Cnm sana tek tavsiyem sakın ARAMA, hatta o arayıncada açma bir süre. Seni kaybetmenin hissiyatını yaşattır ona. zaten kaybettiğine üzülüp seni tekrar kazanmaya çalışırsa devam eder. yok umrunda olmazsa gerçekten bitirmiştir, sende kendi yolunu çizersin. Önemli olan kendine saygını yitirme, güvenini kaybetme. biliyorum söylemesi kolay uygulaması zordur böyle şeylerin. sevgilim yıllar önce beni böyle bir anda bırakmıştı, monotonluktan sıkılmışmış. o kadar çok üzülmüştümki yemeden içmeden kesilmiştim, 65 kilodan 52 kiloya düşmüştüm. ama o andan itibaren hiç aramadım, bir süre sonra aramaya başladı. inanırmısın elimde tlfn salya sümük ağlardım yinede açmazdım o tlfnu. tam 6 ay hiç tlfna çıkmadım. ve hiç pes etmedi o, karşımdaki gitmiş başka biri gelmişti sanki. yinede korkuyordum, sırf artık ulaşılmaz olduğum için hırs yapmasından korkmuştum. tekrar barıştık, ben hep güvensizdim. ama tahmin ettiğim gibi olmadı. üzerinden 5 yıl geçi bu olayın, hala birlikteyiz. hatta şimdi durum tersine döndü ben çok sıkıldım monotonluktan, o beni bunaltıyor, üstüme geldikçe ben kaçar oldum ondan. birgün herşey değişir, geriye dönüp kendini o kadar yıprattığın için üzülürsün. bu acıda birgün geçecek, daha büyük acı yaşanmasın, şuan dünya üzerinde ailesinden genç birini kaybeden, trafik kazası geçirip şu saniyeden itibaren sakat kalan, şuan hastanede beyin tümörü teşhisi koyulan insanlar var. bunları düşününce bu acı o kadar küçük kalıyorki, dayanamayacak gibi olduğunda bunları düşün ve şuan o kadarda zor bir durumda olmadığını anla. birgün sana tavsiyem herhangi bir hastanenin yoğun bakım kapısında git 1 saat bekle, ordaki hasta yakınlarının halini izle. ufak bir umut için yalvaran insanların yaşadıklarını hisset. kendi derdini unutup onlarla birlikte üzüleceksin. bunların hepsini yaşamış biri olarak söylüyorum, aşk acısı o kadar ıvır zıvır birşeymişki, yaşayınca anladım ben neler için günlerimizi heba ettiğimizi...