Bazı çocuklarda vicdan geç gelişebilir.

Aynen şiddet bir içgüdüdür ve bastırmak ancak eğitim ve tedavi ile gerçekleşebilir.Ozellikle Amerikan seri katilleri özel ilgi alanimdir :) Ve sanılanın aksine bu katiller hiçte korkulacak görünüşte olmayabiliyorlar.Sosyal yaşamları çok iyi komşuluk karı cok iyi hatta çok iyi bir eş ve baba yada anne (Ender de olsa kadın seri katilde var) olabiliyorlar.Onun için bu tarz insanların daha çocukluktan tedavi edilmeleri şart diyorum.
Bu vahşetin psikoloji ve eğitim kısmını bilemem tabii, buna en sağlıklı açıklamayı uzmanlar yapabilir ama her ne kadar Amerika'daki seri katilleri yakınen bilmesem konunun üstüne düşmesem de gerçek olaylardan esinlenen criminal filmleri ve belgeselleri izlediğim oluyor zaman zaman, haklısınız çoğunluğu sıradan işinde gücünde aile ilişkileri olan, çocuk sahibi olmuş kişiler, belki içlerindeki caniyi kamufle etmek için sıradan bir yaşam sürüyorlardır bilemiyorum ama yolda görseniz zarar vereceğine inanmazsınız, bizde Amerika'daki kadar seri katil yok, var ama çok şükür ki çok fazla değiller lakin şiddete ve maalesef sapkınlığa meyili olan çok insan var ve baktığınızda hemen hemen hepsi normal bir insan gibiler, eşleri çocukları torunları var, çevrelerinde sevilip sayılıyorlar, zarar verebilecekleri aklınıza bile gelmiyor, kimi kedi köpeği öldürüyor, kimi bir insanı, kimi bir çocuğa tecavüz ediyor kimi elektrik direğine ve ne yazık ki bunların hepsi aramızda yaşıyor ve yakalanana kadar biz onların nasıl biri olduğunu bilmeden belki komşuluk yapıyoruz.
 
Çocukların cezalandırılmak yerine rehabilite edilmesi gerektiği konusuna katılıyorum, yani asıl ceza ailelere verilmeli.
Yalnız komşunuz olan çocuktan konuşursak eğer, mesela hayvanlara kötü davranırken ailesi neredeydi? Çocuklarını sokağa salıp hiç mi takip etmediler, nerede ne yapıyor diye? Sizin haberiniz olduğuna göre, başkalarının, belki ailesinin de haberi vardı bu berbat durumdan. Neden kimse aileye yaptırım uygulamadı? Ya da uyguladılar mı? Çocuk başınıza, hayvanları savunmak size düşmüş. Yetişkinler nerede? Konunuzda aslında bir sürü işe yaramayan yetişkin var. Yani çocuğun vicdanı zamanla gelişebilir tabi de, gelişene kadar takipçisi olmamız gerekiyor evlatlarımızın. Hiçbir can o sürece kurban gitmek zorunda değil. =(
Loreth konu sahibiyle benim yaslarimiz yakin sayilir , bizim zamanimizda okul yoksa sabah kahvaltidan sonra cikardik sokaga aksam hava kararinca girerdik eve
Kimsenin annesi babasi da merak etmezdi , devir simdiki gibi degildi
Acikinca calardik bi kapiyi siraya girerdik elimize ekmek ici peynir , salca , patates kizartmasi vs verirlerdi iner sokakta hep beraber yerdik
Susayinca yine en yakin apartmana girer kapisini calar su isterdik , suraya girer ayni bardaktan suyu icerdik sirayla

Biz cok hayvansever bir aileydik , hatta mahallenin ilk evde bakilan kopegi de bizdeydi , komsular sasiriyordu , sokakta tonla kopek var eve niye aldiniz diye , buna ragmen erkek kardesim birgun bir kedi yavrusunu alip duvardan asagi atti , ben daha 8 yasinda falandim , cok uzulmustum ama kimsenin aklina ona kediler duvardan atma demek gelmemis
Ben baya kizmistim etmistim , simdi anlatiyorum hatirlamiyor hic hatta kizar bana , ben asla yapmadim oyle birsey diye , evinde iki tane kedisi var , tum sokak kedilerinr bakar kardesim ve ben ne zaman bu hikayeyi anlatacak olsam cok kizar susturur beni

Simdiki zaman ise cok farkli , aileler cok farkli , crhalet , vicdansizlik , egolar almis basini gitmis durumda

Simdiki cocuklar icin sorgulayabilirsin aileleri ama inan eskiden boyle degildi dunya
 
Eger bu cocuklar 5 yaşında olsa katilabilirdim ama 13 yaş artik soyut kavramları anlama, vicdan-ahlak gibi duygulari gelistirme yaşı ve bu cocuklarda zerre pismanlik yok.
Cok iddiali olacak belki ama ben nasil ki bir kurdu evcillestirmek mumkun degilse, bunlarin da rehabilite edilebileceklerini dusunmuyorum.
 
Loreth konu sahibiyle benim yaslarimiz yakin sayilir , bizim zamanimizda okul yoksa sabah kahvaltidan sonra cikardik sokaga aksam hava kararinca girerdik eve
Kimsenin annesi babasi da merak etmezdi , devir simdiki gibi degildi
Acikinca calardik bi kapiyi siraya girerdik elimize ekmek ici peynir , salca , patates kizartmasi vs verirlerdi iner sokakta hep beraber yerdik
Susayinca yine en yakin apartmana girer kapisini calar su isterdik , suraya girer ayni bardaktan suyu icerdik sirayla

Biz cok hayvansever bir aileydik , hatta mahallenin ilk evde bakilan kopegi de bizdeydi , komsular sasiriyordu , sokakta tonla kopek var eve niye aldiniz diye , buna ragmen erkek kardesim birgun bir kedi yavrusunu alip duvardan asagi atti , ben daha 8 yasinda falandim , cok uzulmustum ama kimsenin aklina ona kediler duvardan atma demek gelmemis
Ben baya kizmistim etmistim , simdi anlatiyorum hatirlamiyor hic hatta kizar bana , ben asla yapmadim oyle birsey diye , evinde iki tane kedisi var , tum sokak kedilerinr bakar kardesim ve ben ne zaman bu hikayeyi anlatacak olsam cok kizar susturur beni

Simdiki zaman ise cok farkli , aileler cok farkli , crhalet , vicdansizlik , egolar almis basini gitmis durumda

Simdiki cocuklar icin sorgulayabilirsin aileleri ama inan eskiden boyle degildi dunya
Bunu yeni okudum. Ya ben çok farklı bir ortamda, bir çiftlikte büyüdüm, anlattığın mahalle kültüründen uzağım. Çiftlik hayatı hayvanların gayet güzel sömürüldüğü bir düzendir, hatta çocukluk travması yaratabilecek şeyler de yaşarsın büyük ihtimalle. Ama hayvan sevgisini de serpmişler içimize, nasıl becerdiler bilmiyorum. Bir yandan ava çıkan, gündüz kümeste sevdiğin tavuğu akşam sofrana getiren, diğer yandan hasta diye ahırda buzağın başında sabahlayan, samanlığa yavrulamış kedileri kimse rahatsız etmesin diye samanlığa girişi yasaklayan bir aile...

Belki her şeyi de öğrenmiyoruz, bazı şeyler de içimizde kendiliğinden var. Yani merhamet de, acımasızlık da... İşte artık içimizde ne varsa, sonradan törpüleniyor ya da daha çok yeşeriyor. Bu kısımda anne babalara önemli iş düşüyor.

Ancak mahalle deyince sanki her yer mercek altındaymış gibi düşünüyorum, kendi büyüdüğüm düzenin aksine. Bizde her yer bağ bahçe... Gizli saklı işler çevirmeye çok müsait. O yüzden kafamda canlandıramadım belki de mahallede hayvanlara nasıl işkence edilebildiğinin.

Kardeşinin kediyi duvardan atmasının altında nasıl bir sebep vardı diye merak ettim; kedilerin yüksekten atlayabildiğini görmüş, her zaman dört ayaklarının üstüne düşeceklerini duymuştur belki... Bu örnek bir işkence olmayabilir ama M monalazo 'nun örneğinde bile bile can yakma, işkence etme var. Birbirinden çok farklı çocuklar.

Şuan ki insanlıktan ben de ümidimi kestim ya, şuan bu konuyu konuşasım bile yok.
 
Ben bunun tedavi edilebileceğini düşünmüyorum. Edilmesinler de zaten. Bahsettiğimiz şahsiyetlerin emniyete giderkenki konuşmalarını duydum. Zerre pişmanlık yok. Bence ölmeliler. Bunlar hiçbir şekilde tedavi olmaz.
 
Sonradan vicdan gelişme değil bence durum sonradan yaptığının farkına varıp pişman olma.belki o dönem hırsını onlardan alıyordu zamanla bunun kötü olduğunu anladı ve telafi etmeye çalışıyor.benim kardeşim demir sopa ile civcivimi öldürdü.ördeklerimi balkondan aşağı attı.kedinin kuyruğunu çekerdi.çok fena bir çocuktu şimdi hayvanlara karşı çok iyi.zamanla aklı başına geldi.benim hayvanlara zarar vermişliğim yok mesela bazı şeyler içten geliyor.bazı insanlar kötülüğe meyilli.
 
Bunu yeni okudum. Ya ben çok farklı bir ortamda, bir çiftlikte büyüdüm, anlattığın mahalle kültüründen uzağım. Çiftlik hayatı hayvanların gayet güzel sömürüldüğü bir düzendir, hatta çocukluk travması yaratabilecek şeyler de yaşarsın büyük ihtimalle. Ama hayvan sevgisini de serpmişler içimize, nasıl becerdiler bilmiyorum. Bir yandan ava çıkan, gündüz kümeste sevdiğin tavuğu akşam sofrana getiren, diğer yandan hasta diye ahırda buzağın başında sabahlayan, samanlığa yavrulamış kedileri kimse rahatsız etmesin diye samanlığa girişi yasaklayan bir aile...

Belki her şeyi de öğrenmiyoruz, bazı şeyler de içimizde kendiliğinden var. Yani merhamet de, acımasızlık da... İşte artık içimizde ne varsa, sonradan törpüleniyor ya da daha çok yeşeriyor. Bu kısımda anne babalara önemli iş düşüyor.

Ancak mahalle deyince sanki her yer mercek altındaymış gibi düşünüyorum, kendi büyüdüğüm düzenin aksine. Bizde her yer bağ bahçe... Gizli saklı işler çevirmeye çok müsait. O yüzden kafamda canlandıramadım belki de mahallede hayvanlara nasıl işkence edilebildiğinin.

Kardeşinin kediyi duvardan atmasının altında nasıl bir sebep vardı diye merak ettim; kedilerin yüksekten atlayabildiğini görmüş, her zaman dört ayaklarının üstüne düşeceklerini duymuştur belki... Bu örnek bir işkence olmayabilir ama M monalazo 'nun örneğinde bile bile can yakma, işkence etme var. Birbirinden çok farklı çocuklar.

Şuan ki insanlıktan ben de ümidimi kestim ya, şuan bu konuyu konuşasım bile yok.
Mahallede oyle gizli yerler var ki sasar kalirsin :) ahh ahh cocuklugum , en olmadik gizli sakli yerleri bulur oralarda takilirdik
 
çocukları ya erken kurtaracaksın yada aileyle birlikte tecrit edeceksin yanlarında insan ya da hayvan olmasın birbirlerini yesinler diye. cidden böyle iğrenç varlıklara merhamet duyamıyorum ya
 
Back
X