Keşke doğumunuzu evinizde yapsaydınız, anneniz yanınıza gelseydi.
Bebeğim 7 günlükken kaynanam, 17 günlükken de annem evine döndü. Eşim ne çektiğimi gördü, etrafımda pervane olması ondandı. Adam sizin ne çektiğinizi görmeliydi, elini taşın altına koyup babalığa da alışmalıydı. Bence baştan hata olmuş bu kadar ayrı durmak.
Şimdiki meseleye gelince, hemen her erkek gibi erkeklik taslamış beyefendi. Güzelce özledim gelin artık demek yerine kükremeyi ve küsmeyi tercih etmiş dangalak. Artık olan olduğuna göre, siz hem onun hem kendinizin kararının ikisinin birden arkasında duracaksınız. O konuşmamayı tercih ettiyse siz de daha da konuşmayın. Siz düğüne katılacağım dediyseniz katılın. Eğer kopacak kıyameti göze alırım derseniz dönmeyin burnu sürtsün. Ayrılma ihtimalinden korkarım derseniz kendi belirlediğiniz vakitte evinize dönün ama yüz vermeyin. Biz kadınlar çekindiğimiz için adamlar hep terslik ve psikolojik savaşla başımızı ezmeye kalkıyorlar. Siz dediğim dedik olursanız alışıp sonrakinde bu bocalamayı yaşamayacaktır.
Bu arada emin olun şu an salaklamıştır eşiniz. Size ders vermeye çalışırken bir yandan da kahroluyordur. Aklı sıra sizin burnunuzu sürtecek. Sanmayın ki şu an gülüyor keyifli.. Bunların hepsi tecrübe. İçimden bir ses bu günleriniz geçecek diyor, sütünüze yansımasın, bol bol su için ve sık emzirin ki üretiminiz artsın.