Size saldırana saldırmayın! Eski bildiğiniz yöntemleri uygulamayın.Öfkelenmeyin.Savaşmayın.Saldırmayın!Küsmeyin, kırılmayın.Kabahati kendinizde aramayın.
Peki, saldırana cevap vermeyip sessiz mi kalacağız?
Hayır. O zaman da kendimizi değersiz hissederiz.Bize saldırı geldiğinde. 'duygusuzca' yani acıma, öfke, korku, suçluluk, küsme, panik ile değil, sadece karşımızdakinin bu saldırıyı kendi korkusuyla yaptığını algılamalıyız. Bu, bizim de onun karanlığının girdabına çekilmemizi engelleyecektir.Korkular bulaşıcıdır.Onun korkusunu görüp, kendimizi soyutlamalıyız.
Hatta onların korkularına 'saygı' göstermeliyiz.Sessiz kalmalıyız.
Ki, saldırıları bir duvara çarpsın...
Benim içmde korku uyandırmasın...
Hızla koşup duvara toslasanız ne olurdu?
Duvar size saldırıda bulunmazsa, çarpış hızınız kadar yara alırsınız, öyle değil mi ?
Duvar olun, korkmayın, duruşunuzu bozmayın.Fikirlerinizden caymayın.Mesela sadece cinsellikle yaklaşmaya ısrar eden ya da aniden aramayı kesen bir erkeğin söylediği sözler sizi yaralamasın.Fikrinizi değiştirmesin.Sadece kendi içinizde onun size uygun olmadığını bilin ve yolunuzda yürümeye devam edin.Bu sizi, "başkasını bulamam" diye korkutmasın.
Eğer siz de silahlarınızı kuşanıp kavga etmeye ya da küsmeye başlarsanız, sizde ona saldırmış olursunuz.Bu evrende bir başka korku dolu insanın size saldırabilmesi için açık kapı bırakır.Yani karma yaratır.
Aslında Giden Erkek yoktur
Seda Diker
Genç Bayan =)
Konunu okudum bugün ve buradaki yorumları da elimde bu kitabı okurken bu sayfa o kadar denk geldi ki yaşadıklarınla
paylaşmak istedim, tavsiye ederim
Buradaki bayanlar ne kadar da haklılar.
Verdiğin kararın sana yeni mutluluklar getirmesini dilerim Rabbim'den =)