Evet evet. Kimisi de pısırık oluyor. Sosyal hayatta ezilişini şiddet uygulayarak kendilerince telafi ediyorlar. Ed Kemper kendisini sürekli aşağılayan, erkeklik gururunu yerle bir eden annesini çok feci şekilde öldürmüş. Tabi onlarca başka kadınla birlikte. Daha kötü detayları var da yazmak istemiyorum

. Çoğunlukla da reddedilmesi üzerine farklı anlamlar yüklemiş, annesinin onu aşağılamalarıyla birleştirerek kendisini reddeden kadınlara zarar vermiş. Büyük bir ihtimalle reddedildiğinde annesinin kendisi hakkında söylediği şeylerin haklı çıktığını düşünüp kendini kanıtlama çabasına girdi. O kadınları bir nevi annesinin yerine koyup öldürüyordu ki en sonunda annesini de öldürmüş.
Ben bu konudaki gibi içerikler izleyemem, midem de hafif hassastır, bağırsak ve beyin görüntüsü özellikle benim midemi çok bulandırır. Ama benim de seri katilleri araştırma konusunda bir zaafım var. Gerçek olay yeri fotoğrafları da incelerim, öldürülenler ne acılar çekmiş diye üzülürüm ailelerini sevdiklerini düşünür üzülürüm ama öbür yandan da bunu nasıl birinin, nasıl düşüncelerle yapabildiği kısmını da araştırırım. Tess Gerritsen en sevdiğim yazardır bu türde. Kurgu ya da gerçek, polisiye ve gerilim eserleri dikkatimi çeker. Benimkisi daha çok suçlunun analizi üzerine, profil oluşturmayı, bir dizide filmde ya da kitapta yeni bir suç duyduğumda kimin yapabileceğiyle ilgili fikir yürütmeyi kısacası dedektifçilik oynamayı seviyorum. Konu sahibinin eşinin hayvanlarla ilgili olan takıntısı da birçok caninin başta hayvanlarla alıştırma yaptığı gerçeğini de bir hatırlatmadı değil.