Benim neyim var? Sorun kocamda zannederken bende çıktı galiba! :( Yardım edin lütfen.

hilalakay

Aktif Üye
Kayıtlı Üye
27 Haziran 2014
228
47
37
Hanımlar, kocamda bir sürü sorun ararken, kocam sorunu bende buldu! Açtığım konuları bilenler vardır mutlaka. Eşimde hoşuma gitmeyen bir kaç mesele vardı. Konuşmamı yaptım ve çok şükür şimdi hareketlerine çok dikkat ediyor. İsteyince oluyormuş demek. Neyse aramızda çözülmemiş olan 1-2 mesele var ama yine de çok seviyorum onu. Şimdi, şöyle anlatayım. 28 yaşımdayım. 2,5 aydır evliyim. 2,5 ay öncesine kadar annem suyumu ayağıma getirir, sabahları ekmeğimin üzerine yağımı sürüp yatağıma getirirdi. Üniv.de de özel bi yurtta kaldım. Yemek temizlik vs sorumluluğu hiç üstlenmedim. Evlendim, sudan çıkmış balık gibi kimi zaman ağlayarak kimi zaman gülerek ev işlerini yaptım. Mutfaktan yana hiç sıkıntım yok. Bunca yıldır içimde sakladığım bir aşçı varmış! :) Ama temizlik, düzen hak getire! Eşim de aksine aşırı titiz ve düzenlidir. Kısacası ben sadece evde yemek ve bulaşıkla ilgilenirim bi de o temizlik yaparken ayak işlerini yaparım. Geri kalan herşeyle eşim ilgilenir. Onun işi çok rahat, ben işte daha fazla yoruluyorum, biraz fazla uyuyayım diye sahur işiyle o ilgilenir, diğer işleri de yine bu sebeple yapar.

Şımarık ben; yine de evliliğin getirdiği sorumlulukla başa çıkamıyorum. Ramazandan dolayı mı bilmiyorum, iş çıkışı 6:30'da evde oluyorum. İftara kadar sofra hazırlıyorum. İftardan sonra bulaşıkları toparla et derken önceleri saat 10'da mutfaktan çıkıyodum, şimdi biraz hızlandım galiba, 9,40 da falan çıkıyorum. :) Zamanla hepsine alışacağıma inanıyorum ve bunun için uğraşıyorum. Eskiden hem işe gider, hem 3 tane farklı kursa gider, hem kitap okumaya, hem yazmaya, hem de gezmeye vakit bulurdum. Ve sürekli enerjim tavandı. Günde 5 saat uyur ve hayatımı uykuya harcamadığım için kendimi şanslı hissederdim. Sürekli gülerdim. Ramazan'ı bahane etmicem çünkü Ramazanlarda da evin neşesiydim! Sahurda bütün milleti kaldırır, güldürür, şakalar yapardım. Şimdi ise sürekli ruh gibiyim! Her fırsatta uyumaya çalışıyorum. Sürekli kamburumu göbeğimi salıp, bitkin bi halde geziyorum. Çok yorgun hissediyorum. Bu yaşıma kadar doğru düzgün hastaneye gitmişliğim yoktur. Sağlıklı, sağlam, dirençli biriydim. Evlenmeden 3 ay önce korkunç bir kaza yaptım ve ölümden döndüm. Kolum kırıldı, başıma dikişler atıldı. Bir sürü yara bere... Ama hiç sızlanmadım. Dedim ya çok dirençliyimdir. Hasta olduğumu da kolay kolay kabullenmem! Evlendikten hemen sonra bir yığın hastalık peydah etti! Önce kırılan kolum, yaptığım en ufak işlerde bile dayanılmaz derecede sızlıyor. Sonra böbrek taşı düşürdüm. Hemen arkadan dişlerim problem çıkardı. 20'lik dişim dahil 3 dişime işlem yapıldı. Yetmedi diş eti rahatsızlığı yaşadım. Diş etimi yaktılar, Sürekli dilimde yaralar çıkmaya başladı. Yemek yiyemez oldum. 2 haftada bir kabız veya ishal oluyorum, yemek sonraları mide bulantılarım başladı. Bir de nedense kendimi sürekli hamile gibi hissetmeye başladım. Allah büyük dert vermesin ama sürekli bir şekilde hastayım! Geçen hafta bi tartışma yaşadık. konu bi şekilde bebek mevzusuna geldi. psikolojik olarak kendimi sürekli hamile hissediyorum ama erkeklerin bu konuda ne kadar öküz olduğunu okuyorum buradan ve bu sebeple bu zamana kadar hiç hamilelik şüphesi veya bebekten bahsetmemiştim. Sadece geçen ay düşük yaptığımı zannedip, bebeğimiz düştü vs gibi bişeyler söylemiştim.''Sen çocuk bakabilecek sorumluluğa sahip değilsin şu an, bebek falan isteme lüksün yok.'' dedi. Ben de ''Zaten bebek istemiyorum kendi evimize yerleşmeden.'' dedim. Olursa tabi dünyalar benim olur çünkü sanki bu dünyaya anne olmak için gelmişim gibi. Hayattaki en büyük hayalim 4 çocuk sahibi olmak! :) Ama tabi şu an için istemiyorum ve dk hapıyla korunuyorum. Ama Ramazan dolayısı ile pek düzenli kullanamadım.

Reglim bu zamana kadar saati saatine şaşmazdı ama geçen ay 15 günde bir oldum ve düşük yaptığımı zannettim. Çünkü çok farklı bi kanamaydı. Siyah toz gibi şeyler geliyodu ara ara. Evlendim, hap kullanıyorum, hormonlardandır falan dedim. Şimdi de adetim 4 gün gecikti. Ramazanı maaşallah hiç tatile çıkamadan tümünü tuttum. Dün sabah işe gittim, iş arkadaşlarım, sende bi güzellik var bugün falan dediler. Akşam da kayınvalidemde yemekteydik. Kayıvalidem ayrı, görümcelerimin ikisi ayrı ayrı yüzün sanki nurlu gibi, çok masum, çok tatlı görünüyosun dediler. Tabi ben bunu 2 ay önce namaza başlayıp bu zamana kadar bırakmamama, Kadir gecesi dolayısı ile ettiğim dualara falan bağladım başta. Bi de bu halsizlik, uykusuzluk hallerim olunca şüphelendim biraz acaba hamile miyim diye. Dün akşam sahurda yine doğru düzgün yemek yiyemedim dilimdeki yaralar yüzünden. Sızlandım durdum! Bir de bu hamilelik şüphelerimden bahsettim eşime. Eşim de dedi ki: ''Sen evlliğin sorumluluklarıyla başa çıkamıyosun. Evlendiğimizden beri sürekli hastasın, yok yere kendini hamile zannediyosun. Psikoloğa gitmen gerekiyor bence.'' dedi. Hiç sesimi çıkarmadım. Namaz kılıp yatağa geçtim. Bu arada düşünüyorum tabii, bunca zamandır turp gibiyken şimdi niye sürekli hastayım? Hastalıklarım başım ağrıyo, vs olsa tamam psikolojik dicem ama hepsi gözle görülür rahatsızlıklar. Acaba vücut psikolojik yorgunluğumu bu şekilde mi dışarı atıyo? gibi şeyler düşündüm. Eşim yanıma geldi, sordum;''Psikolog konusunda ciddi miydin?'' dedim. ''Yooo, değildim tabii.'' dedi. Halbuki ciddiyim dese gitmek istediğimi söyleyecektim. Velhasıl kelam Ramazan rehaveti mi? Evlilik psikolojisi mi? Nedir anlamadım... Benim neyim var???
 
Hanımlar, kocamda bir sürü sorun ararken, kocam sorunu bende buldu! Açtığım konuları bilenler vardır mutlaka. Eşimde hoşuma gitmeyen bir kaç mesele vardı. Konuşmamı yaptım ve çok şükür şimdi hareketlerine çok dikkat ediyor. İsteyince oluyormuş demek. Neyse aramızda çözülmemiş olan 1-2 mesele var ama yine de çok seviyorum onu. Şimdi, şöyle anlatayım. 28 yaşımdayım. 2,5 aydır evliyim. 2,5 ay öncesine kadar annem suyumu ayağıma getirir, sabahları ekmeğimin üzerine yağımı sürüp yatağıma getirirdi. Üniv.de de özel bi yurtta kaldım. Yemek temizlik vs sorumluluğu hiç üstlenmedim. Evlendim, sudan çıkmış balık gibi kimi zaman ağlayarak kimi zaman gülerek ev işlerini yaptım. Mutfaktan yana hiç sıkıntım yok. Bunca yıldır içimde sakladığım bir aşçı varmış! :) Ama temizlik, düzen hak getire! Eşim de aksine aşırı titiz ve düzenlidir. Kısacası ben sadece evde yemek ve bulaşıkla ilgilenirim bi de o temizlik yaparken ayak işlerini yaparım. Geri kalan herşeyle eşim ilgilenir. Onun işi çok rahat, ben işte daha fazla yoruluyorum, biraz fazla uyuyayım diye sahur işiyle o ilgilenir, diğer işleri de yine bu sebeple yapar.

Şımarık ben; yine de evliliğin getirdiği sorumlulukla başa çıkamıyorum. Ramazandan dolayı mı bilmiyorum, iş çıkışı 6:30'da evde oluyorum. İftara kadar sofra hazırlıyorum. İftardan sonra bulaşıkları toparla et derken önceleri saat 10'da mutfaktan çıkıyodum, şimdi biraz hızlandım galiba, 9,40 da falan çıkıyorum. :) Zamanla hepsine alışacağıma inanıyorum ve bunun için uğraşıyorum. Eskiden hem işe gider, hem 3 tane farklı kursa gider, hem kitap okumaya, hem yazmaya, hem de gezmeye vakit bulurdum. Ve sürekli enerjim tavandı. Günde 5 saat uyur ve hayatımı uykuya harcamadığım için kendimi şanslı hissederdim. Sürekli gülerdim. Ramazan'ı bahane etmicem çünkü Ramazanlarda da evin neşesiydim! Sahurda bütün milleti kaldırır, güldürür, şakalar yapardım. Şimdi ise sürekli ruh gibiyim! Her fırsatta uyumaya çalışıyorum. Sürekli kamburumu göbeğimi salıp, bitkin bi halde geziyorum. Çok yorgun hissediyorum. Bu yaşıma kadar doğru düzgün hastaneye gitmişliğim yoktur. Sağlıklı, sağlam, dirençli biriydim. Evlenmeden 3 ay önce korkunç bir kaza yaptım ve ölümden döndüm. Kolum kırıldı, başıma dikişler atıldı. Bir sürü yara bere... Ama hiç sızlanmadım. Dedim ya çok dirençliyimdir. Hasta olduğumu da kolay kolay kabullenmem! Evlendikten hemen sonra bir yığın hastalık peydah etti! Önce kırılan kolum, yaptığım en ufak işlerde bile dayanılmaz derecede sızlıyor. Sonra böbrek taşı düşürdüm. Hemen arkadan dişlerim problem çıkardı. 20'lik dişim dahil 3 dişime işlem yapıldı. Yetmedi diş eti rahatsızlığı yaşadım. Diş etimi yaktılar, Sürekli dilimde yaralar çıkmaya başladı. Yemek yiyemez oldum. 2 haftada bir kabız veya ishal oluyorum, yemek sonraları mide bulantılarım başladı. Bir de nedense kendimi sürekli hamile gibi hissetmeye başladım. Allah büyük dert vermesin ama sürekli bir şekilde hastayım! Geçen hafta bi tartışma yaşadık. konu bi şekilde bebek mevzusuna geldi. psikolojik olarak kendimi sürekli hamile hissediyorum ama erkeklerin bu konuda ne kadar öküz olduğunu okuyorum buradan ve bu sebeple bu zamana kadar hiç hamilelik şüphesi veya bebekten bahsetmemiştim. Sadece geçen ay düşük yaptığımı zannedip, bebeğimiz düştü vs gibi bişeyler söylemiştim.''Sen çocuk bakabilecek sorumluluğa sahip değilsin şu an, bebek falan isteme lüksün yok.'' dedi. Ben de ''Zaten bebek istemiyorum kendi evimize yerleşmeden.'' dedim. Olursa tabi dünyalar benim olur çünkü sanki bu dünyaya anne olmak için gelmişim gibi. Hayattaki en büyük hayalim 4 çocuk sahibi olmak! :) Ama tabi şu an için istemiyorum ve dk hapıyla korunuyorum. Ama Ramazan dolayısı ile pek düzenli kullanamadım.

Reglim bu zamana kadar saati saatine şaşmazdı ama geçen ay 15 günde bir oldum ve düşük yaptığımı zannettim. Çünkü çok farklı bi kanamaydı. Siyah toz gibi şeyler geliyodu ara ara. Evlendim, hap kullanıyorum, hormonlardandır falan dedim. Şimdi de adetim 4 gün gecikti. Ramazanı maaşallah hiç tatile çıkamadan tümünü tuttum. Dün sabah işe gittim, iş arkadaşlarım, sende bi güzellik var bugün falan dediler. Akşam da kayınvalidemde yemekteydik. Kayıvalidem ayrı, görümcelerimin ikisi ayrı ayrı yüzün sanki nurlu gibi, çok masum, çok tatlı görünüyosun dediler. Tabi ben bunu 2 ay önce namaza başlayıp bu zamana kadar bırakmamama, Kadir gecesi dolayısı ile ettiğim dualara falan bağladım başta. Bi de bu halsizlik, uykusuzluk hallerim olunca şüphelendim biraz acaba hamile miyim diye. Dün akşam sahurda yine doğru düzgün yemek yiyemedim dilimdeki yaralar yüzünden. Sızlandım durdum! Bir de bu hamilelik şüphelerimden bahsettim eşime. Eşim de dedi ki: ''Sen evlliğin sorumluluklarıyla başa çıkamıyosun. Evlendiğimizden beri sürekli hastasın, yok yere kendini hamile zannediyosun. Psikoloğa gitmen gerekiyor bence.'' dedi. Hiç sesimi çıkarmadım. Namaz kılıp yatağa geçtim. Bu arada düşünüyorum tabii, bunca zamandır turp gibiyken şimdi niye sürekli hastayım? Hastalıklarım başım ağrıyo, vs olsa tamam psikolojik dicem ama hepsi gözle görülür rahatsızlıklar. Acaba vücut psikolojik yorgunluğumu bu şekilde mi dışarı atıyo? gibi şeyler düşündüm. Eşim yanıma geldi, sordum;''Psikolog konusunda ciddi miydin?'' dedim. ''Yooo, değildim tabii.'' dedi. Halbuki ciddiyim dese gitmek istediğimi söyleyecektim. Velhasıl kelam Ramazan rehaveti mi? Evlilik psikolojisi mi? Nedir anlamadım... Benim neyim var???

Psikosomatik davranış bozukluğu denilen bir şey duydunuz mu bilmiyorum. Çok tuhaf birşeydir ve herkeste farklı farklı kendini gösterir. Kimilerinde de sizin gibi ortaya çıkar. Vücut stresle başedemez ve çeşitli hastalıklar yaratır. Kimilerinde yaralar çıkar, kimi ülser olur vs. vs. Sizde de bu şekilde kendini göstermiş olabilir. Evlilik çok ciddi bir iştir ve belli ki siz henüz buna alışamamışsınız. Bence eşiniz şakayla karışık da söylemiş olsa psikolog olayını ciddiye alın.
 
Bence de gidin alışma süreci sizi zorlamış gibi en azından size daha kolay nasıl başedeceğinizi söyler ne bileyim rahatlatır
Ama çok büyük bir şey çıkmadıkça ilaç kullanmayın bence
Psikiyatriste gitseniz hemen ilaç verir psikolog öncelliğiniz olsun diye düşünüyorum doğrusu:26:
 
rastlaşıyoruz sizinle sıkça forumda. :KK34:

öncelikle düşük yaptığımı zannettim demişsiniz, anlamadım. hamile olup, olmadığınızı da mı takip edemiyorsunuz? :26::26: yapmayın öyle çocuk düşünmüyorsanız, çok dikkatli olun. çocuktan sonra bu yorgunluklar, koşturmacalar en az 3 kat artacak. düzeninizi oturtmadan zor olur, dikkat edin bence.

evliliğin ilk zamanları insan düzen sorunu yaşıyor, normal. daha 2.5 ay yazmıştınız sanırım. bir de çalışınca çok normal bu durum. siz kendinizi sürekli yapamıyorum, yetemiyorum diye şartladıkça istemeden stres olursunuz ve bence o yaralar, düzensiz adetler bundan oluyor.

aynen sizin gibi evlenene kadar çay demlemedim. ilk zamanlar aynı sıkıntıları yaşadım ama şimdi 4 yıllık evliyim, çalışıyorum, anneyim. yaptığım yemeklere, düzenime annem hayran kalıyor. heee evimi biiip gotürdüğü zamanlar da oluyor :KK52::KK52: ama zamanla hepsini halletmeyi öğreniyorsunuz.

bir de siz biraz fazla kenarları, sınırları olan bir yapıya sahipsiniz sanırım, yani yazdıklarınızdan keşfettim bu yönünüzü. azıcık ama azıcık ta olsa rahat olun biraz. eşiniz sizi düşündüğünden diyordur çocuğun sırası değil diye. Allah'a bin şükür, isteyen herkesin olsun ama çocuk bammbaşka bir mesai, bambaşka bir hayat. hani altında size yapılmış bir uyarı, bir ikaz aramayın. zamanla oturtursunuz her şeyi, rahat olun. hastayım yaoamıyorum diye de gezinmeyin daha kötü hissedersiniz kendinizi.
 
daha çok yeni evliliğin...
zamanla oturacak şeyler bunlar...
bence bi psikologla görüşmende fayda var..
 
Dogum kontrol haplari bunyeyi ciddi derecede sarsabiliyor saydigin butun belitiler hapin yan etkileri bence bulantin da buyuk ihtimal ondandir ayrica onlar adi ustunde hormon ne demek duzensiz kullanmak
 
Hanımlar, kocamda bir sürü sorun ararken, kocam sorunu bende buldu! Açtığım konuları bilenler vardır mutlaka. Eşimde hoşuma gitmeyen bir kaç mesele vardı. Konuşmamı yaptım ve çok şükür şimdi hareketlerine çok dikkat ediyor. İsteyince oluyormuş demek. Neyse aramızda çözülmemiş olan 1-2 mesele var ama yine de çok seviyorum onu. Şimdi, şöyle anlatayım. 28 yaşımdayım. 2,5 aydır evliyim. 2,5 ay öncesine kadar annem suyumu ayağıma getirir, sabahları ekmeğimin üzerine yağımı sürüp yatağıma getirirdi. Üniv.de de özel bi yurtta kaldım. Yemek temizlik vs sorumluluğu hiç üstlenmedim. Evlendim, sudan çıkmış balık gibi kimi zaman ağlayarak kimi zaman gülerek ev işlerini yaptım. Mutfaktan yana hiç sıkıntım yok. Bunca yıldır içimde sakladığım bir aşçı varmış! :) Ama temizlik, düzen hak getire! Eşim de aksine aşırı titiz ve düzenlidir. Kısacası ben sadece evde yemek ve bulaşıkla ilgilenirim bi de o temizlik yaparken ayak işlerini yaparım. Geri kalan herşeyle eşim ilgilenir. Onun işi çok rahat, ben işte daha fazla yoruluyorum, biraz fazla uyuyayım diye sahur işiyle o ilgilenir, diğer işleri de yine bu sebeple yapar.

Şımarık ben; yine de evliliğin getirdiği sorumlulukla başa çıkamıyorum. Ramazandan dolayı mı bilmiyorum, iş çıkışı 6:30'da evde oluyorum. İftara kadar sofra hazırlıyorum. İftardan sonra bulaşıkları toparla et derken önceleri saat 10'da mutfaktan çıkıyodum, şimdi biraz hızlandım galiba, 9,40 da falan çıkıyorum. :) Zamanla hepsine alışacağıma inanıyorum ve bunun için uğraşıyorum. Eskiden hem işe gider, hem 3 tane farklı kursa gider, hem kitap okumaya, hem yazmaya, hem de gezmeye vakit bulurdum. Ve sürekli enerjim tavandı. Günde 5 saat uyur ve hayatımı uykuya harcamadığım için kendimi şanslı hissederdim. Sürekli gülerdim. Ramazan'ı bahane etmicem çünkü Ramazanlarda da evin neşesiydim! Sahurda bütün milleti kaldırır, güldürür, şakalar yapardım. Şimdi ise sürekli ruh gibiyim! Her fırsatta uyumaya çalışıyorum. Sürekli kamburumu göbeğimi salıp, bitkin bi halde geziyorum. Çok yorgun hissediyorum. Bu yaşıma kadar doğru düzgün hastaneye gitmişliğim yoktur. Sağlıklı, sağlam, dirençli biriydim. Evlenmeden 3 ay önce korkunç bir kaza yaptım ve ölümden döndüm. Kolum kırıldı, başıma dikişler atıldı. Bir sürü yara bere... Ama hiç sızlanmadım. Dedim ya çok dirençliyimdir. Hasta olduğumu da kolay kolay kabullenmem! Evlendikten hemen sonra bir yığın hastalık peydah etti! Önce kırılan kolum, yaptığım en ufak işlerde bile dayanılmaz derecede sızlıyor. Sonra böbrek taşı düşürdüm. Hemen arkadan dişlerim problem çıkardı. 20'lik dişim dahil 3 dişime işlem yapıldı. Yetmedi diş eti rahatsızlığı yaşadım. Diş etimi yaktılar, Sürekli dilimde yaralar çıkmaya başladı. Yemek yiyemez oldum. 2 haftada bir kabız veya ishal oluyorum, yemek sonraları mide bulantılarım başladı. Bir de nedense kendimi sürekli hamile gibi hissetmeye başladım. Allah büyük dert vermesin ama sürekli bir şekilde hastayım! Geçen hafta bi tartışma yaşadık. konu bi şekilde bebek mevzusuna geldi. psikolojik olarak kendimi sürekli hamile hissediyorum ama erkeklerin bu konuda ne kadar öküz olduğunu okuyorum buradan ve bu sebeple bu zamana kadar hiç hamilelik şüphesi veya bebekten bahsetmemiştim. Sadece geçen ay düşük yaptığımı zannedip, bebeğimiz düştü vs gibi bişeyler söylemiştim.''Sen çocuk bakabilecek sorumluluğa sahip değilsin şu an, bebek falan isteme lüksün yok.'' dedi. Ben de ''Zaten bebek istemiyorum kendi evimize yerleşmeden.'' dedim. Olursa tabi dünyalar benim olur çünkü sanki bu dünyaya anne olmak için gelmişim gibi. Hayattaki en büyük hayalim 4 çocuk sahibi olmak! :) Ama tabi şu an için istemiyorum ve dk hapıyla korunuyorum. Ama Ramazan dolayısı ile pek düzenli kullanamadım.

Reglim bu zamana kadar saati saatine şaşmazdı ama geçen ay 15 günde bir oldum ve düşük yaptığımı zannettim. Çünkü çok farklı bi kanamaydı. Siyah toz gibi şeyler geliyodu ara ara. Evlendim, hap kullanıyorum, hormonlardandır falan dedim. Şimdi de adetim 4 gün gecikti. Ramazanı maaşallah hiç tatile çıkamadan tümünü tuttum. Dün sabah işe gittim, iş arkadaşlarım, sende bi güzellik var bugün falan dediler. Akşam da kayınvalidemde yemekteydik. Kayıvalidem ayrı, görümcelerimin ikisi ayrı ayrı yüzün sanki nurlu gibi, çok masum, çok tatlı görünüyosun dediler. Tabi ben bunu 2 ay önce namaza başlayıp bu zamana kadar bırakmamama, Kadir gecesi dolayısı ile ettiğim dualara falan bağladım başta. Bi de bu halsizlik, uykusuzluk hallerim olunca şüphelendim biraz acaba hamile miyim diye. Dün akşam sahurda yine doğru düzgün yemek yiyemedim dilimdeki yaralar yüzünden. Sızlandım durdum! Bir de bu hamilelik şüphelerimden bahsettim eşime. Eşim de dedi ki: ''Sen evlliğin sorumluluklarıyla başa çıkamıyosun. Evlendiğimizden beri sürekli hastasın, yok yere kendini hamile zannediyosun. Psikoloğa gitmen gerekiyor bence.'' dedi. Hiç sesimi çıkarmadım. Namaz kılıp yatağa geçtim. Bu arada düşünüyorum tabii, bunca zamandır turp gibiyken şimdi niye sürekli hastayım? Hastalıklarım başım ağrıyo, vs olsa tamam psikolojik dicem ama hepsi gözle görülür rahatsızlıklar. Acaba vücut psikolojik yorgunluğumu bu şekilde mi dışarı atıyo? gibi şeyler düşündüm. Eşim yanıma geldi, sordum;''Psikolog konusunda ciddi miydin?'' dedim. ''Yooo, değildim tabii.'' dedi. Halbuki ciddiyim dese gitmek istediğimi söyleyecektim. Velhasıl kelam Ramazan rehaveti mi? Evlilik psikolojisi mi? Nedir anlamadım... Benim neyim var???
İnsanın her anı günününe uymaz.Her yılı bile farklıdır.Hastalıklardan ötürü ramazanda yorgun bitkin olman normal.Ya da bünyen bu yıl böyle.Kendini eskiden şöyleydim böyleydim diye şartlandırma.Yalnız anlayamadığım.Zaten 2 aylık evlisin.Evişiyle başa çıkamıyorum diyorsun,bebek düşünmediğiniz halde neden korunmanı tam yapmıyorsun.
 
rastlaşıyoruz sizinle sıkça forumda. :KK34:

öncelikle düşük yaptığımı zannettim demişsiniz, anlamadım. hamile olup, olmadığınızı da mı takip edemiyorsunuz? :26::26: yapmayın öyle çocuk düşünmüyorsanız, çok dikkatli olun. çocuktan sonra bu yorgunluklar, koşturmacalar en az 3 kat artacak. düzeninizi oturtmadan zor olur, dikkat edin bence.

evliliğin ilk zamanları insan düzen sorunu yaşıyor, normal. daha 2.5 ay yazmıştınız sanırım. bir de çalışınca çok normal bu durum. siz kendinizi sürekli yapamıyorum, yetemiyorum diye şartladıkça istemeden stres olursunuz ve bence o yaralar, düzensiz adetler bundan oluyor.

aynen sizin gibi evlenene kadar çay demlemedim. ilk zamanlar aynı sıkıntıları yaşadım ama şimdi 4 yıllık evliyim, çalışıyorum, anneyim. yaptığım yemeklere, düzenime annem hayran kalıyor. heee evimi biiip gotürdüğü zamanlar da oluyor :KK52::KK52: ama zamanla hepsini halletmeyi öğreniyorsunuz.

bir de siz biraz fazla kenarları, sınırları olan bir yapıya sahipsiniz sanırım, yani yazdıklarınızdan keşfettim bu yönünüzü. azıcık ama azıcık ta olsa rahat olun biraz. eşiniz sizi düşündüğünden diyordur çocuğun sırası değil diye. Allah'a bin şükür, isteyen herkesin olsun ama çocuk bammbaşka bir mesai, bambaşka bir hayat. hani altında size yapılmış bir uyarı, bir ikaz aramayın. zamanla oturtursunuz her şeyi, rahat olun. hastayım yaoamıyorum diye de gezinmeyin daha kötü hissedersiniz kendinizi.

Dediğiniz gibi çocuk fikri şu an için bize çok uzak. Zaten biz de istemiyoruz. Korunuyoruz. Ama dediğim gibi Ramazan dolayısı ile çok dikkat edemedim haplarıma. Benim kuruntum diye ümid ediyorum.
Aslında çok öyle kurallarla yaşayan bi insan değilim. Ama eşim çok disiplinli, bu da beni etkiliyor, strese sokuyor tabii. Disiplinden kastım bana baskı kurması değil. Bilhassa temizlik konusunda öyle disiplinli, öyle kuralcı ve titiz ki... Kendisi yapıyor ama bir taraftan da bana öğretmeye çalışıyor. Artık sonuç almak istiyor doğal olarak. Elimi bişeylere atayım istiyor. Bana sorarsanız ben kendimi geliştirdiğimi düşünüyorum. Geçenlerde kendi kendime akıl edip koltukları sildim, mutfakta ilk kez çamaşır suyu kullandım mesela. hatta geçen gün klozete çamaşır suyu döküp fırçaladım öğüre öğüre... Gerçekten çaba sarf ediyorum ama en basiti bu sabah sahurda bulaşıkları toparladım, tezgahın üstünü sildim falan, lavabonun kenarında puding kalmış bi parça. Ben namaz kılmaya diğer odaya geçmiştim. Üşenmeyip beni çağırdı, ''Gel , bişey göstericem.'' diye. lavaboyu gösterdi. ''Bu gözünden kaçmış heralde. şimdi ben temizliyorum ama bi dahaki sefere sen de daha dikkatli ol. Öğren diye gösterdim, yanlış anlama sakın.'' dedi. O rahatlıktan bu disipline girince tabiiki bocaladım. Allah razı olsun, hep yardım ediyor, kötü bi şekilde bişey söylemiyor, laf etmiyor. Ama bu küçük uyarılar utanmayı bilen insana yeter de artar bile :KK43:
 
İnsanın her anı günününe uymaz.Her yılı bile farklıdır.Hastalıklardan ötürü ramazanda yorgun bitkin olman normal.Ya da bünyen bu yıl böyle.Kendini eskiden şöyleydim böyleydim diye şartlandırma.Yalnız anlayamadığım.Zaten 2 aylık evlisin.Evişiyle başa çıkamıyorum diyorsun,bebek düşünmediğiniz halde neden korunmanı tam yapmıyorsun.

Dedim ya, korunuyoruz ama Ramazan dolayısı ile çok dikkat edemedim. Yeni gelinim, sürekli iftara bi yerlere gidiyoruz. İftar saati zaten çok geç. Eve geldiğimizde yarı baygın uyuyakalıyorum. Sahurda da yarı uyur halde kimin aklına gelir hap içmek... Yine de kullandım ama bitmesi gerekirken, 4-5 hapım var hala. Aralarda biraz atlamışım işte... Zaten bişey belli değil daha. Belki de benim kuruntum. Çocuk öyle kolay olan bişey değil ama dediğim gibi yeni evliyiz daha. Bilmiyorum ki ne kadar hap kullanmazsam ne olur, hap yeterince korur mu, neye dikkat etmem lazım vs... Belki de her şey normal ama ben normal olduğunu bilmiyorum...
 
Ay şiştim...

He tamam cok guzelsin(her konunda neden guzel oldugunu belirtiyorsun anlam veremedim hala) , aşçılarla uşaklarla büyüdün, asla hesap odemezsin...

Amaaa gercek hayat boyle işte kral kızı...

İnsanın içi kötü olmasın, herşeyde bi şey arar işte böyle... Nasıl, nerden saldıracağını şaşırmışsın. Allah ıslah etsin.
 
Kesinlikle psikolog fikrinden uzaklaşma. Kendini çok şartlandırmışsın ki yetemiyorum fikri her durumda karşına çıkıyor gibi.
Yapamayabilirsin her şeyin dört dörtlük olamaz. Çok narin büyütülmüşsün keşke bu şekilde olmasaydı. Daha çok yenisin biraz gevşe.

Benim bir yılı geçtiği halde eşimden yardım almadığım zamanlar bunalıyorum.

Ve sakın çocuk yapma dikkatli ol. Çocuk ve hamilelik fikrini at kafandan. İsteyebilirsin en doğal hakkın ama eşin doğru söylüyor. Biraz duygusuz bir şekilde uyarıyor ama doğru.
 
Hanımlar, kocamda bir sürü sorun ararken, kocam sorunu bende buldu! Açtığım konuları bilenler vardır mutlaka. Eşimde hoşuma gitmeyen bir kaç mesele vardı. Konuşmamı yaptım ve çok şükür şimdi hareketlerine çok dikkat ediyor. İsteyince oluyormuş demek. Neyse aramızda çözülmemiş olan 1-2 mesele var ama yine de çok seviyorum onu. Şimdi, şöyle anlatayım. 28 yaşımdayım. 2,5 aydır evliyim. 2,5 ay öncesine kadar annem suyumu ayağıma getirir, sabahları ekmeğimin üzerine yağımı sürüp yatağıma getirirdi. Üniv.de de özel bi yurtta kaldım. Yemek temizlik vs sorumluluğu hiç üstlenmedim. Evlendim, sudan çıkmış balık gibi kimi zaman ağlayarak kimi zaman gülerek ev işlerini yaptım. Mutfaktan yana hiç sıkıntım yok. Bunca yıldır içimde sakladığım bir aşçı varmış! :) Ama temizlik, düzen hak getire! Eşim de aksine aşırı titiz ve düzenlidir. Kısacası ben sadece evde yemek ve bulaşıkla ilgilenirim bi de o temizlik yaparken ayak işlerini yaparım. Geri kalan herşeyle eşim ilgilenir. Onun işi çok rahat, ben işte daha fazla yoruluyorum, biraz fazla uyuyayım diye sahur işiyle o ilgilenir, diğer işleri de yine bu sebeple yapar.

Şımarık ben; yine de evliliğin getirdiği sorumlulukla başa çıkamıyorum. Ramazandan dolayı mı bilmiyorum, iş çıkışı 6:30'da evde oluyorum. İftara kadar sofra hazırlıyorum. İftardan sonra bulaşıkları toparla et derken önceleri saat 10'da mutfaktan çıkıyodum, şimdi biraz hızlandım galiba, 9,40 da falan çıkıyorum. :) Zamanla hepsine alışacağıma inanıyorum ve bunun için uğraşıyorum. Eskiden hem işe gider, hem 3 tane farklı kursa gider, hem kitap okumaya, hem yazmaya, hem de gezmeye vakit bulurdum. Ve sürekli enerjim tavandı. Günde 5 saat uyur ve hayatımı uykuya harcamadığım için kendimi şanslı hissederdim. Sürekli gülerdim. Ramazan'ı bahane etmicem çünkü Ramazanlarda da evin neşesiydim! Sahurda bütün milleti kaldırır, güldürür, şakalar yapardım. Şimdi ise sürekli ruh gibiyim! Her fırsatta uyumaya çalışıyorum. Sürekli kamburumu göbeğimi salıp, bitkin bi halde geziyorum. Çok yorgun hissediyorum. Bu yaşıma kadar doğru düzgün hastaneye gitmişliğim yoktur. Sağlıklı, sağlam, dirençli biriydim. Evlenmeden 3 ay önce korkunç bir kaza yaptım ve ölümden döndüm. Kolum kırıldı, başıma dikişler atıldı. Bir sürü yara bere... Ama hiç sızlanmadım. Dedim ya çok dirençliyimdir. Hasta olduğumu da kolay kolay kabullenmem! Evlendikten hemen sonra bir yığın hastalık peydah etti! Önce kırılan kolum, yaptığım en ufak işlerde bile dayanılmaz derecede sızlıyor. Sonra böbrek taşı düşürdüm. Hemen arkadan dişlerim problem çıkardı. 20'lik dişim dahil 3 dişime işlem yapıldı. Yetmedi diş eti rahatsızlığı yaşadım. Diş etimi yaktılar, Sürekli dilimde yaralar çıkmaya başladı. Yemek yiyemez oldum. 2 haftada bir kabız veya ishal oluyorum, yemek sonraları mide bulantılarım başladı. Bir de nedense kendimi sürekli hamile gibi hissetmeye başladım. Allah büyük dert vermesin ama sürekli bir şekilde hastayım! Geçen hafta bi tartışma yaşadık. konu bi şekilde bebek mevzusuna geldi. psikolojik olarak kendimi sürekli hamile hissediyorum ama erkeklerin bu konuda ne kadar öküz olduğunu okuyorum buradan ve bu sebeple bu zamana kadar hiç hamilelik şüphesi veya bebekten bahsetmemiştim. Sadece geçen ay düşük yaptığımı zannedip, bebeğimiz düştü vs gibi bişeyler söylemiştim.''Sen çocuk bakabilecek sorumluluğa sahip değilsin şu an, bebek falan isteme lüksün yok.'' dedi. Ben de ''Zaten bebek istemiyorum kendi evimize yerleşmeden.'' dedim. Olursa tabi dünyalar benim olur çünkü sanki bu dünyaya anne olmak için gelmişim gibi. Hayattaki en büyük hayalim 4 çocuk sahibi olmak! :) Ama tabi şu an için istemiyorum ve dk hapıyla korunuyorum. Ama Ramazan dolayısı ile pek düzenli kullanamadım.

Reglim bu zamana kadar saati saatine şaşmazdı ama geçen ay 15 günde bir oldum ve düşük yaptığımı zannettim. Çünkü çok farklı bi kanamaydı. Siyah toz gibi şeyler geliyodu ara ara. Evlendim, hap kullanıyorum, hormonlardandır falan dedim. Şimdi de adetim 4 gün gecikti. Ramazanı maaşallah hiç tatile çıkamadan tümünü tuttum. Dün sabah işe gittim, iş arkadaşlarım, sende bi güzellik var bugün falan dediler. Akşam da kayınvalidemde yemekteydik. Kayıvalidem ayrı, görümcelerimin ikisi ayrı ayrı yüzün sanki nurlu gibi, çok masum, çok tatlı görünüyosun dediler. Tabi ben bunu 2 ay önce namaza başlayıp bu zamana kadar bırakmamama, Kadir gecesi dolayısı ile ettiğim dualara falan bağladım başta. Bi de bu halsizlik, uykusuzluk hallerim olunca şüphelendim biraz acaba hamile miyim diye. Dün akşam sahurda yine doğru düzgün yemek yiyemedim dilimdeki yaralar yüzünden. Sızlandım durdum! Bir de bu hamilelik şüphelerimden bahsettim eşime. Eşim de dedi ki: ''Sen evlliğin sorumluluklarıyla başa çıkamıyosun. Evlendiğimizden beri sürekli hastasın, yok yere kendini hamile zannediyosun. Psikoloğa gitmen gerekiyor bence.'' dedi. Hiç sesimi çıkarmadım. Namaz kılıp yatağa geçtim. Bu arada düşünüyorum tabii, bunca zamandır turp gibiyken şimdi niye sürekli hastayım? Hastalıklarım başım ağrıyo, vs olsa tamam psikolojik dicem ama hepsi gözle görülür rahatsızlıklar. Acaba vücut psikolojik yorgunluğumu bu şekilde mi dışarı atıyo? gibi şeyler düşündüm. Eşim yanıma geldi, sordum;''Psikolog konusunda ciddi miydin?'' dedim. ''Yooo, değildim tabii.'' dedi. Halbuki ciddiyim dese gitmek istediğimi söyleyecektim. Velhasıl kelam Ramazan rehaveti mi? Evlilik psikolojisi mi? Nedir anlamadım... Benim neyim var???

Nazara gelmiş olabilirsiniz üstünüzde büyü bile olabilir. Sürekli okuyun eşiniz de okusun size. Sürekli uyku halinin büyünün etkilerinden biri olduğunu okumuştum bi yerde. Kıskananlar vardır muhakkak.
 
Bi sikinti yok bence,esindede sende de.esin yine anlayisli biriymis baksana evin tum temizlik islerini ustlenmis,evde is paylasimini cok dogru buluyorum ama tum temizlik islerini ustlenen erkek nadirdir heralde.bu konuda sanslisiniz bir defa.
Sizin hastalik meselenize gelincede,kendi kendinize bazi seyleri stres yapmisinz ya hani,evlilik zor gelmis,hos daha cok yenisiniz alisma sureci bu normaldir,bu rahatsizliklarin bundan kaynaklandigini dusunuyorum,her buyuk stres sonrasi bi hastalik cikar yani insanda bende oyleyim,vucut direnci dusuyo,insan daha cabuk hasta oluyo..
Cocuk meselesi icinde bence adet dongunuzu takip edin,dusuk yapmis olup olmadiginizi nasil anlamadiniz ki,dusuk bu yani kolay birsey degil hani baska kanamalarla karistirilacak birsey olmasa gerek.
Esiniz cocuga hazir olmadgini soylemis,bu anlattiklariniza gore bence haklida,daha evlilige bile alisamamisken birde cocuk sorumlulugunu hic almayin,hem iyi bir anne olup hemde iyi bir ev kadini olmak gercejten zor ki siz birde calisiyormusunuz,sizin icin daha zor olacaktir bu su donem icersinde.
Can sikacak dert yapacak birsey yok yani,esindede bi problem yok sendede.zamanla duzelecektir.allah buyuk dert vermesin.
 
Son düzenleme:
Kesinlikle psikolog fikrinden uzaklaşma. Kendini çok şartlandırmışsın ki yetemiyorum fikri her durumda karşına çıkıyor gibi.
Yapamayabilirsin her şeyin dört dörtlük olamaz. Çok narin büyütülmüşsün keşke bu şekilde olmasaydı. Daha çok yenisin biraz gevşe.

Benim bir yılı geçtiği halde eşimden yardım almadığım zamanlar bunalıyorum.

Ve sakın çocuk yapma dikkatli ol. Çocuk ve hamilelik fikrini at kafandan. İsteyebilirsin en doğal hakkın ama eşin doğru söylüyor. Biraz duygusuz bir şekilde uyarıyor ama doğru.

Yok, çocuk ben de düşünmüyorum zaten. Ahtım var, çocuğum olursa, kız olsun, erkek olsun, asla annem gibi yapmıcam :) Her şeyi kendi başlarına yapsınlar, öğrensinler. Anadolu kaplanı gibi yetiştiricem onları :))
 
Dediğiniz gibi çocuk fikri şu an için bize çok uzak. Zaten biz de istemiyoruz. Korunuyoruz. Ama dediğim gibi Ramazan dolayısı ile çok dikkat edemedim haplarıma. Benim kuruntum diye ümid ediyorum.
Aslında çok öyle kurallarla yaşayan bi insan değilim. Ama eşim çok disiplinli, bu da beni etkiliyor, strese sokuyor tabii. Disiplinden kastım bana baskı kurması değil. Bilhassa temizlik konusunda öyle disiplinli, öyle kuralcı ve titiz ki... Kendisi yapıyor ama bir taraftan da bana öğretmeye çalışıyor. Artık sonuç almak istiyor doğal olarak. Elimi bişeylere atayım istiyor. Bana sorarsanız ben kendimi geliştirdiğimi düşünüyorum. Geçenlerde kendi kendime akıl edip koltukları sildim, mutfakta ilk kez çamaşır suyu kullandım mesela. hatta geçen gün klozete çamaşır suyu döküp fırçaladım öğüre öğüre... Gerçekten çaba sarf ediyorum ama en basiti bu sabah sahurda bulaşıkları toparladım, tezgahın üstünü sildim falan, lavabonun kenarında puding kalmış bi parça. Ben namaz kılmaya diğer odaya geçmiştim. Üşenmeyip beni çağırdı, ''Gel , bişey göstericem.'' diye. lavaboyu gösterdi. ''Bu gözünden kaçmış heralde. şimdi ben temizliyorum ama bi dahaki sefere sen de daha dikkatli ol. Öğren diye gösterdim, yanlış anlama sakın.'' dedi. O rahatlıktan bu disipline girince tabiiki bocaladım. Allah razı olsun, hep yardım ediyor, kötü bi şekilde bişey söylemiyor, laf etmiyor. Ama bu küçük uyarılar utanmayı bilen insana yeter de artar bile :KK43:

Ev işlerini biran önce öğrenirseniz iyi olur. Bu sizin temel göreviniz. Adam nereye kadar yapacak. Yazdıklarınızı okudum bence eşiniz iyi niyetli sadık bir eş. Valla benim kocam da çok iyidir ama hamileyken bile hiçbir işime yardım etmedi. Allah dağına göre kr vryr
 
Bi sikinti yok bence,esindede sende de.esin yine anlayisli biriymis baksana evin tum temizlik islerini ustlenmis,evde is paylasimini cok dogru buluyorum ama tum temizlik islerini ustlenen erkek nadirdir heralde.bu konuda sanslisiniz bir defa.
Sizin hastalik meselenize gelincede,kendi kendinize bazi seyleri stres yapmisinz ya hani,evlilik zor gelmis,hos daha cok yenisiniz alisma sureci bu normaldir,bu rahatsizliklarin bundan kaynaklandigini dusunuyorum,her buyuk stres sonrasi bi hastalik cikar yani insanda bende oyleyim,vucut direnci dusuyo,insan daha cabuk hasta oluyo..
Cocuk meselesi icinde bence adet dongunuzu takip edin,dusuk yapmis olup olmadiginizi nasil anlamadiniz ki,dusuk bu yani kolay birsey degil hani baska kanamalarla karistirilacak birsey olmasa gerek.
Esiniz cocuga hazir olmadgini soylemis,bu anlattiklariniza gore bence haklida,daha evlilige bile alisamamisken birde cocuk sorumlulugunu hic almayin,hem iyi bir anne olup hemde iyi bir ev kadini olmak gercejten zor ki siz birde calisiyormusunuz,sizin icin daha zor olacaktir bu su donem icersinde.
Can sikacak dert yapacak birsey yok yani,esindede bi problem yok sendede.zamanla duzelecektir.allah buyuk dert vermesin.

Amin :) Düşük konusunda ben sadece adetim şaştı diye düşündüm. İş yerinden bi arkadaşım içime kurt düşürdü. Hap kullanırken düzenli olması lazım, düşük yapıyo olabilirsin, falan dedi. Telaş yaptım biraz. Babaannem düşük yaparak vefat etmiş. Bana da bişey olacak sandım. Ama sonra anladım tabii normal bi adet olduğunu :)
 
Ay şiştim...

He tamam cok guzelsin(her konunda neden guzel oldugunu belirtiyorsun anlam veremedim hala) , aşçılarla uşaklarla büyüdün, asla hesap odemezsin...

Amaaa gercek hayat boyle işte kral kızı...

ben de her konuda bu temayı alıyorum maalesef.
 
X