En ufak bir şeyde gelen ağlama krizleri

Devlettekiler hep göz kaydırarak teselli etme modundalar. Psikologların insanların sırtını sıvazlamadığını herkes biliyor da nedense 3,5 dakika ayırdıkları zaman bile insanların daha çok moralini bozuyor. Sıradan bi insanın verdiği teselliler gibi. Değiştirin başka bir psikoloğa gidin. Ben 31 yaşındayım, evlenmek için evlenseydim şuan çocuklu bilmem kaç yıldır evli bir kadındım. Ama isteklerim farklı olduğu için evlenmedim. Bu işler belli de olmaz hayat ne getirir bilemeyiz. İnsanları umursamayın gerçekten sonra ne kadar boş yere üzülüp kafaya taktığınızı anlarsınız.
 
Geçen wp grubunda alışveriş muhabbeti döndü
Evli bi arkadaş bekarsın çocuk da yok istediğini alırsın ooo ne güzel dedi
Sanane işte sanane ben çocuk istiyorum çocuk kokusu istiyorum belki bunu da biliyor
İnsanlardan nefret etmeye başladım artık
Belli kotu niyetle soylememistir ama o kadar ayrintiya girmeye gerek var miymis :)
 
Hatta geçen biri bu saatten sonra ancak kör topal işe evlenirsin dedi..
hadsiz mi arıyorsun, bol! ne kadar kendini bilmez insan var, okudukça şaşıyorum.
liseden beri süregelen bir arkadaş grubumuz vardı. 3 kız, arada toplaşırdık.
içimizden biri evli, çocuklu. biri bekar, evlilik yolunda olduğu biri yok ama istiyor, üzülüyor. biri evli, çocukla ilgili güçlükler yaşıyor, üst üste düşük yapmış ve tabi ki psikolojik olarak çökkün (bknz ben). ve çocuklu arkadaş bunları çok da iyi biliyor.
çocuklu arkadaş buluşma boyunca bana analığının faziletlerini anlattı, bekar olan arkadaşa da kocişiyle mutluluğunu. bana çocuk yap tedavi ol diye akıllar sundu, diğer arkadaşıma da evlenmesi gerektiğini elini çabuk tutmasını anlattı durdu. ikimizde üzüldük Allah biliyor, ama üzüldüğümüz onun var bizim yok değildi. bu hödükle bunca zaman arkadaşlık mı etmişiz diye üzüldük.. evlilik ve çocuk nasip işi, sana nasip olanın kıymetini bil ama bunu başarıymış gibi sunma olur mu dedim ayrılırken. demesem içime otrurudu. bir daha uzun süre görüşmedik.
O konuşmadan bir kaç ay geçmeden canı kocişi ile oldukça kötü bir şekilde yolları ayrıldı, yavrusu ile anne evine döndüğünü anlatmak için aradığında o günü söyledi. sandım ki empati yapmış. X'in gözü kaldı ondan boşandık dedi. Çocuğuna bir şey olsa da benden bilecekti galiba. kararmış yüreğini al git bacım dedim. o gün bugündür görüşmem. Yolunda mutlu olsun... insanların evliliğine, çocuğuna, işine, yani ona akıl sormadığı herhangi bir konusuna karışandan uzak durmayı öğretti bana.
 
Geçen wp grubunda alışveriş muhabbeti döndü
Evli bi arkadaş bekarsın çocuk da yok istediğini alırsın ooo ne güzel dedi
Sanane işte sanane ben çocuk istiyorum çocuk kokusu istiyorum belki bunu da biliyor
İnsanlardan nefret etmeye başladım artık
Dimi.. Ben işte hiç kimseye öyle şeyler demiyorum..
 
İki yıldır hayatım sanki bir kısır döngünün içine girmiş gibi. Otuzlu yaşların ortasına (34) gelmemle beraber Evlenmeyi ve çocuk sahibi olmayı o kadar çok istiyorum ki bu istek artık en ufak bir konu açılmasında ağlamaya dönüştü.Evliliğe yaklaşsam bile hep bi talihsizlik oluyo yarım kalıyo nihayete ermiyor. Herhangi birini gelinlikle gördüğümde bile ağlamaya başlıyorum. İş yerinde yoğun tempolu bir iş vardı. Ben gönüllü olarak yapmak istedim. Çalışanlardan biri gelip dedi ki " senden iyi kim yapacaktı zaten? Kocan yok çocuğun yok. Bekarlar yapar böyle işi" öyle canım yandı ki. Arabada saatlerce ağladım. Sürüp de eve gidemedim. Tv de, intenette anneler günü reklamlarına ağlar oldum. En son ve en ağır darbe de şu oldu: birkaç haftadır arkadaşım aracışığıyla yeni biriyle görüşüyorum. Eşinden ayrılmış, oğlu olan biri. Bana oğluyla olan fotolarını atıyor görüştüğü günler . İçim öyle bir sızlıyor ki. İnanın kıskançlık değil. Büyük bir yaralanma duygusu. Keşke o benim oğlum olsaydı hissi... canım yanıyor ben çocuk aşkıyla yanarlen fotoğraf attıkça. Ama insan görüştüğü kişiyede bunu söyleyemiyor tabi. Çok yanlış anlaşılr. Sonra bu takıntı ve ağlama olayı bende genellenmeye başladı. İşte ufak bir aksaklık olsa bütün kötü şeyler beni buluyor diye ağlamaya başlıyorum. Uykumdan ağlayarak kalktığım geceler var. Kısacası ben bu durumdan nasıl kurtulurum? Kafaya takma yada hobi bul demeyin. Yapmadığım etkinlik kalmadı sanırım
Bacım senle hemen hemen aynı yastayz..EVLİYİM cocuklarm var evet buraya kadar tamam 5 ay evvel babamı kaybettim 20 gün önce eşim ihraç oldu işsiz parasız pulsuz bir durumdayım destekçimzde yok gibi haline lütfen şükret elbet bir gün kafana göre birini bulup coluk cocuga karısırsın
 
Zaten etrafımdakilerin dedikleri ayrı bir olay. Görüştüğüm kişiyle Bizi tanıştıran arkadaşıma başta çocuğu olduğu için tanışmak istemediğimi söyledim. Bana "Kimseyi bulamamışsın bir de eleme mi yapıyosun " demişti. Başka bir arkadaşımda yine biri ile tanıştımak istedi ama inanın tipe takılmam ama fotoğrafını görünce öyle bir içime soğukluk geldiki baştan olmaz dedim " İyi başka seçeneğin varsa onla çık" dedi. Yani boşa değil bu psikolojik problemlerim :KK70:
 
Yanlış doktora denk gelmissiniz başka bir doktordan daha randevu alın. Hep agliyorsaniz depresyonda olabilirsiniz
 
İki yıldır hayatım sanki bir kısır döngünün içine girmiş gibi. Otuzlu yaşların ortasına (34) gelmemle beraber Evlenmeyi ve çocuk sahibi olmayı o kadar çok istiyorum ki bu istek artık en ufak bir konu açılmasında ağlamaya dönüştü.Evliliğe yaklaşsam bile hep bi talihsizlik oluyo yarım kalıyo nihayete ermiyor. Herhangi birini gelinlikle gördüğümde bile ağlamaya başlıyorum. İş yerinde yoğun tempolu bir iş vardı. Ben gönüllü olarak yapmak istedim. Çalışanlardan biri gelip dedi ki " senden iyi kim yapacaktı zaten? Kocan yok çocuğun yok. Bekarlar yapar böyle işi" öyle canım yandı ki. Arabada saatlerce ağladım. Sürüp de eve gidemedim. Tv de, intenette anneler günü reklamlarına ağlar oldum. En son ve en ağır darbe de şu oldu: birkaç haftadır arkadaşım aracışığıyla yeni biriyle görüşüyorum. Eşinden ayrılmış, oğlu olan biri. Bana oğluyla olan fotolarını atıyor görüştüğü günler . İçim öyle bir sızlıyor ki. İnanın kıskançlık değil. Büyük bir yaralanma duygusu. Keşke o benim oğlum olsaydı hissi... canım yanıyor ben çocuk aşkıyla yanarlen fotoğraf attıkça. Ama insan görüştüğü kişiyede bunu söyleyemiyor tabi. Çok yanlış anlaşılr. Sonra bu takıntı ve ağlama olayı bende genellenmeye başladı. İşte ufak bir aksaklık olsa bütün kötü şeyler beni buluyor diye ağlamaya başlıyorum. Uykumdan ağlayarak kalktığım geceler var. Kısacası ben bu durumdan nasıl kurtulurum? Kafaya takma yada hobi bul demeyin. Yapmadığım etkinlik kalmadı sanırım
Bakın evlilik tabiki doğru insanla yapılırsa ,Doğru zaman da yapılırsa çok guzel.Ama sırf evlilik yapayım ,zamanım geçti diye bir evlilik yapılmaz .Bakın kendinizi iyi tanıyın gerçekten evlenmek için mi üzülüyorsunuz,yoksa birilerine bakın ben evliyim demek için mi .Kendinize başkalarının gözünden bakmayın .Bır de iyi düşünün geçmişte bir noktada takılı kalmışsınız gibi geldi bana.Bi düşünün bakalım .Bir de hayırlısını dileyin lütfen .
 
hadsiz mi arıyorsun, bol! ne kadar kendini bilmez insan var, okudukça şaşıyorum.
liseden beri süregelen bir arkadaş grubumuz vardı. 3 kız, arada toplaşırdık.
içimizden biri evli, çocuklu. biri bekar, evlilik yolunda olduğu biri yok ama istiyor, üzülüyor. biri evli, çocukla ilgili güçlükler yaşıyor, üst üste düşük yapmış ve tabi ki psikolojik olarak çökkün (bknz ben). ve çocuklu arkadaş bunları çok da iyi biliyor.
çocuklu arkadaş buluşma boyunca bana analığının faziletlerini anlattı, bekar olan arkadaşa da kocişiyle mutluluğunu. bana çocuk yap tedavi ol diye akıllar sundu, diğer arkadaşıma da evlenmesi gerektiğini elini çabuk tutmasını anlattı durdu. ikimizde üzüldük Allah biliyor, ama üzüldüğümüz onun var bizim yok değildi. bu hödükle bunca zaman arkadaşlık mı etmişiz diye üzüldük.. evlilik ve çocuk nasip işi, sana nasip olanın kıymetini bil ama bunu başarıymış gibi sunma olur mu dedim ayrılırken. demesem içime otrurudu. bir daha uzun süre görüşmedik.
O konuşmadan bir kaç ay geçmeden canı kocişi ile oldukça kötü bir şekilde yolları ayrıldı, yavrusu ile anne evine döndüğünü anlatmak için aradığında o günü söyledi. sandım ki empati yapmış. X'in gözü kaldı ondan boşandık dedi. Çocuğuna bir şey olsa da benden bilecekti galiba. kararmış yüreğini al git bacım dedim. o gün bugündür görüşmem. Yolunda mutlu olsun... insanların evliliğine, çocuğuna, işine, yani ona akıl sormadığı herhangi bir konusuna karışandan uzak durmayı öğretti bana.
Hergün yeni yeni şeyler duyuyorum artık şaşırmıyorum da.. Bazı insanların bilerek ve isteyerek can yaktığını düşünüyorum. Tam da bu örnekte anlattığın gibi.. Ben her şeyden önce empati yapmayı çok severim. Şişman olana zayıflıktan, bekar olana evlilikten, çocuğu olmayana da çocuktan bahsetmek istemem.. Ama insanlar çok acımasız.. Sizin de arkadaşlığınızı bitirmeniz çok iyi olmuş. Öyle bir insan ile bir dakikana bile yazık olurdu..
 
Bence gayet şanslısınız. 34 Yaşındasınız bilinçli bir eş ve anne olmak için en güzel yaşlar. Yalnız bir kadın olarak yaşamak için de harika yaşlar ayrıca. Sağlıklısınız ve kendi ayaklarınızın üzerinde ne istediğinizi bilen insansınız. Rakamlar erken olanı ifade eder insanlara yaşamlarında hiç bir rakam ''geç kalmışsın'' diyemez (hayat mottoma gore bu sekılde)
Ben bazen bdv okuyup halime dertlerime şükrediyorum. ,
Ağlama nöbetleriniz ise sürekli sürekli aynı şeyleri düşünmekten kaynaklı. Takma, düşünme demek çözmez sizin olayınızı.
  • Olaylara bakış açınızı değiştirin.
  • Bol bol hayal kurun.
  • Kızgın olduğunuz anılarınızı,insanlara karşı olan olumsuz duyguları yazın sonra yakıp atın.
  • İstediklerinizi kağıda deftere yazın saklayın.
  • Nefes egzersizi çalışın.(Ağlamalarınızda işe yarar.)
 
bazen birşeyleri ısrarla istedikçe inadına olmaz. belki biraz akışına bırakmayı öğrenmeniz lazımdır.
ayrıca bu kadar takıntılı bir şekilde bunu düşünürken sırf evlenip çocuk sahibi olmak için çok yanlış bir karar da verebilirsiniz. bunu da göz önüne alın derim.
ayrıca psikolojik destek almak bence de size iyi gelecektir. istekleriniz hele bu yaşlar için çok normal ama sizinki istekten çok takıntıya dönüşmüş. sizi bedenen de hırpalamaya başlar zamanla.
 
Devlettekiler hep göz kaydırarak teselli etme modundalar. Psikologların insanların sırtını sıvazlamadığını herkes biliyor da nedense 3,5 dakika ayırdıkları zaman bile insanların daha çok moralini bozuyor. Sıradan bi insanın verdiği teselliler gibi. Değiştirin başka bir psikoloğa gidin. Ben 31 yaşındayım, evlenmek için evlenseydim şuan çocuklu bilmem kaç yıldır evli bir kadındım. Ama isteklerim farklı olduğu için evlenmedim. Bu işler belli de olmaz hayat ne getirir bilemeyiz. İnsanları umursamayın gerçekten sonra ne kadar boş yere üzülüp kafaya taktığınızı anlarsınız.
Teselliyi bırakın aşağıladı beni. Eski ilişkilerimdeki aşamadığım olayları anlattım. "şiddet gördün mü?" dedi hayır dedim " taciz,tecavüz gibi sarsıcı bir olay?" hayır dedim suratıma baktı ve "eeee?" dedi. Yani resmen ağladığın bu mu yani bu kadar mıya getirdi olayı. iki kuru lafla göz kaydırıp Teselli etse bile teşekkür ederdim
 
Hergün yeni yeni şeyler duyuyorum artık şaşırmıyorum da.. Bazı insanların bilerek ve isteyerek can yaktığını düşünüyorum. Tam da bu örnekte anlattığın gibi.. Ben her şeyden önce empati yapmayı çok severim. Şişman olana zayıflıktan, bekar olana evlilikten, çocuğu olmayana da çocuktan bahsetmek istemem.. Ama insanlar çok acımasız.. Sizin de arkadaşlığınızı bitirmeniz çok iyi olmuş. Öyle bir insan ile bir dakikana bile yazık olurdu..
Kendilerine olunca akıl almak istemezler ama başkalarına gelince sürekli bir akıl vermeler.
Teselliyi bırakın aşağıladı beni. Eski ilişkilerimdeki aşamadığım olayları anlattım. "şiddet gördün mü?" dedi hayır dedim " taciz,tecavüz gibi sarsıcı bir olay?" hayır dedim suratıma baktı ve "eeee?" dedi. Yani resmen ağladığın bu mu yani bu kadar mıya getirdi olayı. iki kuru lafla göz kaydırıp Teselli etse bile teşekkür ederdim
Şiddet görene de zaten pek bir şey yapmıyorlar. Kitap tavsiye edip gönderiyor. Hepsi aynı olmuyor tabi ki, ben baska bir psikolog gordum hastalarina ciddi zaman ayirip yardimci oluyor. Empati yetenegi yuksek insanlara denk gelirsiniz umarim.
 
Bak bende 32 yaşındayım.Sizin gibi evlenmeyi çok istedim.Son ilişkim biteli 2 sene olacak ben o kişiyle evlenmek isterdim ama uygun değildi ve beni yeteri kadar istemedi ayrıldık.Ben bir sene bu durumu atlatmaya kendimi iyileştirmeye çalışırken Sonra ne mi oldu ben İşsiz kaldım.Ve şunu gördüm hayatta daha büyük dertler var.Bir işiniz olmadıktan sonra insan evliliği ilk planına alamaz oluyor.Şuan evlilik en son düşüneceğim şey.Lütfen şükredin.
 
Ben sadece sunu sormak istedim. Daha once hic evlilik yapmadiysaniz neden evlenmis bosanmis cocugu olan biriyle?
Daha cok gencsiniz. Evlilik yasi kariyer, is derken 30larin uzerine cikti. 30lu yaslar gec yaslar degil. Kendinizi cok hirpalamissiniz. Destek almalisiniz.
Kısmet öyle oldu diyelim . Etrafımda kimse yok . Karakteri güzel biri
 
İki yıldır hayatım sanki bir kısır döngünün içine girmiş gibi. Otuzlu yaşların ortasına (34) gelmemle beraber Evlenmeyi ve çocuk sahibi olmayı o kadar çok istiyorum ki bu istek artık en ufak bir konu açılmasında ağlamaya dönüştü.Evliliğe yaklaşsam bile hep bi talihsizlik oluyo yarım kalıyo nihayete ermiyor. Herhangi birini gelinlikle gördüğümde bile ağlamaya başlıyorum. İş yerinde yoğun tempolu bir iş vardı. Ben gönüllü olarak yapmak istedim. Çalışanlardan biri gelip dedi ki " senden iyi kim yapacaktı zaten? Kocan yok çocuğun yok. Bekarlar yapar böyle işi" öyle canım yandı ki. Arabada saatlerce ağladım. Sürüp de eve gidemedim. Tv de, intenette anneler günü reklamlarına ağlar oldum. En son ve en ağır darbe de şu oldu: birkaç haftadır arkadaşım aracışığıyla yeni biriyle görüşüyorum. Eşinden ayrılmış, oğlu olan biri. Bana oğluyla olan fotolarını atıyor görüştüğü günler . İçim öyle bir sızlıyor ki. İnanın kıskançlık değil. Büyük bir yaralanma duygusu. Keşke o benim oğlum olsaydı hissi... canım yanıyor ben çocuk aşkıyla yanarlen fotoğraf attıkça. Ama insan görüştüğü kişiyede bunu söyleyemiyor tabi. Çok yanlış anlaşılr. Sonra bu takıntı ve ağlama olayı bende genellenmeye başladı. İşte ufak bir aksaklık olsa bütün kötü şeyler beni buluyor diye ağlamaya başlıyorum. Uykumdan ağlayarak kalktığım geceler var. Kısacası ben bu durumdan nasıl kurtulurum? Kafaya takma yada hobi bul demeyin. Yapmadığım etkinlik kalmadı sanırım
Evlatlık alın ya da koruyucu aile olun. İllaki evlenmeniz gerekmiyor. Bekar kadınlar da tek başına evlat edinebiliyor. Evlenmek için evlenirseniz sonra pişman olursunuz
 
Evlatlık alın ya da koruyucu aile olun. İllaki evlenmeniz gerekmiyor. Bekar kadınlar da tek başına evlat edinebiliyor. Evlenmek için evlenirseniz sonra pişman olursunuz
onu da düşündüm ama çok büyük bşr sorumluluk artıları ve eksileriyle yapabilirmiyim bilmiyorum hemde ailemle yaşıyorum
 
Yapmayın lütfen, daha çok gençsiniz bu bunalımlar için. Evleneceksiniz, çocuğunuz da olacak. Artık herkes +30'lu yaşlarda evleniyor.
Çocuklu adam sizin canınızı yakıyorsa, çocuksuz biriyle birlikte olmaya bakın. Niyetiniz evlenmekse kafa yapınıza uymayan adamlarla vakit harcamayın.
Bir erkeğe maksimum 6 ay verin ilişkinin ciddiye bineceği yoksa, basın tekmeyi :)
 
X