Devlet Bahçeli: Devlet Bahçeli: Erdoğan haklı, tarihimiz 1919 için geri planda bırakılamaz

Öğrenciyken okuduğum tarihten şüphe ettirdi beni devlet büyükleri, acaba dedim ben rüyamda mı öğrendim Viyana Kuşatmasını, Malazgirt Savaşını, Beylikleri, Haçlı seferlerini, yazılı sınav olup tarihi yanlış yazınca aldığım kırık notta rüyaymış meğer:kahve:
Bana bu rüyayı anlatan tarih öğretmenlerim Şefkat hanım, Elmas hanım, Kazım beye yaşıyorlarsa sağlıklı ömürler öldülerse Rahmet diliyorum , alt kattan tarih haritasını getir Mune diyen Kazım bey, size ekstra selam, boyum kadar haritaları hep bana taşıtırdınız:ıslık:
Hayır ben cidden anlamıyorum. Cumhuriyet Tarihi için 1919 baz alınabilir ama Türk Tarihi dediğimiz şey zaten teee Sakalara gider, hadi devlet diyelim, Hunlara kadar gideriz, Hunlar, Göktürkler, Uygurlar, Karahanlılar, Selçukluklular, Anadolu Selçukluları, Beylikler dönemi, Osmanlı Beyliği diye gider yani.
Bak hiç google'lamadan yazdım sana sırayla.
Yani dert tasa ne ben cidden anlamış değilim.
Sanırsın çocuklar Osmanlı'yı tanımadan büyüyor. Öyleyse bu kadar neo-Osmanlıcı nereden çıktı, ben de onu sorarım?
 
Hanımlar lütfen açık yüreklilikle cevap verin, kaçınız konuşmanın tamamını sabırla okudu? Ben okuyan bir insanın "Yuh yaa Bahçeli açık açık hükümete çalışıyor" diyeceğine asla inanmıyorum.

Bir başka yanılgı da, muhalif bir kesim var diye bütün Mhp'lileri Bahçeli'yi isteyor gbii lanse etmek. Mhp seçmeninin çoğu, bir kısmı değil, çoğunluğu, Sayın Bahçeli'yi destekler.
 
Adam canlı cenaze gibi geziyor ortalıkta. Söylediklerinin kusuruna bakılmaz, yaşlılıktandır.

...Da hala destekleyen mhp'li kesimin akıl tutulmasının kaynağı ne bilemedim.
 
Hayır ben cidden anlamıyorum. Cumhuriyet Tarihi için 1919 baz alınabilir ama Türk Tarihi dediğimiz şey zaten teee Sakalara gider, hadi devlet diyelim, Hunlara kadar gideriz, Hunlar, Göktürkler, Uygurlar, Karahanlılar, Selçukluklular, Anadolu Selçukluları, Beylikler dönemi, Osmanlı Beyliği diye gider yani.
Bak hiç google'lamadan yazdım sana sırayla.
Yani dert tasa ne ben cidden anlamış değilim.
Sanırsın çocuklar Osmanlı'yı tanımadan büyüyor. Öyleyse bu kadar neo-Osmanlıcı nereden çıktı, ben de onu sorarım?

Ben beylikler öncesiyle ilgili bilgileri hatırlıyorum dersem yalan olur, çok zaman oldu unuttum çoğu şeyi, seri halde sıralayamayacak bu ihtiyar :-) ama dediğin gibi hiçbirşey öğretilmemiş olsaydı bize, sadece 1919 yılından sonrası anlatılsaydı okullarda, ben nereden bileceğim Osman Gazi'yi, Osmanlı İmparatorluğunun kuruluşunu, gelişme, duraklama, lale devrini, Bizans imparatorluğunu, Haçlı seferlerini, Konstantin'i bile biliyoruz yahu:kahve:

Bu geçenlerde kaldırdılarrrr kaldırdılaaarrr dedikleri kut zaferine döndü, Zafer kutlamaları Atatürk dönemi gayette yapılıyormuş, kaldıran Adnan Menderes, Osmanlı tarihi şu an okutulmuyorsa, pas geçiliyorsa eğer, ki okutuluyordur mutlaka, o vakit son 15-20 yılda kim kitaplardan Osmanlı tarihini çıkarmış onu araştırsınlar zira ben öğrenciyken gayette güzel okuyorduk 1919 öncesini de.
 
Ben beylikler öncesiyle ilgili bilgileri hatırlıyorum dersem yalan olur, çok zaman oldu unuttum çoğu şeyi, seri halde sıralayamayacak bu ihtiyar :-) ama dediğin gibi hiçbirşey öğretilmemiş olsaydı bize, sadece 1919 yılından sonrası anlatılsaydı okullarda, ben nereden bileceğim Osman Gazi'yi, Osmanlı İmparatorluğunun kuruluşunu, gelişme, duraklama, lale devrini, Bizans imparatorluğunu, Haçlı seferlerini, Konstantin'i bile biliyoruz yahu:kahve:

Bu geçenlerde kaldırdılarrrr kaldırdılaaarrr dedikleri kut zaferine döndü, Zafer kutlamaları Atatürk dönemi gayette yapılıyormuş, kaldıran Adnan Menderes, Osmanlı tarihi şu an okutulmuyorsa, pas geçiliyorsa eğer, ki okutuluyordur mutlaka, o vakit son 15-20 yılda kim kitaplardan Osmanlı tarihini çıkarmış onu araştırsınlar zira ben öğrenciyken gayette güzel okuyorduk 1919 öncesini de.
Yani ben gerçekten bunu anlamıyorum Mune. Zaten 1919'dan başlamıyorken, 1919'dan başlamamalı demenin manası ne?
Zaten bahsediliyor.
Ne yapalım İslamiyet Öncesini, Sevr Sonrasını toptan kaldıralım mı müfredattan? Gerçekten anlamıyorum.
 
Kut-ül Amare zaferine atıfta bulunularak yapılmış bir konuşma gibi geldi bana.:cool:100.yıldönümünde yapılmış bir açıklama.Bu yaşıma geldim,böyle bir zaferin olduğunu hiç okumamıştım.Okudum ve bir kez daha gurur duydum ecdadımızla.En Büyük TÜRKİYE
 
Yani ben gerçekten bunu anlamıyorum Mune. Zaten 1919'dan başlamıyorken, 1919'dan başlamamalı demenin manası ne?
Zaten bahsediliyor.
Ne yapalım İslamiyet Öncesini, Sevr Sonrasını toptan kaldıralım mı müfredattan? Gerçekten anlamıyorum.
Ben oluşturulan algıya kızıyorum. Öyle bildiğinden fazlasını biliyormuş gibi yapan biri değilim, aynen dümdüz yazacağım sana bence ne olduğunu, ne hissettiğimi, benim gibi belli yere kadar tarih bilgisi olanlar benim gibi anlamadıysa Mune değilim, amaçta bu muydu acaba demeden de geçemiyorum.

Ben kut zaferini bilmiyordum, öğrenci olduğumuz yıllarda böyle bir zaferi ele alan bir ünite var mıydı inan hatırlamıyorum, ki Menderes zamanı kaldırıldığına göre kitaplarda yoktu zaten, her sene kutlanan birşey olmadığı içinde varlığından haberim yoktu haber yapılana kadar, şimdi bu Zafer'in kaldırılması öyle bir yansıtıldı ki, zaferin varlığını da kaldıranın kimliğini de bilenler zafer hakkında siyasilerin söylemini doğru algılamışlardır ama bilmeyenler kaldıranın Atatürk olduğunu zannetti.
Tek bir cümle yeterdi durumu net anlatmaya aslında, kut zaferini de kutlayacağız artık, Menderes döneminde İngilizlerin yoğun baskısı sebebiyle rahmetli Menderes kaldırmak zorunda kalmıştı ama artık kutlanacak denebilirdi, yoruma açık bırakılmak yerine.

Aynı algı 1919 içinde oluyor, 1919 denince benim aklıma Atatürk'ün Samsun'a çıkışı geliyor direkt, sana ne ifade ediyor bu tarih?

Atatürk dönemi dayatılıyor denmek isteniyor gibi algılıyorum, oysa biz koca bir Türk tarihiyle büyüdük, edebiyat derslerimizde bile Osmanlı divan edebiyatını işledik, aruz'u, vezni nereden bilecektik?
Divan edebiyatından şiirler okumakla geçti öğrencilik hayatım.

1919 yerine Türk tarihi çok eski zamanlara dayanır, bizim tarihimizde Göktürkler'de vardır büyük Selçuklu'da vardır biz tüm tarihimize sahip çıkıyoruz dense evet tarihimizin geçmişi asırlara dayanır diyeceğim.


 
Cimbizlama olur da bu kadari pes!
Erdogan hakli hukumetin yanindayiz falansatir aralarindan sec susle.
Resmen bahceliyi indirme cabalari.
 
Ben oluşturulan algıya kızıyorum. Öyle bildiğinden fazlasını biliyormuş gibi yapan biri değilim, aynen dümdüz yazacağım sana bence ne olduğunu, ne hissettiğimi, benim gibi belli yere kadar tarih bilgisi olanlar benim gibi anlamadıysa Mune değilim, amaçta bu muydu acaba demeden de geçemiyorum.

Ben kut zaferini bilmiyordum, öğrenci olduğumuz yıllarda böyle bir zaferi ele alan bir ünite var mıydı inan hatırlamıyorum, ki Menderes zamanı kaldırıldığına göre kitaplarda yoktu zaten, her sene kutlanan birşey olmadığı içinde varlığından haberim yoktu haber yapılana kadar, şimdi bu Zafer'in kaldırılması öyle bir yansıtıldı ki, zaferin varlığını da kaldıranın kimliğini de bilenler zafer hakkında siyasilerin söylemini doğru algılamışlardır ama bilmeyenler kaldıranın Atatürk olduğunu zannetti.
Tek bir cümle yeterdi durumu net anlatmaya aslında, kut zaferini de kutlayacağız artık, Menderes döneminde İngilizlerin yoğun baskısı sebebiyle rahmetli Menderes kaldırmak zorunda kalmıştı ama artık kutlanacak denebilirdi, yoruma açık bırakılmak yerine.

Aynı algı 1919 içinde oluyor, 1919 denince benim aklıma Atatürk'ün Samsun'a çıkışı geliyor direkt, sana ne ifade ediyor bu tarih?

Atatürk dönemi dayatılıyor denmek isteniyor gibi algılıyorum, oysa biz koca bir Türk tarihiyle büyüdük, edebiyat derslerimizde bile Osmanlı divan edebiyatını işledik, aruz'u, vezni nereden bilecektik?
Divan edebiyatından şiirler okumakla geçti öğrencilik hayatım.

1919 yerine Türk tarihi çok eski zamanlara dayanır, bizim tarihimizde Göktürkler'de vardır büyük Selçuklu'da vardır biz tüm tarihimize sahip çıkıyoruz dense evet tarihimizin geçmişi asırlara dayanır diyeceğim.

+ 1 münecim,algı yönetimi yapılıyor.

mhp'li olarak devlet bahçelinin yetersiz olduğunu düşünüyorum.artık gitmeli.
 
Aynı fikirdeyim ben de..

bir sürü Türk devleti kurultu bu topraklarda, hepsi aslında bir öncekinin evrilmiş haliydi, nihayetinde Türkiye Cumhuriyeti de bence öyle..
 
Ben oluşturulan algıya kızıyorum. Öyle bildiğinden fazlasını biliyormuş gibi yapan biri değilim, aynen dümdüz yazacağım sana bence ne olduğunu, ne hissettiğimi, benim gibi belli yere kadar tarih bilgisi olanlar benim gibi anlamadıysa Mune değilim, amaçta bu muydu acaba demeden de geçemiyorum.

Ben kut zaferini bilmiyordum, öğrenci olduğumuz yıllarda böyle bir zaferi ele alan bir ünite var mıydı inan hatırlamıyorum, ki Menderes zamanı kaldırıldığına göre kitaplarda yoktu zaten, her sene kutlanan birşey olmadığı içinde varlığından haberim yoktu haber yapılana kadar, şimdi bu Zafer'in kaldırılması öyle bir yansıtıldı ki, zaferin varlığını da kaldıranın kimliğini de bilenler zafer hakkında siyasilerin söylemini doğru algılamışlardır ama bilmeyenler kaldıranın Atatürk olduğunu zannetti.
Tek bir cümle yeterdi durumu net anlatmaya aslında, kut zaferini de kutlayacağız artık, Menderes döneminde İngilizlerin yoğun baskısı sebebiyle rahmetli Menderes kaldırmak zorunda kalmıştı ama artık kutlanacak denebilirdi, yoruma açık bırakılmak yerine.

Aynı algı 1919 içinde oluyor, 1919 denince benim aklıma Atatürk'ün Samsun'a çıkışı geliyor direkt, sana ne ifade ediyor bu tarih?

Atatürk dönemi dayatılıyor denmek isteniyor gibi algılıyorum, oysa biz koca bir Türk tarihiyle büyüdük, edebiyat derslerimizde bile Osmanlı divan edebiyatını işledik, aruz'u, vezni nereden bilecektik?
Divan edebiyatından şiirler okumakla geçti öğrencilik hayatım.

1919 yerine Türk tarihi çok eski zamanlara dayanır, bizim tarihimizde Göktürkler'de vardır büyük Selçuklu'da vardır biz tüm tarihimize sahip çıkıyoruz dense evet tarihimizin geçmişi asırlara dayanır diyeceğim.

Elbette 1919= Samsun'a çıkış.
1919 Atatürk değildir sadece, Kurtuluş Savaşı'dır da. Elbette ki 1919 daha ağırlıklı olacak, Hem İslamiyet öncesi Türk Tarihinden hem de Osmanlı'dan. Çünkü şu an yaşadığımız devletin tohumudur 1919.
Bu demek değil ki Türk Tarihini 1919'dan başlatalım. Ama Türkiye Cumhuriyeti Tarihi 1919'dan başlar. Yoksa kimsenin hayır Türkler tarih sahnesine 1919'da Atatürk'ün cebinden çıkmıştır diye bir iddiası yok.

Bizler o "Kemalist" dönemde eğitim almış nesil olarak Osmanlı Tarihini gayet öğrendik. Fatih büyük bir devlet adamı, Yavuz Selim, Kanuni en parlak padişahlar...vs vs.
İddia ediyorum bugün sokaktan herhangi bir Türk çevirelim, Göktürkleri Osmanlı kadar bilmez.
İslamiyet Öncesi Türk Tarihi toplam 1 üniteyken Osmanlı kendi içinde ayrı ayrı ünitelere bölünür. E bu ne perhiz bu ne lahana turşusu? Osmanlı ecdad da Göktürkler kelaynak sürüsü mü?

Demem o ki, bu sözler her haliyle doğru bir tespit olmaktan uzak. Çünkü mevcutla alakası yok.
 
Resmen koltuk deynekliği yapıyo bu herif akp ye... Koltuktan vazgecmez ya olurda vaz gecer yada şutlanırsa diye akp de yerini yapmaya calisiyor küçük türkeş ona bi torpil yapar üzülmesin bu kadar
 
Ben sözelciyim, lisede sözel okudum.
2 yılda aldığım tarih dersleri aşağıda:
Osmanlı tarihi
İnkılap tarihi
Genel Türk tarihi
İslam tarihi
Sanat tarihi
Felsefe tarihi
Tarih

Ben 2 yılda 7 ayrı tarih dersi alırken nasıl 1919'u gerisinde kalıyormuş her şey anlamadım?

Ben genel Türk tarihi dersini boşuna mı okudum? Bu ders sadece Osmanlı'ya kadardı mesela, beylikler dönemiyle birlikte bitmişti, çünkü Hunlardan tut Göktürklere, dağılan Türk boylarına hepsini anlatırdı çünkü.
 
Devlet Bahçeli: Devlet Bahçeli: Erdoğan haklı, tarihimiz 1919 için geri planda bırakılamaz
Paylaş Paylaş
"Bir yanda PKK, diğer yanda IŞİD Türkiye'yi ablukaya almışlardır"
page_devlet-bahceli-iktidar-yanlislariyla-teror-cinayetlerini-arttirmaktadir_294119790.jpg


inPaylaşın
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın "Tarihimiz 1919'da başlamadı" sözlerine destek vererek, "Erdoğan haklı, Türkiye'nin tarihi 1919'da başlamadı; 1919 için tüm tarih geri planda bırakılamaz" dedi. Türkiye'nin IŞİD ve PKK ile mücadele konusunda daha etkin olması gerektiğini söyleyerek "Hükümet çekinmesin, terörizmle mücadele ettiği sürece MHP iktidarın destekçisidir" diye konuştu.

Partisinin grup toplantısında konuşan Bahçeli'nin açıklamalarından satırbaşları şöyle:

"İktidarın yanlışlarıyla direnen terör cinayetlerini arttırmaktadır. Terör ve şiddet her yerdedir. Türk milleti ateşle imtihan edilmektedir. Hükümetin düne kadar terörizme tartışmalı bakışı bugünkü hüsran tablosunu hazırlamıştır.

Teröristler vatan topraklarına kademe kademe yerleşirken hükümet oralı bile olmamıştır. Sorumluluk sahipleri uykuya dalmıştır.

Her vicdan sahibi insanımız, Türkiye'nin nereye gittiğini haklı olarak sorgulamaktadır. Her vatandaş, içine düşülen kanlı döngünün ne zaman sonlanacağını sorgulamaktadır. Türk milleti ateşle imtihan edilmektedir, küresel ayak oyunları, devletimizi hedef almıştır. Hükümetin terörü tersinden okuması, pazarlık çabaları bugünkü tabloyu hazırlamıştır. Teröristler, vatan topraklarına kademe kademe yerleşirken hükümet önemsememiş, oralı bile olmamıştır. Tonlarca bomba katiller tarafından göstere göstere taşınırken, sorumluluk sahipleri uykuya dalmıştır. İhmaller serisi, şehitler sayısıyla alenileşmiştir. İşbirlikçiliğin yüz hatları Türkiye'nin yuvarlandığı yokuşla belirginleşmiştir.

Kafa karışıklığı felaketleri kışkırtmış, korkunç boyutlara ulaştırmıştır. Ve kahramanlığın kitabını yazan evlatlarımıza vahşice katledilmiştir. Dün Şemdinli'deki saldırıda iki kahraman mehmedimiz şehit düşmüştür.

Yine 1 Mayıs günü caniler, bu defa Gaziantep'te meydana çıkmışlardır. Emniyet Müdürlüğü önünde 1 ton bomba patlatan şerefsizler, 2 kardeşimizin şehit olmasına, 18 polisimizin yaralanmasına neden olmuştur. Hiçbir terörist saldırının amacına ulaşamayacağını güçlü ve kararlı bir şekilde ifade ediyorum. Aziz şehitlerimize Allah'tan rahmet, yaralı kardeşlerimize ise acil şifalar temenni ediyorum.

Bir yanda PKK, diğer yanda IŞİD Türkiye'yi ablukaya almışlardır. Hiç kimsenin can güvenliği yoktur. Türkiye, tüm tutarsızlıkları ithal etmiştir. Gündemden sanat ve spora kadar zarar görmemiş hiçbir alan kalmamıştır. Terörizm çok cepheden ülkemize yüklenmektedir. İktidardaki koordinasyon dağınıklığı tedirginliklerimizi arttırmaktadır. Terör, etki etmedik, girmedik, provoke etmedik yer bırakmamıştır. PKK ve IŞİD saldırılarını eş zamanlı düzenlemektedir. Bu olaylar karşısında Dışişleri Bakanı şöyle demiştir. "Bizim esas amacımız 98 km'lik Membiç bölgesini IŞİD'den temizlemektir." Sayın Bakan cehaletinin kurbanı olmuştur, Türkiye Cumhuriyeti'nin esas gayesi vatanı ve milleti korumak olmalıdır. Madem temizlik yapılacak, beklenen nedir? Afrin bölgesinin IŞİD'den temizlendikten sonra PYD'ye verilmeyeceğinin bir teminatı var mıdır?

Demek ki Türkiye milli bekasının parametrelerini başka ülkelerin inisiyatifine devretmiştir. Türkiye, kendi göbek bağını kendi kesecek dirayet ve tecrübeye sahiptir. Avrupa'ya el açması, avuç ovuşturması yürek yaralayıcıdır. AKP'nin Dışişleri Bakanı, ılımlı muhalefete hem havadan hem karadan destek verilmesinden bahsetmektedir. Merkel'in Türkiye'ye niçin sık sık geldiği netleşmiştir. Almanya Başbakanı'nın mültecileri ziyareti

'Hükümet çekinmesin, terörizmle mücadele ettiği sürece MHP iktidarın destekçisidir'
İncirlik'e yerleşebilmek için vize muafiyetiyle birlikte amaç olarak kullanmasıdır. Ortadoğu'nun enerji kaynaklarında kimin gözü varsa Türkiye üzerinden hesap yapmaktadır. Rusya ile içine girdiğimiz kriz, hemen yanı başımızdaki sorunlara müdahale etmemizin önündeki en büyük engeldir. Türkiye'nin kapı gibi tezkere vardır. Hainlerin bataklıklarında mahvedilmesinin önünde hiçbir hukuki engel yoktur. Vakit çok geç olmadan, toprak bütünlüğümüze, insan varlığımıza düşmanlık yapan hangi pis örgüt varsa hepsinin cezası verilmeli, toptan yok edilmelidir. Başkasının müsamahasına sığınarak bu devleti geleceğe taşımak ancak hayaldir. PKK nereden takviye alıyorsa, oralar tümden kurutulmalıdır. Hükümet çekinmesin, terörizmle mücadele ettiği sürece MHP her zaman iktidarın destekçisidir.

Biden, "Irak için bunlar tarihte suni sınırlar çizdiğimiz, birbirinden tamamen ayrı, birlikte alın yaşayın" itirafında bulunmuştur. Masum soydaş kanının hesabını sormak kimsenin aklına gelmemiştir. Ya konfederasyon ya da bölünme tercihleri, Irak'ın önüne konan zalim bir politikadır. Dün Osmanlı'yı yıkan ve parçalayan uluslararası şebeke bir kez daha devrededir. İnsanlık değerlerini yok sayan, bu yolla Ortadoğu'yu yeniden dizayn etmek isteyen çevrelerin asıl hedefi elbette ki Türkiye'dir. Irak ve Suriye'deki bölünme kavgasının Türkiye'ye sıçrayacağını görmek için kâhin olmaya gerek yoktur. Küresel vahşet projeleri, insanlığa sadece ölüm vaat etmektedir. ABD, Ortadoğu'nun kuytu köşelerinde büyük Kürdistan'ın beşiğini sallamakta, parçalanmanın önünü vicdansızca açmaktadır.

29 Nisan günü Kut'ül Amare zaferinin 100. kutlamaları yapılmıştır. Türkiye'nin tarihinde pek çok göğüs kabartan, şapka çıkartılan zaferler vardır. Bu, Türkiye'nin alın yazısında vardır. Merhum Enver Paşa'nın kendisinden 1 yaş küçük Halil Paşa'nın yazdığı destan hayranlıkla anılmalıdır. Biz de bu kanaatteyiz.

‘Türkiye'nin tarihi 1919'da başlamadı; 1919 için tüm tarih geri planda bırakılamaz’
Dönemsel başarılarla avunmak yeterli görülmemelidir. Bu zaferin ne getirip götürdüğünü en iyi tartışabilecek olanlar da tarihçilerimizdir. 100 sene önce Ortadoğu'da hangi kirli eller varsa, bugün de aynıları, hatta daha zalimleri vardır. 100 sene önce üzerimizde hesap yapanlar, aynı emellerle faaliyete geçmiştir. Davutoğlu, şu tespiti paylaşmıştır: Ya Kut'ül Amare kazanacak, ya Sykes-Picot! Davutoğlu Mondros'da belimizi büktüler, Sevr'de idam ettiler. Davutoğlu bilsin ki, Ya kahramanlık ya kölelik! Kardeşçe yaşamak dururken birbirimize girip koz vermemeliyiz. Bu vatana sahip çıkmak varken küselim, darılalım, birbirimizi gözden çıkaralım diyenlere göz yumamayız. Türkiye'nin tarihi 1919'da başlamadı, doğru. 1919 için tüm tarih geri planda bırakılamaz. Ancak 1919, övünç madalyası, ağırlık merkezi, bağımsızlık iradesinin emperyalizme meydan okumasıdır. 1919'u küçümsemek de doğru ve hakkaniyetli bir tavır olarak sayılamayacaktır.

Gazi meclisimizin yasama faaliyetlerinin kavgalarla kesintiye uğraması utanç vericidir. Tekme-tokat sahneler, şiddetin hangi seviyeye ulaştığını gösterme açısından oldukça çarpıcıdır. Meclis'te kavga varsa sokaktakine ne diyeceğiz? Milletvekilleri anlaşamıyorsa sokaktaki insanların geçinmesini nasıl bekleriz?

'HDP, TBMM'yi terörize etmektedir'
HDP, TBMM'yi terörize etmektedir. HDP, TBMM'nin çalışmalarını kilitlemektedir. Parti olarak yasama ve denetleme dışındaki dokunulmazlıkların kaldırılmasını açıklamıştık, terörle mücadelenin sürdürülmesini tartışırken, dokunulmazlık görüşmeleri, bu mücadeleyi savsaklayabilecektir.

En doğrusu, öncelikle PKK sevici sözde milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılması, milli iradenin tecelli yeri olan TBMM'de propaganda yapılmasını engellemektir.

Milletvekilliği dokunulmazlığı, yeni arayışlarda kilit konumdadır. Siyasi kriz ortamının demokrasi ve hukuk devleti üzerindeki tahribatını bertaraf etmek için kullanılacak çıkış yolunun adresi, hiç şüphesiz ki TBMM'dir. Bize söven hainlerin dokunulmazlıklarını kaldırmak, artık milli bir vicdandır. Dokunulmazlık konusu, HDP'lilerin dışarıdan getirdiği yedek militanlarla birlikte Kandil taşeronlarının adalete teslim edilmesidir. Karar sırası şimdi AKP ile CHP'dedir ve milletimiz onları izlemektedir.

Şimdi ise ya bu vatanda yaşayacağız, ya da seve seve can vereceğiz, Ya bir ve kardeşçe kalacağız, ya da Türk milletinin kayıplarına bir yenisinin eklenmemesini izleyeceğiz. Bu iftihar ettiğimiz Türk milleti, köklerin, kökenlerin, dinlerin, mezheplerin üstünde maddi ve manevi bir bağ ile kucaklaşmıştır. Bizleri bir araya getiren acılarımız, anılarımız, zaferlerimiz, hüzünlerimiz ve ülkülerimiz olmuştur. Her tüten ocak, toprağa düşen her şehit bizi bir millet yapmıştır. Yokluğa uzun yıllar beraber göğüs gerdik, Ankara'da dökülen gözyaşı, Diyarbakır'da silinmiştir. Erciyes olmadan Ağrı dağı mahsun. Allahu ekber dağları olmadan toroslar yapayalnızdır. Bizi korkular değil, umutlar bir araya getirmiştir. Bizi çıkarlar değil, tarihimiz buluşmuştur. Verdiğimiz şehitler, çektiğimiz çileler, oturduğumuz semtler, kız alıp vermelerimiz millet olmamızın ispatıdır. Ne var ki, bizi bölmek istiyorlar. Eğer gerekli tedbirleri alamazsak mukadderat dağılma olacaktır. Bugün, karşımızdaki tehlikede budur. İnsanlığımızın tarihi, bunları öngörememiş yöneticilerimizin kalıntılarıyla doludur.

Türk milletinin bir zamanlar 3 kıtayı avucuna almasını hazmedemeyenler, içimizden devşirdikleri yerli kuryelerle hedeflerine adım adım yürümektedir.

Türkiye Cumhuriyeti şehit yadigarıdır, mutlaka payidar kalacaktır. Türkiye Cumhuriyeti'nin çiğnenmesine, çiğnetilmesine, yutulmasına izin verilmeyecektir. Allah'ın izniyle bayrak inmeyecektir.

Düşmemizi, tökezlememizi gözleyenler Miraç'ın ruhuyla cevap verelim. Miraç, bir ahlak, bir fazilet ürünüdür, en görkemlisidir. Miraç, halden hale girmenin, sırdan sırra girmenin halidir. Temennim, Miraç'ın mirasına Türk İslam alemi olarak layık olabilmemiz, barış ve huzur içinde yaşayabilmemizdir. "
http://t24.com.tr/haber/devlet-bahc...yla-teror-cinayetlerini-arttirmaktadir,338778
Şu sözlerin için alkış bahçeli bir parti lideri olmak başka bisi doğruları takdir etmek başka bisi
 
1919 için verilen bu beyanat çok bahtsız ve mesnetsiz bir açıklama olmuş. 19 mayıs olmasaydı İngiliz mandasını kabul etmiş olacaktık. ''Ya İstiklal Ya Ölüm'' diyerek İngilizlerin tetikçisi Yunan ile savaşmamış olsa idik drumumuz ne olurdu acaba? Mesela İngiliz mandasını kabul eden, bağrına bsan Filistinliler gibi İsrail ile kardeş kardeş yaşıyor olacaktık. Eğer bunu göremiyorlarsa diyecek sözüm yok.
 
Bizim tarihimiz elbette ki 1919 ile başlamıyor kimse de bunu öne çıkarmaya çalışmıyor.
1919 un ne olduğunu unutma Bahçeli.
Başkan'ı olduğun partinin hangi ülkeye ait olduğunu ve bu ülkenin temellerinin ne Zaman atıldığını unutma. 1919 da yapılan Samsun Çıkartmasının ne anlama geldiğini de unutma. O çıkış olmasaydı şimdi senin nerede Nasıl yaşayacağını da unutma.
Mhp'nin kuruluş amacının da Atatürk'ün ideolojilerini devam ettirmek olduğunu ve Alparslan Türkeş'in sana o başkanlık koltuğunu bırakırken bunları devam ettireceğine inandığı için bıraktığını ve onun kemiklerini sızlattığını da unutma.
Birisinin maşası olacaksan istifa et ve kuyruğunda dolaştığın Erdoğan'a giderek artık yetmedi mi ver bana da partinden bir koltuk ver yetti artık demeyi de unutma Bahçeli.
 
Bizim tarihimiz elbette ki 1919 ile başlamıyor kimse de bunu öne çıkarmaya çalışmıyor.
1919 un ne olduğunu unutma Bahçeli.
Başkan'ı olduğun partinin hangi ülkeye ait olduğunu ve bu ülkenin temellerinin ne Zaman atıldığını unutma. 1919 da yapılan Samsun Çıkartmasının ne anlama geldiğini de unutma. O çıkış olmasaydı şimdi senin nerede Nasıl yaşayacağını da unutma.
Mhp'nin kuruluş amacının da Atatürk'ün ideolojilerini devam ettirmek olduğunu ve Alparslan Türkeş'in sana o başkanlık koltuğunu bırakırken bunları devam ettireceğine inandığı için bıraktığını ve onun kemiklerini sızlattığını da unutma.
Birisinin maşası olacaksan istifa et ve kuyruğunda dolaştığın Erdoğan'a giderek artık yetmedi mi ver bana da partinden bir koltuk ver yetti artık demeyi de unutma Bahçeli.
20 küsür yıl önceki milliyetçilik akımıyla, şimdikini karşılaştırırsak evet ciddi uçurumlar var görüş anlamında..
Ancak mhp hiç bir zaman Atatürk ilkelerine yakın olmadı, sadece vatan millet sakarya ayağına siyaset yapıp, ayrıştırıp böldü.. Hep bir gövde gösterisi yaptı.. Bahçeli tarafına bakınca, anlamak zor değil.. İlk satışları değil yani..
Bu gün Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının ölüm yıl dönümü..
Türkeş o zaman idam oylamasına katılmıyor ve olaydan geri planda durmayı tercih ediyor..
Tabi kasıtlı katılmıyor, bazıları ise katılma gereği duymuyor..
Aslında istese katılabilirdi, her ne kadar 53 e 238 oyla kabul edilmiş olsada idam kararı, net tavrını o an koyabilirdi..
Daha sonra açıklamasında, gençtiler, şans tanımak lazımdı, ileride eylemden vaz geçebilirlerdi, idamları aşırı solu caydırmaz, dahada martir heyecanı vererek aşırı solu büsbütün tahrik ederdi diye açıklamış..
Siyasi anlamda mhp hayal kırıklığına hiç uğratmamış..
Geri planda, aman bana dokunmasınlar, kapıyı açanada koşarak gitme politikası..
 
X