Neler geçiyorda içimden susmak istiyorum. Yüreğim dolup taşıyor endişhelerim tukenmişliklerim yorgunluğum hayallerimi silip goturuyor. Doğum gunumde eşimin beni gecenin bu saatinde kadar yanlız bırakmasının öncesinde bugüne kadarki yanlızlıklarım onemsenmeyişlerim bu akşam son damlasına kadar tukenmiş yaşama gucumle zırıl zırıl ağlarken dibine vuruyorum depresyonun. Oğluma karşı sabırsızlığım kendime bile tahammulsuzluğum yeni taşındığım evde herşeyden kopup sıkışmışlığım... Bir kadın olarak erkeğimin korumasına ihtiyacım varken işinden ailesine zerre kadar vakti olmayan eşimin beni ne hale getirdiğini gormesi bi yana sürekli suçlayıp durması, eşimin bitmek tükenmek bilmeyen işleri yüzünden butun erkek işlerini koşuşturmayı heleki ev taşıma konusunda en küçük ayrıntıya kadar aşırı hareketli oğluma mukayet olmaya çalışırken koşturup durmam ve karşılığında strese girdiğim için suçlanmam sonrasında ise şimdi doğumgunumun en küçük bir sözle bile hatırlanmaması....
Çok yorgunum. Bu akşam hayata dair hiçbir isteğim kalmadı. Kendimi çok değersiz hissediyorum. Yazıyorum çünkü konuşamıyorum. Anlatamıyorum... Dinletemiyorum...
Boşluğa düştüm bu akşam. Kendime gelemiyorum...
Çok yorgunum. Bu akşam hayata dair hiçbir isteğim kalmadı. Kendimi çok değersiz hissediyorum. Yazıyorum çünkü konuşamıyorum. Anlatamıyorum... Dinletemiyorum...
Boşluğa düştüm bu akşam. Kendime gelemiyorum...