• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Bir geyik topiğim bile yok diye üzülüp süzülenler...

amin şekerim aminn tatlımm :54:

ancak geldim wallahi.benim kızın karnını doyurdum. oğluşumunda tabii. mutfak topla sağ sol topla oğlan tam haydut oldu anacım duracağı yok biyerde.açmadığı kapı çekmece yok.:emir_bebek: kurban olduğum rabbm ne sabır vermiş şu analara. kociş akşam gelioda 1 saat dayanamıyo peşine koşmaya. her akşam aynı şeyi diyor canım sen napıosun akşam kadar ne zor oğlanla baş etmek. yavrum benim sade olsa ev kızlar yemek çamaşır ohuuu. az kaldı atomu parçalıcam dıorum :ssz: neyse sen neler yapdın nasılsın fıstık.
 
ancak geldim wallahi.benim kızın karnını doyurdum. oğluşumunda tabii. mutfak topla sağ sol topla oğlan tam haydut oldu anacım duracağı yok biyerde.açmadığı kapı çekmece yok.:emir_bebek: kurban olduğum rabbm ne sabır vermiş şu analara. kociş akşam gelioda 1 saat dayanamıyo peşine koşmaya. her akşam aynı şeyi diyor canım sen napıosun akşam kadar ne zor oğlanla baş etmek. yavrum benim sade olsa ev kızlar yemek çamaşır ohuuu. az kaldı atomu parçalıcam dıorum :ssz: neyse sen neler yapdın nasılsın fıstık.

allah çocuklarımıza cümlesininkinede sağlıklı uzun ömürler versin,ben birtaneyle başa çıkamıyorum 3 buçuk yaşında oğluş,sende iki tane:27:
 
sohbeti gördüm daldım kusura bakmayın kızlar bende oğlanla bütün gün evdeyim o beni mum ediyo vallahi:44:
 
aynen kuzum o yüzden beklemede olmanın faydası var :40:

canım eşim emlakçı ya ondan duydum bizde kredi ödüyoruz.kredi öderken tatile falan gidemiyorsun tabii..istesen gidersin tabiide kendini sıkmaya gerek yok tatile gidicem diye..
 
ancak geldim wallahi.benim kızın karnını doyurdum. oğluşumunda tabii. mutfak topla sağ sol topla oğlan tam haydut oldu anacım duracağı yok biyerde.açmadığı kapı çekmece yok.:emir_bebek: kurban olduğum rabbm ne sabır vermiş şu analara. kociş akşam gelioda 1 saat dayanamıyo peşine koşmaya. her akşam aynı şeyi diyor canım sen napıosun akşam kadar ne zor oğlanla baş etmek. yavrum benim sade olsa ev kızlar yemek çamaşır ohuuu. az kaldı atomu parçalıcam dıorum :ssz: neyse sen neler yapdın nasılsın fıstık.

çalış çalış çalış senin kadar marifetli olamasam calısıyorum eve gidip yemek bulasık dus alayım dedim haydin anam bir baktım saat kaç ahey ahey ahey uyu kız hadi kocamı tuttugum gibi yataga atıyorum :23: uyuduk bacı bacı sabah o işe ben işe bazen adamımı özlüyorum ayol koşuşturmaacada anca yemek sofrasında birbirimizi görüüyoruz :50:
 
:52::52::52::52: süper dadıyı izle kuzum orda süper egitim veriliyor anne ve babaya valla
canım iş uygulamaya gelince olmuyor işte..

Allah bağışlasın tatlım. Annelerde öyle bir güç var işte.:1:

evet sabımız sonsuz gibi allah bozmasın..ama ben birkaç çocukla başa çıkamam..otoriter ortamda büyüdüm,onedenle oteriteye karşıyım tabii şımartmamayada çalışıyorum:31:
 
canım eşim emlakçı ya ondan duydum bizde kredi ödüyoruz.kredi öderken tatile falan gidemiyorsun tabii..istesen gidersin tabiide kendini sıkmaya gerek yok tatile gidicem diye..

aynen bu senede bize tatil yok belki kısın gideriz :21:
 
canım iş uygulamaya gelince olmuyor işte..



evet sabımız sonsuz gibi allah bozmasın..ama ben birkaç çocukla başa çıkamam..otoriter ortamda büyüdüm,onedenle oteriteye karşıyım tabii şımartmamayada çalışıyorum:31:

:24::24::24::24::24: ozaman al sazı eli kuzum sölen sölen durrr oyyyy bo yaramazlıgı bitmiyo bıktım ben bundan aglaması susmuyo altına sürekli eder teyyyy teyyyyyyyyyyyy nerelere atam ben kendimi diye :52::52::52:
 
çalış çalış çalış senin kadar marifetli olamasam calısıyorum eve gidip yemek bulasık dus alayım dedim haydin anam bir baktım saat kaç ahey ahey ahey uyu kız hadi kocamı tuttugum gibi yataga atıyorum :23: uyuduk bacı bacı sabah o işe ben işe bazen adamımı özlüyorum ayol koşuşturmaacada anca yemek sofrasında birbirimizi görüüyoruz :50:
yeni evliyseniz ondan özlüyorsundur:9:
 
yeni evliyseniz ondan özlüyorsundur:9:

2 sene olcak yeniyiz ama eskimeye yüz tuttuk özlüyom be bacım neydimm ogün bana gelmiş kara kuzum diye seviyom ben onu arada dalga da geciyom işte evimin beyi cocuklarımın babası olcaksın uleynnn diyee sen bana hiç sırnasmıyon kız bu aralar diyo neyine sırnascam beee halim mi varr bulasık yemek :21::1:
 
Anne karnındaki bebeğin annesine mektubu anne karnındaki bebeğin mektubu annesine anneye şiiri
Bi kere daha düşünün...

5 Ekim: Bugün var edildim. Buradayım. Varım. Müthiş bir duygu bu. Var olduğumu henüz annem ve babam bilmiyor.

Bir elma çekirdeğinden bile küçüğüm. Ama ne de olsa, ben benim. Varım ya! Bu bana yetiyor. Henüz bedenim belli belirsiz, yüzüm yok ama, varlığımı ve benliğimi hissedebiliyorum. Bir kız olacağım ve baharda çiçekleri seveceğim.

19 Ekim:

Biraz büyüdüm. Kımıldamam mümkün değil. Annem henüz farkında değil ama onun kanıyla besleniyorum. Kalbini dolaşıp gelen sımsıcak kan bana geliyor. Beni sevecek bir kalbin kıpırtılarını şimdiden hissediyorum. Annem beni çok sevecek. Annem için güzel birsürpriz olacağım.

23 Ekim:

Hiç göremediğim bir el ağzımı biçimlendirmeye başladı. Dudaklarımda onun dokunuşunu hissediyorum. Bu "el"in dokunduğu yerler dudağım damağım oluyor. Düşünün bir yıl sonra bu elin dokunduğu yerde tebessümler açacak, güleceğim. Dudağımdan ve dilimden sözler dökülecek. Herhalde önce "Anne!" diyeceğim. Anne duyuyor musun beni? Seninle konuşacağım. Sana güleceğim. Kimilerine göre hâlâ daha var değilmişim… Nasıl olur? Varım ve gülücükler sunacak dudaklarım da olmak üzere ya… Hem sonra bir ekmek kırıntısı ne kadar küçük olursa olsun yine ekmektir. Öyle değil mi anneciğim? Ah bir konuşabilsem!

27 Ekim:

Bugün pek mutluyum. İçimde tatlı bir kıpırtı başladı. Artık bir kalbim var. Kalbim atmaya başladı. Hayatım boyunca böyle atıp duracak. Sevgilerle dolduracağım kalbimi. Tıpkı anneminki gibi... Annem bedeninde iki kalbin birden atmaya başladığını bilseydi ne kadar sevinirdi! Duyuyor musun anne?

2 Kasım:

Her gün biraz daha büyüyorum. Kollarım ve bacaklarım da biçimlenmeye başladı. Hele bir büyüsün kollarım bak nasıl kucaklayacağım seni anneciğim. Şu ayaklarım da tamamlansın da, beraber çiçekli bahçemizde yürürüz. Belki birlikte okula gideriz.

12 Kasım:

Ah evet… Bunlar, bunlar ne kadar sevimli ve küçük şeyler. Aman Allah'ım parmaklarım da çıkmaya başladı. Bunlarla çiçek toplayacağım, annemin elini tutacağım, kalem tutacağım. Belki de güzel bir şiir yazacağım. Anneciğim, orada mısın? Ellerimi ellerinin arasına koymak için sabırsızlanıyorum.

20 Kasım:

Oh, nihayet.. Annem doktora gitti. Burada olduğumu öğrendi.. Yaşasın! Doktor teyze özel bir cihazla gördü beni. Ultrason diyorlarmış. Resmimi bile çekti. Sevinmiyor musun anneciğim? Seneye kalmaz kollarının arasında olacağım…

25 Kasım:

Artık babam da burada olduğumu biliyor. Fakat henüz kız olduğumun farkında değiller. Onlara sürpriz yapacağım..

10 Aralık:

Bugün yüzüm tamamlandı. Artık iki güzel gözüm, bir küçük burnum, dudaklarım ve yanağım var… Anneme benziyorum galiba…

13 Aralık:

Artık çevreme bakabiliyorum. Etrafım çok karanlık ama olsun. Yine de mutluyum. Yaşıyorum ve varım. Kısa bir süre sonra gün ışığını görebileceğim, renkleri ve çiçekleri tanıyacağım. Rüyamda gördüm. Dünyada gökkuşağı diye bir şey varmış.. Onu çok merak ediyorum.. Anneciğim, babacığım sizin yüzünüzü de göreceğim. Tanışacağız…. Mutlu olacağız. Gülüşeceğiz..

24 Aralık:

Kulaklarım daha iyi duyuyor artık. Anneciğim, senin kalbinin seslerini duyuyorum. Benim kalbimin atışlarını da sen duyabiliyor musun? Hatta sesini bile tanıyabiliyorum. Sesin ne kadar tatlı… Hiç duymadığım bir şey bu… Güzel ve sağlıklı bir kız olacağım. Kollarında uyuyacağım, yüzüne bakacağım, o tatlı sesini dinleyeceğim. Benim için ninni de söyleyecek misin anneciğim? Sen de beni özlüyorsundur mutlaka… Beni koklayacaksın.. Çok seveceksin, değil mi?

28 Aralık:

Anne burada bir şeyler oluyor. Doktor abla neden mutsuz bakıyor böyle... Sen acı çekiyor gibisin. Kalp seslerin değişti... Sustun. Benimle niye konuşmuyorsun anne? Anne… Anne… Anneciğim… Yüzümde soğuk bir şey hissediyorum. Anne, yüzümü parçalıyorlar... Anne bir şeyler yap… Anne… Kolumu çekiyorlar anne… Canım yanıyor anne... Anne… Ayaklarımı parçalıyor bu şey anne... Beni sana bağlayan damarı kopardılar anne… Anne kalbimi parçalıyorlar… Anneciğim… Anne… Anne… An…

Ah! Kürtajınız ta-mamlandı hanımefendi. Geçmiş olsun!

Milletvekili Uslu: Yüreği yeten kürtajı izlesin

'Embriyonun da hakları var, ceninin de' diyerek kürtaja karşı çıkan AK Partili Zeynep Karahan Uslu, 'Ya bebek down sendromluysa' sorusunu da 'Özürlülük, yaşam hakkını canlının elinden almayı gerektirmez' diye yanıtladı

Kürtaj polemiğine katılan AK Partili Zeynep Karahan Uslu da sıkı bir kürtaj karşıtı çıktı. TBMM Kadın-Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu Üyesi Uslu, 'Embriyonun da hakları var, ceninin de' diyor ve 'Kürtaj bir haktır' diyenlere 'Yürekleri yetiyorsa, kürtaj görüntülerini izlesinler' önerisinde bulunuyor.

İşte Uslu'nun değerlendirmeleri:

- Bir anne, bir kadın ve iktidar partisine mensup bir milletvekili olarak kürtaja siz hangi pencereden bakıyorsunuz?

Kürtaj oranlarında son bir yılda yüzde 19 artış var. Kürtaj, asla bir doğum kontrol yöntemi olamaz. Değerlendirmeler yapılırken, 'yaşam hakkı'nın en temel ve kutsal hak olduğu asla göz ardı edilmemeli. Tartışmalarda üstü örtülmek istenen de tam budur.

- Yaşam hakkı görmezden mi geliniyor?

Evet; çünkü embriyonun da hakları vardır, ceninin de. Yaşam hakkı kutsaldır ve tartışılamaz. Hayat başladığı andan itibaren, haklar da başlar.

- 'Kürtaj bir hak' deniliyor...

'Bu bir haktır' diyenler, yürekleri yetiyorsa, kürtaj görüntülerini izlesinler. Bebeğin oluşmuş minicik parmaklarının, ellerinin nasıl penslerle koparıldığını görsünler. Şüphesiz, 'tıbbi zorunluluk veya başkaca zorunlu haller' için bu imkanın ortadan kaldırılması yaklaşımı yok.

ÖZÜRLÜ DE YAŞAMALI

- Bebeğin down sendromlu olması veya tecavüz sonucu oluşması 'zorunlu haller' olarak nitelendirilebilir mi?

Down sendromu konusunda bilgi kirliliği var. Bu, 16. ve 20. haftadan sonra bulgulanabiliyor. Tüm dünyada olduğu gibi uzmanlardan oluşan bir tıbbi kurul incelemesinden sonra ailelere 'Böyle bir evladınız olacak ama kürtaj yaptırmak gibi bir tercihiniz de var' denilmektedir. Kişiden kişiye bakış değişebilir ancak 'özürlülük' de kanaatimce bir canlının elinden yaşam hakkının alınmasını gerektiren bir durum değildir.

- Başbakan'ın 'sezaryen' çıkışı da eleştirildi. Kadın gözüyle siz nasıl bakıyorsunuz?

Sezaryende dünya ortalaması yüzde 15-20'lerde iken Türkiye'de yüzde 45'i bulmuş. Burada bir anormallik yok mu? Demek ki burada yanlış bilgilendirme ya da ticari açıdan bu imkanın kötü kullanımı doğrultusunda bazı sebepler var. Süreç, bunları da ortaya çıkaracaktır.
 
Back
X