Aşırı titizlik kişide kaygı bozukluğuna yol açıyor

ferday

Guru
Kayıtlı Üye
17 Ekim 2007
492
3
Başkalarını üzmemek, onların sevgi ve ilgisini kazanmak için sürekli ihtiyaçlarını erteleyen kişiler, bir süre sonra aşırı yüklenmenin getirdiği psikolojik sorunlarla yüz yüze gelebiliyor.
Mükemmeliyetçilik ve insan ilişkilerinde fazla duyarlılık bu konuda aşırılığa yol açarken kaygı bozukluğuna da sebep olmaktadır. Kişinin insan ilişkilerinde sınırlarını aşırı zorlaması ve fedakârlık konusundaki bazı duygu ve düşünce şekilleri, psikolojik problemlerden biri olan kaygı bozukluğunun nedenleri arasındadır.

Başka kişileri üzmemek veya onların sevgi ve ilgisini kazanmak için sürekli ihtiyaçlarını erteleyen kişiler, bir süre sonra aşırı yüklenmenin getirdiği psikolojik veya organik sorunlar yaşarlar.

Sürekli fedakârca davranması gerektiğini düşünen kişi, bunun olumsuz sonuçlara yol açmaması için kendinden beklenen fedakârlığın gerçekten önemli ve gerekli olup olmadığını iyi düşünmelidir. Zira yaptığı fedakârlık başkalarının sorumluluklarını yerine getirememesine ya da ertelemesine sebep olabilir.

Bazı kişilerde aşırı fedakârlığa yol açan düşünce şekli "kesinlikle başkasını üzmemeliyim, kalp kırmamalıyım"dır. Hassasiyet sahibi olmak güzeldir. Fakat aşırı hassasiyet olumsuz sonuçlar doğurur. Yanlış anlaşılma endişesi de kişinin aşırı fedakârlık yapmasına yol açar. Bununla beraber sınırları iyi bilip gerektiğinde "hayır" diyebilmek aşırı fedakârlığın olumsuz sonuçlarını azaltır.

Aşırı fedakâr kişiler çoğu zaman farkında olmadan başkalarının sorumluluklarını yerine getirmesine de engel olurlar. Duyarlı bir kişi sınırlarını bilirse aşırı fedakâr davranmak yerine başkalarına sorumluluğunu hatırlatarak yapılması gerekenin ihmal edilmesini önlemiş olur. İş bölümü, ekip çalışması hem yapılması gereken vazifenin, işin yerine gelmesini sağlar hem de bazı kişilerin aşırı fedakârlıkta bulunarak zarar görmesini de önler.

Bazı insanlar sürekli fedakârlık yapar ve kendileri de fedakârlık beklerler. Beklentileri karşılanmayınca insanlara kırgınlıkları aşırı strese yol açar. Önemli olanın kendi davranışlarımız olduğunu, başkalarının durumlarını bizim bilemeyeceğimizi düşünmek bu kırgınlıkları azaltır.

Kendisi durumunu ifade etmeden anlaşılmayı bekleyen bazı kişilerde bu durum ve aşırı zorlanma öfke patlamalarına, sinir krizlerine yol açmaktadır. Çok sakin görünüp de zaman zaman aşırı tepkili davranan kişilerin çoğu, duygu ve ihtiyaçlarını zamanında ifade etmeyen kişilerdir.

Kişi hem kendisinin hem de başkalarının hata yapabileceğini, önemli olanın kendisini geliştirmesi ve hatalardan ders alması olduğunu düşünürse başkalarının hatalarından da daha az etkilenecektir.
 
tam benı anlatıyor bu huyumu hıc sevmıyorum gercektende karsımızdakı mutlu olsun dıye hep bız mutsuz ve kalbı kırılan oluyoruz.......
 
peki sevgili arkadaşım; sormak isterim sana..bu hayat bizim değilmi??
Herkes kendi payına düşeni yaşamıyormu??
Neden kendimiz için olan dururken..başkaları için olanı yaşayalım??
Gerçi hepimize (genelde biz kadınlara),daha küçücükken böylesi öğretiliyor,biliyorum..Ama bu doğru değil.Bunu düzeltmek de bizim elimizde.
Hiçbirşey kendimizden ve sağlığımızdan daha değerli değildir.
Sevgiyle kalın...
 
yani evladın varsa her konuda fedakar olman gerekiyor...buna mecbur kalıyosun..kendi istek ve hayallerini hep öteliyosun...çünkü sorumlu olduğun bir evladın oluyor ve o herzaman herşeyden önde geliyor
 
ticker_designer.php
 
evet aynı şey bendede var.aileme karşı fazlasıyla fedakarım herkeste söyler bunu.böyle oluncada en ufak birşeylerine kızıyorum ama yine birşey demiyorum.arada patladığım oluyor ama hepsi birikip o an çıkınca daha kötü oluyor şiddeti..
insan önce kendini düşünücek ama işte elinde olmuyor..
 
X