keşke dinleseniz okusanız demişsiniz ya, ben türkiyenin en iyi pedagoglarından eğitim almış bir anneyim, rehberlik ve psikolojik danışmanlık mezunuyum, ayrıca hamile kaldığım günden beri her akımdan çocuk gelişim kitapları okuyorum, sadece okuyuculara yönelik olanları değil bilimsel araştırmaları da... ama hala deneyimli annelere akıl danışıyorum, öyle bikaç kitap okumakla uzman kesilenlerden değilim yani...
Adem Güneş, Sabiha Paktuna gibi geleneksel yöntemleri savunan birkaç pedagog hariç 1 yaş sonrası aynı odada hele de aynı yatakta yatılması asla önerilmez, çocuk bu yaşta her şeyin farkındadır, çocukla aynı odada asla cinsellik yaşanmamalıdır, çocuğun bireyselleşmesi adına artık kendi odasında yatması gerekir, aksi halde anneye bağımlılıktan başlayan birçok sorun yaşanır. ayrıca bu pedagogların da işlerini ne kadar doğru yaptıkları tartışılır, Adem Güneş her bakımdan bana ters görüşte bir insan mesela...
Keni adıma kızımın odasını ayırdıktan sonra onda inanılmaz pozitif değişimler gözlemlediğimi söyleyebilirim. bir kere kızım ne bizim odamızdayken ne de kendi odasındayken gece uyandığında ağlamaz, yani yalnız korkması falan sözkonusu değil, zaten yalnızlıktan korkmak doğal bir içgüdü değil öğrenilen birşeydir, eğer siz onu 2 yaşına kadar hiç yalnız bırakmazsanız 2 yaşında yalnız kalmaması gerektiği algısına kapılır.
Neyse bu konuda yazılacak, anlatılacak çok şey var, ama ben her annenin kendi bebeğine ve kendine en uygun yöntemi kendisinin seçeceğini düşünüyorum, çünkü psikolojide asla tek bir doğru yoktur, her bireyin kişiliği ve yaşam tarzına göre doğruları değişir, kimisi ilkokula kadar bebeğiyle yatmak ister, kimisi hastaneden döner dönmez odasını ayırır, eğer bir sıkıntı yaşamazlarsa ikisi de çok yalnış değil.
Anne çocuk arasındaki güven ayrı odalarda yatmakla değil, azarlama, cezalandırma, zorla yemek yedirme, birlikte zaman geçirmeme gibi belki de size çok daha basit gelen şeylerle sarsılıyor. Size tavsiyem Anadolu pedagojisi adı altında hiçbir deneysel çalışmaya dayanmayan bu yöntemleri direk kabullenmemeniz, tüm yöntemleri araştırıp kendinize ve çocuğunuza en uygun sentezi yapmanız daha doğru olacaktır.
sizde yani, bebek ağlayınca yanına hiç gitmiyormuşuz gibi yazmışsınız. ben bebeğimi yanımda yatırıyordum, tesadüf birgün ayrı yatırdım, orda daha rahat uyuduğunu farkettim eskiden dana kötüydü. sonuçta 3 kişinin odadaki oksijeni tüketmesiyle bir kişinin tüketmesi bir değil. zaten ayrı yatmaya alışırsa korku duygusuda olmaz çünkü alışır yanlızlığa.
birde bir arkadaş demiş bırakın ağlasın benim öyle bi şansım yok çünkü ağlayınca hemen kusuyor bebeğim bide kıyamam zaten ıh dese yanındayım
Öyle bi yazmissiniz ki sanki ayri yatiran anneler vicdansiz gidip cocuklarini cöpe atmislar.dogaa arkadasim zaten gerekli aciklamayi yapmis bence 24 Saat anne koynunda yatmayan kendi yatagi .kendi odasi,kendi sinirlari belli olan cocuklar daha özguvenli olurlar. Bu imkanlari saglayamayanlar lutfen alinip kizmasin ben imkani varken yapmayanlari söylüyorum ve gördügüm kadariyla bi cocuk kucukken neyi hu yedinip alisiyosa buyuyuncede o oyle gidiyo.En yakin arkadasimin 10 yasinda bir kizi var ve kucuklugunden beri anne babayla yatti bir iki sene once ayirabildiler odasini ama hala uykuya dalmakta zorluk cekiyo ve gece kalktiginda kokuyo .NEDEN?Bu yasa Kadar 3 kisi uyumaya alisti cocuk en basidi özguvenini kisiligini etkilemese bile bi gun kendi yataginda yaticak bu cocuk ve mumkun oldugunca erken baslamakta fayda oldugunu dusunuyorum.Ama bu benim etrafimda görüp kendi oglumdan tecrube edindigim Bilgi herkisi istedigini yapmakta özgur eger imkan ve mumkunat varsa diyorum konu sahibi arkadasin bebegi uzun aglayinca kusuyomus mesela tabiiki pek isteyerek aglatamaz malesef ama oyle anneler gördümki cocuk gik dese yanina ucan yada kendi uyusun istiyorum deyip ayakta sallayarak uyutan .Yataga atip birakin ne hali varsa görsün demiyorum siz dayanabildiginiz Kadar dayanin bebeginizinde sinirlarini bilirsiniz zaten birazda cocuga göre hareket etmek gerek.bi cocugu en iyi annesi tanirkimi cocuk 40 derece ateste oyun oynar kimisi 38 derecede yatak dosek yatar hepsi bir degil maalesef.Allah butun annelere kolaylik versin
iki yaş anneye bağlanma,diğer iki yılda ayrılma dönemi.. bağlanma ne kadar iyi gerçekleşise,yani kaygısız benlik oluşursa ayrılma dönemide o kadar kolay oluyor.. iki yaşına kadar anne ile beraber yatan çocuk,annenin sıcaklığıyla,korktuğunda hemen yanında bulmasıyla güven alıyor daha yeni geldiği,bilmediği şu dünyada.. iki sene dolunca anne yine aynı odada ama kendi yatağında,odanın bir köşesinde yatırıyor onu.. 4 yaş bittiğinde ise artık kendi odasında yatmaya başlıyor.. böylece çocuk yavaşça,kaygı oluşmadan ayrılıyor anneden.. anne babalık çocuğu beslemek,ona oyuncak almak değilki,bir yemek kaşık veriyorsun boyu uzuyor zaten,bizim görevimiz onun ruhuna,benliğine zarar vermeden yetiştirmek,onun için anadolu pedagojisi bunu önemsiyor,bunu anlatıyor.. kollektif etken çocuk nasıl yetiştirilir,duyarlı çocuk,komşusu açken rahatsız olan çocuk,bir mevlana enginliğinde,bir yunus tevazusunda olan çocuk nasıl yetiştirilir bunu anlatıyor.. farklı şeylerden değil fıtrattan bahsediyor,annelik fıtratından,çocukluk fıtratından..
evet bireysel yetişsin diye duyarsızlaştıra duyarsızlaştıra,ağlata ağlata yetiştirilen çocuk duyamaz,hissedemez,karşıdaki ağlarken onu anlayamaz,hemhal olamaz,bu şeklde davranılan kuzucuklar geldi yukardeki yazımı yazarken ,o hassaslık ile dökülmş kelimeler,evet en iyi anne anlar bu doğru,anne hisseder,ama bazen doğru zannedip yanlış yaptığımz şeyler oluyor maalesf,çocuğumuzu iyi yetiştirelim derken ruhunda büyük yaralar açtığımız oluyor anlamazken.. onun için çocuk yetiştirmede bilgi sahibi olurken kaynağına,kültürüne çok dikkat edelim,ben kendime,kültürüme,çocuğuma andolu pedagojisini uygun buluyorum ve ondan besleniyorum,çünkü ben kelebek incinmesin diye ona dokunmayan,hissedebilen,duyabilen etken bir çocuk yetiştirmek istiyorum bireysel değil..