Uzunnn zaman sonra yeniden merhaba.bu cevabı kendime yazıyorum. Unutmamak İçin. Herkes böyle mi bilmiyorum. Ama yaşadıklarımı unutuyorum. Benim bebeğim doğdu. Adını bilge koyduk. Şu an beş aylık. Dünyanın en tatlı kızı. Böyle bir çocuk aman allahım. Düşündükçe yüzüm gülüyor, şükürler olsun diyorum. Doğumdan sonraki süreçte çoğunlukla memleketimdeydim. Hala da öyleyim. Eski beni hatırladım. Evlilik içinde öyle üzülmüşüm ki...iki yıl dan iki ay eksik üzülmüşüm.öyle korkular beslemişim ki.üzülmekten nefret ediyorum durumu kabullenmek ayrı dert, umutlanıp düzelir diye, umutları öldürmek ayrı dert, kendimi düzelteyim o da düzelir diye uğraşmak ayrı dert. Şimdi yakamdan düştüm.şimdi kendime geldim. İçimde mutluluğu yeniden hissediyorum. Eşimle yalnızca telefonda görüşüyoruz ve kavga edemiyoruz :)) eski ruhum döndü. Çiçekli, renkli, cıvıltılı...ama dönüş zamanı geldi çattı. Korkuyorum yine sevgisiz günlerden. Yine mi öyle olacak. Burda ailem beni sardı sarmaladı. Yaralarım kabuk tuttu. Bebeğim gül yaprağı gibi hafif, beni hiç yormadı. Yanaklarıma renk geldi.Toparlandım da. Ne evimi özledim, ne de o gri şehri...o eşyalar, koltuklar, kıyafetlerim hiç mi bişeyi özlemez insan. Özlemedim işte.iki t-shirt, 2 taytla geçirdim aylarımı.hiiiiç mesele değil. Ahhh dönüş zamanı. İzler sızlıyor. Yine kavga dövüş olursa, yine üzülürsem çekmiycem.çekmemeliyim.nolur çekmiyim. Nolur üzülmeyim. Korkuyorum