Bayanlar aklınızda bulunsun :))

serenn

Aktif Üye
Kayıtlı Üye
24 Mayıs 2007
474
5
42
Evlenmeyene tazminat cezası yok

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, 20 yaşından itibaren 3 yıl birlikte yaşadığı kişiye, kendisiyle evlenmemesi üzerine dava açan kadının manevi tazminat talebini kabul eden yerel mahkeme kararını bozdu.


ANKARA - Dairenin kararında, davacının manevi tazminat isteminin tümden reddine karar verilmemesi gerekirken, "yanılgılı değerlendirmeyle istemin kısmen kabul edilmiş olmasının usul ve yasaya uygun görülmediği vurgulandı. Kararda eReşit kişi olan davacının yasal bir evliliğin nasıl gerçekleşebileceğini bilmemesi düşünülemez. Hiç kimse, kendi kusurunun getirdiği sonuç acı da olsa, ıstırap da verse, katlanmaktan kurtulamaz denildiİzmir"de yaşayan D.S, "evleneceğini düşünerek, 3 yıl ekarı koca" ilişkisi yaşadığı ve sonuçta evlenemediği gerekçesiyle birlikte yaşadığı G.F. aleyhine, "haksız eylem sonucu kişilik haklarına saldırıda bulunulduğu iddiasıyla manevi tazminat davası açtı. İzmir 5. Asliye Hukuk Mahkemesi , davayı kısmen kabul etti.

Kararın davalı G.F. tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 4. Hukuk Dairesi , yerel mahkeme kararını oy birliğiyle bozdu.

Dairenin kararında, davacının manevi tazminat isteminin tümden reddine karar verilmemesi gerekirken, "yanılgılı değerlendirmeyle istemin kısmen kabul edilmiş olmasının usul ve yasaya uygun görülmediği vurgulandı.

Kararda, Türk Medeni Kanunu "nun 24. maddesinde, kişilik haklarına yapılan saldırının dava yolu ile korunacağının belirtildiği, kişisel hakları zarara uğrayan kimselerin, manevi tazminat isteyebilecekleri hatırlatıldı.

Böyle bir kimseye bir miktar para ödenmesinin, ruhsal acıları kısmen de olsa giderme amacını taşıdığı ifade edilen kararda, "kişisel hakların halele uğraması sözleriyle kişinin kişiliğe ilişkin haklarının amaçlandığı vurgulandı. Kişisel hakların, kişinin kendi hür ve bağımsız varlığının bütünlüğünü sağladığı, bu hakkın, insanın doğumuyla kazanılan ve kişiliğe bağlı olan bir hak olduğu ifade edilen kararda, "Hayat, beden ve ruh tamlığı, vicdan, din, düşünce ve ekonomik çalışma özgürlüğü, şeref , haysiyet ve itibar, ün, ad, sır ve resim hep kişisel varlıklardır. Kişilik haklarının koruduğu bu maddi ve manevi değerlerin zarar görmesi halinde anılan yasa gereğince manevi tazminat istenebilir denildi.

KENDİ İSTEĞİ İLE KARI -KOCA GİBİ YAŞAMIŞ

Kararda, somut olayda, davalı ile ilişkisinin başladığını ileri sürdüğü 2003 yılında 20 yaşında bulunan davacı D.S"nin, "kendi isteğiyle 3 yıla yakın bir süre davalı ile birliktelik (karı -koca gibi) yaşadığının görüldüğü kaydedilen kararda, D.S"nin, davalı G.F. tarafından "kandırıldığı, hile veya zorla ırzına geçildiği konusunda yeterli kanıt bulunmadığı belirtildi.

Dairenin kararında, şöyle denildi: "Ayrıca davacı, manevi tazminat istemini davalının suç sayılan bir eylemine dayandırmamış, bir şikayet veya ceza davasının varlığını da ileri sürmemiştir. Bu itibarla davacının rızası ve değer yargısının gerçekleştirdiği bu olgunun, kişisel değerlere bir saldırı olarak nitelendirilmesine yasal olanak bulunmamaktadır.

Reşit kişi olan davacının yasal bir evliliğin nasıl gerçekleşebileceğini bilmemesi düşünülemez. Hiç kimse, kendi kusurunun getirdiği sonuç acı da olsa, ıstırap da verse, katlanmaktan kurtulamaz. Davacının, kendi eylem ve davranışlarıyla öngörülebilen bir sonucu, tazminata dönüştürmek istemesi, bundan karşı yanı sorumlu tutması, hukuken mümkün değildir. Kişi haklı olduğu ölçüde hukukun himayesindedir. Ortada, sonucu başlangıçta öngörülebilen bir olay, yani sonuçta nikah kıyılmaması olasılığı varken, hayatın olağan yaşantısı ve akışı içinde bunu iyi bildiği kabul edilen davacıya tazminat isteme hakkı tanınamaz.

Yerel mahkeme ilk kararında direnir ve bu karar da temyiz edilirse dosya Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna gelecek.

2008-01-15 15:KK14:08 NTV-MSNBC
 
selam seren ben senden bi konu hakkında yardım istiorm bende ankarada yaşıyorum we bir awukatla konuşmam lazım bana yardımcı olursan sewinirim
 
ben eşimden ayrıldım daha resmi olarak değil ama kararımız kesin şöle özetleyim aklıma takılanları ewi terk eden benim ama eşimin şiddeti üzerine bu suçmu mahkemede ewi ter eden olarak elimde darp raporum war adliyeden karakola şikayetim de war hem boşanma hemde tazminat dawam war benim ancak eşimde bana cewap olarak boşanma açmış we üstelik oda tazminat dawası açmış onun elindede ewlendikden sonra yazmaya başladığım günlüğüm war we eşimle ewlendiğime pişman olduğ yasıo keşke seninle değilde başkasıyla ewlenseydim yazıo o bu defteri göstererk tazminat dawası açtı bende adli tıp raporunu hangimizin şansı war sizce
 
Keşke senle değil başkasıyla evlenseydim lafı bir tazminat değil ancak boşanma sebebi olabilir. Türk Medeni Kanunu Madde 174 "Mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu taraf, kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebilir. Boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir."

Elinde darp raporu olduğuna göre ayrı yaşamakta ve evi terk etmekte haklısın, eşin de boşanmada kusurlu yani sana göre kusuru fazla olduğu için tazminat isteme hakkı yok, yani istese bile istediği tazminat reddedilir. Günlükte yazanlar nedeniyle tazminat verileceğini sanmıyorum. Senin şansın daha fazla çünkü şiddet nedeniyle kişilik hakların ihlal edilmiş. Ama boşanma davalarında tanıklar çok önemli yer tutar, davanın gidişini bir anda değiştirebilir. Benim fikirlerim bunlar ama dosyanın tamamını görmeden, ayrıntıları bilmeden kesin şeyler söylemek gerçekten zor. Avukatınız yok mu?
 
saol awukatım war ama benim kafam çok karışıo onunda awukatı war ben kiminle paylaştıysam bu konuyu onun hakkı değil senden tazminat isteemk dedi ama onun awukatıda bunu biliodur yüksek ihtimal we bunu bile bile neden böle bi dawa açtılar bana sizce yıldırmak için olabilir mi benim gözümü korkutup benim dawadan wazgeçmem içinmi benim aklıma böle gelio bilemiyorumda benim pek fazla tanığım yok hatta hiç yok çünkü ewli kaldığım sürede aşilemden kimseyle görüştürülmedim we durumumu gören yokdu ama o kendi ailesini yazdırmış şahidi olarak sizce bu kabul edilirmi sadece onun ailesi şahit olarak
 
bk canım ben sana söylemiştim. B enimde eşimin ailesi aynı konu ile karsıma geldi ve benimde avukatım aynı seren hanımın verdiği cevapları bana verdi. yanı anlayacagın sen çok çok daha avantajlısın bu durmda hiç korkma vede senı korkutmaialrına izin verme. H er sey gönlünce olsun.
 
saolun artık içim rahat yüzüm gülüo şimdi yapmam gereken mahkeme günü nü beklemek işallah bundan sonra herşey güzel olucak sanada aynı dilkelrle maviacem
 
Tanık konusunda bi sınırlama yok, yani onun ailesi de tanık olabilir. Hiç komşunuz falan yok mu tanıklık yapabilecek? Sende kendi aileni dinlet onlarla görüştürülmediğin konusunda bilgi versinler.
 
komşumuz wardır ama biz ewde durmadığımız için ben kimseyi tanımıorm hergün sabahdan akşama kadar kayananamlardaydım gece yatmaya ewe geliorduk o sattede kiminle komşu olayımki eşim we ailesi benim onlardan başka kimseyle görüşmemi istemiodu onlar yetermiş bana başka kimseye ihtiyacım yokmuş ailemi çıkartabilirim o zaman tanık olarak saol serenn
 
X