ah kızlar,
reflüyü, kusmayı, yememeyi... siz bana bi sorun.
kızım doğduğu günden beri sorunluyuz.
doğar doğmaz başladı kusmalar.. hem de hortum şeklinde. ağzından burnundan berbattı.
anne sütüyle beslemeye çalıştım ilk aylarda ama, emmedi kızım hiç. 1 sene boyunca sağarak verdim sütümü. ama 4. aydan itibaren aptamil yardımı aldık. sağarak verdiğim anne sütü yetmedi çünkü.
4 saatte bir besledim hep, her içtiği sütü muhakkak ilk 15 dakika içinde fazlasıyla kusuyordu. günde 6-7 defa ikimiz de rezil oluyorduk. o ağlardı ben de ağlardım. çok zordu gerçekten.
böyle böyle, aman kusmasın, zorlanmasın diye diye, pütüre katıya alışamadık zamanında.
şu anda kızım 2 yaşında. 25 aylık oldu. ve 25 aydır kusuyor. hala katı gıda yok, öğürüyor alışamadığı için. içinde ne var ne yoksa çıkartıyor. 25 aydır blendar ile yaşıyorum. elim-ayağım gibi oldu artık blendar.
evin her köşesinde kusmuk kaplarımız var. kusacağı zaman, artık öğrendi çok şükür, o kaplardan birine ulaşıp gereğini yapmaya çalışıyor. genelde o kaplara ulaşamadan istifra ediyor yavrum. evde halı malı kalmadı. her şeyi kaldırdım. temizlemesi kolay olsun diye. koltukların üzerinde 2 kat örtü var. yine de geçiyor koltuklara tabi. yatağında 2 kat yatak koruyucu var. 2 kat battaniye ve üzerinde 2 kat çarşaf var. buna rağmen bazen o kadar şiddetli oluyorki kusması, yatağa kadar geçiyor. 2 tane yatak var. biri ıslakken diğerini kullanıyoruz.
herkes, bebeği/çocuğu ile biyere giderken, bi küçük çanta hazırlar. ne olur ne olmaz diye bi kat yedek eşya koyar çocuğuna.
bizim dışarı çıkarken, elimizde 2 valiz var nerdeyse.
kızım için 3-4 takım (çorabından çamaşırına, montundan şapkasına kadar) yedek eşya taşıyorum. kendim için de muhakkak 2 tane üst giyim, 1 tane alt giyim ve iç çamaşırları taşıyorum. ve muhakkak biberonlarımız, ve muhakkak blendar takımımız. ve muhakkak süt ve pütürsüz çorbamız. ve muhakkak ev yapımı yoğurt ve muhakkak meyve püremiz falan filan... ve muhakka kusma poşetlerimiz, acil durumlar için kusma kabımız.
bisürü ilaç ve tedavi yöntemi denedik. pek başarılı olamadık maalesef.
2 yaşında şimdi, artık yavaşladı kusmalarımız. 2 yaş sendromu ile birlikte, ciddi bi iştahsızlık da başladı. yemek yemediği için, kusması da azaldı velhasıl. günde 1-2 kereye kadar düştü.
bi arabaya bindiğimizde, muhakkak poşet kullanmak zorundayız.
''anne poşete ihtiyacım var'' diyor yavrum. açıyorum poşeti, kusuyor. temizlenip devam ediyoruz artık.
söyleyemediği dönemde, her arabaya binişimizde muhakkak 1-2 kere üst baş değiştirmek zorunda kalıyorduk. araba koltuğumuz yıkanmaktan eskidi.
en önemlisi güzeller güzeli çocuğum, artık ''anne bunu yiyim mi? kusar mıyım?'' diye soruyor bana sürekli. ''tıkanır mıyım anne'' diyor. içimin yağları eriyor.
gece yatmadan 2 saat evvel beslenmeyi kesiyoruz. mümkün olduğunca koyu kıvamlı besleniyoruz. buna rağmen çoğu gece, öksürükle uyanıyor, arkasından kusma geliyor muhakkak.
tabi üst baş, yatak yorgan değiştiriyoruz. uykusu açılıyor, yeniden uyuması zaman alıyor. ikimiz de uykusuzluktan yprgunluktan bittik tükendik.
çok kötü bişey bu reflü. minicik kuzum, daha 2 yaşında... çok zorlanıyor hayatta, bu durumdan ötürü. dünyaya geldiğine pişman olmuştur heralde. bazen, ''anne sen nasıl kusmuyorsun'' diye soruyor.
'ben de kusuyorum annecim, herkesin başına gelebilir böyle şeyler' diyorum.
ama bende ne sinir kaldı ne sabır. artık çok tükendim.