Birlikte yaşadığımız için evden ayrılmak(evsahibine haber ver, yeni ev bul, tut vs) süreci uzatacak. Ocak sonu ancak çıkabiliriz gibi geliyor. Tam doğumgününe denk gelebilir.Şubata bir dünya zaman var. Beklemeyin.
Ama söyleyin şimdi. Dürüst olmanız en doğrusu.Birlikte yaşadığımız için evden ayrılmak(evsahibine haber ver, yeni ev bul, tut vs) süreci uzatacak. Ocak sonu ancak çıkabiliriz gibi geliyor. Tam doğumgününe denk gelebilir.
Şubata çok var birakinÖzet geçeyim hanımlar: 5 küsür yıllık bir ilişkim var, son iki yıldır birlikte yaşıyoruz. Son iki üç yıldır dönem dönem sıkıntılar yaşadık, bu pandemi yılında ise cinsel ve duygusal olarak birbirimizden ışık hızıyla uzaklaştık. Birkaç kere ayrılmaya çalıştım ama onu üzeceğim diye kafayı yediğim için her seferinde dur belki şunu düzeltirsek düzeliriz, belki psikoloğa görünürsek iyileşiriz diye diye ilişkiyi kurtarmaya çalıştım ve ayrılamadık. Son zamanlarda daha fazla çaba gösteriyor AMA ben artık aşık hissetmiyorum ve biribirimize kafa olarak ta pek uymadığımızı gördüğüm için geleceğimizi parlak bulmuyorum.
velhasılı... bahardan beri ha ayrıldım ha ayrılıcam derken(bahsettiğim çabalarla) yılın sonu geldi. Her sabah uyandığımda hala bu ilişkide kalarak ona haksızlık yapyormuşum(onu kandırıyormuşum) gibi hissediyorum... bi yandan da doğumgününe bu kadar az kalmışken (Şubatın ilk haftası) kendimi biraz daha tutayım diyorum. Onu insan olarak hala seviyor ve incitmek istemiyorum... sizce doğumgününün geçmesini beklemem doğru karar mı? Yoksa saçmalıyor muyum... ?
Haklısınız, geç bile kaldım, Bir yanım belki düzeltiriz, yeniden severim, diye diye beni durdurdu... ama ayrılma düşüncesi aklıma o kadar sık geliyor ki... ben yine de doğumgününe denk gelen bir ayrılığın 5 yıllık paylaşıma sevgiye yakışmayacağını hissediyorumAma söyleyin şimdi. Dürüst olmanız en doğrusu.
Keşke karşılıklı olsaydı bitirme isteği, maalesef değil. Sorunlarımızı görmemek için uzun zaman ayak diredi ve bunları konuşamadığımız için çıkan kavgalarda ben çok yıprandım ve soğumaya başladım. O ise baktı ben ayrılmayı düşünüyorum, yumurta kapıya dayanınca sorunları kabul etti ama benim için biraz geç.Eğer ilişkinin bitme isteği siz olarak tek taraflı olacaksa karşıdaki insana koyar. Ha yok, o da aynı düşüncedeyse zaten çok da umursamaz.
Onun hangi düşüncede olduğunu da siz bilirsiniz tabii ki.
Aşağıda da yanıtladım, maalesef öyle değil. İki tarafın da kabul ettiği medeni bir ayrılık olsaydı keşke. Ayrılığı ne zaman ima etsem zıvanadan çıkıyor(o hala ilk günkü gibi seviyormuş-bence o kurulu düzeni daha çok seviyor ama neyse)Belki oda aynı şeyleri düşünüyordur ve cesaret edemiyordur .
Doğumgünü öncesi ayrılmak yasak diye bir şey yok .
Ertelemek saçmalık bence .
O zaman ayrılmak en mantıklısı. Şimdi iki taraftan bakayım olaya:Keşke karşılıklı olsaydı bitirme isteği, maalesef değil. Sorunlarımızı görmemek için uzun zaman ayak diredi ve bunları konuşamadığımız için çıkan kavgalarda ben çok yıprandım ve soğumaya başladım. O ise baktı ben ayrılmayı düşünüyorum, yumurta kapıya dayanınca sorunları kabul etti ama benim için biraz geç.
yorumunuz için teşekkür ederimO zaman ayrılmak en mantıklısı. Şimdi iki taraftan bakayım olaya:
ayrılan taraf olsaydım güzel bir geçmişimiz var diye daha da üzmemek adına vakit kaybetmeden ayrılırdım.
Terk edilen taraf olsaydım doğum günüm öncesi terk edilmek bana aşşıırrııı koyardı. (Ben doğum gününe ve evlilik yıldönümüne çok önem veririm,diğer günler fos bana göre)
zor karar, kolaylıklar dilerim. İkiniz için de hayırlısı olsun
Ben de sizin gibiyim. Hep bir vicdan... bazen benmerkezci olmak gerekiyor sanırım. Çünkü öbür türlü giden hep bizden oluyor.yorumunuz için teşekkür ederimEvet zor... ha bir de ufak şeylere bile vicdan yapan bir tip olmanın bedeli... ilişkimiz on kere bitmişti yoksa.
Evet öyle. Ama o da beni kendince (olabildiğince) seviyor, demek kapasitesi bu. o yüzden ne kadar haklı olsam da gün içince gülen yüzünü, sevgi dolu hareketlerini görmek beni hem kahrediyor hem de ‘belki düzeltiriz, belki ileride hislerim düzelir’ umuduna(şu malum tuzak) gark ediyor. Tam bir duygu çorbası oldum ama onun yaşayacağı üzüntüyle kıyaslayamam sanırım...Ben de sizin gibiyim. Hep bir vicdan... bazen benmerkezci olmak gerekiyor sanırım. Çünkü öbür türlü giden hep bizden oluyor.
E tabii oturmuş bir düzen ve alışkanlıklar da var. En doğrusunu siz bilirsiniz çünkü vereceği tepki, sonra yaşanacaklar filan siz hakimsiniz tavırlarına. Biz burda dış gözle ayrıl ya da ayrılma deriz ama iyi düşünün derim ben. İiiillllaaaa ayrılacaksanız, devam yolu gözükmüyorsa sizin için sabah uyanınca ayrılın. 2 ay kalmış, bari doğumgününde buruk ve terk edilmiş olmasın.Evet öyle. Ama o da beni kendince (olabildiğince) seviyor, demek kapasitesi bu. o yüzden ne kadar haklı olsam da gün içince gülen yüzünü, sevgi dolu hareketlerini görmek beni hem kahrediyor hem de ‘belki düzeltiriz, belki ileride hislerim düzelir’ umuduna(şu malum tuzak) gark ediyor. Tam bir duygu çorbası oldum ama onun yaşayacağı üzüntüyle kıyaslayamam sanırım...