Ben sorunumun adını buldum.. mükemmel kadın olmayın ....

aysu79

Aktif Üye
Kayıtlı Üye
30 Haziran 2010
32
0
86
Ankara
"Mükemmel kadın Olmayın!
“Mükemmel kadın” denildiğinde aklınıza ne gelir? Toplumun ve yaşamın üstüne yapıştırdığı tüm sıfatları eksiksiz yerine getiren kadın!

Mükemmel kadın Olmayın!

İyi bir eş, anne, dişi, seksi, ev hanımı, iş kadını, dost, evlat, sevgili ve daha birçok şey olan mükemmel kadın, neden mutsuz olur? Çünkü bu kadınlar başkaları için yaşarlar!

Bir ilişkide kadın, eşinin hayatını gereğinden fazla kolaylaştırdığında, iyi bir iş yapmış olmaz. Her sorunu çözebilen, sorumlulukları üstünde taşıyan, düzeni koruyan ve bunun için insanüstü çaba gösteren kadın, karşısındaki erkeğin genetiğini bozar.

İnsan doğası almaya, tüketmeye eğilimlidir ve rahata çabuk alışır. Mükemmel kadın, her konuda başarılı olduğundan, karşısındakine yapacak bir şey bırakmaz. Armut piş, ağzıma düş! İlişkiler, paylaşım olmadan büyümez. kadın ve erkeğin gelişimi, yaşamın getirdiği sorumluluklar, dersler ve çaba ile doğru orantılıdır. Çocuğunun okul ödevlerini kendisi yapan bir anne, evladının öğrenmesini ve yeteneklerini geliştirmesini engellediğinin farkında değildir. Aynı durum ilişkilerde de geçerlidir. Eşinin işlerini üstlenen, yapması gerekenleri onun yerine yapan, beceremediklerini bir şekilde halleden mükemmel kadın, mutsuz olmaya mahkumdur.

İşin garip tarafı, bu yapıdaki kadınların ilişkileri genellikle hayal kırıklığı ile biter. En çok aldatılan, terk edilen kadınlar, kusursuz kadınlardır. Neden aldatıldıklarını anlayamazlar. Üstelik, eşlerinin seçtikleri kadınlar, kendilerinden çok daha vasıfsız olanlardır. “Benim neyim eksikti?” Bu cümlenin cevabı havada kalacaktır, hatta şok etkisi bile yaratabilir ama eksik olan kusurdur.

İlişkiler paylaşım üzerine kuruludur. Mükemmel kadın, eşinin yapacaklarını üstüne aldığında, zaferlerini de elinden almış olur. Çaba göstermek, uğraşmak için ortada sebep bırakmaz. Heyecanı, hevesi kalmayan bir eş, doğal olarak gidip, kendini göstereceği, yaratacağı başka ortamlar arar.

Çevrenizdeki insanları bir düşünün. İçlerinde, mükemmel olduğuna inandığınız ama hala neden evlenemediğini ya da mutsuz bir ilişkisi olduğunu anlayamadığınız kişiler yok mu? Dışarıdan bakıp, dört dörtlük kadın dediklerinizle birlikte yaşadığınızı hayal edin. Hazır bir hayat. İlk başlarda çok keyifli gelse de, zaman içinde son derece sıkıcı, tek düze ve boş bir yaşam şeklini alır. İnsani egonuz zarar görür.

Mükemmellik, kendinden vazgeçmek demektir. Sürekli başkaları için yaşamak, onların ihtiyaçlarını gidermek, onların sevdiklerini seçmek ve hazırlamak, hep başkalarını düşünmek, mükemmel kadını kişiliksiz kılar. Kendi hayatından vazgeçmek, saçının her telini süpürge etmek, gereksiz özveri ve fedakarlık göstermek, karşı taraftan alkış ve takdir almaz. Düzenli olarak bunlar yapıldığı için, görevmiş gibi algılanır ve kıymet bilinmez.

Kusursuz ve mükemmel olmak, sadece zarar verir. Eşini, çocuğunu, kendini hatta dostlarını bile zor bir psikolojik sürece sokar. İlişkiler paylaştıkça değer kazanır ve keyif verir. Mükemmel kadın mutlu olamaz. Başkalarının hayatını düzenlerken, kendine ait bir yaşamı unutur.

İnsan dediğin kusurlu olur. Hataları, yanlışları ile var olur. Mükemmellik, insana ait değildir. Kusursuz veya mükemmel kadın olmayın. Bu sizi ancak, ruhsal köle ve yaşam hizmetçisi yapar..

bu yazıyı okudum ve en son eşimin tartışmasında sen bana fazlasın ve hep benden öndesin dedi. Böyle olmak artık aramızda sorun olmaya başladı ama yapı meselesi değişemiyorum ki....
 
Son düzenleme:
Bu yazıyı bende okumuştum, gerçekten öyle..
Sen ne kadar mükemmel olursan eşin seni bir o kadar kaldıramaz hale geliyor.
Annemin bir lafı var, bazen geri kafalılık gibi görülse de, durup düşününce hak vermiyor değilim.
Biz son zamanlarda, özellikle çalışan bir bayan olduğumuzda, herşeyin ne olduğunu, neyin ne olduğunu gördükçe, birşeyleri daha iyi, daha güzel, daha mantıklı hale getirip yapmaya çalışıyoruz. Fakat şöyle bir anneme ve kayınvalideme baktığım zaman, evi ile uğraşan, tek gayeleri çocuklarının olduğu, evin temizliği ve çocukların eğitimine önem veren kadınlar görüyorum. Fakat kendime bakınca durum farklı (daha evlenmedim o ayrı tabii) bizim ev geçindirme, ay sonu getirme, birşeyleri yerli yerinde yapma gibi gayelerimiz var. Annelerimize göre dünyalarımız çok farklı noktada...

Belki de gerçekten "sorumluluklarımızın sınırını" bilmemiz gerekiyor.
Neredeyse erkeğe yapacak birşey bırakmıyoruz denilebilir.
Ekmeğini kendin kazanıyorsun, temizliği zaten biliyorsun, yemek yapmak ayrı bir konu, çocuk yetiştirmek var bir de bunun yanısıra... Ve daha sayamadığım bir sürü sorumluluk... Erkeğe ne kalıyor? akşam eve gelip ayaklarını uzatıp hayatının keyfine bakmak...

Kötümser anlamda demiyorum tabii ki bunları. Annemin dediği lafı hala yazmadığımın farkındayım, ama önce anlatmak istediklerimi anlatayım dedim... Annem hep derki "erkekten bir adım geride duracaksın, her şekilde onun yapması gerekenleri ve sorumluluklarını asla üstüne almayacaksın ki erkek olduğunu hissetsin ve sana onu hissettirsin, yoksa kendisine ihtiyaç olmadığını hisseder ve evliliğinde sorun yaşarsın" der hep... Haklı da.
Fazla sorumluluk almamakta, erkeğin işini erkeğe, bizimde kendi işlerimize bakmakta fayda var.
Yoksa ya daha rahata alışıp umursamaz bir adam haline geliyorlar (örnekleri çok), ya farklı şekilde erkek olduklarını ispatlama peşinde saçmalıyorlar, ya da büyük olumsuzluklara yol açabiliyor bu durum...

Hakkımızda hayırlısı olsun, o ayarı tutturmak çok zor.
Bakalım benim başıma gelince, ben nasıl o ayarı dengeleyebileceğim... :31:
 
biz mükemmel olmaya calıstıkca herşey üstümüze kalıyor nasıl olsa yapabılıyoruz ya ..sen yaparsın canım demeler tamam yapayım da bir takdir teşekkür et dimi ama nerdeee
 
Ben kendimden bahsedeyim. 19 lu yaşlarda başladım mücadeleye... eşim tek erkek çocuk olmanın (bana göre gerikafalılık) etkisiyle yetiştirilmiş. Her tek erkek böyle değildir ama bende böyleydi. Küçük yaşda olduğumuzdan dolayıda sorumluluğu kaldıramadı. arkadaşlarından kopamadı. Ben küçük yaşda başaladım eşimin ailesini idare ettim. Derken görümcem ayrıldı bir çocuğuyla benim çocuğum olmadı onuda idare ettim. Bu arada hem çalıştım hem evimi çevremi ailemi herkesi idare ettim. Herkesin güzin ablası oldum ama arkadama döndüğümde kimse olmadı etrafımda. Ev tamirayı aysu yapar, badana aysu yapar, temizlik aysu yapar ev düzenli olacak aysu yapar, sonra fatura ödenecek aysu, o zamanlar kömür alınacak aysu, hamile kaldım bütün hastane masrafımı kendim ödedim. Eşim o zaman çalışıyor ve eve para getirmiyor. Ben gururluyum ya kimseye belli etmemek için kendim hallediyorum. Derken çocuk ekstra bakım özen itina özveri hepsini yaptım. Evde hiçbirşey ona kalmıyordu. Hemde hiçbirşey ve derken 10 seneyi aşkın evlilik ve ömründen giden gençliğim. Herkes tarafından takdir edilirim övülürüm bakımlıyımdır.. Ama aldatılmaktan kaçamadım. şuan ağlıyorum ama bunuda yaşadım. Sindiremedim çok gece uykularımdan kalktım ağladım. Kızıma baktım çalışıyordum kızımada bakabilirdim ama cesaret edemedim. Karar vermesi kişiden kişiye değişiyor. Burada böyle olaylar anlatılınca herkes çalıyorsun kendine bakabilirsin ayrıl diyorlar. Kendilerince haklılar yapabilenleride tebrik ediyorum zaten . Ama ben yapamadım. Yıllarımı kim verecekti. Tekrar farklı bir mücadeleye girecektim cesaret edemedim. Bana kızmayın lütfen yapamadım. Ama enson tartışmamızda sen bana 2 beden büyüksün, hep sen haklısın, hep sen doğru yaparsın, hep sen takdir edilirsin, hep sen mantıklı düşünürsün dedi . Sözlerinde hep takdir eder. Ama ben anladımki etrafında sözü dinlenen çok mantıklı konuşan herkes tarafından sevilir fakat evde ona o fırsatı herşeye ben koşarak vermedim. Onu hissettirmedim. Gururlu oldum. İstersem siler atarım ona muhtaçlığım yok bunuda biliyor ama zamanla yıprandık. Anlattıklarımın içinde herbirini ayrı anlatsam neler neler.... Arkadaşa katılıyorum biraz erkek olduklarını hissettirmek gerekiyor ama ben yapamadım... Ki aldatılmaya gelince bunun tam tersi erkekler yapmıyor mu onlarda yapıyor. Şuan kendimi o kadar kötü hissediyorum ki yaşama sevincimi öldürdüler....
 
Olun bence!
Olabildiğinizin en iyisi olun!
Yarın Allahım saklasın; eşinize ya da kendi ailenize bir şey olursa tek başınıza ayakta kalmak zor gelmesin!
Yepyeni bri hayat kurmak zorunda kaldığınızda; "ama bebem var,ailem çok üzülür...vs." bahanelerine sığınmayın!
 
Olun bence!
Olabildiğinizin en iyisi olun!
Yarın Allahım saklasın; eşinize ya da kendi ailenize bir şey olursa tek başınıza ayakta kalmak zor gelmesin!
Yepyeni bri hayat kurmak zorunda kaldığınızda; "ama bebem var,ailem çok üzülür...vs." bahanelerine sığınmayın!



evet bu acıdan baklırsa cok dogru..
 
hıc bır zaman cok ıyı yemek yapan kadın olamadım ama elımden geldıgınce yaptım ama ya tatlı eksikti yada salatam
yada cok ıyı bır ev hanımı olamadım aksama kdr ütü yapamadım gömleğini sordugunda kirli dedim utanmadan cunku ben de calısıyorum katkım buyuk
egerkı neden diyecekse alsın yıkasın
hee cogu işini yaparım ama eksilerimde yok değil
birgun yanlız kalacaksam kendıme ve ogluma yeterım ama ben benım gözümde cok cok mukkemmelde değilim.. sadece cok seven değer veren bi eş olabilirm buda one yetıyor gibi görunuyor suan yetmedıgı yerde yer sopayı :)
 
Olun bence!
Olabildiğinizin en iyisi olun!
Yarın Allahım saklasın; eşinize ya da kendi ailenize bir şey olursa tek başınıza ayakta kalmak zor gelmesin!
Yepyeni bri hayat kurmak zorunda kaldığınızda; "ama bebem var,ailem çok üzülür...vs." bahanelerine sığınmayın!

Ama kendi ayakları üzerinde durup sorumluluk alabilmek başka birşey, erkeğin sorumlulukları ile birlikte, ona hiç iş bırakmayacak derecede sorumluluk almak başka birşey...
Dediğinde haklısın, Allah saklasın, ailelerimize birşey olduğu zaman tek başımıza ayakta hayatı üstlenebilecek şekilde bir alt yapımızın olması şart. ama erkeklerin sorumluluklarını da halihazırda o varken yapmak bence gereksiz ve evliliği yıpratan birşey. Herşeyden evvel kadını yıpratan birşey...
Kadının yapabilecekleri belli, erkeğin yapacakları belli...
Nacizane düşüncem... :31:
 
Düşüncelerine kesinlikle katılıyorum.... Bir kadın ne kadar birşeyleri bilese yapmasa dahi emin ol iş başa düşünce Allah vermesin ama bir şekilde helede çocuğu varsa kesinlikle bir şekilde hayatını idame ettirir. Tabiki ayrılığı var yalnız kalması var elbette ama arkadaşımızın dediği gibi evlilik içinde sürekli bunu yaşamak bir tarafı yıpratıyor. Sonra bir bakıyorsunki bütün yaptıkların senin gözünde fedakarlık ama karşı taraf için ise görevin olarak kalıyor. Bu hep böyle olmuştur herzaman...
 
Son düzenleme:
Elinde işin olacak. ayaklarının üstünde duracaksın. ama mükemmel olmayacaksın. eşede sorumluluk verilmeli.

bunu ayakları üstünde duramayan pasif karakterli kadınlarla aynı kefeye koymamak lazım. (kimse üstüne alınmasın bu arada)
 
Son düzenleme:
Annem hep derki "erkekten bir adım geride duracaksın, her şekilde onun yapması gerekenleri ve sorumluluklarını asla üstüne almayacaksın ki erkek olduğunu hissetsin ve sana onu hissettirsin, yoksa kendisine ihtiyaç olmadığını hisseder ve evliliğinde sorun yaşarsın" der hep. Anneniz ne kadar da doğru söylemiş:46:.ben de bu fikri savunanlardanım.erkek kendi sorumluluğunu bilecek.şahsen ben annnenizin yukarıda ki görüşünde olup böyle davransam da genelde hanımlar,herşey hemen olsun aman bunu da ben yapıyım ne olacak derken bir de bakıyor bütün yükü omuzlamış oluyorlar. erkeklerde rahata çok açıklar zaten hemen alışıveriyorlar.geri durmak hatta biraz beceriksiz görünmek en iyisi valla:34:.kendini paralamanın bi alem yok.konu sahibi arkadaşım;sen de çek biraz kendini,bak mecbur kalınca nasıl da yapacak kendi üstüne düşeni.
 
ben çalışmıyorum yani maddi yönden eşime bağımlıyım ama
eğitimliyim,bakımlıyım,mutfak,dikiş,nakış,el becerileri,tamir vs. hani derle ya on parmağında on marifet çevrem beni hep beğenir takdir eder ama gel gelelim eşim bana paspas kadar değer vermez hiçbir zaman bende senin gibi boşanamıyorum ortada çocuklar var onlar çok üzülür biliyorum babalarını çok seviyorlar çünkü

halbuki eşim onların sevgisini bile haketmiyor ama bazen diyorum bu adaletmi böyle bir kadınken böyle bir adamla evli olmak
sanırım sınanıyorum buda benim imtihanım
 
Annem hep derki "erkekten bir adım geride duracaksın, her şekilde onun yapması gerekenleri ve sorumluluklarını asla üstüne almayacaksın ki erkek olduğunu hissetsin ve sana onu hissettirsin, yoksa kendisine ihtiyaç olmadığını hisseder ve evliliğinde sorun yaşarsın" der hep. Anneniz ne kadar da doğru söylemiş:46:.ben de bu fikri savunanlardanım.erkek kendi sorumluluğunu bilecek.şahsen ben annnenizin yukarıda ki görüşünde olup böyle davransam da genelde hanımlar,herşey hemen olsun aman bunu da ben yapıyım ne olacak derken bir de bakıyor bütün yükü omuzlamış oluyorlar. erkeklerde rahata çok açıklar zaten hemen alışıveriyorlar.geri durmak hatta biraz beceriksiz görünmek en iyisi valla:34:.kendini paralamanın bi alem yok.konu sahibi arkadaşım;sen de çek biraz kendini,bak mecbur kalınca nasıl da yapacak kendi üstüne düşeni.


Çok denedim yapamadım. Ypamadıysan neden şikayet ediyorsun demeyin lütfen ama yapamadım. Yapı gereği değişemedim. Yani örnek veriyorum. 15 inde ödemelerimiz var ona bıraksam kesin unutuyor önemsemiyor ve o ödeme gününden sonra yapılıyor. Ama ben kesinlikle gününden çnce yapmış oldum. Ya da evde birşey bozuldu değilmi ya o bozulan şey tamamen kullanılmayacak hale gelirse, yada kendi bozulduğu için kullanılamıyorsa ozaman ilgilenir. Ben ise o zaten ilk uyarılarında hemen yaptırırım. Yada bozulduğunda yaptırırım. Ailemden böyle yetiştim inanın anne tarafımda annem dahil teyzelerimde öye yetişmiş. Değişmeyi çok istedim denedim. olmuyor yapamadım.... Aslında iyi niyetle özür dilerim ama enayilik arasında bir sınır bir çizgi var onu geçirmemek önemli....
 
Bu arada şunuda denedim... Ders olsun biraz herzaman herşey hazır olmasın dedim. Elektriğim kesilene kadar yada eve haciz kağıdı gelene kadar beklediğimde oldu ama ben nasıl değişemiyorsam o da değişmedi....
 
Bunun erkeklikle kadınlıkla alakası yok.
Eşinizin sorumluluklarını da kendi sorumluluklarınızı da üstünüze alıp onu bir nevi küçümsemişsiniz.
Küçümsemekten kastım aşağılamak değildir... Sadece azımsamak anlamında kullanıyorum şu an bu kelimeyi...
O zaman da rahata alışan adam yapan var ne olsa deyip kendini geriye çekiyor hepsi bu.
Buna rağmen onun sorumluluklarını iade edin ve mükemmel kadın olmaya devam edin.
Mükemmel kadın olmak demek saçını süpürge etmek demek değildir.
Ayakta erkeksiz dik duran kadındır. :34:
 
Sürekli mükemmel olmaya çalışan insanlar malesef en ufak bir hatada tökezlerler,yıpranırlar... Kendimden biliyorum..Bu yüzden mükkemmel olma çabamı bıraktım..Varsın kusurlarım da olsun..Varsın hatalar da yapayım..

Ayrıca el-nur akadaşım ben de senin gibi düşünüyorum..Erkeğe ben herşeyi yaparım,senin yardımına ihtiyacım yok imajını verince sorumluluk almamak işlerine geliyor..Becerikli,her şeyi halleden kadın imajına hiç gerek yok..Hiç gerek yok o kadar kendini yıpratmaya...Aksine birlikte yaşamda erkeğe görevler vermek gerektiğini düşünüyorum... Düşündüklerimi yazarak tam olarak ifade edememiş olabilirim şu an..Çünkü erkekler yeterince kıymet bilmeyebiliyorlar.......
 
Son düzenleyen: Moderatör:
kesinlikle katılıyorum bu yazıya,bende çalışıyorum maddi olarak her seyi düşünür hesap yapar hallederim
her ne kadar zorlansam da evimin bütün işlerini yaparım aksatmam
çalışma saatlerim de cok malesef ama hiç takdir edilmediğimi farkettim
bu düşünce beynimi kemiriyordu sürekli
dün kayınpederim iş durumumu sordu nasıl gidiyor dedi
bende cok zorlandığımı burda fazla calısamayacağımı söyledim
bana hemen iş bakarsın gibi bir cümle kurdu
zaten coğu seyi biz yaptık hala benden medet umup benim düşüncelerini görmezden gelmelerine dayanamıyorum
eşimle de tartıştım bu konuda tek söylediği ne var bunda
biz kadınlar maddi gücümüzü elimize aldıkca daha cok eziliyoruz
fedakarlık yaparak hep kendimizden taviz veriyoruz
...
 
Eskiden erkek kadından 1 adım önde olmalı lafına çok kızardım..Bunu erkeği üstün görmek,kadını küçümsemek şeklinde söyleniyormuş gibi algılardım..
Şu an bambaşka bir açıdan düşünüyorum aynı cümleyi........:34:
 
Kesinlikle aynı sorunları bende yaşadım ve duydum... İşden ayrılmayı düşündüğümde en başta eşimin ailesi karşı çıktı. Çünkü oğullarının huyunu bilioyorlardı ve onun bu işi tek başına yapamayacağını biliyorlardı ...

En basitinden akşam kızımın ödevi bile olsa komşunun çocuğu gelse görümcem hemen diyorki aysu bilir o baksın. Artık bende birgün dedimki kusura bakma ama sende en az benim kadar pc başındasın tarif edeyim sen yaparsın dedim... Ben araştırırken zaman harcarken o paylaşım sitesinde yorum yapmayı istiyordu...

Yada ev temizlenecek ya aysu sen iyi yapıyorsun senin yaptığın daha güzel oluyor... 10-12 sene kadar demedim ama yapılan haksızlıklardan sonra dedimki demekki en güzelin nasıl olduğunu biliyorsan istesen sende yapabilirsin... Kayınvalidem bile benim vicdanlı olduğumu bildiği için kızım sen şunu bi yapsan kimse yapmıyor diyor...

Ailem deseniz her sorununu anlatır kardeşime tanınan fırsatların hiçbiri bana tanınmadı ve onun için çok mücadele verildi. Oda evlendi ne oldu o aileme uzak kaldı eşi istediği için. Yine aysu aileye yardım etti herşeyleriyle ilgilendi... Ama olan aysuya oluyor işte.
 
Back
X