3-4 sene önce Şarköydeyiz, yapacak pek birşey yok, can sıkıntısı tavan yapmış.Dedemlerin 2 tane 3 tekerlekli,arkasında sepeti olan bisikletleri var.Akşam vakti kardeşimle atlamışız gidiyoruz ayrı ayrı.Eve dönerken önde ben, arkada garibim gidiyoruz.Tam bir evin önünden geçiyordum ki bi köpek havladı.Dedim bağlı falandır, ben de köpeğe bisikletin zilini çaldım dınnn dııınn diye.Dalga geçip basıp gittim, sonra kardeşim bisikletle ordan geçerken köpek meğer bağlı değilmiş, takıldı mı peşine

Ben önde kardeşim arkada, en arkada da kocaman bir köpek.Kardeşim "ablaaaaa" diye haykırıyor, bacaklarına kuvvet pedalı çevirdikçe çeviriyor, ben öndeyim ama ben 3 tekerlekli bisikletimi jet gibi sürüyorum korkudan.Sürekli de kahkaha atıp, arkaya bakıyorum.Tam son 100 metreye girerken, arkama bakarken önümdeki çöp konteynırını görememişim ve finish çizgisine çöpte girdim.Gürültüden korkan köpek birden yokoldu, kardeşim yarıldı gülmekten ve ben de ettiğimi buldum.
İyileştikten sonra benim bisiklet hasarlı olduğu için kaldık tek bisiklete.Sırayla falan biniyoruz, neyse birgün dedim kardeşime "Sen bin öne , ben de sepete bineyim."Boy 1.78, kilo da 85.Yani kamyonetin arkasına binsem sığmam.Neyse sepete ourdum bacaklarımı da ellerime aldım.Deniz dönüşü falandı.Millet kalabalık yollarda.Her gören bize-ya da bana- gülüyor falan.Dedim şimdi bu sepetten inemem milletin içinde,zaten girmesi(sığması) bile zordu.Hızlıca sen sür, eve gidelim hemen dedim.Tam eve yaklaşmışken, bize gülen bir kaç genç çıktı önümüze.Aklı eksik kardeşim çocuklara el kol hareketi ile "Ne var? Sorun mu var?" falan derken, elini bisikletten bırakıp

kaldırınca küçük bir dere yatağına uçtuk

Dalga geçen çocuklar insanlık namına geldiler, kardeşim yerdeydi hemen kalktı, Allahım sepette iyice garip hal almışım.Birisi bacaklarımdan, diğeri kollarımdan tuta tuta çıkarttılar.
Sonrası nedense bana bisikleti yasakladılar.