Bu Görsel Silinmiş veya Bulunamadı!
Bu Görsel Silinmiş veya Bulunamadı!
Likyalilar'in Kimlikleri ve Ilgili Arastirmalar
" Likya" isminin ne anlama geldigini, Likyalilar'in kim olduklari ve kökenleri ile ilgili olarak, tarihçiler arasinda tam bir görüs birligi yoktur. Büyük tarihçi Heredotos'a göre Likyalilar, Girit'ten göç etmis bir topluluktur.
Çagdas tarihçilerimizden Oktay Aksit'e göre ise, Eski dogu ve Misir kaynaklari bize daha önemli belgeler sunmaktadir. Bu kaynaklarda Likyalilar, Lukkalar adi ile anilmaktadirlar ve en iyimser tahminle M.Ö. 2.000'li yillarin ortalarindan beri, Likya'da oturmaktadirlar. Erken bronz çagi yerlesimi ile ilgili en önemli bulgular, Elmali'ya 11 km. u-zaklikta olan, Semahöyük köyünde yapilan kazilarindan elde edilmistir. Finike ilçe sinirlarinda ve yakin çevresinde bir çok kazi yapilmaktadir. Bu kazilardan ö-nemli kalintilar elde edilmistir. Buna ragmen, Finike'deki yerlesim tarihi, Semahöyük'deki yerlesim kadar eskiye dayanmamaktadir. Likya uygarligindan kalan bu kalintilar, yapilan arkeolojik arastirmalardan elde edilen bulgularin en eskileridir.
Likya Devleti
Likyalilar, dönemlerinin en güçlü devletlerinden biridir. Güçlü donanmalari ile deniz asiri savaslara katilmislar, komsu devletlerle ittifak kurmuslardir.
Likya devletinin bu gücü M.Ö. l. Yüzyila kadar sürmüstür. Kolonizasyon devrinde ise, Likya'nin dogusunda sadece bir sehirde yerlesme görülmesi, Likyalilar'in kuvvetli durumlarini, M.Ö. l. Yüzyilda da sürdürdügünü göstermektedir.
Likyalilar'in Sonu
Likyalilar, dönemin güçlü devletleri ile zaman zaman savasmislardir. O devrin en güçlü devletlerinden olan Lidyalilar, tüm çabalarina ragmen,Likya'yi istilâ edememistir. M. Ö. VI. Yüzyildaki Pers istilâsina kadar güçlü ve bagimsiz olarak yasayan Likyalilar, bu tarihte Persler'in hakimiyetine girmislerdir. Dogu Akdeniz ticaretinin gelismesi öncesinde Likyalilar, zengin bir devlet idi.' Onlarin bu zenginligi, önce Persler'in, daha sonra Büyük Iskender'in dikkatlerini Likya'ya çekmistir. Büyük Iskender, M.Ö. 330 yilinda önemli bir direnisle karsilasmadan Likya'yi istilâ etmistir. Bu tarihte Likya, yine Pers baskisi altindadir. Likyalilar Büyük Iskender istilâsina karsi koymamakla, Pers baskisini atlatmayi ve ilk firsatta hürriyetlerine kavusmayi düsünmüslerdir. Fakat düsündükleri olmamis, Büyük Iskender'in, Likya'yi almasindan sonra Likyalilar, bir daha tam bagimsizliklarini elde edememislerdir. Büyük Iskender'in ölümünden sonra, bölgede tam bir kargasa dönemi baslamistir. Denetim zayiflamis ve Likya topraklari degisik kavimlerin hakimiyetine girmistir. Suriye, Misir ve Rodos'ta hüküm süren devletler, kisa sürelerle de olsa Likya'da egemen olmuslardir. Bölgedeki kargasa M.Ö. II. yüzyilin baslarinda sona ermistir. Bu tarihte Limyra Beyi Perikles, Likya birligini saglamistir. Daha sonraki yillarda istikrar tekrar bozulmus, sahiller yeniden korsan yatagi haline gelmistir. M.Ö. 67'de tam yetki ile Likya'ya gelen Pompeyüs, bölgeyi korsanlardan temizlemistir. M.S. 43'de de, imparator Caldius, Likya ile Pamfilya'yi birlestirilerek, yeni bir eyalet olusturmus ve adini Likya-Pamfilya olarak degistirmistir. Erken Hiristiyanlik bölgede çok taraftar bulmus, Myra (Demre), Hiristiyanligin merkezi haline gelmistir. O dönemlere kadar, özgür olmasalar da, benliklerini kaybetmeyen Likyalilar, Helenler ve Romalilar döneminde ulusal kimliklerini kaybetmeye baslamislardir. Bizans hakimiyeti döneminde ise, tamamen eriyip gitmislerdir.