- 30 Mart 2015
- 12
- 4
- 33
Arkadaşlar merhaba, aranıza yeni katıldım, bu ilk konum :) Benim sorunum şu; 2 yıldır süren bir ilişkim var, ilk 1 sene 3 ay kadar herşey yolundaydı, uzak mesafe bir ilişki yaşadığımızdan ötürü probleme yol açacak bir sebep, sürtüşme yaşanmadı hiç ciddi boyutta, genelde beni daha çok ara, bana vakit ayır vs. problemleri yaşandı. Ancak bazı sebeplerden ötürü onun yaşadığı şehirde 15-20 gün kadar kalbilmem gerekti ve bu süre zarfında yüzyüze görüştük. İlk birkaç gün farklıydı, kötüydü bile diyebilirim ruh hali açısından ve bu davranışlarına yansıyordu tabi, en sonunda dayanamayıp konuşma kararı aldım ve tartıştık, üzerine çok gittiğimden ötürü dürüst olacağım peki dedi ve özensiz olduğumu söyledi, sanırım haklıyı biraz ama ben buyum ve bunu biliyordu, makyaj, topuklu ayakkabılar, dar kıyafetler asla seçimim olmadı ve senin özen dediğin şey buysa değişemem dedim ama söylenen bazı cümleler canımı çok yaktı, aynı zamanda en nefret ettiğim sıralamasında olan sigara içtiğini öğrendim kii ilişkimiz henüz başlamadan bu konuyu konuşmuştuk ki iddiası şu: "o zaman içmiyordum, bıraktığım bir dönemdi" bana göre ise bu sadece yalan ya da çok sert oldu gerçeği çarpıtmak yaptığı. Sonuç olarak çok kötü bir akşamdı ve önceki 2 gün, onca zaman sonra görüşebilme imkanı bulmuşken sergilediği davranışlar canımı çok yaktı, diğer gün özür diledi, benim hayatımı anlamlı kılan senin varlığın vs. Gibi sözler söyledi ve ben samimiyetine inanmadığı söyleyince sanırım ona olan inancim gerçekten sarsıldı kendisini affettireceğini, üzerine gelince düşünmeden konuştuğunu, o cümleleri aslında düşünmediğini, onca zaman sonra birden görüşmeye başlayınca bu durumu alışkanlıklarına ters olduğundan ötürü yadırgadığını vs. Soyledi. (işten çıkıyordu biz görüşüyorduk sonra eve gidip uyuyor ve tekrar işe gidiyordu o dönem) bence bu bile geçerli bir mazeret değil ben alışkın bile olmadığım bir ortamdaydım, evimde bile değildim ve ben o sevdiği kızsam bir birbirimize 2 yılımızı vermişsek, böyle anlamsız bocalamalar yaşanmamalıydı asla ama yine de umudum olmamasına rağmen kalp kırıklığımın geçeceğine dair son bir şans dedim ona ve sevgi ağır bastı sanırım, bir şekilde aramız zaman geçince düzeldi derken evime döndükten sonra birdaha aramızda sır olmasın, eğer biz bir hayatı paylaşacaksak o hayat ortak hale gelmeli dedim ve birden başka bir şey daha öğrendim, çok önemli degil ancak bir kronik hastalığı varmış ve bunu nişanlanma döneminde bana söyleme kararı almış, bu benim için önemli bir durum değil, onu hayatıma aldığım an hastalıkta, sağlıkta dedim zaten ancak bunu bu şekilde saklaması ki bence bu saklama yanlıştı, belki de kabul etmeyecektim bilseydim mesela ki sonunda hak verdi bana ve özür diledi. Çok uzun yazdım özür dilerim, sorum şu: bu saklamalar hayra alamet bir durum mu, ben artık ona güvenmeye çok korkuyorum, samimiyeti ve saflığından eminim (sanirim :) ) ancak bu tür sonradan ortaya çıkıp paylaşılmayan böylesine önemli konular hala "ortak hayat"a uyum sağlamadığını ve şu erkeklerin meşhur bekar hayatı denilen aslında hiçbir anlamı olmayan tek tabanca yaşam tarzını benimsemesinden mi kaynaklanıyor ? Sizin tavrınız ne olurdu ?