Merhaba arkadaşlar, söze nasıl başlayayım bilmiyorum.
Biz eşimle 2009da evlendik. İlk zamanlar çocuk ikimiz de düşünmedik. Sonra etrafımızdaki arkadaşlarımızın birer birer çocuğu olmaya başlayınca 2012nin yazında bizim de bir çocuğumuz olsun diye çalışmalara başladık. Her ay ama her ay hüsranla sonuçlandı. Bu ay kesin oldu diyorduk ama adetim geliyordu. Sorun bende sanıp 2013 mart ayında doktora gittik. Muayene etti doktor ve rahim duvarların gayet kalın, tutunmaması için hiç bir sebep yok dedi. Yine her ay denemeye devam ettik, yine sonuç hep hüsran oldu. Rabbim affetsin bazen isyan ettiğim günler oldu. İnsanlar tecavüzle hamile kalıyor, bizim neden bir çocuğumuz olmuyor, bize neden vermiyorsun diye. Tabi bir de bu arada etrafta iyi niyetli insanlar kadar kötü niyetliler de var, sürekli neden çocuğunuz yok, olmuyor mu, falanca doktor varmış, benim hiç ihtiyacım olmadı kocam üstüme ceket atsa hamile kalıyorum falan gibisinden bir sürü abuk subuk laf. Daha sonra eşim benden habersiz 2013 kasım ayında doktora gitmiş. İşte o zaman eşimde varikosel olduğunu öğrenmiş olduk. Eşim çöktü, benim ona daha fazla destek olmam gerekti. Sperm sayısı azdı ve hareketli sperm hiç yok denebilirdi. Biz de keçiboynuzu kürü denedik. Her akşam yemekten sonra taze taze bu kürü yaptım kocama. 1 ay sonra tekrar örnek verdiğinde sperm sayısı 2 katından fazla artmıştı ama yine hareketli sperm yoktu. Doktor ameliyat olacaksın dedi. Birlikte gittik hastaneye tabi iş yerlerimizden izin almak da sıkıntılı oldu çünkü bu durumu kimse duysun istemiyorsun. 7 Ocak 2014 te hastaneye yattık. Ailelerimizden tek kişiye haber vermeden. Ameliyat başarılı geçti, o gece hastanede kaldık, ertesi sabah da evimize geldik. Ben sadece 2 gün izin alabilmiştim. Perşembe günü işbaşı yapmam gerekiyordu. Canım kocamı o haliyle evde bırakıp işe gitmek zorunda kaldım. Oturup kalkarken zorlanmış canım benim. Neyse doktorumuz da inançlı bir adamdı. Bol bol dua edeceğiz dedi. Ben yine her gün keçiboynuzu kürü yapıp içirdim eşime. Bunun yanında çörek otu ve balı karıştırıp yedi eşim her gün. Sürekli de araştırıyorum daha ne yapabiliriz diye. Peygamber Efendimiz buyurmuşlar; "Beni hak Peygamber olarak gönderen Cenâb-u Hakk’a yemin ederim ki, çocuğu olmayan bir erkek, bu sudan hanımına içirirse, Cenab-ü Teala’nın izni ile hanımı hamile kalır Hanımının başı ağrıyan bir erkek bu sudan hanımına içirirse, bu su ona (sıhhati için) yeterlidir İçen kimsenin balgamını keser Rüzgar ona zarar vermez, çirkin haller kendisine isabet etmez Bel ağrısından, karın ağrısından, şikayeti kalmaz Alaca hastalığından korkmaz Göğüs ağrısı çekmez Kalbine gelen vesvese (evhâm), gönlünden çıkar gider Kendini çok beğenmek, hased, kibir, düşmanlık, gıybet ve koğuculuk (gibi manevi hastalıklar dahil), dünyada yaşayan her fani (geçici) olanlar için ü Teala’nın izni ile fayda vericidir’’. Durumu artık aileme anlatmak zorunda kaldım çünkü benim yaşadığım şehirde bu suyu toplayacak yerim yok. Babam hatim indirdi, bu suya kaç kere yasin-i şerif okudu. En son eşimle birlikte ben de okunması gereken bütün sureleri okudum ve her sabah abdest alıp kıbleye dönüp bu sudan birer fincan içtik ve o hafta boyunca gün aşırı ilişkiye girdik. Mayıs ayında Raabimin izniyle hamile kaldım :) Şimdi 34. haftamdayım evladımı kucağıma almama çok az kaldı.
Demek istediğim sakın Allah'tan yüz çevirmeyin ve ne isterseniz ondan isteyin. Bu nisan yağmurlarını da unutmayın. Allah hepinizin/hepimizin yardımcısı olsun.
Biz eşimle 2009da evlendik. İlk zamanlar çocuk ikimiz de düşünmedik. Sonra etrafımızdaki arkadaşlarımızın birer birer çocuğu olmaya başlayınca 2012nin yazında bizim de bir çocuğumuz olsun diye çalışmalara başladık. Her ay ama her ay hüsranla sonuçlandı. Bu ay kesin oldu diyorduk ama adetim geliyordu. Sorun bende sanıp 2013 mart ayında doktora gittik. Muayene etti doktor ve rahim duvarların gayet kalın, tutunmaması için hiç bir sebep yok dedi. Yine her ay denemeye devam ettik, yine sonuç hep hüsran oldu. Rabbim affetsin bazen isyan ettiğim günler oldu. İnsanlar tecavüzle hamile kalıyor, bizim neden bir çocuğumuz olmuyor, bize neden vermiyorsun diye. Tabi bir de bu arada etrafta iyi niyetli insanlar kadar kötü niyetliler de var, sürekli neden çocuğunuz yok, olmuyor mu, falanca doktor varmış, benim hiç ihtiyacım olmadı kocam üstüme ceket atsa hamile kalıyorum falan gibisinden bir sürü abuk subuk laf. Daha sonra eşim benden habersiz 2013 kasım ayında doktora gitmiş. İşte o zaman eşimde varikosel olduğunu öğrenmiş olduk. Eşim çöktü, benim ona daha fazla destek olmam gerekti. Sperm sayısı azdı ve hareketli sperm hiç yok denebilirdi. Biz de keçiboynuzu kürü denedik. Her akşam yemekten sonra taze taze bu kürü yaptım kocama. 1 ay sonra tekrar örnek verdiğinde sperm sayısı 2 katından fazla artmıştı ama yine hareketli sperm yoktu. Doktor ameliyat olacaksın dedi. Birlikte gittik hastaneye tabi iş yerlerimizden izin almak da sıkıntılı oldu çünkü bu durumu kimse duysun istemiyorsun. 7 Ocak 2014 te hastaneye yattık. Ailelerimizden tek kişiye haber vermeden. Ameliyat başarılı geçti, o gece hastanede kaldık, ertesi sabah da evimize geldik. Ben sadece 2 gün izin alabilmiştim. Perşembe günü işbaşı yapmam gerekiyordu. Canım kocamı o haliyle evde bırakıp işe gitmek zorunda kaldım. Oturup kalkarken zorlanmış canım benim. Neyse doktorumuz da inançlı bir adamdı. Bol bol dua edeceğiz dedi. Ben yine her gün keçiboynuzu kürü yapıp içirdim eşime. Bunun yanında çörek otu ve balı karıştırıp yedi eşim her gün. Sürekli de araştırıyorum daha ne yapabiliriz diye. Peygamber Efendimiz buyurmuşlar; "Beni hak Peygamber olarak gönderen Cenâb-u Hakk’a yemin ederim ki, çocuğu olmayan bir erkek, bu sudan hanımına içirirse, Cenab-ü Teala’nın izni ile hanımı hamile kalır Hanımının başı ağrıyan bir erkek bu sudan hanımına içirirse, bu su ona (sıhhati için) yeterlidir İçen kimsenin balgamını keser Rüzgar ona zarar vermez, çirkin haller kendisine isabet etmez Bel ağrısından, karın ağrısından, şikayeti kalmaz Alaca hastalığından korkmaz Göğüs ağrısı çekmez Kalbine gelen vesvese (evhâm), gönlünden çıkar gider Kendini çok beğenmek, hased, kibir, düşmanlık, gıybet ve koğuculuk (gibi manevi hastalıklar dahil), dünyada yaşayan her fani (geçici) olanlar için ü Teala’nın izni ile fayda vericidir’’. Durumu artık aileme anlatmak zorunda kaldım çünkü benim yaşadığım şehirde bu suyu toplayacak yerim yok. Babam hatim indirdi, bu suya kaç kere yasin-i şerif okudu. En son eşimle birlikte ben de okunması gereken bütün sureleri okudum ve her sabah abdest alıp kıbleye dönüp bu sudan birer fincan içtik ve o hafta boyunca gün aşırı ilişkiye girdik. Mayıs ayında Raabimin izniyle hamile kaldım :) Şimdi 34. haftamdayım evladımı kucağıma almama çok az kaldı.
Demek istediğim sakın Allah'tan yüz çevirmeyin ve ne isterseniz ondan isteyin. Bu nisan yağmurlarını da unutmayın. Allah hepinizin/hepimizin yardımcısı olsun.
kunan her yetmişten sonra ve Yasini şerifteki her mübinden sonra suya "hu" denilir.
