Günümüz hayat şartlarına bakıldığında evliliğin, insanlar için mutluluk yuvası olmaktan ziyade korku duyulan bir kurum haline dönüştüğü bir gerçek. Sevginin ve saygının önüne geçen maddiyat, evlilik kurumunun paylaşım kutsallığını zedelemektedir. Bu kadar zor şartlar altında evliliği düşünen bireyler birde engelli ise vay haline (!) Önyargılar sıra ile başlamaktadır. Bunlar ailelerden başlayarak, toplumda birçok insan tarafından devam ettirilmektedir.
Öncelikle bayan engelli ise evlenmeden önce bir sürü önyargı ile baş başa kalmaktadır. Engel durumuna göre farklılık göstermekle birlikte, genellikle ailelerin kafasında şu sorular uçuşmaktadır: Engelli olan bayan ev işlerini yapabilecek mi ya da çocuğuna bakabilecek mi?
Hele birde engelli ve çalışan bir bayansa bu sorular iki katına çıkmaktadır. Bazen soru işaretleri sadece kişilerin içlerinde yaşamakla kalsa da çoğunlukla engelli kadın bu sorularla muhatap olmakta ve bu evlilikler başlamadan bitebilmektedir. Gelgelelim engelli erkeklerin sorunlarına… Erkek egemen toplum olduğumuz için erkek evine bakmakla hükümlü kişisi konumunda olmakta ve üzerine düşen yükte bu oranda artmaktadır. Toplumun önyargıları kadınlarda olduğu gibi, erkeklerde de çok fazla olmaktadır tabi ki… Mesela engelsiz olan eş şanslı kişi ilan edilebilmektedir dışarıdan bakan gözler tarafından… Engelsiz kişinin engelli bireyler evli olmasının altında başka sebepler aranabilmektedir. Maddiyat, fiziksel görüntü, yaş bunlara örnek verilebilir. Tekerlekli sandalyede olan bir arkadaşım engelli olmayan eşi ile dışarı çıktığında bir teyzenin yanlarına gelerek eşine “oğlum sen cennetliksin” dediği bir olay anlattıklarıma en güzel örneklerden biri olacaktır sanırım… Evlilikte iki taraf birden engelli ise bakış açısı bu evliliğin en baştan olmaması gerektiğidir. Mantık ise kendilerine bakmakta zorluk yaşayan engellilerin, evlenerek bu sorumlulukla başa çıkamayacakları ve birbirlerine bakamayacaklarıdır.
Bütün bu problemleri aşarak evliliği gerçekleştiren kişilerde de evliliğin yükü iki kat olmaktadır. Çünkü kendilerini sürekli takipte gibi hissetmektedirler. İnsanlara her evli bireyin yapabildiklerini kendilerinin de yapabildiğini kanıtlamak zorunda bırakmaya zorlanmaktadırlar. Eğer çiftler arasında ilişkiler kuvvetli ise bu sorunlar zamanla aşılabilmekte, değil ise özellikle engelli – engelsiz bireylerin evlilikleri ayrılıklarla sonlanabilmektedir.
Engelli insanlar neden evlilik yapamıyor…
1. Engellinin ailesi onun tek başına ayakta duramaz diye düşünmeleri yüzünden.
2. Aile o engellinin sayesinde geçimini sağladığı için.
3. Toplumun engelliye bakış açısı değişmediği için.
4. engelli kişinin başkası tarafından kullanılacağını düşünmeleri yüzünden.
Yukarıda sıraladıklarımız engelli arkadaşların evlilik yapmasına engel bazı nedenler ama peki evlenemeyen engellilerin yaşamlarında eksik olan bu konuda bir devlet politikası var mı? Maalesef böyle bi politika yok.
Toplum olarak engellilere birçok alanda önyargı ile bakıldığı gibi evlilik konusunda da bu yapılmaktadır. Yaşanan birlikteliklerde hep çıkarlar aramak en büyük emelimiz haline gelmiş adeta... İki insanın gerçekten birbirini olduğu gibi kabul ederek, birbirine sevgi ve saygı besleyeceği insanlarımızın aklına çok fazla gelmemektedir. Engellilerin nasıl ki eğitim, sosyal yaşam, iş konusunda karşılaştığı zorluklar var ise bu durum evlilik müessesi söz konusu olduğunda da fazlasıyla karşısına çıkmaktadır.
Öncelikle evlilikte önemli bir yeri olan maddi sorunların ele alınması devlet desteği olan çeyiz yardımının engelli vatandaşlarımız yönünde daha da genişletilmesi ve engellilerin evlenmesindeki bürokratik engellerin daha da kolaylaştırılması yerinde olacaktır.
Kaynak:engelliler sitesi
