DİŞ'Lİ YAK'AR'IŞIM İÇİN LÜTFEN BİR'LİK OLALIM

Durum
Mesaj gönderimine kapalı.

DREQMER

Geçici Olarak Hesap Pasiftir !
tek ayak cezası
Kayıtlı Üye
13 Ocak 2024
42
11
41
Kadın Kadının Yurdudur diyerek, DİŞ'Lİ YAK'AR'IŞIMA destek olmanızı istiyorum.

Ben Merve, Yeditepe Üniversitesine birincilikle girmiş, Diş Hekimliği Fakültesini burslu okumuş sonrasında Periodontoloji Anabilim Dalında doktora yapmış 41 yaşında bir kadınım. Yaklaşık 11 sene de dünya devlerinden biri olan hızlı tüketim şirketlerinden birinde Profesyonel Akademik İlişkiler Müdürlüğü ve Profesyonel Ağız Sağlığı Liderliği yaptım. Annem eczacı, babam diş hekimidir. Yaşadığım ilk ev babamın muayenehanesiydi. Doğduğumdan beri SAĞLIK SICK/T(ER)ÖRÜNÜN içerisindeyim, terör diyorum çünkü maalesef günümüzde VAHŞİ KAPİTALİZMİN en vahşi çarkı SAĞLIK Hizmetleri. Çok doktor var ama HEKİMLERİN nesli tükenmekte çünkü HEKİMLİK HİKMET GEREKTİRİR, onun içinde AHLAKİ DEĞERLERİ her koşulda YAŞATABİLMEK gerekir. O yüzden ATA'mız boşuna dememiş "BENİ TÜRK HEKİMLERİNE EMANET EDİNİZ" diye.

DİŞ'Lİ YAK'AR'IŞ
konuma gelince, ben ne yazık ki P/SICK/YAT/RI SICK/T(ER)ÖRÜNÜN içerisinde KURBAN olan HASTALARDAN (!) biriyim. Ama öncelikle belirtmek isterim ki CEHENNEM BAZI ANALARIN RAHMİNDEN BAŞLAR cümlesini bana kurdurtan bir annenin kızı olarak, 4 sene dinamik psikoterapiden ve 2 sene Şema Terapiden geçtim. (Pinna Psikolojiden DENİZ KANAT UYAR'ı yürekten tavsiye ederim, muhteşem bir psikologtur ve kendimde büyük değişimler ve dönüşümler yapmama vesile olmuştur, bu zamanda mesleğini HAKKI'yla yapanların da NESLİ TÜKENİYOR malum o yüzden önermek istedim) 39 yaşıma kadar DEPRESYON'dan başka bir teşhis konmadı. Ona da kendi kendime girmedim, bir karakter suikasti olan MOBBING'in FERİŞTAHINA maruz kaldığım için girdim. Ama maalesef "Psikiyatristlere gerçek hastalar gitmez onların "HASTA" ettikleri gider" diye bir söz vardır. Ben ne kadar değişirsem değişeyim ANNE FAKTÖRÜM değişmedi. Yaşanan karmakarışık olaylar silsilesi nedeni ile, kendisiyle 2 davamız oldu. Bana KISITLI ADAYI DAVASI açtı ve İLAÇ REÇETESİYLE (!) AKIL HASTANESİNE KAPATTIRMAYA (HALİYLE DE KAPATAMADIĞI) çalıştığı gecede aramızda çıkan kavgada birbirimizi darp ettik. İkimizde darp raporu aldık ve ben kendisine uzaklaştırma kararı çıkarttırdım ordan da MÜŞTEKİ SANIKLI davamız oldu. Beni düşürdüğü durumlar nedeni ile bende hakkında 2 suç duyurusunda bulundum. Biri kendisinin MUNCHAUSEN BY PROXY SENDROMU açısından değerlendirilmesi ile ilgiliydi. Diğeri de çocukken maruz kaldığım ve ÖRTBAS ETTİKLERİ CİNSEL TACİZ nedeniyle ÇOCUK İSTİSMARIYDI. Mahkemeler için dışardan kendi durumumla ilgili belgeler sunmam gerekti ve bu kadar travmatik süreçte iyice yıpranan psikolojimi koruyabilmek adına, deneyimlerim içerisinde en iyi HİZMET sunduğunu düşündüğüm NP İSTANBUL BEYİN HASTANESİ'NİN en iyi doktoruna hastane tarafından yönlendirildim.
EEG'm çekildi mürekkep testim yapıldı ve bana Duygu Durum Bozukluğu Diğer Ön Tanısı kondu, BİPOLAR mıyım diye sordum, şimdilik öyle diyemeyiz dedi. Doktorumu oldukça akademik buluyordum ve inanıyordum verdiği 2 ilacı kullanırken, takip randevularıma giderken ağustos ayında korkunç bir depresif atak yaşadım. İntihar etmemek için kendimi durduramıyordum, mahkemeler yüzünden kariyerimi mahveden beni ekonomik olarak kendine bağımlı hale getiren ANNEmi yani CELLADIMI aramak durumunda kaldım, hastaneye yatmak için. Sonunda istediği de olacaktı ve akşam 9 gibi hastaneye gittik. Sadece bana ilaç versinler ve acımı dindirebileyim istiyordum, pek kendimde değildim. Neler konuşuldu neler yapıldı hatırlamıyorum (EKT yan etkisi de olabilir) bana 8 seans EKT yazdığını hatırlıyorum doktorun. 2 hafta içerisinde 8 seans EKT ve çok yoğun ilaç tedavisine maruz kaldım, PSİKOTİK ÖZELLİKLİ DUYGU DURUM BOZUKLUĞU NEDENİ İLE. Taburcu olduğumda günde 9 ilaç alıyordum. Çarmıha gerilmişim, alev alev ateşlerin içerisinde yanıyordum ve her yer karanlıktı, artık ÖLMEK değil YOK olmak istiyordum. Beni durduran tek şey MAİDE SURESİ 32. ayetiydi. Kişinin kendini öldürmesi de bir kişiyi öldürmesi anlamına geliyordu. Ben katil olamazdım ama yaşadığım her dakika bana sonsuz bir azap veriyordu. Ecelime gün sayıyordum bir yandan da iyileşebilmek adına resmen doktorumla olan randevularımın peşinden koşuyordum. Kasımda yine dayanamadığım bir sabah doktordan Xanax yazmasını istedim, HER YOL MÜBAH diyerek yazdı. Ve ben taburcu edildikten sonra da kendi evime değil ailemin evine yani CEHENNEMİME geri dönmüştüm. Celladım yine ne yapmış etmiş beni kendisinin bakımına muhtaç hale getirmişti. Şikayetlerimi de geri çektim ama istismar soruşturması kapanmadı. Adli Tıp Kurumunda fiili ehliyetim değerlendirildikten sonra belli olacak. Ve müşteki sanıklı davada NP'nin verdiği belgeleri sunmam, şikayetlerimi geri çekmem nedeni ile mahkeme tarafından olumsuz değerlendirildim ve Bakırköy'de o geceki suçumda CEZAİ EHLİYETİM açısından değerlendirilmek üzere GÖZETİM ALTINA ALINMA KARARI çıktı. Maksimum 3 hafta sürecek şekilde. İtiraz ettik ama reddedildi ve karar aralıkda netleşti. Orası için hasta dosyamı hazırlayım derken birden AKLIM BAŞ'IMA geldi. Bana yanlış teşhis konmuş, yanlış bir tedavi uygulanmıştı. Annemin anlattığı yalan yanlış bilgilerle yazılmış EPIC FAIL bir EPİKRİZ raporu vardı elimde, hastaneden ilk çıktığımda bazı hataları fark etmiştim, düzeltilmesi için hastaneye yazdım ama dönüş olmadı. O şekliyle de mahkemeye vermiştim zaten. Nasıl bu kadar ŞUURSUZ olabildiğimi hala anlayamıyorum ama ilaçlardan ceset gibiydim. Düşünme yetilerimi kaybetmiştim, ACININ içerisinde kaybolurken. Nihayetinde anladım ki ben CELLADIMA sen beni ÖLDÜREMİYORSUN ama bak ben harika bir KİRALIK KATİL buldum bu sefer başarabilirsin dercesine kendimi CEHENNEMİN KANALİZASYONUNA ATMIŞIM. Ben 2019 yılında ölümcül düşük yaptım, laparoskopi ameliyatı oldum, iç kanamadan ölmek üzereydim. Ve annem bunu hayal ürünüm gibi anlatmıştı, birbirimizi darp ettiğimiz geceyi sadece ben darp etmişim gibi. Ortalama zeka seviyesindeki her bireyin dinlerken sorgulayacağı tutarsızlıklarla dolu annemin anlattığı hikayeyi, hala o hastanede nasıl doktorluk yapabildiğine inanamadığım doktor hiç sorgulamamış, benim eski hasta kayıtlarıma bile bakmayarak daktilo gibi yazmış. (2018-2020'de NP Feneryolu Tıp Merkezinin hastası olmuştum, ve düşük sonrası girdiğim ağır depresyon nedeni ile bana PROZAC ve Xanax yazılmıştı). Öğrenim durumuma üniversite öğrencisi yazacak kadar dehşet bir EPİKRİZ. Anamnez, hasta öyküsü, teşhisin ve
tedavi planının temelidir
. Ve bu hastane davalık olduğumu bildikleri annemin her anlattığına inanabilir gerçekten aklım almıyor.
Ez cümlesi maruz kaldığım malpraktisle ifade edilemez, resmen bir CİNAYETE TEŞEBBÜS'dü. Hastane ile tüm bunları KANITA DAYALI BELGELERLE paylaştım dava açacağımı belirttim ama süreçler uzun birkaç yılı var rahat. Ama önemli olan HASTANENİN BU HATALARI bilmesi ve ACİL AKSİYON almasıydı, çünkü bu ÖLÜMCÜL HATALARI yapanlar o hastanede hala hasta bakıyorlardı. Tıpda öğretilen ilk kuraldır ÖNCE ZARAR VERME!!!. Burada maddi ve manevi asla telafisi mümkün olmayacak bir ZARAR söz konusuydu. 10 gündür uğraşıyorum hastane ile ACİL AKSİYON almaları için ama KAZANDA KAYNAYAN KURBAĞA SENDROMUNA tutulmuş olduklarını görüyorum. VE UTANMAYI BİLMENİN İNSAN OLMAYA DAİR EN BÜYÜK ERDEM OLDUĞUNU BUGÜN BANA İLİKLERİME KADAR HİSSETTİREREK HATIRLATTILAR. Çünkü GOOGLE'da yorum yaptım ve IP'Mİ engellediler sanıyorum. 3 farklı hesaptan denedim arkadaşlarımla kontrol ettirdim, yorumlarım gözükmüyordu.
Ben de buraya gelmek istedim, bir arkadaşımın önerisi ile. Tabii ki SABİME ve CİMER'E şikayet edeceğim, BUGÜN şikayetvar'a da yazdım ama hemen dönüş olmuyor.
Bu satırları OKUDUKTAN SONRA TAKDİRİ SANA BIRAKIYORUM. BU şekilde hizmet veren, BİLİM ORTAĞI (!) olduğunu iddia eden bu kurum hakkında İÇ'inden geleni yaparsın. Ama ben bir HEKİM OLARAK ŞİDDETLE TAVSİYE EDİYORUM LÜTFEN UZAK DURUN VE DURDURUN. BEN HASTANEYE AYAKTAN HASTA OLARAK GİRDİM KADEME KADEME DAHA HASTA OLDUM, İNSAN BİR SORGULAR DEĞİL Mİ BU NASIL TEDAVİ DİYE SORGULAYAMIYORSUN İŞTE, EKT BEYNİNİ HOŞAF EDİYOR ÇÜNKÜ...... EKT'DEN UZAK DURUN!!!!!! DOKTORUMA BİR SEANS KENDİNİZE UYGULASANIZA DEDİM, ÇOK AYIP DEDİ. NEDEN BİLİMDE TEDAVİLERİ KENDİ ÜZERİNDE DENEYEN ÇOK BİLİM İNSANI YOK MU DİYE SORDUM AMA AYIBIN YOLU KAYIP CEVAP ALAMADIM!

P.S. Pazartesi günü Heyet Kurulundan geçtim, VASİ tayinine gerek yoktur kararı çıktı, KISITLI ADAYI davam için. O gecede planımda yoktu ama CELLADIM ÇENESİNİ TUTAMAYIP, YİNE BANA ZARAR VERENLERE SAHİP ÇIKIP HASTANEYİ KORUMAYA KALKTIĞI İÇİN, CEHENNEMİMDEN ÇIKTIM. Huylu huyundan vazgeçmiyordu, çocukken beni taciz eden yeğenine arabalarını GELİN ARABASI OLARAK TAKDİM ETMİŞ BİR ŞİRRETTİ ne de olsa. (Ama ALLAH ÇOK BÜYÜK, O ARABADA ÇIKAN KAVGADA DÜĞÜN İPTAL OLDU, BAŞKA BİR KADININ HAKK'INA GİREMEDİLER)

Davalar bittiğinde kapılarını SONSUZA KADAR KAPATMIŞ OLACAĞIM. AMA ondan önce PATLATMAM gereken bir LAĞIM var :)
 
Bu konu affınıza sığınarak söylüyorum ki, bu platform için ağır bir konu.
Muhakkak yardımcı olmaya çalışacak insanlar çıkacaktır elbet ama her platformda olduğu gibi burada da troll takılanlar var ve sizin durumunuz çok hassas.

Ben de cahil kalan taraftayım Allah şifa versin diyebilirim sadece...
 
Çok geçmiş olsun öncelikle.

Teknik terimleri sık kullanmanızdan ötürü biraz karışık geldi konunuz, ancak sonuna kadar okudum.
Anladığım kadarı ile Feneryolu Tıp Merkezi hakkında potansiyel hastalarını uyarmak istediniz.
Ve annenizle ciddi problemleriniz var.
41 yaşında bir hanım için neden vasi talebi oluşur anlamlandıramadım.
Bu dava anneniz tarafından mi açıldı?

Şuan aile evinden ayrıldınız sanirım, kendi evinizde misiniz?

Taciz geçmişiniz için çok üzgünüm, ziyade geçmiş olsun. Korkunç bir durum.
 
geçmiş Olsun ama bizden ne istiyorsunuz anlayamadım? Sadece iç dökmek mi istediniz ya da şikayetçi olduğunuz hastaneyi bizim de şikayet etmemizi mi? Hangi konuda yardım istiyorsunuz?
 
Kadın Kadının Yurdudur diyerek, DİŞ'Lİ YAK'AR'IŞIMA destek olmanızı istiyorum.

Ben Merve, Yeditepe Üniversitesine birincilikle girmiş, Diş Hekimliği Fakültesini burslu okumuş sonrasında Periodontoloji Anabilim Dalında doktora yapmış 41 yaşında bir kadınım. Yaklaşık 11 sene de dünya devlerinden biri olan hızlı tüketim şirketlerinden birinde Profesyonel Akademik İlişkiler Müdürlüğü ve Profesyonel Ağız Sağlığı Liderliği yaptım. Annem eczacı, babam diş hekimidir. Yaşadığım ilk ev babamın muayenehanesiydi. Doğduğumdan beri SAĞLIK SICK/T(ER)ÖRÜNÜN içerisindeyim, terör diyorum çünkü maalesef günümüzde VAHŞİ KAPİTALİZMİN en vahşi çarkı SAĞLIK Hizmetleri. Çok doktor var ama HEKİMLERİN nesli tükenmekte çünkü HEKİMLİK HİKMET GEREKTİRİR, onun içinde AHLAKİ DEĞERLERİ her koşulda YAŞATABİLMEK gerekir. O yüzden ATA'mız boşuna dememiş "BENİ TÜRK HEKİMLERİNE EMANET EDİNİZ" diye.

DİŞ'Lİ YAK'AR'IŞ
konuma gelince, ben ne yazık ki P/SICK/YAT/RI SICK/T(ER)ÖRÜNÜN içerisinde KURBAN olan HASTALARDAN (!) biriyim. Ama öncelikle belirtmek isterim ki CEHENNEM BAZI ANALARIN RAHMİNDEN BAŞLAR cümlesini bana kurdurtan bir annenin kızı olarak, 4 sene dinamik psikoterapiden ve 2 sene Şema Terapiden geçtim. (Pinna Psikolojiden DENİZ KANAT UYAR'ı yürekten tavsiye ederim, muhteşem bir psikologtur ve kendimde büyük değişimler ve dönüşümler yapmama vesile olmuştur, bu zamanda mesleğini HAKKI'yla yapanların da NESLİ TÜKENİYOR malum o yüzden önermek istedim) 39 yaşıma kadar DEPRESYON'dan başka bir teşhis konmadı. Ona da kendi kendime girmedim, bir karakter suikasti olan MOBBING'in FERİŞTAHINA maruz kaldığım için girdim. Ama maalesef "Psikiyatristlere gerçek hastalar gitmez onların "HASTA" ettikleri gider" diye bir söz vardır. Ben ne kadar değişirsem değişeyim ANNE FAKTÖRÜM değişmedi. Yaşanan karmakarışık olaylar silsilesi nedeni ile, kendisiyle 2 davamız oldu. Bana KISITLI ADAYI DAVASI açtı ve İLAÇ REÇETESİYLE (!) AKIL HASTANESİNE KAPATTIRMAYA (HALİYLE DE KAPATAMADIĞI) çalıştığı gecede aramızda çıkan kavgada birbirimizi darp ettik. İkimizde darp raporu aldık ve ben kendisine uzaklaştırma kararı çıkarttırdım ordan da MÜŞTEKİ SANIKLI davamız oldu. Beni düşürdüğü durumlar nedeni ile bende hakkında 2 suç duyurusunda bulundum. Biri kendisinin MUNCHAUSEN BY PROXY SENDROMU açısından değerlendirilmesi ile ilgiliydi. Diğeri de çocukken maruz kaldığım ve ÖRTBAS ETTİKLERİ CİNSEL TACİZ nedeniyle ÇOCUK İSTİSMARIYDI. Mahkemeler için dışardan kendi durumumla ilgili belgeler sunmam gerekti ve bu kadar travmatik süreçte iyice yıpranan psikolojimi koruyabilmek adına, deneyimlerim içerisinde en iyi HİZMET sunduğunu düşündüğüm NP İSTANBUL BEYİN HASTANESİ'NİN en iyi doktoruna hastane tarafından yönlendirildim.
EEG'm çekildi mürekkep testim yapıldı ve bana Duygu Durum Bozukluğu Diğer Ön Tanısı kondu, BİPOLAR mıyım diye sordum, şimdilik öyle diyemeyiz dedi. Doktorumu oldukça akademik buluyordum ve inanıyordum verdiği 2 ilacı kullanırken, takip randevularıma giderken ağustos ayında korkunç bir depresif atak yaşadım. İntihar etmemek için kendimi durduramıyordum, mahkemeler yüzünden kariyerimi mahveden beni ekonomik olarak kendine bağımlı hale getiren ANNEmi yani CELLADIMI aramak durumunda kaldım, hastaneye yatmak için. Sonunda istediği de olacaktı ve akşam 9 gibi hastaneye gittik. Sadece bana ilaç versinler ve acımı dindirebileyim istiyordum, pek kendimde değildim. Neler konuşuldu neler yapıldı hatırlamıyorum (EKT yan etkisi de olabilir) bana 8 seans EKT yazdığını hatırlıyorum doktorun. 2 hafta içerisinde 8 seans EKT ve çok yoğun ilaç tedavisine maruz kaldım, PSİKOTİK ÖZELLİKLİ DUYGU DURUM BOZUKLUĞU NEDENİ İLE. Taburcu olduğumda günde 9 ilaç alıyordum. Çarmıha gerilmişim, alev alev ateşlerin içerisinde yanıyordum ve her yer karanlıktı, artık ÖLMEK değil YOK olmak istiyordum. Beni durduran tek şey MAİDE SURESİ 32. ayetiydi. Kişinin kendini öldürmesi de bir kişiyi öldürmesi anlamına geliyordu. Ben katil olamazdım ama yaşadığım her dakika bana sonsuz bir azap veriyordu. Ecelime gün sayıyordum bir yandan da iyileşebilmek adına resmen doktorumla olan randevularımın peşinden koşuyordum. Kasımda yine dayanamadığım bir sabah doktordan Xanax yazmasını istedim, HER YOL MÜBAH diyerek yazdı. Ve ben taburcu edildikten sonra da kendi evime değil ailemin evine yani CEHENNEMİME geri dönmüştüm. Celladım yine ne yapmış etmiş beni kendisinin bakımına muhtaç hale getirmişti. Şikayetlerimi de geri çektim ama istismar soruşturması kapanmadı. Adli Tıp Kurumunda fiili ehliyetim değerlendirildikten sonra belli olacak. Ve müşteki sanıklı davada NP'nin verdiği belgeleri sunmam, şikayetlerimi geri çekmem nedeni ile mahkeme tarafından olumsuz değerlendirildim ve Bakırköy'de o geceki suçumda CEZAİ EHLİYETİM açısından değerlendirilmek üzere GÖZETİM ALTINA ALINMA KARARI çıktı. Maksimum 3 hafta sürecek şekilde. İtiraz ettik ama reddedildi ve karar aralıkda netleşti. Orası için hasta dosyamı hazırlayım derken birden AKLIM BAŞ'IMA geldi. Bana yanlış teşhis konmuş, yanlış bir tedavi uygulanmıştı. Annemin anlattığı yalan yanlış bilgilerle yazılmış EPIC FAIL bir EPİKRİZ raporu vardı elimde, hastaneden ilk çıktığımda bazı hataları fark etmiştim, düzeltilmesi için hastaneye yazdım ama dönüş olmadı. O şekliyle de mahkemeye vermiştim zaten. Nasıl bu kadar ŞUURSUZ olabildiğimi hala anlayamıyorum ama ilaçlardan ceset gibiydim. Düşünme yetilerimi kaybetmiştim, ACININ içerisinde kaybolurken. Nihayetinde anladım ki ben CELLADIMA sen beni ÖLDÜREMİYORSUN ama bak ben harika bir KİRALIK KATİL buldum bu sefer başarabilirsin dercesine kendimi CEHENNEMİN KANALİZASYONUNA ATMIŞIM. Ben 2019 yılında ölümcül düşük yaptım, laparoskopi ameliyatı oldum, iç kanamadan ölmek üzereydim. Ve annem bunu hayal ürünüm gibi anlatmıştı, birbirimizi darp ettiğimiz geceyi sadece ben darp etmişim gibi. Ortalama zeka seviyesindeki her bireyin dinlerken sorgulayacağı tutarsızlıklarla dolu annemin anlattığı hikayeyi, hala o hastanede nasıl doktorluk yapabildiğine inanamadığım doktor hiç sorgulamamış, benim eski hasta kayıtlarıma bile bakmayarak daktilo gibi yazmış. (2018-2020'de NP Feneryolu Tıp Merkezinin hastası olmuştum, ve düşük sonrası girdiğim ağır depresyon nedeni ile bana PROZAC ve Xanax yazılmıştı). Öğrenim durumuma üniversite öğrencisi yazacak kadar dehşet bir EPİKRİZ. Anamnez, hasta öyküsü, teşhisin ve
tedavi planının temelidir
. Ve bu hastane davalık olduğumu bildikleri annemin her anlattığına inanabilir gerçekten aklım almıyor.
Ez cümlesi maruz kaldığım malpraktisle ifade edilemez, resmen bir CİNAYETE TEŞEBBÜS'dü. Hastane ile tüm bunları KANITA DAYALI BELGELERLE paylaştım dava açacağımı belirttim ama süreçler uzun birkaç yılı var rahat. Ama önemli olan HASTANENİN BU HATALARI bilmesi ve ACİL AKSİYON almasıydı, çünkü bu ÖLÜMCÜL HATALARI yapanlar o hastanede hala hasta bakıyorlardı. Tıpda öğretilen ilk kuraldır ÖNCE ZARAR VERME!!!. Burada maddi ve manevi asla telafisi mümkün olmayacak bir ZARAR söz konusuydu. 10 gündür uğraşıyorum hastane ile ACİL AKSİYON almaları için ama KAZANDA KAYNAYAN KURBAĞA SENDROMUNA tutulmuş olduklarını görüyorum. VE UTANMAYI BİLMENİN İNSAN OLMAYA DAİR EN BÜYÜK ERDEM OLDUĞUNU BUGÜN BANA İLİKLERİME KADAR HİSSETTİREREK HATIRLATTILAR. Çünkü GOOGLE'da yorum yaptım ve IP'Mİ engellediler sanıyorum. 3 farklı hesaptan denedim arkadaşlarımla kontrol ettirdim, yorumlarım gözükmüyordu.
Ben de buraya gelmek istedim, bir arkadaşımın önerisi ile. Tabii ki SABİME ve CİMER'E şikayet edeceğim, BUGÜN şikayetvar'a da yazdım ama hemen dönüş olmuyor.
Bu satırları OKUDUKTAN SONRA TAKDİRİ SANA BIRAKIYORUM. BU şekilde hizmet veren, BİLİM ORTAĞI (!) olduğunu iddia eden bu kurum hakkında İÇ'inden geleni yaparsın. Ama ben bir HEKİM OLARAK ŞİDDETLE TAVSİYE EDİYORUM LÜTFEN UZAK DURUN VE DURDURUN. BEN HASTANEYE AYAKTAN HASTA OLARAK GİRDİM KADEME KADEME DAHA HASTA OLDUM, İNSAN BİR SORGULAR DEĞİL Mİ BU NASIL TEDAVİ DİYE SORGULAYAMIYORSUN İŞTE, EKT BEYNİNİ HOŞAF EDİYOR ÇÜNKÜ...... EKT'DEN UZAK DURUN!!!!!! DOKTORUMA BİR SEANS KENDİNİZE UYGULASANIZA DEDİM, ÇOK AYIP DEDİ. NEDEN BİLİMDE TEDAVİLERİ KENDİ ÜZERİNDE DENEYEN ÇOK BİLİM İNSANI YOK MU DİYE SORDUM AMA AYIBIN YOLU KAYIP CEVAP ALAMADIM!

P.S. Pazartesi günü Heyet Kurulundan geçtim, VASİ tayinine gerek yoktur kararı çıktı, KISITLI ADAYI davam için. O gecede planımda yoktu ama CELLADIM ÇENESİNİ TUTAMAYIP, YİNE BANA ZARAR VERENLERE SAHİP ÇIKIP HASTANEYİ KORUMAYA KALKTIĞI İÇİN, CEHENNEMİMDEN ÇIKTIM. Huylu huyundan vazgeçmiyordu, çocukken beni taciz eden yeğenine arabalarını GELİN ARABASI OLARAK TAKDİM ETMİŞ BİR ŞİRRETTİ ne de olsa. (Ama ALLAH ÇOK BÜYÜK, O ARABADA ÇIKAN KAVGADA DÜĞÜN İPTAL OLDU, BAŞKA BİR KADININ HAKK'INA GİREMEDİLER)

Davalar bittiğinde kapılarını SONSUZA KADAR KAPATMIŞ OLACAĞIM. AMA ondan önce PATLATMAM gereken bir LAĞIM var :)

Konunuzu okudum. Yazınızda yer yer büyük ve koyu harf kullanımınız, yazınızı okumayı zorlaştırıyor.

Kendinize ait bir eviniz varken neden annenizin yanına döndünüz ? Dava ettiğiniz annenizle aynı evde yaşamanız, şikayetlerinizi geri çekmeniz devam eden diğer dava sürecinize de zarar vermeyecek mi ?

Şikayetlerimi de geri çektim ama istismar soruşturması kapanmadı.

Geri çekebilseydiniz taciz davanızı da geri çekecek miydiniz ?
 
Acaba doktorların koyduğu teşhis doğru olabilirmi. Kürtaj oldu diye hayal kurduğumu iddia ediyorlar demişsiniz ama doktor raporu hastane kaydı olmazmı böyle bir durumda siz rahatlıkls ispat edersiniz. Belki de siz başka dünyada yaşıyorsunuzdur. Allah yardımcınız olsın
 
Çok geçmiş olsun öncelikle.

Teknik terimleri sık kullanmanızdan ötürü biraz karışık geldi konunuz, ancak sonuna kadar okudum.
Anladığım kadarı ile Feneryolu Tıp Merkezi hakkında potansiyel hastalarını uyarmak istediniz.
Ve annenizle ciddi problemleriniz var.
41 yaşında bir hanım için neden vasi talebi oluşur anlamlandıramadım.
Bu dava anneniz tarafından mi açıldı?

Şuan aile evinden ayrıldınız sanirım, kendi evinizde misiniz?

Taciz geçmişiniz için çok üzgünüm, ziyade geçmiş olsun. Korkunç bir durum.
Empati yaptığınız için çok teşekkür ederim. NP İStanbul Beyin Hastanesi hakkında uyarmak istedim.
Platforma yeniyim yavaş yavaş öğreneceğim.
Vasi talebi oluşması nedeni, 39 yaşında kendimi evimde çıkan bir yangından sonra tüm çevremden soyutlamak istedim. Yaşadığım acıların bir patlaması gibi düşünün, o esnada boşanma sürecindeydim de. Yangından sonra geri kalanları da ben yaktım ya da attım bana dair ne varsa. Bir nevi sıfırladım kendimi. Hayatımı idame ettiriyordum ama sosyal çevreme blok basmış gibiydim. sağolsun annem yangın meselesinden ötürü onla da görüşmüyorum diye beni tedavi ettirmek için dava açmış.bana söylemedi bile 6 ay sonra eve gelen tebligatla öğrendim. Çok karışık hikayeler, o inzivam sonrası özelde doktora gittim yanlış teşhis yanlış ilaç nedeni ile ilacın yan etkisine bağlı olarak manik atak geçirdim. O zaman annem akıl hastanesine kapatamadığı için 2. defa kısıtlı adayı davası açtı amacı beni TEDAVİ ETTİREBİLMEKMİŞ. Ama asıl HASTA OLAN KENDİSİ. Munchausen by Proxy sendromunu bir araştırmanızı tavsiye ederim nasıl bir kabus yaşadığımı daha iyi anlarsınız. Ve böyle o kadar çok ANNE var ki, dışarıya muazzam iyi bir anne profili çiziyorlar, etrafa karşı çok yardımseverler. kimse konduramıyor çocuğuna yaptığı psikolojik şiddeti ve istismarı
 
Konunuzu okudum. Yazınızda yer yer büyük ve koyu harf kullanımınız, yazınızı okumayı zorlaştırıyor.

Kendinize ait bir eviniz varken neden annenizin yanına döndünüz ? Dava ettiğiniz annenizle aynı evde yaşamanız, şikayetlerinizi geri çekmeniz devam eden diğer dava sürecinize de zarar vermeyecek mi ?



Geri çekebilseydiniz taciz davanızı da geri çekecek miydiniz ?
evet çekecektim, çünkü kaldıramayacağımı düşünüyordum süreci. Şimdi diyorum ki Allah'ın bir bildiği vardır belki böylelikle HAK sonunda yerini bulacak
 
Geçmiş olsun ama çok anlayamadım. sağlıklı gözükmüyorsunuz şu an. Annenizle olmak sizi daha çok tetiklediyse uzaklaşın. Davaları hastaneleri ilaçları olayları takıntı haline getirmişsiniz. Evli misiniz hala bilmiyorum. Ama eşinizle farklı bir hayata doğru yol alsanız. Farklı bir ile yerleşseniz.
 
Empati yaptığınız için çok teşekkür ederim. NP İStanbul Beyin Hastanesi hakkında uyarmak istedim.
Platforma yeniyim yavaş yavaş öğreneceğim.
Vasi talebi oluşması nedeni, 39 yaşında kendimi evimde çıkan bir yangından sonra tüm çevremden soyutlamak istedim. Yaşadığım acıların bir patlaması gibi düşünün, o esnada boşanma sürecindeydim de. Yangından sonra geri kalanları da ben yaktım ya da attım bana dair ne varsa. Bir nevi sıfırladım kendimi. Hayatımı idame ettiriyordum ama sosyal çevreme blok basmış gibiydim. sağolsun annem yangın meselesinden ötürü onla da görüşmüyorum diye beni tedavi ettirmek için dava açmış.bana söylemedi bile 6 ay sonra eve gelen tebligatla öğrendim. Çok karışık hikayeler, o inzivam sonrası özelde doktora gittim yanlış teşhis yanlış ilaç nedeni ile ilacın yan etkisine bağlı olarak manik atak geçirdim. O zaman annem akıl hastanesine kapatamadığı için 2. defa kısıtlı adayı davası açtı amacı beni TEDAVİ ETTİREBİLMEKMİŞ. Ama asıl HASTA OLAN KENDİSİ. Munchausen by Proxy sendromunu bir araştırmanızı tavsiye ederim nasıl bir kabus yaşadığımı daha iyi anlarsınız. Ve böyle o kadar çok ANNE var ki, dışarıya muazzam iyi bir anne profili çiziyorlar, etrafa karşı çok yardımseverler. kimse konduramıyor çocuğuna yaptığı psikolojik şiddeti ve istismarı

O hastalığı biliyorum. Anneniz size ne yaptı çocukken? Babanız farketmedi mi?
 
Acaba doktorların koyduğu teşhis doğru olabilirmi. Kürtaj oldu diye hayal kurduğumu iddia ediyorlar demişsiniz ama doktor raporu hastane kaydı olmazmı böyle bir durumda siz rahatlıkls ispat edersiniz. Belki de siz başka dünyada yaşıyorsunuzdur. Allah yardımcınız olsın
Merhaba Ataşehir Memorial Hastanesinde oldum bugün olduğuma dair arşivden belgeyi de aldım. Benim AKLIM gayet yerinde, sorun benim aklımı yerinden oynatmak isteyenlerde.
Doktorların koyduğu teşhis tartışılır dava sürecinde göreceğiz. Ama 2018-2020 depresyon teşhisi koyuyor NP Feneryolu Tıp Merkezi, 2023'de NP İStanbul Beyin Hastanesi Duygu Durum Bozukluğu Diğer ön tanısını koyuyor. Ki çok yoğun duyguların içerisinden geçiyordum. Doktorların koyduğu teşhis doğru olsaydı tedavi işe yarardı değil mi bende daha kötüye gitti?
 
Yapabileceğiniz tek şey çok çok dişli bir avukata danışmak. Bizim yapacak hiçbir şeyimiz yok maalesef.
 
Geçmiş olsun ama çok anlayamadım. sağlıklı gözükmüyorsunuz şu an. Annenizle olmak sizi daha çok tetiklediyse uzaklaşın. Davaları hastaneleri ilaçları olayları takıntı haline getirmişsiniz. Evli misiniz hala bilmiyorum. Ama eşinizle farklı bir hayata doğru yol alsanız. Farklı bir ile yerleşseniz.
Yaşananlardan sonra sizce SAĞLIKLI olabilmek kolay mı.? Ben yanlış bir tedaviye maruz kaldım, aylarca bedenime beynimi daha da çok hasta eden ilaçlar yüklendi, 8 seans EKT aldım. Daha İYİ OLMAK için gittiğim hastaneden DAHA HASTALANMIŞ şekilde çıktım, onu anlatmaya çalıştım. Takıntı haline getirmedim hanımefendi, ben şu an orada tedavi olduğunu zannederken büyük mağduriyetler yaşayan kurbanları düşünüyorum bir HEKİM olarak. Onları bir şekilde uyarabilmek istiyorum emin ellerde olmadıkları konusunda.
 
Yapabileceğiniz tek şey çok çok dişli bir avukata danışmak. Bizim yapacak hiçbir şeyimiz yok maalesef.
Bu hikaye aklınızda olsun, belki bir tanıdığınızın yolu oraya düşerse uzak durmasını söyleyebilirsiniz. Çünkü bu kadar büyük yanlışlar yapan personelle doktor diyemiyorum dikkat ederseniz yollarına devam ediyorlar.
 
Merhaba Ataşehir Memorial Hastanesinde oldum bugün olduğuma dair arşivden belgeyi de aldım. Benim AKLIM gayet yerinde, sorun benim aklımı yerinden oynatmak isteyenlerde.
Doktorların koyduğu teşhis tartışılır dava sürecinde göreceğiz. Ama 2018-2020 depresyon teşhisi koyuyor NP Feneryolu Tıp Merkezi, 2023'de NP İStanbul Beyin Hastanesi Duygu Durum Bozukluğu Diğer ön tanısını koyuyor. Ki çok yoğun duyguların içerisinden geçiyordum. Doktorların koyduğu teşhis doğru olsaydı tedavi işe yarardı değil mi bende daha kötüye gitti?
Allah yardımcunız olsun. Belkide anneden uzaklaşmak size iyi gelecektşr. Tedavinizden sonuç almak için aileden uzaklaşmanın bir yolunu bulursunuz umarım. Taciz olayına çok üzüldüm
 
O hastalığı biliyorum. Anneniz size ne yaptı çocukken? Babanız farketmedi mi?
Psikolojik şiddet, fiziksel şiddet hepsini uyguladı. 5 yaşındaki bir kız çocuğuna babasını çok seviyor diye, baban sen doğduğunda kız olduğunu öğrenince çok üzüldü ama seni sonra çok sevdi diyebilecek kadar AŞAĞILIK bir kadın. Bu sene kendisine bunu dediğimde de ama ben sana şaka yapmıştım diyor bilmem anlatabiliyor muyum nasıl bir anne oldu.

Babam maalesef bir kez olsun kendisine ses çıkarmadı 2 kere beyin kanaması geçirdi. 2. de felç kaldı zaten.
 
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
X