anlatmamam gerekiyor artık unutmak için ama durup durup taşıyorum. iftira öyle bir musibet ki çamur atılıyor,çırpındıkça batıyorsun,temizliyim derken daha da pisleniyorsun. en güvendiklerin yanında olmuyor. aslında hayırlı olan etraftaki fazlalıklardan bahaneyle arınıyorsun ama yapılandan daha beter canını yakıyor dost bildiklerinin susmaları ve bir nasılsını çok görmeleri, isimlerinin şahit verilebileceğinin korkusuyla senden kaçmaları. Allah kimseyi namusuna şerefine onuruna yapılan iftirayla sınamaz umarım diye düşünürdüm. içimdeki buna göz yumanlar aynısıyla karşılaşsın umarım sesinden kurtulamıyorum. ben tacize uğradım. hakkımı savunurken ben suçlu oldum neredeyse. başıma gelmese hadi canım derdim taşlanır alimallah diye düşünürdüm. hırsızın hiç mi suçu yok diye isyan edecek durumdayım.kadın olmak çok zor. insan nasıl çırpınır ben yaşadım. nasıl yalvarır ben yaşadım. korkudan nasıl titrer ölsün ister o an ben yaşadım. her an aklımda her an midem kalkıyor. bana dokunmaya çalıştığı yerlerimden ne kadar yıkansam arınamıyorum. şikayetçi olunca başıma gelene inanamıyorum. kendi isteğiyle geldi, zaten bunlar yaşadığımız şeylerdi diye karşı ifade tutanağı ve fokur fokur kaynayan mesai arkadaşlarım.hakkımda konuştukça bana sevap kazandırıyorlar ama onlar bir şey yokmuş gibi hayatlarına devam ederken, o pislik mazlum edebiyatı yapıp elini kolunu sallar şekilde gezerken ben eve kapandım ve her gün yeniden ölüyorum. bana çok az kişi destek oldu. arkadaşlarımın biçoğu kolumu masaya çarptım muamelesi yaptı. ben nasıl iğrenç bi hayatın içinde kimlerin arasındaydım ki hala herkesin vicdanı rahat bir tek ben acı çekiyorum. şikayetçi de oldum ama şu bi haftaya bakınca tek bir madur var ben, ceza yok, suçlu da neredeyse ben. ateş olmayan yerden duman çıkmazmış. kaşınanı kaşırlarmış.