Çevremde doğum yapıp da evinde kalan bir ben varım.
Ve gün geçtikçe daha da iyi anlıyorum herkesin bir bildiği olduğunu ama benim dik başlılığım sayesinde kendime iş çıkardığımı.
Şimdi kısaca anlatayım.
Kendi evinizde kalırsanız her ne kadar aileniz yanınızda olsa dahi işlerin yüzde seksenini siz yapıyorsunuz.
Makineler nasıl çalışır bilmezler, ne nerede bulamazlar, evin düzeni alt üst olur, yapılacak şeyleri sizin gibi halledemezler ve bu sebepten benim gibi bu saatte oturup ev derleyip toplamaya, temizlemeye çalışırsınız.
Ha bir de cümle alem kendi evinizdesiniz diye akın eder, halbuki doğum yapmış bir kadın vardır ortada ve tek ihtiyacı dinlenmektir.
Ama bundan anlamayan, kendine gezme arayan toplumdaşlarımız, çat kapı olsun, akşam oturması olsun gelirler de gelirler.
Güya lohusanın evine erkek girmez, kadın rahat etsin diye denir ama erkekten bol göreceğiniz bir şey olmaz bu dönemde.
Sabahtan gelip kurulan, gece meyvesini yedikten sonra ayrılan kuzen, arkadaş, yakın akraba vs takıntılarını saymıyorum bile!
Ama baba evinde olunursa o lüzumsuz insanlar dolamayacak, kendilerini bir güzel ağırlatamayacaklardır.
Kaldı ki ben normal doğum yaptım, ona rağmen ne oturabiliyorum ne ayakta durabiliyorum, günde 5-6 ağrı kesici ile ancak hafifletiyorum acımı.
Daha dinlenerek iyileşebileceğim kimsenin aklına gelmediğinden, her anımız misafirle geçiyor ve bu sebepten iyileşemiyorum!
Hele sezeryan doğumda ayağa kalkmak, gelen gideni ağırlamak çok zordur.
Çok güzel bir karar vermiş yengeniz, ayrıca başkası dediğiniz kişi babası ve kendi evi yengenizin.
Siz de rahat rahat gidemeyeceksiniz diye sanırım endişedesiniz.
Hay ben kendi kafama tüküreyim!