oğlum, sensiz geçecek ikinci bayram;ameliyatın başarılı geçseydi ve kucağımda olsaydın babanla senin için koçlar kurban edecektik ...senin yaşayabilmen için kendimi kurban etmeye razıyken,sensiz yaşama imtihanı yazıldı anlıma,levhi mahfuzda yazılan silinmedi annen senin yerine ölemedi senden sonrada....ah yavrumun küçük kalbi ne kadar yaktın kalbimi ...küçük yumruklarını alırdım avuçlarımın arasına babası nasıl taşıyacak bu ameliyatı kuzumuz,yavrumuzun kalbinin büyüklüğü ne kadar ki, direnci ne kadar olsun ,yumruğu küçücüktü kalbin küçücük,..küçüktün kuzum bazı bebeklere göre gelişkin olsan da küçücüktün bebeğim...seni ağzındaki oksijen tüpüyle her gördüğümde nefes almaya utanırdım yanardı oksijenin gittiği her hücrem ,kalbime bıçaklar saplanırdı titrerdi bacaklarım çok zaman geçmiştir aklımdan dudaklarımı dayayıp minik dudaklarına son zerresine kadar içimdeki bütün oksijeni sana vermek ve rahat nefes aldığını görmek....pamuk ellerindeki ve ayaklarındaki iğnelerin ucu senin narin teninde dünyanın tüm iğneleri köküne kadar yüreğimdeydi ama acılarını çaresiz izledim....şimdi nefes almak hayat vermiyor bana , her soluk canımı acıtıyor ama yine de devam yaşamaya cünkü hayat imtihanla geçiyor..