İlle de Ayvalık
Yaz ne kadar çabuk geldi de geçiyor. Günler bile kısalmaya başladı şimdiden... Ne kadar çok gezilecek, ne kadar çok görülecek yer var. Bilinen yerler, bilinmeyenler. CNN Türk için çektiğimiz Sahil Günlüğü sayesinde köşe bucak, durak durak, kameraman arkadaşımla benim... Birkaç haftadır güneydeyiz. Buralar müthiş. Ama, yine de illa ki, Ayvalık. Bir fırsat bulup, haftasonu için bu güzel kente kaçıyorum. Kalsam şuralarda... Kalsam şuralarda; Cunda’ya geçsem, Taş Kahve’ye... Bir taraftan Midilli’yi, öbür taraftan Ayvalık’ı seyretsem; balık-rakı, bol yeşillik ve temiz havayla günümü gün etsem...
Ayvalık’a çalışarak gidin!
Balıkesir’in Ayvalık ilçesi, buram buram tarih kokar. Dar sokakları hikaye dolu, insanı medenidir. İklimi hoştur. Yazı fazla bunaltmaz, kışları ılık geçer. "Eşşek rüzgarı"na tutulmadığınız sürece, Ayvalık şahane bir liman kasabasıdır. Denizi – sevdiğim gibi- serincedir. Havada da rahatsız edici bir nem yoktur. Kazdağlarından gelen temiz havayı bolca çekin içinize! İki günde enerjiniz yerine gelir. Deniz güneş tatili yapmak isteyenler için plaj da var, günlük gezi teknesi de. Ama “Ayvalık’ı gerçekten tatmak, bu kente gönlümü açmak istiyorum”, diyorsanız, o zaman biraz ön hazırlık yapmalısınız. Bir defa, bu güzelim sokaklarda bilerek yürümelisiniz. Mübadeleyi, Girit'ten ve Midilli'den gelenleri, gidenlerin bıraktığı izleri tanımalısınız. Midilli'den gelenlere "Adalı", Girit'ten gelenlere de "Gritikos" dendiğini öğreneceksiniz. Evlerin zarif kıvrımlarını göreceksiniz. Cunda'daki turistik balıkçıların ve uydurma Ayvalık tostunun, sadece yüzeysel bir gezi rotası olduğunu anlayacaksınız! Perşembe günleri Ayvalık'ın pazarı. Karşı kıyıdan, ellerinde boş bavullarla akın akın pazara geliyorlar. Ayvalık perşembe günleri tabir yerindeyse talan ediliyor. Lokantalarda yemek, dükkanlarda da mal kalmıyor. Gezinizi bir perşembe akşamı başlatmamanızda fayda var.
Cunda veya Alibey
Ayvalık’tan bir köprüyle Lale Adası’na, oradan da “Türkiye’nin İlk Boğaz Köprüsü” ile Cunda veya Alibey Adası’na ulaşmak çok kolay. Ayvalık'tan yürüyerek gidilebiliyor. İsterseniz otobüs veya motorla da geçebilirsiniz ama ben her defasında 8 km.'lik yolu yürürüm. Yavaş giderim, iki saate yakın sürer ve bana çok iyi gelir. Yazın Ayvalık’tan kalkan motorlarla limana yanaşmanın keyfi başka, o da ayrı. Alibey, Ayvalık Koyu’ndaki irili ufaklı 22 adadan yerleşime açık olan tek ada. İlk bakışta bir sahil caddesi, bir arkasından geçen ana yol ve onları dik kesen birkaç sokaktan ibaret zannedebilirsiniz. Oysa zaman geçtikçe, her sokağın başka bir kimliği olduğunu göreceksiniz. Cunda’da hayat başka türlü akar. Sanki zaman daha anlamlı, sanki dostluklar daha derindir. Yemekler leziz, güneş batışları şahanedir.
Ne yapılır?
Bolca yürüyüş. Ayvalık sokakları güzel bir parkur. Cunda’yı da çepeçevre yürüyebilirsiniz. Necdet Kent Kütüphanesi’ni mutlaka görün. Tepede bir çay için. Müthiş bir manzara... Cunda’da Pateriça’ya mutlaka gidin. Ayışığı Manastırı’na kadar yürüyün. Manastır 1771 yılında inşa edilmiş. Cunda’da Taş Kahve’de oturup güzel bir kahve için. Tekne turu yapmanızı öneririm. Sahildeki teknelerle anlaşabilirsiniz. Fiyatlar bu mevsimde daha makul. Ayvalık’ı keşfedin. Yalı Pansiyon'un bahçesine, orada kalmasanız bile, gidin. Çetin amcayla sohbet edin. Şeytan Sofrası ve Cennet Tepesi'ne gidin. Kazdağları ve Bergama'ya günübirlik gidebilirsiniz. Ayrıca, Schengen vizeniz varsa, Midilli'ye feribot var. Yolculuk 1,5 saat sürüyor.
Ne yenir?
Bolca ot, balık ve zeytinyağı... Burası bir cennet, her yemek apayrı bir lezzet. Dolması yapılan kabak çiçeği, istifno otu, şevketibostan, turp otu, radika, enginar... Üzerlerine bolca has zeytinyağı. Tabii balığı ihmal etmeyin. Ben yöresel balık “papalina”ya pek bayılmam. Ama onun dışındaki her balık ve deniz ürününü mutlaka tadın. Şehir merkezindeki mini hal içindeki balıkçıları deneyin. Şehir Kulübü'nün mezeleri son derece lezzetli, fiyatları da uygun. Benim favorim, hemen belediyenin arkasındaki Çorbacı Mehmet Usta. Kabak çiçeği dolmasının tadına diyecek yok. Bir de tabii tatlı olarak Yeni Güler Pastanesi'nin malları. Baklavası bile zeytinyağlı yapılıyor. Üzüm suyu ile tatlandırılmış, sakızlı ve tabii ki yine zeytinyağlı kurabiyelerinin tadını anlatabilmem olanaksız... İlla isterseniz, Avşar'dan Ayvalık tostu yiyebilirsiniz. Sahibi iflah olmaz bir Hülya Avşar hayranı. Bir de karadut dondurması ve sakızlı dondurma yiyin. Birçok yerde var, en güzeli balıkçıların önünde, sahildeki.
Nerede kalınır?
Cunda Oteli: Bir klasik. Tel: (0266) 327 19 43
Chez Beliz: Ayvalık’ta. Beliz’in yeri başkadır. Tel: (0266) 312 48 97,
www.chezbeliz.com
Yalı Pansiyon: Benim favori pansiyonum. Tel: (0266) 312 24 23,
www.yali-pansiyon.com
Haliç Park Hotel: Büyük ve iyi bir otel, sadece şehirden biraz uzakta. Tel: (0266) 331 52 21
Ortunç Otel: Bir Ayvalık klasiği. Cunda'da, plajı mavi bayraklı. Tel: (0266) 327 11 20
Kapya Apart Otel: Cunda’da. Odalar havuza açılıyor. Tel: (0266) 327 24 71 - 72
www.kapya.com.tr
Sızma Han Otel: Ayvalık’ta. Yeni ve çok hoş bir butik otel. Kalmasanız bile uğrayıp bahçesinde birşeyler için. Tel: (266) 312 77 00
BUTİK SIZMA HAN
Fatih Türkmenoğlu