Zamanla o bana alıştı duvarlarını indirdi diye düşünüyorum. Tüm güzel ilişkiler büyük heyecanlarla büyük aşklarla başlamaz diye düşünüyordum, hala da öyle düşünürüm.
Ben yine de hiçbir zaman ilgimi kaybetmedim. Planı programı ben yaptım, sevgimi belli ettim.
Bazen sıkılıyordum da bu durumdan, değer mi ne uğraşıyorum diyordum. Çünkü aynı fakültede ikimiz de sabahtan akşama olmamıza rağmen gün içinde 5 dk konuştuğumuz olurdu. Benimki o zamanlar biraz içine kapanık asosyal bir modeldi, dışarı çıkmak bile istemezdi okul harici. Genelde kantinde otururduk. Ama görüştüğümüz zamanlarda bir şekilde bana değer verdiğini hissettirirdi, kimseye davrandığı gibi davranmadığından herhalde. Sorardım hep "neden böylesin evden çıkmıyorsun, görüşmüyoruz aramıyorsun da " diye, benim alışkanlığım telefon değil derdi. Yaşlarınız kaç bilmiyorum biz çok gençtik tabii.
3-4 ay içinde küçük kıskançlıklar başladı, o gelmeyince ben hep başka arkadaşlarımla oluyordum çünkü. O zaman dedim bu iş tamam.
Şimdi 7 senelik evliyiz 3 yıl sevgili 1 yıl nişanlı kaldık.
Bu yüzden sana sabret biraz daha diyorum, hiçbir değişiklik iyice dayanılmaz bir hal aldığında ayrılmayı düşünebilirsin. Ha yok ben hiç böyle görmedim yapamam sabredemem diyorsan da, gözyaşlarını sil üzülme daha fazla.