- 3 Ekim 2010
- 11.501
- 3.820
- 448
O kadar yıprandım ve yoruldum ki söze nereden başlayacağımı bile bilmiyorum? Nişanlımla ilgili ilk defa konu açıyorum, nişan olduğundan bu yana hazmetmeye çalıştım, görmezden geldim, kalbimi bozmadım ama sonunda yani şuan o kadar yıprandığımı ve yorulduğumu farkettim ki, yüzümde donuk bir ifade, ne heves var heyecan..
Nişanlımla bir türlü ortak noktada buluşamıyoruz çünkü ona herşey fazla geliyor, baktığım zaman hiç birşey yapmamız ya da evleniyoruz işte deyip nasıl olursa olsun mantığıyla evlenmemiz gerekiyor.
Ona da ben gelemiyorum. Çünkü tek taraflı değil çift olarak herşeyi yapıyoruz, eşyalarımızı ortak alıyoruz, takı isteme adetimiz olmadığından bişey istemedik. Gelinliğim, kına abiyem akrabamızdan maliyetine gelecek, bunları hiç konuşmaz ama kuaförü sorun eder, gelin arabasını sorun eder ondan bundan bedavaya ayarlamaya çalışır, balayını bile gözünde büyütmüştü, gitmeyecektik. 1 şeyden vazgeçersin, 2 şeyden vazgeçersin ama herşey mi büyütülür, abartılır? Ona göre mobilya da gereksiz, 4 bin' lik mobilya aldığın zaman evini lüks döşemiş oluyorsun, öyle diyor bana, halbuki oturma odası yapmıyorum, gerçi onu da yapalım desem ne olurdu kimbilir? Kesin asilzade kızı olurdum. Onun mantığına göre bir yatak bir dolap, bir de koltuk takımı, birbirimizi sevdikten sonra eşyanın ne önemi var samanlık seyran..
Herşeyi geçtim bana koyan yaptıklarımın görünmemesi, hep daha fazlasını beklemesi, onca yaptığım fedakarlığa rağmen ona göre hiç bir fedakarlığım yok. Ben isterdim ki görmemezlikten gelmesin, önemsesin, demek ki benim değerim yokmuş diyorum artık, sürekli hiç fedakar değilsin demesi, herşeyi istiyorsun demesi (hepsi yapılması gereken normal şeyler) hele hele eltimle mukayese etmesi, bak gör de, örnek al der gibi övmesi kendimi bana çok kötü hissettirdi bu ne demek desen sadece söylemiştir, ama sen bişey söyle tam tersi yönde, şu da şunları almış de, o o kişi değildir ki, herkes farklıdır.
Normal mi bunlar hiç bilmiyorum? Nişanlılık döneminde yaşanıyormuş böyle şeyler de ben biraz abartılı yaşamıyor muyum sizce de?
Nişanlımla bir türlü ortak noktada buluşamıyoruz çünkü ona herşey fazla geliyor, baktığım zaman hiç birşey yapmamız ya da evleniyoruz işte deyip nasıl olursa olsun mantığıyla evlenmemiz gerekiyor.
Ona da ben gelemiyorum. Çünkü tek taraflı değil çift olarak herşeyi yapıyoruz, eşyalarımızı ortak alıyoruz, takı isteme adetimiz olmadığından bişey istemedik. Gelinliğim, kına abiyem akrabamızdan maliyetine gelecek, bunları hiç konuşmaz ama kuaförü sorun eder, gelin arabasını sorun eder ondan bundan bedavaya ayarlamaya çalışır, balayını bile gözünde büyütmüştü, gitmeyecektik. 1 şeyden vazgeçersin, 2 şeyden vazgeçersin ama herşey mi büyütülür, abartılır? Ona göre mobilya da gereksiz, 4 bin' lik mobilya aldığın zaman evini lüks döşemiş oluyorsun, öyle diyor bana, halbuki oturma odası yapmıyorum, gerçi onu da yapalım desem ne olurdu kimbilir? Kesin asilzade kızı olurdum. Onun mantığına göre bir yatak bir dolap, bir de koltuk takımı, birbirimizi sevdikten sonra eşyanın ne önemi var samanlık seyran..

Herşeyi geçtim bana koyan yaptıklarımın görünmemesi, hep daha fazlasını beklemesi, onca yaptığım fedakarlığa rağmen ona göre hiç bir fedakarlığım yok. Ben isterdim ki görmemezlikten gelmesin, önemsesin, demek ki benim değerim yokmuş diyorum artık, sürekli hiç fedakar değilsin demesi, herşeyi istiyorsun demesi (hepsi yapılması gereken normal şeyler) hele hele eltimle mukayese etmesi, bak gör de, örnek al der gibi övmesi kendimi bana çok kötü hissettirdi bu ne demek desen sadece söylemiştir, ama sen bişey söyle tam tersi yönde, şu da şunları almış de, o o kişi değildir ki, herkes farklıdır.
Normal mi bunlar hiç bilmiyorum? Nişanlılık döneminde yaşanıyormuş böyle şeyler de ben biraz abartılı yaşamıyor muyum sizce de?
