magazadan bırını alsam dıgerını almadım dıye yıne mutsuzluk olusuyor evet.

bayagı sorun olan su ya onu da alayım bunu da alayım dert gıbı kafamı kurcalıyor o derece tam o derece
 
Paranız varsa alın bence vazgeçmeyin. Keşke benim de çok alışveriş yapıyorum adlı bir dert kataloğum olsaydı. :bicak:
ama sorun sureklı sımarık cocuk gıbı bır cok seyı almak ıstemem
dursun zamanı gelınce kullanırım dıye hatta unutmam :)
 
Bende de sanki yarın savaşa girecekmişiz de yiyecek ekmek bulamayacakmışız gibi market alışverişi çılgınlığı var.
Hele derin dondurucu aldıktan sonra iyice zıvanadan çıktım. 200 gram sosis alacağıma 1 kilo alıp kalanı stokluyorum.
en azından yıyecek stoklama yapıyorsunuz :) daha ıyı valla aslında onlar da cope gıdıyor cogu yenmıyor kı nasıl yenecez bunu ah ah
 
Back
X